İçeriğe atla

Tellidede muharebeleri

Tellidede Muharebeleri
Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi
Tarih24-29 Haziran 1919
Bölge
Ovaemir-Yeniköy-Kadıköy (Aydın)
Sonuç Türk kuvvetleri geri çekildi
Taraflar
Yunanistan Krallığı Yunanistan Kuvâ-yi Milliye
Komutanlar ve liderler
Selami Bey (Koçarlı Müfrezesi)
Güçler
800 asker[1] 200 milis[1]
Kayıplar
30+ ölü ve yaralı[1] 6 ölü ve birkaç yaralı[1]


Tellidede muharebeleri, Türk-Yunan Savaşı esnasında Aydın civarında yaşanan çarpışmalardır. Yunan kuvvetleri Aydın etrafında bulunan Türk kuvvetlerini uzaklaştırmak amacıyla, Tellidede sırtlarında bulunan Türk müfrezeye bir baskın tarzında taarruz düzenledi.

Bu taarruz ile 'Tellidede Muharebeleri' başladı. Taarruzu başlatan Yunan taburu, Tellidede Sırtları'ndan açılarak Ovaemir-Yeniköy-Kadıköy hattında bulunan Türk kuvvetlerine saldırdı. Özellikle sağ kanatta Karadurmuş Müfrezesinin savunduğu bölge ağır Makineli tüfek ateşi altında kalmıştır. Sol kanatta Çakırbeyli, Beydere gönülleleri ile Selami Bey'in Koçarlı Müfrezesi, merkez'de de Çineli Tahir Müfrezesi bulunuyordu. Toplam 200 kişiden oluşan bu kuvvetler, ağır Makineli tüfeklerle destekli 800 kişilik Yunan kuvveti karşısında, mermileri bitmiş ve arazinin savunmaya elverişsiz olduğundan fazla dayanamamış. Türk kuvvetleri Menderes Nehri'ne doğru güneye çekildiler.

Muharebe sonunda Yunan tarafı 30'dan fazla ölü ve yaralı vermiş. Türk kuvvetleri ise geri çekilme sırasında 6 ölü ve birkaç yaralı vermek zorunda kalmışlardır.

Kaynakça

Dipnotlar

  1. ^ a b c d a.g.e. Oğuz Gülcan, 2007, sayfa 260.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Büyük Taarruz</span> Türk Kurtuluş Mücadelesinin en büyük ve son askerî harekâtı

Büyük Taarruz, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında Türk ordusunun Yunan kuvvetlerine karşı başlattığı genel saldırıdır. Bakanlar Kurulu taarruz kararını almış ve 14 Ağustos 1922 tarihinde kolordular taarruz için yürüyüşe geçmiş, 26 Ağustos'ta saldırı başlamış, 9 Eylül'de Türk Ordusu İzmir'e girmiş ve 18 Eylül'de de Yunan Ordusu'nun Anadolu'yu tamamen terk etmesiyle savaş sona ermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Başkomutanlık Meydan Muharebesi</span> Dumlupınar yakınında 30 Ağustos 1922de Türk ve Yunan orduları arasında meydana gelen muharebe

Başkumandanlık Meydan Muharebesi ya da Dumlupınar Meydan Muharebesi, Kütahya'ya bağlı Dumlupınar yakınında 30 Ağustos 1922'de Türk ve Yunan orduları arasında meydana gelen savaştır. Başkumandan Mustafa Kemal Paşa tarafından şahsen yönetildiği için Başkumandanlık Meydan Muharebesi olarak anılır. İstiklal Savaşı'nın kesin bir Türk zaferiyle sonuçlanmasını sağlayan bu çarpışmanın yıl dönümü Türkiye'de ulusal bayram olarak kutlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Sarıkamış Harekâtı</span> Osmanlı ve Rusya arasındaki savaş

Sarıkamış Harekâtı, I. Dünya Savaşı sırasında, 22 Aralık 1914 ve 6 Ocak 1915 arasında Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında Sarıkamış ve çevresinde gerçekleşen muharebeler olup Osmanlı İmparatorluğu'nun askerî taktik hatalarıyla başarısızlıkla sonuçlanan bir askerî girişimdir.

<span class="mw-page-title-main">Sakarya Meydan Muharebesi</span> Türk Kurtuluş Savaşının Batı Cephesinde bir muharebe

Sakarya Meydan Muharebesi, Atatürk tarafından çok büyük ve kanlı savaş anlamına gelen Melhame-i Kübra ifadesi ile anılan, Türk Kurtuluş Savaşı'nın önemli bir muharebesi.

<span class="mw-page-title-main">Kütahya-Eskişehir Muharebeleri</span>

Kütahya-Eskişehir Muharebeleri, 10 Temmuz 1921 ile 24 Temmuz 1921 tarihleri arasında Yunanistan ile Ankara Hükûmeti ordusu arasında gerçekleşen muharebelerdir. Muharebeleri kaybeden Ankara Hükûmeti kuvvetleri Sakarya Nehri'nin doğusuna çekilmek zorunda kaldı.

<span class="mw-page-title-main">Birinci İnönü Muharebesi</span> Askeri harekât

I. İnönü Muharebesi, 6 Ocak 1921 tarihinde iki koldan taarruza geçen Yunan kuvvetleriyle İnönü mevzilerinde savunmada olan Ankara Hükümeti kuvvetleri arasında yapılan muharebedir. 6 Ocak 1921 tarihine kadar Uşak ve Bursa bölgesinde hazırlıklarını sürdüren Yunanlar, Türk-Batı Cephesi birliklerinin Çerkez Ethem Kuvvetlerinin Tenkili harekâtı ile meşgul olmasından da faydalanarak, İnönü-Eskişehir istikametinde taarruza başladılar. 6-9 Ocak 1921 tarihleri arasındaki muharebeler, örtme ve emniyet kuvvetleri harekâtı şeklinde cereyan etti. İnönü mevzilerindeki muharebeler 10 Ocak 1921 tarihinde başlamış, Yunan kuvvetlerinin taarruz çıkış hatlarına çekildiği 11 Ocak 1921 tarihine kadar sürmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Arıburnu Cephesi</span> Çanakkale Savaşının bir parçası olan I. Dünya Savaşı cephesi

Arıburnu Cephesi, 25 Nisan 1915 tarihindeki Arıburnu Çıkarması ile başlayan ve 6 Ağustos 1915 tarihine kadar süren çarpışmaları kapsayan, Çanakkale Savaşı'nın bir parçası olan cephedir. Bu tarihte Müttefik kuvvetlerce üçüncü bir cephe olarak açılan Anafartalar Cephesi ile birleşmiştir. Arıburnu Çıkarması, 25 Nisan 1915 günü Gelibolu Yarımadası’nın Ege Denizi sahillerinde, “Anzak Koyu” olarak bilinecek olan kumsal ve civarına Anzak Kolordusu tarafından yapılan çıkarmadır.

Birinci Kirte Muharebesi Çanakkale Savaşı sırasında Seddülbahir Cephesi'nde İngiliz-Fransız kuvvetleriyle Osmanlı tarafı arasında gerçekleşen 28 Nisan 1915 tarihli muharebedir.

<span class="mw-page-title-main">İkinci Kirte Muharebesi</span>

İkinci Kirte Muharebesi I. Dünya Savaşı sırasındaki Çanakkale Savaşı’nda, İtilaf kuvvetleri’nin Kirte Köyü ve hemen gerisindeki Alçıtepe’yi ele geçirmek için giriştikleri taarruzla 6 Mayıs - 8 Mayıs 1915 tarihleri arasında yaşanan muharebelerdir.

Zığındere Muharebeleri, Çanakkale Savaşları'nın Seddülbahir Cephesi'nin sağ kanadında İngiliz taarruzlarıyla 28 Haziran 1915 tarihinde başlayan, 5 Temmuz 1915 günü sonlanan muharebelerdir. Müttefik taarruzu, Zığındere'nin doğu ve batı yakalarındaki sırtlardaki Osmanlı mevzilerini ele geçirmeyi hedeflemiştir. Batı kesimde Osmanlı mevzileri ele geçirilmiş ancak, doğu yakadaki sırtlardaki hedeflerin gerisinde kalınmıştır.

Bergama Baskını, Yunan ordusunun Türk-Yunan Savaşı esnasında yaptığı bir baskındır. Yunan ordusu Mayıs 1919'da İzmir'e çıkmasından beri Ege Bölgesi'ndeki şehirleri işgal etmeye devam ediyordu. Yunan kuvvetlerinin 10 Haziran 1919'da Reşadiye'ye (Zeytindağ) ulaştığı haberi gelince sırada Bergama'nın olduğu anlaşılmış. Bergama Mühimmat Deposu memuru silah ve cephane Yunanların eline geçmesin diye depoyu havaya uçurdu.

<span class="mw-page-title-main">Mehmet Nâzım</span> Türk asker

Mehmet Nâzım, Türk asker.

İkinci Anafartalar Muharebesi, Çanakkale Savaşı'nda son müttefik taarruzudur. Türk resmi tarihinde 21 Ağustos günü müttefik kuvvetlerce girişilen ve Çanakkale Savaşı’nın son büyük çatışması olan muharebeler, İkinci Anafartalar Muharebesi olarak geçer. İngiliz resmi tarihinde ise iki ayrı stratejik hedefe, iki ayrı cephe kuvvetlerince girişilen iki ayrı muharebedir. Her iki operasyon da Osmanlı tarafı açısından Anafartalar Grup Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal’in mevzilerine yönelmiştir.

Gediz Muharebeleri, "Umum Kuvâ-yi Milliye Komutanı" olan Mirliva Ali Fuat Paşa ile Kuva-yi Seyyare Komutanı Çerkes Ethem'in Yunan işgaline karşı 1920 yılının Ekim ayı sonunda yaptıkları harekât. Taarruz planını Genelkurmay Başkanı İsmet Paşa kabul etmese de, TBMM kuvvetleri zayiatlar verdikten sonra Gediz'i geri alarak, İzmir'in İşgalinden sonra ilk defa Yunanların işgal ettikleri bir bölgeden geri çekilmelerini sağladılar. Harekâtın bitiminde Kuvâ-yi Milliye Komutanlığı lağvedildi ve Umum Kuvâ-yi Milliye Komutanı olan Ali Fuat Paşa Moskova Büyükelçiliğine tayin edildi. Yerine kurulan iki komutanlıktan "Batı Cephesi Komutanlığı"na Albay İsmet Bey, "Güney Cephesi Komutanlığı"na ise Refet Paşa tayin edildiler.

Erbeyli Baskını, Kuvâ-yi Milliye tarafından Türk-Yunan Savaşı esnasında yapılan bir baskındır. Aydın ve Nazilli’yi işgal ettikten sonra Yunan kuvvetleri, bölgede yükselen direniş hareketlerinden endişe duyuyordu. Birkaç gün önce Malgaç köprüsüne yapılan baskın onların endişeleri için iyi bir örnekti.

Erikli Baskını, Türk-Yunan Savaşı'nda Kuvâ-yi Milliye üyelerince gerçekleştirildi. Malgaç Baskını Yunan tarafında şok etkisi yaratmıştı. Erikli'de Yunanların bir Evzon taburunun iki bölüğü bulunuyordu. Muğla Müfrezesi buradaki Yunan kuvvetlerine bir baskın düzenleyip, Malgaç Baskını'ndaki gibi Yunanların maneviyatını kırmak ve ahalinin mukavemetini teşvik etmeyi amaçlıyordu.

<span class="mw-page-title-main">Urla Olayları</span>

Urla Olayları, Yunan kuvvetlerinin İzmir'e çıkmasından kısa süre sonra Urla'da gerçekleşen olaylardır. Yunanlar İzmir'in işgalinden sonra zaman kaybetmeden Bornova ve Karşıyaka'yı işgal ettiler. Buraların işgalini tamamladıktan sonra, Seferihisar, Urla, Karaburun ve Çeşme ilçelerinin bulunduğu yarımadaya yöneldiler. O tarihte Urla kasabasında 1914 istatistiklerine göre 9.321 Müslüman ve 24.711 Rum yaşamaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Şuaybiye Muharebesi</span>

Şuaybiye Muharebesi, İngiliz Ordusu'nun Kurna'yı işgal etmesinin ardından bölgeye sevk edilen Osmancık Taburu'nun Basra'yı geri almak için gerçekleştirdiği muharebelerden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Alamidere Muharebesi</span>

Alamidere Muharebesi Birinci Balkan Savaşı sırasında 3 Kasım 1912'de Paşmaklı'nın 15 km güneydoğusundaki Alamidere köyü yakınlarında gerçekleşen Bulgar ve Osmanlı birlikleri arasında bir çatışmadır. 21. Sredna Gora Alayı, bu muharebede kazandığı başarı ile, Arda Nehrinin üst kısımlarını ele geçirdi ve Rodop Dağlarında Osmanlı hakimiyeti ve kontrolü sona erdi. Bulgarlarca önemli muharebelerden biri olarak kabul edilen bu muharebenin onuruna 1934'te Alamidere köyünün adı Türk isimlerini Bulgarlaştırma planı kapsamında bu muharebeye katılan Bulgar alay komutanının unvanı ve soyadı olan Albay Serafimovo olarak değiştirildi ve savaşın yapıldığı tepelerden birine Sredna Gora alayına atfen Srednogorets (Средногорец) adı verildi.

<span class="mw-page-title-main">Balkan Töresi Muharebesi</span>

20 Kasım 1912'de gerçekleşen Balkan Töresi Muharebesi(bugünkü Makaza Geçidi'nin olduğu yerde ve çevre köy ve tepelerde), Birinci Balkan Savaşı'nın bir muharebesiydi ve bunun sonucunda Bulgarlar Osmanlı birliklerini neredeyse tamamen Rodoplardan çıkardılar. Doğu Rodoplarda, bir zamanlar Osmanlı'ya tabii olan ancak savaştan hemen önce ve sonrasında Bulgar ordusuna geçen Makedon-Edirne Gönüllüleri-3. Tugayının Doğu Anadolu'dan Osmanlı'ya savaş ilanının hemen ardından gelip Bulgar ordusunda katılan Hınçak ve Taşnak çetelerine bağlı Ermeniler ve Makedon-Bulgar Komitacılar Bulgar ordusunun burada başarı kazanmasında kilit rol oynamıştır.