İçeriğe atla

Osmanlı gerileme tezi

1683 yılında Osmanlı İmparatorluğu daha önce duraklama ve gerileme dönemleri olarak tanımlanan dönemlerde Avrupa'da en geniş sınırlarına ulaştı.

Osmanlı gerileme tezi veya Osmanlı gerileme paradigması (İngilizce: Ottoman Decline Thesis), Osmanlı İmparatorluğu'nun dünyanın o zaman gelişmiş kabul edilen ülkeleri ile kıyaslandığında bilim ve endüstride geri kalması ve ürünler ortaya çıkaramaması sonucu, dış ülkelere bağımlılığını tarif etmek amacı ile ortaya konmuştur. Türkiye'nin ve dünyanın tanınmış tarihçilerinden Halil İnalcık Osmanlı İmparatorluğu Klasik Çağ adlı kitabında, “...18. yüzyılın uzun savaşlarıyla denge Avrupa’dan yana döndü. Osmanlı gücü inişe geçti, 18. yüzyılda Batı üstünlüğünün kabulüyle de imparatorluk politik ve ekonomik olarak Avrupa’ya bağımlı hale geldi, imparatorluğun varlığını sürdürmesi ve olası çöküşü, sonunda bir Avrupa politikası sorunu, Doğu Sorunu oldu ve Osmanlı politik yaşamı 1920'ye dek Avrupa'ya bağımlı olarak sürdü,” saptamasını yapmıştır.

Gerileme tezine göre, Sultan Süleyman'ın hükümdarlığı (1520-1566) devri ile özdeşleşen bir Altın Çağ'ı takiben imparatorluk zamanla hiç kurtulamadığı ve tüm kurumları etkisi altına alan, 1923'te Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılmasına kadar süren bir duraklama ve gerileme dönemine girmiştir.[1] Bu tez yirminci yüzyıl boyunca Osmanlı tarihini anlamada Batıcılık ve Cumhuriyet Türkiyesi için bir temel olarak kullanılmıştır.[2] Ancak, 1978'de, tarihçiler gerileme tezinin temel varsayımlarını yeniden ele aldılar.[3]

1980'ler, 1990'lar ve 2000'ler boyunca pek çok yeni çalışmanın yayınlanmasının ve daha önce yararlanılmamış kaynakların ve metodolojilerin kullanılması ile yeniden değerlendirilen Osmanlı tarihi çalışmalarının ardından Osmanlı İmparatorluğu'nu çalışan akademik tarihçiler Osmanlı gerileme tezinin tamamen bir mit olduğu konusunda fikir birliğine vardılar – bununla Osmanlı İmparatorluğu'nun esasen hiç duraklamadığı veya gerilemediği ama daha ziyade Muhteşem Süleyman'ın ölümünden çok sonra dinamik ve enerjik bir devlet olmaya devam ettiği düşünülmüştür.[4] Gerileme tezi "teleolojik", "gerilemeci", "Oryantalist", "basite indirgenmiş" ve "tek yönlü" olduğu gerekçeleriyle eleştirilmiş[5] ve "tarihsel analizde yeri olmayan bir mefhum" olarak tasvir edilmiştir.[6] Akademisyenler böylece "[onu] tartışmamak gerektiğini öğrenmişlerdir."[7]

Profesyonel tarihçiler arasındaki bu keskin paradigma değişimine rağmen gerileme tezi popüler tarihte ve Osmanlı İmparatorluğu üzerine uzmanlaşmamış olan akademisyenlerce yazılan akademik tarihte varlığını sürdürmeye devam ediyor. Bazı durumlarda bu devamlılığın sebebi uzman olmayanların demode veya terk edilmiş çalışmalara dayanmaya devam etmeleriyken[8] diğer bazı durumlarda onların, gerileme anlatısının devamından bazı siyasi çıkarlar elde etmeyi sürdürmelerinden kaynaklanmaktadır.[9]

Kaynakça

  1. ^ Linda Darling, Revenue Raising and Legitimacy: Tax Collection and Finance Administration in the Ottoman Empire, 1560–1660 (Leiden: E.J. Brill, 1996)
    • Günhan Börekçi, "Factions and Favorites at the Courts of Sultan Ahmed I (r. 1603–1617) and His Immediate Predecessors," PhD dissertation (The Ohio State University, 2010), 5.
  2. ^ Suraiya Faroqhi, The Ottoman Empire and the World Around It (I. B. Tauris, 2004; 2011), pp. 42–43.
    • Virginia Aksan, "Ottoman to Turk: Continuity and Change," International Journal 61 (Winter 2005/6): 19–38.
  3. ^ Howard, Douglas A. "Genre and myth in the Ottoman advice for kings literature," in Aksan, Virginia H. and Daniel Goffman eds. The Early Modern Ottomans: Remapping the Empire (Cambridge University Press, 2007; 2009), 143.
  4. ^ Hathaway, Jane (2008). The Arab Lands under Ottoman Rule, 1516–1800. Pearson Education Ltd. ss. 7-8. ISBN 978-0-582-41899-8. Osmanlı çalışmalarında Egypt and the Fertile Crescent [1966]'ın yayınlanmasından sonra meydana gelen önemli değişimlerden biri sözüm ona 'Osmanlı gerileme tezi'nin yapısöküme tabi tutulmasıdır – bu kavram, on altıncı yüzyılın sonuna doğru Sultan I. Süleyman'ın hükümdarlığının ardından (1520-66) on dokuzuncu yüzyıldaki cesur Batılılaşma reformlarına rağmen imparatorluğun asla tamamen kurtulamadığı uzun bir gerilemeye girdiğini ifade eder. Yaklaşık son yirmi yılda, 4. Bölümde görüldüğü üzere, Osmanlı İmparatorluğu tarihçileri gerileme anlatısını reddederek kriz ve uyum anlatısını savunmaya başlamıştır. 
    • Kunt, Metin (1995). "Introduction to Part I". Kunt, Metin; Christine Woodhead (Ed.). Süleyman the Magnificent and His Age: the Ottoman Empire in the Early Modern World. London and New York: Longman. ss. 37-38. Osmanlı tarihi öğrencileri Süleyman'ın "beceriksiz" ardıllarının hükümdarlıklarıyla başlayıp yüzyıllar sürdüğü varsayılan "gerileme"yi tartışmamak gerektiğini öğrendi. 
    • Tezcan, Baki (2010). The Second Ottoman Empire: Political and Social Transformation in the Early Modern Period. Cambridge University Press. s. 9. ISBN 978-1-107-41144-9. Osmanlı tarihçileri son yıllarda pek çok çalışma üreterek bu dönemin geleneksel anlayışını bazıları yirminci yüzyıl ortalarında tarihsel araştırmanın konusu olarak bile kabul edilmeyen çeşitli açılardan revize etti. Bu çalışmalar sayesinde Osmanlı tarihinin alışılagelmiş anlatısı – on altıncı yüzyıl sonunda Osmanlı İmparatorluğu'nun daimi kurumsal yozlaşma ve askeri gerileme ile maruf uzun bir gerileme dönemine girmesi - terk edildi. 
    • Woodhead, Christine (2011). "Introduction". Christine Woodhead (Ed.). The Ottoman World. s. 5. ISBN 978-0-415-44492-7. Osmanlı tarihçileri bir 1600-sonrası 'gerileme' kavramını çoğunlukla bıraktı. 
    • Ehud Toledano (2011). "The Arabic-speaking world in the Ottoman period: A socio-political analysis". Woodhead, Christine (Ed.). The Ottoman World. Routledge. s. 457. ISBN 978-0-415-44492-7. 1970'lerin ortasından itibaren Osmanlıcılar tarafından üretilen akademik literatürde, öncesinde egemen olan Osmanlı gerileme görüşü etkin bir biçimde çürütüldü. 
    • Leslie Peirce, "Changing Perceptions of the Ottoman Empire: the Early Centuries," Mediterranean Historical Review 19/1 (2004): 22.
    • Cemal Kafadar, "The Question of Ottoman Decline," Harvard Middle Eastern and Islamic Review 4/1–2 (1997–98), pp. 30–75.
    • M. Fatih Çalışır, "Decline of a 'Myth': Perspectives on the Ottoman 'Decline'," The History School 9 (2011): 37–60.
    • Donald Quataert, "Ottoman History Writing and Changing Attitudes towards the Notion of 'Decline,'" History Compass 1 (2003)
  5. ^ Darling, Revenue-Raising and Legitimacy, 4.
    • Abou-El-Haj, Formation of the Modern State, pp. 3–4.
    • Karen Barkey, Bandits and Bureaucrats: The Ottoman Route to State Centralization, (Cornell University Press, 1994), ix.
  6. ^ Finkel, Caroline (1988). The Administration of Warfare: The Ottoman Military Campaigns in Hungary, 1593–1606. Viyana: VWGÖ. s. 143. ISBN 3-85369-708-9. 
  7. ^ Kunt, Metin (1995). "Introduction to Part I". Kunt, Metin; Christine Woodhead (Ed.). Süleyman the Magnificent and His Age: the Ottoman Empire in the Early Modern World. London and New York: Longman. ss. 37-38. Osmanlı tarihi öğrencileri Süleyman'ın "beceriksiz" ardıllarının hükümdarlıklarıyla başlayıp yüzyıllar sürdüğü varsayılan "gerileme"yi tartışmamak gerektiğini öğrendi. 
  8. ^ Ehud Toledano (2011). "The Arabic-speaking world in the Ottoman period: A socio-political analysis". Woodhead, Christine (Ed.). The Ottoman World. Routledge. s. 457. ISBN 978-0-415-44492-7. 1970'lerin ortasından itibaren Osmanlıcılar tarafından üretilen akademik literatürde bundan önce egemen olan Osmanlı gerileme görüşü tamamen terk edildi. Ancak, sık sık bu literatür tarafından sunulan özenli araştırmaların ve yaratıcı revizyonun sonuçları henüz Osmanlı çalışmaları alanı dışında çalışan akademisyenlere inmedi. Komşu alanlardaki tarihçiler önceki klasiklere ve sonrasında eski, şimdi yapısöküme uğratılan, görüşü devam ettiren araştırmalara dayanma eğilimi göstermişlerdir. 
  9. ^ Dana Sajdi bir yandan dünyanın Osmanlı sonrası bölgelerindeki milliyetçilerine, diğer yandan Batı'daki bazı siyasetçiler arasında Orta Doğu'ya emperyalist müdahaleyi savunanlara atıf yapmaktadır.Sajdi, Dana (2007). "Decline, its Discontents, and Ottoman Cultural History: By Way of Introduction". Sajdi, Dana (Ed.). Ottoman Tulips, Ottoman Coffee: Leisure and Lifestyle in the Eighteenth Century. Londra: I.B. Taurus. ss. 38-9. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı padişahları listesi</span> Osmanlı İmparatorluğu hükümdarlarının bir listesi

Osmanlı Hanedanı'nın hükümdarları, yükselme döneminden dağılma dönemine dek kıtalararası geniş bir imparatorluğa hükmetmiştir. Osmanlı İmparatorluğu zirvedeyken, kuzeyde Macaristan, güneyde Somali, batıda Cezayir ve doğuda Irak'a kadar uzanmıştır. İlk başlarda İmparatorluk Bursa'da yönetilirken, 1365'te Edirne başkent oldu. Son olarak da Bizans İmparatorluğu'ndan alınan İstanbul başkent yapıldı. İmparatorluğun ilk yıllarının anlatımında efsane ve gerçeği ayırmanın zor olması nedeniyle değişen konular olmuştur; buna rağmen çoğu çağdaş tarihçi, imparatorluğun aşağı yukarı 1299 yılında ortaya çıktığını ve kurucusunun Oğuz Türklerinin Kayı boyundan gelen Osman Gazi olduğunu kabul eder. Osmanlı Hanedanlığı, 36 sultanla 6 yüzyıl boyunca var oldu. Osmanlı İmparatorluğu, I. Dünya Savaşı'nda müttefik olduğu İttifak Devletleri'nin yenilgiye uğraması sonucuyla tarih sahnesinden silindi. İmparatorluk'un İtilaf Devletleri tarafından bölünmesi ve ardından gelen Kurtuluş Savaşı Türkiye Cumhuriyeti'nin doğmasına yol açtı.

<span class="mw-page-title-main">Halil İnalcık</span> Türk tarih profesörü (1916–2016)

Halil İbrahim İnalcık, Türk tarihçidir.

Yeni Çağ veya Erken Modern Çağ, Avrupa tarihinde Orta Çağ'ın sonu ile Yakın Çağ ve Sanayi Devrimi arasındaki dönemdir. Bu bağlamda Erken Modern Dönem, 15. yüzyılın ikinci yarısından 18. yüzyılın ikinci yarısına kadar geçen yaklaşık üç asırlık dönemi kapsar. Çağın başlangıcı farklı tarih olaylarına bağlanmıştır. Yeni Çağ, 1453 senesinde Fatih Sultan Mehmed liderliğindeki Osmanlı İmparatorluğu'nun Doğu Roma İmparatorluğu'nun başkenti Konstantinopolis'in fethi ile başlamıştır. Avrupa'da Rönesans'ın başlaması veya coğrafi keşifler dönemi de çağın başlangıç noktalarından kabul edilmektedir. Çağ, sınıf ayrılılıkları sebebiyle patlak veren ve daha sonra bütün Avrupa ile dünya ülkelerinin tarihini değiştiren Fransız İhtilali ile bitmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Millet (Osmanlı İmparatorluğu)</span>

Millet, Osmanlı Türkçesinde dini grupları belirtmek için kullanılan terimdir. 19. yüzyılda Tanzimat reformlarıyla, hakim sınıf olan Sünniler dışındaki, kanunen korunan dini azınlıkları ifade etmek için kullanılmaya başlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda tüm Sünni gruplar bir millet kabul edilirken, azınlıklar yani gayrimüslimler sadece dine veya mezhebe göre değil aynı zamanda etnik gruplarına göre de ayrı milletler oluştururlardı. Örneğin Ermeniler tek bir millet olmayıp Ermeni Katolik ve Ermeni Protestan milletlerine ayrılırlardı. Millet kelimesi Arapça bir kelime olan mille (ملة)'den gelmektedir. Millet kelimesi günümüzde, Osmanlı'da kullanılandan farklı olarak, dinsel bir anlam değil dilsel bir anlam ifade etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Suraiya Faroqhi</span>

Suraiya Faroqhi, Alman akademisyen, Osmanlı tarihçisi ve halen İbn Haldun Üniversitesi Tarih bölümünde öğretim üyesi.

<span class="mw-page-title-main">Hatice Sultan (I. Selim'in kızı)</span> Osmanlı Hanım Sultan

Hatice Sultan, Osmanlı sultanı. Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim ile Ayşe Hafsa Sultan'ın kızıdır. Onuncu Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın kız kardeşidir.

Dukas veya çeşitli Türkçe kaynaklarda Dükas, son Bizans İmparatoru XI. Konstantinos'un hükümdarlığında tanınmış Bizanslı tarihçi. Bizans İmparatorluğu'nun son yüzyılı ve özellikle Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilmesi hakkında en önemli kaynaklardan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı döneminde Macaristan</span>

Osmanlı döneminde Macaristan, Orta Çağ'ın sonlarında Macaristan Krallığı'nın güney ve orta kısımlarıydı ve 1541'den 1699'a kadar Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedildi ve yönetildi. Osmanlı egemenliği, Büyük Macar Ovası ve Güney Transdanubia'nın neredeyse tamamını kapsıyordu.

Bu madde Osmanlı İmparatorluğu'nun; nüfus yoğunluğunu, etnik gruplarını, eğitim seviyesini, dinsel bağlarını ve nüfusun diğer yönlerini içeren demografisidir.

Mehmet Genç, Türk tarihçi. Osmanlı iktisat tarihi üzerine yaptığı çalışmalar ile tanınmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ahidnâme</span>

Ahdname, Ahtiname ya da Ahidnâme Osmanlı İmparatorluğu'na ait bir çeşit anayasal bildirgedir çoğunlukla kapitülasyon olarak adlandırılır. Erken modern dönem boyunca, Osmanlı İmparatorluğu bu belgeyi Ahidname-i Hümayun ya da emperyal teminat olarak adlandırmıştır ve Ahdname İmparatorluk ile çeşitli Avrupalı devletler arasında resmi antlaşma işlevi görmüştür.

Yavuz Selim Karakışla, Türk tarihçi. 1961 yılında İzmit'te doğan Karakışla, 1979 yılında Kadıköy Maarif Koleji'ni bitirdi. Lisans ve yüksesk lisans eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü'nde tamamladı. "Women, War and Work in the Ottoman Empire: Society for the Employment of Ottoman Muslim Women (1916-1923)" başlıklı teziyle State University of New York / Binghamton, Tarih Bölümü’nden doktora derecesi aldı. Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü'nde öğretim üyeliği yapan Yavuz Selim Karakışla, Özden Dilek Karakışla ile evliydi. Eylül Yağmur Karakışla isminde bir çocukları vardır.

İnceğiz Muharebesi, I. Bayezid'in oğulları Mehmed Çelebi ve Musa Çelebi arasında Konstantinopolis yakınlarında Fetret Devri'nin son zamanlarında meydana gelmiştir.

Ali Yaycıoğlu, Türk tarihçi ve akademisyendir. Günümüzde Stanford Üniversitesi'nde tarih profesörü olarak akademik çalışmalarını sürdürmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Yunus Bey</span>

Yunus Bey 15. yüzyıl'dan Methone'da doğdu. O bir Rum tercüman ve Osmanlı büyükelçiydi.[1]

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'nda Hristiyanlık</span>

Osmanlı İmparatorluğu'nun millet sistemi altında Hristiyanlar ve Yahudiler, devlete sadakat göstermesi ve cizye vergisini ödemesi karşılığında Osmanlı hukukuna göre zimmi olarak kabul edilirdi.

<span class="mw-page-title-main">Kemalist tarihyazımı</span> Atatürkün kişilik kültünden etkilenen tarih anlatısı

Kemalist tarihyazımı, Türk siyasi ideolojisi Kemalizm tarafından desteklenen ve Atatürk'ün kişilik kültünden etkilenen tarih anlatısıdır. Kemalist tarihyazımı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı İmparatorluğu'ndan açık bir kopuşu temsil ettiğini ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin İttihat ve Terakki'nin halefi olmadığını ileri sürer. Bu iddialara Taner Akçam, Erik-Jan Zürcher, Uğur Ümit Üngör ve Hans-Lukas Kieser gibi akademisyenler tarafından karşı çıkıldı.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kırımı'nın tarihyazımı</span>

1915 ve 1917 yılları arasında en az 800.000 Ermeni'nin öldürüldüğü Ermeni Kırımı'nın tarihyazımı I. Dünya Savaşı'nın sonundan beri değişikliklere uğradı. Türkiye'nin dışındaki tarihçilerin çoğu Kırım'ın meydana geldiğini ve olayların bir soykırım olduğunu savunmaktadır, ancak bununla birlikte Kırım'ın sebepleri ve motivleri gibi bazı önemli hususların yorumlanmasında büyük farklılıklar vardır.

Dönme tezi, Osman Beyliği'nin ortaya çıkışını ve özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş ve yükselme dönemindeki başarılarını, meritokrasi politikasıyla birleştirilmiş tüm sınıflardan yerel dönmelerin başarılı entegrasyonu ile açıklar.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu tarihi</span> Osmanlı İmparatorluğunun tarihi

Osmanlı İmparatorluğu, yaklaşık 1299 yılında Osman Gazi tarafından Anadolu'nun kuzeybatısında, Bizans İmparatorluğu'nun başkenti Konstantinopolis'in hemen güneyinde küçük bir beylik olarak kuruldu. Osmanlılar Avrupa'ya ilk kez 1352'de geçtiler, 1354'te Çanakkale Boğazı'ndaki Çimpe Kalesi'nde kalıcı bir yerleşim kurdular ve başkentlerini 1369'da Edirne'ye taşıdılar. Aynı zamanda, Anadolu'daki çok sayıda küçük Türk devleti de fetihler ya da bağlılık bildirimleri yoluyla filizlenmekte olan Osmanlı sultanlığına dahil edildi.