İçeriğe atla

Melez (biyoloji)

Melez, hibrid olarak da bilinir, iki farklı hayvanın veya bitkinin birleşmesinden ortaya çıkan yeni tür.[1] Farklı türler arasında gerçekleştirilen hibridler dölverimsiz, kısır hayvanlardır. Aynı türün farklı ırkları arasında gerçekleştirilen melezlemelerde ise dölverimi devam etmekle birlikte yavruların bir kısmında anne-babalarının değil daha uzak atalarının genetik özelliklerinde yavrular ortaya çıkabilir.

Hercules, bir Aslan/kaplan hibridi.
Bir "Zonkey", bir zebra/eşek hibridi.
  • Aynı cinsin iki türün arasında oluşan bir melez için (x) işareti türlerin ortasında gösterilir. Örneğin Picea x lutzii : Picea glauca × Picea sitchensis adlı iki türün doğal melezidir.
  • (×) işareti cins adından önce yer alırsa, iki ayrı cinsin türleri arasındaki melezliği ifade etmektedir. Örneğin: × Cupressocyparis leylandii melezliği: Cupressus macrocarpa × Chamaecyparis nootkatensis adlı iki cinsin türleri arasında oluşmuştur.

Kaynakça

  1. ^ "F1 Hibrid (Melez) Tohum Hakkında Merak Ettikleriniz". maro. 4 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ekim 2013. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Grekçe</span> Yunancanın İlk Çağda konuşulan hali

Grekçe veya Antik Yunan dili, Antik Yunanistan'da ve Doğu Akdeniz havzasında MÖ 9. yüzyıldan MS 6. yüzyıla kadar konuşulmuş olan ölü bir dildir. Arkaik, Klasik ve Helenistik dönemleri vardır. Antik Yunanca olarak da bilinir.

Tür, ortak özellikler taşıyan ve çiftleştiğinde verimli döller verebilen, aynı veya yakın gen havuzunda bulunan biyolojik gruptur.

<span class="mw-page-title-main">Ak ladin</span>

Ak ladin ya da Kanada ladini, çamgiller (Pinaceae) familyasından Kuzey Amerika'nın kuzeyinde Kanada'nın doğusundan Alaska'ya kadar taygada yetişen 15–30 m boy ve 1 m çap yapabilen ladin türü.

<span class="mw-page-title-main">Yerleştirme sanatı</span>

Yerleştirme ya da enstalasyon, geleneksel sanat eserlerinden farklı olarak, çevreden bağımsız bir sanat nesnesi içermeyip belirli bir mekân için yaratılan, mekânın niteliklerini kullanıp irdeleyen ve izleyici katılımının temel bir gereklilik olduğu sanat türü. Kapalı veya açık mekânlarda yapılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Gen</span> içinde bulunduğu hücre veya organizmaya özel bir etkisi olan, kuşaktan kuşağa ve hücreden hücreye geçen kalıtımsal öge.

Gen, bir kalıtım birimidir. Bir DNA'nın belirli bir kısmını oluşturan nükleotid dizisidir. Popüler ve gayriresmî kullanımda gen sözcüğü, "ebeveynden çocuklarına geçen belirli bir karakteristiği taşıyan biyolojik birim" anlamında kullanılır. Kromozomun kesitleri olan genler birbirinden çok farklı işlevlerde ve büyüklüklerde (uzunluklarda) olabilirler. Genlerin büyüklükleri ve işlevleri her zaman doğru orantılı değildir.

<span class="mw-page-title-main">Carl Linnaeus</span> İsveçli botanikçi, hekim ve zoolog (1707-1778)

Carl Linnaeus, İsveçli biyolog, hekim ve fizikçidir.

Sinonim veya eş anlamlılık, canlıların latince isimlerinin birden fazla olması. Tabiattaki taksonlar bilim alemi içinde ilk defa tespit edildikleri zaman elde edilen ilk örneklere dayanarak morfolojik özellikleri tanımlanır ve takson nomenklatür kurallarına uygun biçimde isimlendirilir. Verilen ismin binominal olmasının yanı sıra, bir tanıma sahip olması da şarttır.

<span class="mw-page-title-main">Hibrit (otomobil)</span> Emisyon salınımını önlemeye yönelik üretilmiş bir Japon otomobili

Hibrit (melez) otomobillerin amacı benzin sarfiyatını azaltmaktır. Bunu sağlamak için sıkışık trafikte, düşük hızlarda benzin motoru yerine elektrik motorunu kullanmakta ve bu sayede kısmen 0 emisyon salınımı sağlamaktadırlar. Elektrik motorunun çalışması için gerekli enerji, benzin motoru çalıştırıldığı zamanlarda ya da frenleme sırasında akülere şarj edilmektedir. Dolayısıyla bu araçların elektriğe bağlanarak şarj edilmesi gibi bir gereksinim yoktur.

Ploitlik, bir hücredeki kromozom sayısının, o hücredeki farklı kromozomlardan birer tanesi ile oluşturulan temel setteki kromozom sayısı ile bir rasyonel sayının çarpımına eşit olması durumudur. Diğer bir deyişle ploitlik, temel kromozom takımının ilgili hücredeki tekrarlama derecesidir.

<span class="mw-page-title-main">Alpaka</span>

Alpaka, devegiller (Camelidae) familyasından ağırlıklı olarak yünleri için beslenen, Güney Amerika'nın And Dağları'nda yaygın evcilleştirilmiş bir deve türü. Kökeninin guanakolardan mı yoksa vikunyalardan mı geldiği ya da kendine özgü bir cins mi olduğu ya da her iki türün bir melezi olup olmadığı tartışma konusudur.

<span class="mw-page-title-main">Kurt</span> Avrasya ve Kuzey Amerikaya özgü memeli

Kurt veya bozkurt, Avrasya ve Kuzey Amerika'ya özgü ve Canis cinsinden iri bir memelidir. Otuzdan fazla Canis lupus alt türü tanınmakta ve bozkurt denildiğinde günlük konuşma dilinde evcilleştirilmemiş ve yabani alt türler anlaşılmaktadır. Ortalama ağırlığı erkeklerde 40 kg, dişilerde de 37 kg olan kurtlar, köpekgiller (Canidae) familyasının yaşayan en iri üyeleridir. Boyları 105 ila 160 cm arasında değişirken omuz yükseklikleri de 80 ila 85 cm arasındadır. Kurtlar diğer Canis türlerinden daha az sivri kulakları ve ağız ile burunlarıyla olduğu kadar daha uzun kuyrukları ve daha kısa gövdeleri ile de ayırt edilir. Yine de kır kurdu ile altın çakal gibi daha küçük Canis türleri ile yakın akraba oldukları için birlikte üreyerek doğurgan melezler ortaya çıkarabilir. Kurdun çizgili kürkleri genellikle beyaz, kahverengi, gri ve siyah alacalıdır ancak Arktik bölgelerde yaşayan alt türleri hemen hemen tamamen beyaz kürklü olabilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Ayırıcı im</span>

Ayırıcı im, fonetik işaret veya diyakritik; telaffuz, ton ve diğer ayırıcı unsurları belirtmek için gliflere eklenen imdir. Örneğin Latin harflerine geçiş döneminde Türkçedeki ötümsüz artdişyuvasıl sürtünmeli ünsüz sesini karşılamak için yeni arayışlara gidilmiş ve mevcut S harfine sedil eklenerek Ş harfi elde edilmiştir. O > Ö veya A > Â ya da Y > Ý gibi harflerde ayırıcı imlere örnekler görülebilir.

<span class="mw-page-title-main">Kır kurdu</span> memeli türü

Kır kurdu, köpekgiller (Canidae) familyasının Kuzey Amerika'da rastlanılan bir üyesi. Kısaca kurdun daha küçük bir versiyonu olarak da tarif edilebilir. Diğer bir adı olan Koyote Aztekçe Kóyotl kelimesinden gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Tavuk</span> Sülüngiller familyasından evcilleştirilebilir bir kuş türü

Tavuk, sülüngiller familyasından evcilleştirilebilir bir kuş alt türüdür ve genelde çiftliklerde yetiştirilir. Hindistan'da Asya'nın güneydoğusundaki kırmızı Hint kuşundan geldiğine inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Devegiller</span> çift toynaklı familyası

Devegiller (Camelidae), çift toynaklılar takımı içerisinde topuktabanlılar (Tylopoda) alt takımındaki tek hayatta olan familya.

<span class="mw-page-title-main">Tek delikliler</span> Memeli takımı

Tek delikliler, memeliler sınıfına ait bir takım. İlkel memeliler alt sınıfının varlığını sürdürmeyi başarmış tek temsilcileridirler. Diğer memeliler ile aralarındaki en mühim fark, diğerleri gibi canlı yavru doğurmayıp yumurtlamalarıdır. Tek deliklilerin adı cinsel organları, idrar yolu ve bağırsakları tek bir delikte birleşmelerinden kaynaklanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Keseli porsuğumsular</span>

Keseli porsuğumsular 21 türden oluşan bir keseli takımı. Çoğu kez İngilizce adından (Bandicoots) kaynaklanan bandikutlar adı'da kullanılır. Kelimenin kökeni Telugu dilinde bulunmakta ve domuz sıçanı anlamına gelmektedir. Bu ad eskiden Bandikut sıçanları (Bandicota) cinsi için kullanılırdı.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel seçilim</span>

Cinsel seçilim veya eşeysel seçilim, Charles Darwin'in 1859 tarihli kitabı Türlerin Kökeni'nde açıkladığı kavramdır. Doğal seçilimin temel dayanaklarından biri olarak kabul edilen cinsel seçilim yaşam erkek bireyler arasında yaşanan dişiye sahip olma savaşından ileri gelmektedir. Charles Darwin'e göre cinsel seçilim: ...hayatta kalma çabasına bağlı değil, fakat erkekler arasında dişilerini baştan çıkarma çabasına bağlıdır, sonuç da başarısız olan rakibin ölümü değildir; ancak daha az veya hiç yavru olmamasıdır. ...herhangi hayvanın dişi ve erkeği ortak genel alışkanlıklara sahipse.. ancak yapı, renk veya desenleri açısından farklılıklar gösteriyorsa, bu tip farklılıklara genel anlamda cinsel seçilim neden olmuş olur.

Eşeyli üremenin evrimi, şu an güncel olan birkaç farklı bilimsel hipotez tarafından açıklanmaktadır. Eşeyli yolla üreyen tüm organizmalar tek hücreli ökaryot bir türden türemiş olup tek bir ortak atadan gelmektedir. Birçok protist, çok hücreli bitkiler, hayvanlar ve mantarlar gibi eşeyli üreme yoluyla çoğalırlar. Bdelloidea veya herhangi bir döllenme meydana gelmeden meyve oluşturabilme özelliğine sahip bazı partenokarp bitkiler gibi, ikinci derecede bu özelliği kaybetmiş olan bazı türler de bulunmaktadır. Eşeyli üremenin evrimi birbirleriyle ilişkili ama birbirlerinden farklı olan iki değişik konuyu ele alır. Bunlardan birincisi eşeyli üremenin kökeni, diğeri ise eşeyli üremenin korunarak devamlılığın sağlanmasıdır. Ancak eşeyli üremenin kökenine dair hipotezlerin deneysel olarak test edilmeleri zor olduğundan, güncel araştırmalar daha ziyade eşeyli üremenin nasıl korunduğu ve sürdürüldüğüne odaklanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Simpatri</span>

Simpatri, biyolojide iki tür veya nüfus, aynı coğrafi bölgede varolduklarında ve böylece düzenli olarak birbirleriyle karşılaştığında simpatrik kabul edilir. İlk sefer melezleşip iki veya daha fazla farklı türe ayrılan ve ortak bir dizi paylaşan bir nüfus, simpatrik türleşme örneği teşkil etmektedir. Bu türleşme, melez yavruların kayatta kalabilmesini ve çoğalabilmesini önleyen ve böylece gen akışını azaltan üreme yalıtımının bir ürünü olabilir ve genetik farklılıklara yol açar.