İçeriğe atla

Değişken denge kuramı

Değişken denge kuramı, Sewall Wright tarafından savunulan ve dört evrimsel faktörden her birinin adaptif evrim için önem taşıdığını ileri süren bir evrim görüşüdür. Değişken denge kuramı, popülasyon alt bölümlerin ve genetik sürüklenmenin uyumsal evrimdeki önemine vurgu yapar.

Tarihçe

Sewall Wright, modern evrimsel sentezin kurucularından biri olması ve doğal seçilimin türleri şekillendirmedeki gücünü takdir etmesine rağmen, İngiliz genetik bilimcisi Ronald Fisher'in iddiası olan ve doğal seçilim dışındaki evrimsel güçlerin adaptif evrim için çok az öneme sahip olduğu konusunda çekincelere sahipti. Nitekim başlangıçta, erken dönem araştırma yazılarında Wright, yararlı mutasyonların (adaptif mutasyon ile karıştırılmamalı) ortaya çıkış sıklığındaki frekansın önemini iyi değerlendirememişti.

Ancak Wright teorisini daha sonra tam olarak açıkladığında, mutasyonların çok az rol oynadığı varsayımının da doğru olmadığı ortaya çıktı. Muhtemelen Wright mutasyonların önemini azımsarken August Weismann'ın bazı ifadelerinden etkilenmişti. Deneylere dayalı araştırma verileri, fenotipteki adaptif değişimleri yakın geçmişte ortaya çıkan yeni alellerle ikişkilendirmektedir. Örneğin, Drosophila sirke sineğindeki pestisit direnci gibi. Buna karşılık, deneysel veriler adaptif zirvelerin oluşumlarında rekombinasyonların ve birlikte hareket eden sürüklenmenin öneminde yetersiz kaldığı için değişken denge kuramı empirik ve teoritik sebeplerden eleştirilere maruz kalmıştır.[1]

Ayrıca bakınız

Tarihi figürler

Günümüzdeki kişiler

İlişkili kavramlar

  • Seçilim değeri yüzeyi
  • Baskılama

Dört evrimsel faktör

İlişkili kuramlar

Kaynakça

Özel
  1. ^ Coyne, Jerry A.; Barton, Nicholas H.; Turelli, Michael (1997). "Perspective: A Critique of Sewall Wright's Shifting Balance Theory of Evolution". Evolution. 3. Cilt 51. ss. 643-671. 
Genel
  • Bradshaw, H. D., and Schemske, D. W. 2003 Allele substition at a flower colour locus produces a pollinator shift in monkeyflowers. Nature 426:176-178.
  • Callahan, B., Neger, R., Bachtog, D., Andolfatto, P., and Sharaiman, B. Correlated evolution of nearby residues in Drosophilid proteins. PloS genetics 7(2):e1001315.
  • Coyne, J. A., Barton, N. H., and Turelli, M. 2000 Is Wright's shifting balance process important in evolution? Evolution 54(1):306-317.
  • Coyne, J. A., Barton, N. H., and Turelli, M. 1997 A critique of Sewall Wright's shifting balance theory of evolution. Evolution 51(3):643-671.
  • Dobzhansky, T. 1937 Genetics and the Origin of Species. Reprint ed., 1982. Columbia University Press, New York.
  • Edmands, S., Feaman, H. V., Harrison, J. S., and Timmerman, C. C. 2005 Genetic consequences of many generations of hybridization between divergent copepod populations. Journal of heredity 96(2):114-123.
  • Eldredge, N. 1989 Macroevolutionary dynamics. McGraw-Hill, New York.
  • Lynch M., and Abegg A., 2010 Rate of establishment of complex adaptations. Molecular biology and evolution 27(6):1404-1414.
  • Ridout, K. E., Dixon, C. J., and Filatov, D. A. 2010 Positive selection differs between protein seconday structure elements in Drosophila. Genome biology evolution. 2:166-179.
  • Weissman, D. B., Feldman, M. W., Fisher, D. S. 2010 The rate of fitness-valley crossing in sexual populations. Genetics 186:1389-1410.
  • Whitlock, M., Phillips, P., Moore, F. B., and Tonsor, J. 1995 Multiple fitness peaks and epistasis. Annual review of ecology and systematics 26:601-629.
  • Wright, S. 1932 The roles of mutation, inbreeding, crossbreeding and selection in evolution. Proceedings of the 6th international congress of genetics. 356-366.
  • Wright, S. 1931 Evolution in Mendelian populations. Genetics 16:97-159
  • Wright, S. W. 1948 On the roles of directed and random changes in gene frequency in the genetics of populations. Evolution 2(4):279-294.

İlgili Araştırma Makaleleri

Modern evrimsel sentez, Darwin'in Evrim Kuramı ile Mendel'in kalıtım kuramını modern moleküler biyoloji ve matematiksel popülasyon genetiği ışığında birleştiren modern evrim kuramının adıdır.

Evrim, popülasyondaki gen ve özellik dağılımının nesiller içerisinde seçilim baskısıyla değişmesidir. Bazen dünyanın evrimi, evrenin evrimi ya da kimyasal evrim gibi kavramlardan ayırmak amacıyla organik evrim ya da biyolojik evrim olarak da adlandırılır. Evrim, modern biyolojinin temel taşıdır. Bu teoriye göre hayvanlar, bitkiler ve Dünya'daki diğer tüm canlıların kökeni kendilerinden önce yaşamış türlere dayanır ve ayırt edilebilir farklılıklar, başarılı nesillerde meydana gelmiş genetik değişikliklerin bir sonucudur.

<span class="mw-page-title-main">Evrimsel biyoloji</span> canlı çeşitliliğini ve gelişimini inceleyen bilim dalı

Evrimsel biyoloji; biyoloji konularını, canlıların evrimini göz önüne alarak inceleyen bilim dalıdır. Taksonomi biliminin temelinde evrimsel biyoloji yer almaktadır. Canlıları sistematik bir şekilde ayırmada, canlıların evrimsel akrabalıkları ve farklılıkları göz önüne alınır. Ayrıca birçok ekolojik ilişkinin açıklanmasında evrimsel biyoloji kullanılır. Moleküler biyolojide DNA ve RNA dizilerinin baz dizilişleri göz önüne alınarak canlıların hatta organellerin mikroorganizmalarla olan akrabalıkları incelenmekte ve bu incelemede evrimsel biyoloji temel alınmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Doğal seçilim</span> fenotipteki farklılıklar nedeniyle bireylerin farklı şekilde hayatta kalması ve üremesi; evrimin temel mekanizması

Doğal seçilim, canlıların fenotiplerindeki farklılıklardan ötürü hayatta kalma şansının ve üreme başarısının değişkenlik göstermesidir. Evrimin esas mekanizmalarından biri olup, bir popülasyonun nesiller boyunca karakteristik olan kalıtsal özelliklerindeki değişimdir. Charles Darwin, kendi görüşüne göre kasıtlı olarak gerçekleştirilen yapay seçilime karşılık kendiliğinden gerçekleşen "doğal seçilim" terimini popülerleştirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Popülasyon genetiği</span> popülasyonların genetik farklılıklarıyla ilgilenen genetiğin alt alanı, evrimsel biyolojinin bir parçası

Popülasyon genetiği, popülasyonlardaki fertlerin benzerlik ve farklılıklarının kaynaklarını, bunun yanında popülasyonlardaki alel frekansının dağılımlarını ve değişimlerini araştıran bir genetik altdalıdır.

Biyolojide adaptasyonun birbiriyle ilişkili üç anlamı vardır. İlk olarak, organizmaları çevrelerine uyduran ve evrimsel uygunluklarını artıran dinamik evrimsel doğal seçilim sürecidir. İkinci olarak, bu süreç sırasında popülasyonun ulaştığı bir durumdur. Üçüncü olarak, her bir organizmada işlevsel bir role sahip olan, doğal seçilim yoluyla korunan ve evrimleşen fenotipik bir özellik veya adaptif bir özelliktir.

<span class="mw-page-title-main">Theodosius Dobzhansky</span>

Theodosius Grygorovych Dobzhansky, Ukraynalı genetikçi ve evrim biyoloğu. Ayrıca T. G. Dobzhansky ve -İngilizceleştirerek- Theodore Dobzhansky olarak da söylenir. Evrimin Çağdaş Sentezini şekillendirerek, evrimsel biyoloji konusunda merkezi bir rol oynamıştır.

Rastgele genetik sürüklenme, alel sürüklenmesi veya Wright etkisi olarak da bilinen genetik sürüklenme, bir popülasyondaki mevcut bir gen varyantının (alel) frekansında rastgele şansa bağlı olarak meydana gelen değişimdir.

<i>Tempo and Mode in Evolution</i> Evrim hakkında bir kitap

Tempo and Mode in Evolution, George Gaylord Simpson’un 1944 yılında yayınlanan, paleontoloji biliminin unsurlarını genetik ve evrimsel biyoloji bilim dallarıyla birleştirerek modern evrimsel senteze büyük katkı yapan kitabı. Simpson popülasyon genetiğine ait mikro evrimin, paleontoloji ile gözlenen makro evrimin kalıplarını açıklamaya yeteceğini savundu. Simpson ayrıca tempo ve biçim arasındaki ayrımın altını çizdi. Tempo ile kastedilen şey evrimsel oranlar, bu oranların artıp azalması, aşırı yavaş ya da hızlı evrimleşme koşuları ve durağanlık ve devinim ile ilgili olgulardır. Biçim ile kastedilen şey ise evrim biçiminin temel bir faktör olduğu, ama ondan daha kapsamlı olan bir evrimleşme yöntem, biçim ve modeli çalışmasıdır. Simpson’un eserinde şu genellemelere varılır:

Popülasyon genetiğinde, etkin popülasyon büyüklüğü Ne (İng: effective population size), kavram olarak ilk kez Amerikalı genetikçi Sewall Wright tarafından, yol gösterici bir çalışma olarak bilinen iki farklı çalışmasında (Wright 1931, 1938) tanımlanmıştır. Wright, etkin popülasyon büyüklüğünü, "rastgele genetik sürüklenme etkisi altında, aynı alel frekansı dağılım miktarını gösteren idealleştirilmiş popülasyondaki (İng: idealized population) üreyebilen bireylerin sayısı veya göz önüne alınan popülasyona göre, aynı miktardaki yakın akraba eşleşmesi (bkz: inbred) sayısı" olarak tanımlamıştır. Wright'ın bu tanımı, popülasyon genetiğindeki birçok model için temel bir parametre oluşturur. Etkin popülasyon büyüklüğü, mutlak popülasyon büyüklüğü (N)'e (İng: population size) ya eşittir ya da ondan daha küçük bir sayı değerine sahiptir (Ayrıca bakınız: Küçük popülasyon büyüklüğü).

Hill-Robertson etkisi, popülasyon genetiğinde, ilk kez 1996 yılında Bill Hill ve Alan Robertson tarafından tanımlanmış olan bir olgu olup genetik rekombinasyonların evrimsel avantajlarını açıklar.

<span class="mw-page-title-main">Sewall Wright</span>

Sewall Green Wright, evrim teorisi ve path analizleri ile ilgili güçlü çalışmaları bilinen Amerikalı genetikçidir.

Bu liste, evrim ve evrimsel biyoloji konularına dair maddeleri içerir.

Mikro evrim, tek bir canlı türü ve bu türün popülasyonları içinde çeşitli seleksiyonlar sonucu oluşan tüm küçük değişimler ve evrimleşme olayları. Bu anlamda mikro evrim, bir popülasyonun gen sıklığında küçük ölçekte oluşan değişimlerin evrimidir.

<span class="mw-page-title-main">Üreme yalıtımı</span> Türleşmenin evrimsel mekanizması

Üreme yalıtımı veya hibritleşme engelleri, iki farklı türün popülasyonlarındaki bireylerin birbirleriyle eşleşmesini veya verimli döller meydana getirmesini önleyen, bunun yanında birleştiklerinde sadece kısır melez bireylerin oluşmasına neden olan davranışlar, fizyolojik süreçler ve mekanizmaların tümünü tanımlayan bir terim. Bu engeller, farklı popülasyonların veya türün bireyleri arasındaki gen akışını azaltarak ya da doğrudan engelleyerek her türün özelliklerinin gen havuzunda korunmasına izin verir ve birbirleri ile çiftleşmeyen popülasyonların genetik karışımları da bu şekilde kendi aralarında sınırlı kalmış olur.

<span class="mw-page-title-main">Kurucu etkisi</span> çok az sayıda birey tarafından yeni bir popülasyon kurulduğunda ortaya çıkan genetik varyasyon kaybı

Kurucu etkisi veya kurucu ilkesi, popülasyon genetiğinde büyük bir popülasyondan koparak daha az sayıdaki küçük ve yeni bir popülasyonun oluşması ve böylece genetik çeşitliliğin ve genetik varyasyonların kaybedilmesidir. Kurucu etkisi, ilk kez 1952 yılında, tam olarak ana hatlarıyla Ernst Mayr tarafından tanımlanmış olup bunun için daha önce Sewall Wright gibi araştırmacıların mevcut olan teorik çalışmalarını kullanmıştır. Genetik varyasyonun kaybedilmesinin bir sonucu olarak, yeni oluşan popülasyon, hem genetik hem de fenotipik olarak belirgin bir biçimde türediği ebeveyn popülasyondan farklı olabilir. Olağanüstü durumlarda, kurucu etkisinin türleşmeye ve ardından yeni türlerin sonraki evrimine yol açabileceği düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sıçramalı evrim</span> Evrimsel Biyoloji Kuramı

Sıçramalı evrim veya kesintili denge, çoğu türlerin jeolojik tarihlerinde "staz" adı verilen ve bazen milyonlarca yıl süren "durağanlık" veya "yavaşlama" dönemleri boyunca ancak çok az bir evrimsel değişim geçirip genelde "durağan" kaldıklarını öne süren bir evrimsel biyoloji kuramıdır. Önemli bir evrimsel değişiklik olduğunda sıçramalı evrim kuramı, bu değişimlerin ve kladogenez olarak adlandırılan jeolojik anlamda hızlı türleşme ve dallanma olayların çok nadir olarak görüldüklerini öne sürer. Kladogenez, bir türün yavaş yavaş başka bir türe dönüşmesi yerine bir türün iki farklı türe ayrıldığı bir süreci ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Richard Lewontin</span>

Richard Charles "Dick" Lewontin, Amerikan evrimsel biyolog ve genetikçi. Evrim ve genetik varyasyon problemlerine çözüm göstermek amacıyla moleküler biyoloji'den faydalanarak popülasyon genetiğini ve evrim teorisini klasikleşmiş matematiksel biçimleriyle ortaya konulmasının öncüsü oldu. Lewontin, sosyobiyoloji ve evrimsel psikoloji tarafından ortaya atılan genetik determinizme karşıydı.

Moleküler evrim, nesiller boyu aktarılacak şekilde, DNA, RNA ve protein gibi hücresel moleküllerin diziliminin değiştirilmesi işlemidir ya da bununla ilgilenen bilim dalıdır. Moleküler evrimin alanı, bu değişimlerdeki kalıpları açıklamak için evrimsel biyoloji ve popülasyon genetiği ilkelerini kullanır. Moleküler evrim başlıca, nükleotid değişimlerinin oranları ve etkilerini, nötr evrimi, doğal seçilimi, yeni genlerin kökenlerini, karmaşık özelliklerin genetik yapısını, türleşmenin genetik temelini, gelişim evrimini ve evrimin genomik ve fenotipik değişikliklere neden olan etkilerini inceler.

<span class="mw-page-title-main">Masatoshi Nei</span> Amerikalı genetikçi ve evrimsel biyolog

Masatoshi Nei , Temple Üniversitesi Biyoloji Bölümü'nde Carnell Profesörü olarak çalışan Japon asıllı Amerikalı evrim biyoloğudur. 1990'dan 2015'e kadar Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nde Evan Pugh Biyoloji Profesörlüğü ve Moleküler Evrimsel Genetik Enstitüsü Direktörlüğü yapmıştır.