İçeriğe atla

Akıncı

Akıncı beylerinin Mohaç Muharebesi’ndeki (1526) mücadelesini anlatan bir minyatür (Süleymanname)

Akıncı, (Osmanlı Türkçesi: آقنجى Aḳıncı) veya çoğul şekli ile Akıncılar, Osmanlı İmparatorluğu'nun askerî teşkilâtında, sınır bölgelerinde, düşman ülkelerine akınlar, baskınlar tertipleyerek yıpratma harekâtında bulunan hafif süvari birlikleridir.[1]

Etimoloji

“Akıncı” sözü Türkçe kökenlidir. Ak-akmak” fiilinden gelişen sözün yapısında fiilden isim yapım eki “-n” ve isimden isim yapım eki “+CI” vardır: Ak-ı-n+cı. Sözün anlamı “ak-” fiilinin “art arda ve toplu olarak gitmek” “akın etmek, istilâ etmek, hücum etmek[2] anlamlarından kurulmuştur.

Tarih

Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk yıllarında görülen ve sınır boylarında gaza amacıyla saldırılar düzenleyen "Alperenler" zamanla akıncılara dönüşmüştür. Savaşta onların ana rolü ön saflarda yer alarak düşmanı demoralize etmek ve bu amaçla gerilla taktiklerini kullanarak düşman birliklerini bozmak veya şoke etmekti.[3]

Osmanlı akıncıları çeşitli bölgelerde bulunup her bir birliğin başında kumandanları vardı. Bin kişinin kumandanına binbaşı, yüz kişinin kumandanına yüzbaşı, on kişinin kumandanına onbaşı denirdi.[4] Akıncılar, Avrupa'da korku uyandıran gözüpek savaşçılardı.[5] Arnavutluk ve Dalmaçya'da Gazi Evrenos ve oğulları, Mora ve Yunanistan'da Gazi Turhan Bey ve oğulları, Bulgaristan'da Gazi Mihal Bey ve oğulları, Bosna ve çevresinde Malkoçoğlu ailesi gibi akıncı aileleri babadan oğula akıncılığı sürdürmüşlerdir.[6] Akıncılık bir sistem hâlini almış ve Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa fetihlerinde büyük öneme sahip olmuştur.[7]

Edebiyatta akıncılar

Tarihî dönemde edebiyatta akıncılar, akıncılıkla ilgili konular işlenmiştir. Savaş, akın ve kahramanlıkla örülü akıncı tarzı hayat, halk arasında yaygın bir romantik-fantastik tür olmuştur. Osmanlı halk edebiyatında çok sayıda örnekleri vardır. Serhat türküleri tarzı, Alişimin Kaşları Kara, Estergon Kalası gibi çeşitli türküler bunlara örnektir. Türk şair Yahya Kemal Beyatlı'nın "Akıncı" adlı bir şiiri bulunmaktadır.[8]

Resimler

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ “Akıncı” 28 Mart 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Türk Dil Kurumu
  2. ^ “Akmak” 28 Mart 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Türk Dil Kurumu
  3. ^ George F. Nafziger ve Mark W. Walton. Islam at War: A History, s. 95. (İngilizce)
  4. ^ İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, 1. Cilt. Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1947, s. 518. ISBN 9751600103, ISBN 9789751600103
  5. ^ Sâmiha Ayverdi, Türk Tarihinde Osmanlı Asırları, Kubbealtı Yayıncılık, 1999, s. 271. ISBN 9757663522, ISBN 9789757663522
  6. ^ Sâmiha Ayverdi, Arkamızda Dönen Dolaplar, Kubbealtı Yayıncılık, 2007, s. 103. ISBN 9756444452, ISBN 9789756444450
  7. ^ Sâmiha Ayverdi, Türk Tarihinde Osmanlı Asırları, Kubbealtı Yayıncılık, 1999, s. 272. ISBN 9757663522, ISBN 9789757663522
  8. ^ Yahya Kemal, Kendi Gök Kubbemiz, “Akıncı”, MEB, İstanbul 1989, s. 16-17. ISBN 975-11-0336-3

İlgili Araştırma Makaleleri

Bey, Türkçede erkeklerin kullandığı sanlardan birisidir. Diğerleri ise efendi, ağa, efe, çelebi, ağabey, amca, dayıdır. Eski Türkçedeki biçimi beg idi.

<span class="mw-page-title-main">Osman Gazi</span> Osmanlı Beyliğinin kurucusu ve ilk padişahı (1299–1324)

I. Osman veya bilinen adlarıyla Osman Gazi ya da Osman Bey, Osmanlı Beyliği ve Osmanlı Hanedanı'nın kurucusu ve beyliğin ilk padişahı olan Türk hükümdar ve komutandır. Yaşadığı dönemde liderliğini yaptığı beylik başlangıçta küçük bir Türk beyliği iken, ölümünden sonraki yüzyıllarda büyük bir imparatorluğa dönüştü. Dedesinin Süleyman Şah veya Gündüz Alp isimli olduğu ve soyunun Oğuzların Bozok koluna mensup Kayı boyuna dayandığı düşünülmektedir. Büyükannesi Hayme Hatun, babası Ertuğrul Gazi ve annesi Halime Hatun'dur. Tarihçi Âşıkpaşazâde'nin yazdığına göre Osman Gazi, bir taraftan kendisinin Oğuzların Üçok koluna mensup "Gök Alp" neslinden olduğunu ileri sürerken diğer taraftan da kendi dedesinin isminin "Kaya Alp oğlu Süleyman Şah" değil, "Kutalmışoğlu Süleyman Şah" olduğunu söylediği iddia edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Orhan Gazi</span> 2. Osmanlı padişahı (1324–1362)

Orhan Gazi veya Orhan Bey, Osmanlı İmparatorluğu'nun ikinci padişahıdır. 1324 ile 1362 yılları arasında hüküm sürmüştür. Babası Osman Gazi'den 16.000 km² olarak aldığı beyliği, oğlu I. Murad'a 95.000 km² ila 100.000 km² arsa bıraktığı biliniyor.

<span class="mw-page-title-main">Sâmiha Ayverdi</span> Türk mütefekkir ve mutasavvıf

Sâmiha Ayverdi, Türk mütefekkir ve mutasavvıf yazardır.

Köse Mihal, Mihaloğullarının atası. Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş döneminde Osman Gazi'nin silah arkadaşı olan Mikhael Kosses, İslamiyeti seçerek Osmanlı saflarına geçen ilk önemli Bizanslı komutandır. Mihaloğullarının atası Mikhael Kosses, Müslüman olduktan sonra Osman Gazi'nin teklifiyle Abdullah adını almış, adı Abdullah Mihal Gazi olmuştur.

Sinanüddin Fakih Yusuf Paşa, 1349-1364 döneminde Osmanlı İmparatorluğu vezirliği yapıp Orhan Gazi'nin son, I. Murad'ın ilk veziridir.

Turahan Bey. Osmanlı Devleti'nde 15. yüzyılın ikinci yarısında Rumeli'de Teselya'da sancak beyi ve Mora'da akıncı olarak görev yapmış asker ve devlet adamıdır. Teselya sancak beyi iken emri altında bulunan akıncı birlikleri ile Mora'ya akınlar düzenlemişti. Korint Körfezi'ne birkaç kez hücum ederek oradaki surları tahrip etmişti. Mora'ya yaptığı akınlarla Mora Despotluğu Osmanlı Devleti'ne yıllık tazminat ödeyen tabi devlet haline gelmiş ve Mora'nın daha sonra Osmanlı toprağı olmasına giden süreci başlatmıştır. 10 Kasım 1444 tarihinde, Papalık önderliğinde Macar, Leh, Eflak ve çeşitli Balkan milletlerinden oluşan, Kral I. Ulászló komutasındaki Haçlı ordusu ile II. Murad'in yaptığı Varna Muharebesi'ne kendi sancak askerleri ile katıldı. Teselya Sancakbeyi iken bu bölgeye Türklerin yerleşmesine önem vermiş; Teselya Tırnova'sı kentini kurmuş; yerel ekonomiyi yeniden diriltmiş ve bu bölgede yüzyıllarca sürecek olan Osmanlı idaresine sağlam bir temel atmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ertuğrul Gazi</span> Osman Gazinin babası ve Kayı boyu lideri

Ertuğrul Gazi ya da Ertuğrul Bey, 13. yüzyılın ortalarında Oğuzların Kayı boyunun lideri ve Osmanlı Beyliği'nin kurucusu olan Osman Bey'in babasıdır.

Alâeddin Paşa, ilk iki Osmanlı padişahı olan Osman Gazi ve Orhan Gazi döneminde, takriben 1320-1331 arasında vezirlik yapmış Osmanlı devlet adamı.

<span class="mw-page-title-main">Âşık Paşa</span> Osmanlı dönemi Türk şairi

Âşık Paşa, Türk şâir ve mutasavvıf.

<span class="mw-page-title-main">Hayme Hatun</span> Kayı boyu lideri Ertuğrul Gazinin annesi

Hayme Hâtun veya Hayma Ana, Osmanlı Devleti'nin kurucusu olan Osman Gazi'nin ninesi, Ertuğrul Gazi, Sungurtekin Bey, Gündoğdu Bey ve Dündar Bey'in annesidir. Kendisine Osmanlı İmparatorluğu'nun Devlet Ana unvanı verilmiş ve tanınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Sırpsındığı Muharebesi</span>

Sırpsındığı Muharebesi veya Birinci Meriç Muharebesi 1364 yılında, Sırp İmparatorluğu, Macar Krallığı, İkinci Bulgar İmparatorluğu, Bosna Banlığı ve Eflak Prensliği'nden oluşan ittifakın, Osmanlı'yı Balkanlar'dan atmak için başlattıkları bir savaştır.

<span class="mw-page-title-main">Korsanlık</span> deniz taşıtlarına saldıran, yağmalayan haydut

Korsan, deniz taşıtlarına saldıran, yağmalayan haydut. Korsanlar bir milleti ya da orduyu temsil etmezler ve amaçları çoğunlukla ganimet ele geçirmektir.

<span class="mw-page-title-main">Malhun Hatun</span> Osman Gazinin eşi 1280 yılında evlendiği ilk eşi

Malhun Hâtun, Mal Hâtun, Mala Hatun ya da Kameriye Hâtun, ikinci Osmanlı padişahı Orhan Gazi'nin annesi ve Osman Gazi'nin evlendiği ilk eşidir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı mimarisi</span> Osmanlı mimarisine genel bakış

Osmanlı mimarisi, Osmanlı İmparatorluğu'nun beylik olarak kurulup, imparatorluk olarak yayıldığı ve hüküm sürdüğü dönemlerde inşa ettiği veya fikir öncülüğü yaptığı mimari üslupları ve eserleri kapsar. Osmanlı mimarisi kendinden önce gelen Erken dönem Anadolu Türk mimarisi, Selçuklu mimarisi, Bizans mimarisi, İran mimarisi ve Memlük mimarisi'nden etkilenmiştir. Osmanlı mimarisinin, Akdeniz ile Ortadoğu mimari geleneklerinin sentezi olduğunu düşünen mimarlık eleştirmenleri de vardır. Her ne kadar farklı dönemlerdeki ihtiyaca ve teknolojiye göre farklı yapı türleri inşa edildiyse de, genelde Osmanlı'nın hakim olduğu bölgelerde camiler ve çevresinde yapıların inşa edilmesi sıklıkla rastlanan bir olguydu. Camiler, çevrelerine yapılan sosyal yapılarla birlikte bir külliye teşkil ediyorlardı.

<span class="mw-page-title-main">Sancak (idari birim)</span> osmanlı idari birim

Sancak, Osmanlı İmparatorluğu’nun idari yapılanmasına dair bir terim olan sancak, Osmanlı Devleti'nde bir bölge veya gelir getiren has anlamına gelir.

Beykoz "Mecidiye" Kasrı, İstanbul'un Beykoz ilçesinde yer alan tarihi bir kasırdır. Yalıköy semtinde Hünkâr İskelesi olarak anılan alanın güneyinde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Evrenos Bey</span> Kuman-Kıpçak kökenli bir Türk akıncı beyidir

Hacı Evrenos Bey veya Gazi Evrenos Bey, Osmanlı Devleti'nin kuruluş döneminden bir akıncı kumandanı ve aile önderidir. Evrenuz Bey olarak da anılır. İsmini Bizans tarihçileri Avrenezis veya Verenezis, Batılı tarihçiler de Vrenez şeklinde yazarlar.

Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı ya da Kubbealtı Cemiyeti, 1970 yılında Fatih'te kurulan kültür ve sanat vakfıdır. Çemberlitaş'ta bulunan Köprülü Külliyesi'ni merkez olarak kullanan vakfın kurucuları arasında Samiha Ayverdi, Ekrem Hakkı Ayverdi, İlhan Ayverdi, Nihad Sâmi Banarlı, Fevziye Abdullah Tansel, Ergun Göze gibi yazar ve mütefekkirler bulunmaktadır.

Turahanoğulları, 15-16. yüzyıllar arasında Osmanlı İmparatorluğu'nda akıncı birliğine liderlik eden ailelerden biriydi.