İçeriğe atla

İkili kalıtım teorisi

İkili kalıtım teorisi veya bilinen adıyla gen-kültür birlikte evrimi, insan davranışının genetik evrim ve kültürel evrim gibi nasıl iki farklı evrimsel sürecin bir ürünü olabileceğini açıklamak için 1970'lerin sonu ve 1980'lerin başında geliştirilmiş olan bir kuramdır. İkili kalıtım kuramı, insanlardaki davranış çeşitliğinin birincil nedeni olarak kültürü gören sosyal bilimler ile kültürü genetik seçilimin bir yan ürünü olarak gören sosyobiyoloji ve evrimsel psikoloji arasında bir "orta taban" oluşturur.[1] İkili kalıtım kuramında kültür, sosyal öğrenme yoluyla insan beynine ulaşan bilgi olarak tanımlanır. Kültürel evrim, kültürel bilgiler üzerinde hareket eden Darwinci bir seçim süreci olarak kabul edilir. İkili kalıtım kuramcıları, genellikle Darwinci seçilim sürecinin genetik bilgileri etkilediği genetik evrime benzeterek tanımlarlar.[2]

Genetik evrim nispeten iyi anlaşılmış olduğundan, ikili kalıtım kuramcılarının çoğu kültürel evrim ile kültürel evrim ve genetik evrim arasındaki etkileşimleri incelerler.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Laland, K. N. and G. R. Brown. 2002. Sense & Nonsense: Evolutionary Perspectives on Human Behavior. Oxford: Oxford University Press. pg. 287-319.
  2. ^ Richerson, Peter J.; Boyd, Robert (2005). "Not By Genes Alone: How Culture Transformed Human Evolution". Chicago: University of Chicago Press. 28 Mayıs 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Kasım 2011. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

Psikoloji veya Ruh bilimi, içgüdüsel davranışları ve zihni inceleyen bilimdir. Bilinçli ve bilinçsiz olayların yanı sıra daha çok duygu ve düşüncenin incelemesini içeren Psikoloji, çok kapsamlı bir bilimsel alandır. Bu alanda uzman olan ve aynı zamanda bilgi araştırması yapanlara psikolog denir. Psikologlar, beyinin ortaya çıkan özelliklerini ve ortaya çıkan özelliklerle bağlantılı tüm fenomenleri anlamaya çalışırlar ve bu şekilde daha geniş nöro-bilimsel araştırmacı grubuna katılırlar. Psikoloji bilimi, bir sosyal bilim olmasına rağmen aynı zamanda doğa bilimleri olarak da kategorize edilebilir. Özellikle beyin biyolojisi bilgisini oldukça kullanır ve geliştirir.

Zooloji hayvanların bilimsel olarak incelenmesidir. Çalışmaları, hem yaşayan hem de soyu tükenmiş tüm hayvanların yapısını, embriyolojisini, sınıflandırmasını, alışkanlıklarını ve dağılımını ve ekosistemleriyle nasıl etkileşime girdiklerini içerir. Zooloji, biyolojinin ana dallarından biridir. Terim, Antik Yunanca ζῷον, zōion ('hayvan') ve λόγος, logos kelimelerinden türetilmiştir.

Evrim, popülasyondaki gen ve özellik dağılımının nesiller içerisinde seçilim baskısıyla değişmesidir. Bazen dünyanın evrimi, evrenin evrimi ya da kimyasal evrim gibi kavramlardan ayırmak amacıyla organik evrim ya da biyolojik evrim olarak da adlandırılır. Evrim, modern biyolojinin temel taşıdır. Bu teoriye göre hayvanlar, bitkiler ve Dünya'daki diğer tüm canlıların kökeni kendilerinden önce yaşamış türlere dayanır ve ayırt edilebilir farklılıklar, başarılı nesillerde meydana gelmiş genetik değişikliklerin bir sonucudur.

<span class="mw-page-title-main">Evrimsel biyoloji</span> canlı çeşitliliğini ve gelişimini inceleyen bilim dalı

Evrimsel biyoloji; biyoloji konularını, canlıların evrimini göz önüne alarak inceleyen bilim dalıdır. Taksonomi biliminin temelinde evrimsel biyoloji yer almaktadır. Canlıları sistematik bir şekilde ayırmada, canlıların evrimsel akrabalıkları ve farklılıkları göz önüne alınır. Ayrıca birçok ekolojik ilişkinin açıklanmasında evrimsel biyoloji kullanılır. Moleküler biyolojide DNA ve RNA dizilerinin baz dizilişleri göz önüne alınarak canlıların hatta organellerin mikroorganizmalarla olan akrabalıkları incelenmekte ve bu incelemede evrimsel biyoloji temel alınmaktadır.

Biyolojik antropoloji veya Fiziksel antropoloji, insanların, Homininilerin ve Primatların biyolojik evrim ve davranışsal yönlerini evrimsel bir bakış açısıyla inceleyen bilimsel bir disiplindir. Hominini canlılarının neslinin tükenmesi nedeniyle fosil kayıtlardan sıkça yararlanılır. Antropolojinin bir alt alanı olan Biyolojik antropoloji, insanları sistematik olarak biyolojik bir perspektiften inceler.

Sosyobiyoloji, davranışların sahip olmuş olabileceği evrimsel avantajları göz önüne alarak türlerin sosyal davranışlarını açıklamaya çalışan bilimsel disiplinlerin neo-Darwinci bir sentezidir. Başka bir ifadeyle, sosyal davranışın biyoloji, daha spesifik olarak evrimsel biyoloji temelli olarak ele alındığı disiplinlerarası bir çalışmadır. Sosyobiyolojinin konuları etoloji, antropoloji, evrim, zooloji, arkeoloji, popülasyon genetiği, davranışsal ekoloji, evrimsel psikoloji, felsefe gibi birçok disiplinin konuları arasındadır.

<span class="mw-page-title-main">Akademik disiplinler listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Akademik disiplinlere genel bir bakış ve güncel bir rehber olarak aşağıda ana hatlar verilmiştir:

<span class="mw-page-title-main">Evrimsel psikoloji</span> evrim teorisinin sosyal ve doğa bilimlerinde uygulanması

Evrimsel psikoloji (EP), bellek, algı, dil gibi psikolojik özellikleri çağdaş evrimsel bir bakış açısıyla inceleyen bilim dalıdır. Evrimsel psikoloji, bunun yanında insanın hangi psikolojik özelliklerinin, ne tür bir uyarlanma geliştirdiğini, yani doğal seçilim veya cinsel seçilimin işlevsel sonuçlarını belirlemeye çalışır. Kalp, akciğer ve bağışıklık sistemi gibi fizyolojik mekanizmalar hakkındaki uyarlanımcı düşünce ile evrimsel biyolojideki düşünce ortaktır.

Bu liste, evrim ve evrimsel biyoloji konularına dair maddeleri içerir.

Evrim antropolojisi, insanın fizyolojisi ile hareketlerinin evrimini ve hominidler ile hominid olmayan primatlar arasındaki ilişkiyi inceleyen, disiplinlerarası bir alandır. Sosyal bilimler ve doğa bilimlerine dahildir.

Grup seçilimi, evrimsel biyolojide Charles Darwin'e dayanan ve 1962 yılında İngiliz zoolog Vero Wynne-Edwards tarafından geliştirilmiş olan bir kavram. Grup seçilimi düşüncesi, doğal seçilimin bireyler düzeyinde gerçekleşmediğini, grup düzeyinde gerçekleştiğini ve seçilim birimlerinin de grup düzeyinde yer aldığını varsayar.

Kültürlerarası psikoloji, değişkenlik ve değişmezlik de dahil olmak üzere, farklı kültürel koşullar altında insan davranışlarının ve zihinsel süreçlerin bilimsel bir çalışmasıdır. Davranış, dil ve anlamdaki kültürel farklılığı tanımak için araştırma yöntemlerini genişleterek psikolojiyi genişletmeyi ve geliştirmeyi amaçlar. Akademik bir disiplin olarak psikoloji büyük ölçüde Kuzey Amerika ve Avrupa'da geliştiği için, bazı psikologlar, evrensel olarak kabul edilen yapıların, daha önce varsayıldığı kadar değişmez olmadığı konusunda endişe duymuşlardır, özellikle de diğer kültürlerde dikkate değer deneyleri çoğaltma girişimlerinin değişen başarıları vardır. Etki, biliş, benlik kavramları ve psikopatoloji, anksiyete ve depresyon gibi ana temaları ele alan teorilerin, diğer kültürel bağlamlara "dışa aktarıldığında" dış geçerliliğe sahip olup olamayacağı, kültürel psikoloji, kültürel farklılıkları hesaba katmak için kültürel farklılıkları hesaba katmak için tasarlanmış yöntemleri kullanarak bunları yeniden inceler. Her ne kadar bazı eleştirmenler kültürlerarası psikolojik araştırmalardaki metodolojik kusurlara işaret etseler ve kullanılan teorik ve metodolojik temellerdeki ciddi eksikliklerin psikolojideki evrensel ilkeleri araştırmaya engell olduğunu iddia etseler de, kültürler arası psikologlar, fizik veya kimya gibi evrenselleri aramaktan ziyade farklılıkların (varyans) nasıl ortaya çıktığını araştırmaya yönelmektedirler.

<span class="mw-page-title-main">Psikolojik adaptasyon</span>

Psikolojik adaptasyon, çevresindeki bir organizmaya fayda sağlayan işlevsel, bilişsel veya davranışsal bir özelliktir. Psikolojik adaptasyonlar evrimleşmiş psikolojik mekanizmaların (EPM'ler) kapsamına girer, ancak, EPM'ler daha az kısıtlı bir kümeye işaret eder. Psikolojik adaptasyonlar sadece bir organizmanın ortama uygunluğunu artıran işlevsel özellikleri içerirken, EPM'ler evrim süreçleri yoluyla geliştirilen herhangi bir psikolojik mekanizmaya işaret eder. Bu ek EPM'ler, bir türün evrimsel gelişiminin yanı sıra, artık türün uygunluğuna fayda sağlamayan körelmiş özelliklerdir. Bir özelliğin körelmiş olup olmadığını söylemek zor olabilir, bu nedenle kimi literatür daha yumuşaktır ve körelmiş özelliklere artık adapta olabilme işlevselliğe sahip olmasalar bile adaptasyon olarak kabul eder. Örneğin, yabancı düşmanlığı tutum ve davranışlarının hastalıktan kaçınma ile ilgili bazı EPM etkileri olduğu görülmektedir, ancak, bazı ortamlarda bu davranışlar bir kişinin zindeliği üzerinde kötü bir etkiye sahip olabilir. Psikolojik adaptasyon ilkeleri Darwin'in evrim teorisine dayanır ve evrimsel psikoloji, biyoloji ve bilişsel bilim alanları için önemlidir.

Psikoloji temel bilimi, psikoloji alanında yapılan araştırmaların bazıları, uygulanan psikolojik disiplinlerde yapılan araştırmalardan daha "temel" dir ve doğrudan bir uygulaması yoktur. Psikoloji içerisindeki temel bilim yönelimini yansıttığı düşünülen alt disiplinler arasında biyolojik psikoloji, bilişsel psikoloji, nöropsikoloji vb. alt dallar sayılabilmektedir. Bu alt disiplinlerdeki araştırmalar, metodolojik titizlik ile karakterizedir. Psikolojinin temel bilim olarak kaygı, davranış, biliş ve duyguların altında yatan yasaları ve süreçleri anlamaktır. Temel bilim olarak psikoloji, uygulamalı psikoloji için bir temel sağlar. Uygulamalı psikoloji, aksine, temel psikolojik bilimlerin ortaya koyduğu psikolojik ilkelerin ve teorilerin uygulanmasını içerir; bu uygulamalar zihinsel ve fiziksel sağlık ayrıca eğitim gibi alanlarda sorunların üstesinden gelmeyi veya refahı artırmayı amaçlamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Luigi Luca Cavalli-Sforza</span> İtalyan genetikçi

Luigi Luca Cavalli-Sforza, İtalyan genetikçi. Parma Üniversitesi, Pavia Üniversitesi ve daha sonra Stanford Üniversitesinde eğitim veren popülasyon genetikçisi.

Memetik, Darwinci evrim ile bir analojiye dayanan bilgi ve kültür çalışmasıdır. Destekçiler memetiği, kültürel bilgi aktarımının evrimsel modellerine bir yaklaşım olarak tanımlarlar. Memetik, bir fikrin nasıl başarılı bir şekilde yayılabileceğini açıklar, ancak mutlaka bu fikrin gerçek olması gerekmez. Eleştirmenler teorinin "denenmemiş, desteklenmemiş veya yanlış" olduğunu ileri sürerler. Pek çok bilim insanı memetiği sözde bilim olarak nitelendirmiş, memetiğin bir araştırma programı olarak kabul görmesine engel teşkil etmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Sosyokültürel evrim</span>

Sosyokültürel evrim, sosyokültürel evrimcilik veya kültürel evrim, toplumların ve kültürün zaman içinde nasıl değiştiğini tanımlayan sosyobiyoloji ve kültürel evrim teorilerinin ortaya konduğu alandır. Sosyokültürel gelişme, bir toplumun veya kültürün karmaşıklığını artırma eğiliminde olan süreçleri takip ederken, sosyokültürel evrim, karmaşıklıkta azalmaya yol açabilen veya karmaşıklıkta görünürde önemli değişiklikler olmaksızın varyasyon veya çoğalma üretebilen (kladogenez) süreçleri de dikkate alır. Sosyokültürel evrim, "yapısal yeniden yapılanmanın zaman içinde etkilendiği, nihayetinde atasal biçimden niteliksel olarak farklı bir biçim veya yapı ürettiği süreçtir".

<span class="mw-page-title-main">David Buss</span> Amerikalı psikolog

David Michael Buss, Austin'deki Texas Üniversitesi'nde eş seçiminde cinsiyete bağlı davranış farklılıklarını araştıran Amerikalı bir evrim psikoloğudur. Evrimsel psikolojinin kurucularından biri olarak kabul edilmektedir.

Kültürel evrim, sosyal değişimin evrimsel bir teorisidir. Kültürün ne olduğu, tanımından, "bireylerin davranışlarını etkileme yeteneğine sahip olan ve türlerinin diğer üyelerinden öğrenim, taklit ve diğer sosyal aktarım biçimleri yoluyla edindikleri bilgi" olarak anlaşılmaktadır. Kültürel evrim, bu bilgilerin zaman içindeki değişimidir.

<span class="mw-page-title-main">David Sloan Wilson</span> Amerikalı biyolog

David Sloan Wilson, Amerikalı bir evrimsel biyolog ve Binghamton Üniversitesinde Biyolojik Bilimler ve Antropoloji alanında Emekli Emeritus Profesördür. Yazar Sloan Wilson'ın oğludur ve Evolution Institute'un ve kâr amacı gütmeyen yan kuruluş Prosocial World'ün kurucu ortağıdır.