
Resim, herhangi bir yüzey üzerine çizgi ve renklerle yapılan, günümüzde kavramsal bir boyutta ele alınması açısından hemen her tür malzemenin kullanılabildiği bir anlatım tekniğidir. Resim yapma sanatıyla meşgul kişiler, ressam olarak adlandırılırlar.

Vincent Willem van Gogh, Hollandalı ard izlenimci ressamdır. Batı dünyası sanat tarihinin en tanınmış ve en etkili şahsiyetlerinden biridir. On yıldan biraz fazla bir süre içinde aralarında 860 yağlı boya tablonun da olduğu 2.100 kadar resim ve çizim çalışması üretti ve bunların çoğu yaşamının son iki yılında yapıldı. Bunların arasında manzaralar, natürmortlar, portreler ve otoportreler bulunmaktadır ve modern sanatın temelleri sayılan cüretkâr renkler ile canlı, fevrî ve ifade dolu fırça darbeleriyle ayırt edilirler. 37 yaşında yıllardır süren psikolojik rahatsızlığı ve yoksulluğun ardından trajik bir biçimde kimilerine göre intihar, kimilerine göre bir cinayet sebebiyle silahla yaralandıktan otuz saat sonra hayata veda etti.

İzlenimcilik veya empresyonizm, ışık, renk ve an kavramını öne çıkartan, doğadaki görünümlerin sürekli değişim içinde olduğundan herhangi bir zamanın herhangi bir anına denk gelen görünümün bir daha aynı şekilde görünemeyeceğini fikrini temel alan sanat akımdır.

Jasper Johns, Jr. Amerikalı, ismi Pop sanatı ve Neo-dada ile anılan çağdaş ressamdır. Robert Rauschenberg ile birlikte modern soyut resimden pop sanatı ve kavramsal sanat arasındaki geçişte etkili olmuştur.
Anthon Gerard Alexander van Rappard Hollandalı ressam, teknik ressamdır. Lawrence Alma-Tadema'ın öğrencisi ve 4 yıl boyunca da Vincent van Gogh'un arkadaşı ve akıl hocası olmuştur. Vincent van Gogh'u sosyal yaşamı ve diğer nedenlerden dolayı takdir ettiğini belirtmiştir.

Van Gogh'un resimlerinde ailesi, Vincent van Gogh'un aile üyelerini resmettiği ya da onlar için yaptığı bir grup eseridir. Vincent 1881 yılında kendisi ile aynı ada sahip olan büyükbabasının ve kız kardeşi Wil'in portrelerini çizmiştir. Nuenen'de yaşarken, babasının 1885'te ölümünün sonrasında, onun anısına İncilli Natürmort tablosunu yapmıştır. Ayrıca 1884 ila 1885 yılları arasında yaptığı, ailesinin yaşadığı papaz evi, bahçesi ve kiliseyi konu alan çok sayıda resmi ve çizimi bulunur. Arles'te kariyerinin doruğunda iken annesinin portresini, annesi ve kız kardeşinin resmini ve kız kardeşi Wil olduğu sanılan Roman Okuyucu tablolarını yapmıştır.

Köylü karakter çalışmaları Vincent van Gogh tarafından 1881 ile 1885 yılları arasında yapılmış bir dizi resimdir.

Vincent van Gogh, izlenimcilik akımının yayıldığı zamanlarda yaşamıştır. Fotoğrafın ortaya çıkmasından sonra ressamlar artık fiziksel formları taklit etmek yerine resmettikleri kişiler, mekânlar ve nesnelerin ardındaki duygu ve düşünceleri aktarma yoluna girmişlerdir. İzlenimci ressamlar buna kuvvetli fırça darbeleri kullanarak, bazı renk tonlarını vurgulayarak ve ışıklandırmaya dikkat ederek ulaşmaya çalışmışlardı. Vincent van Gogh, bu ideolojiyi resimlerinde kullandığı özne ve nesnelerle olan ilişkisini ve onlara karşı duyduğu hisleri tasvir edebilmek için kullandı. Van Gogh’un yaptığı portreler, ressamın portresini yaptığı kişilerle olan ilişkilerini ve bu öznelerin iç özelliklerini yansıtmak için renk ve fırça darbelerinin kullanımına odaklanır.

Patates Yiyenler, Hollandalı ressam Vincent van Gogh'un 1885 yılında Nuenen'de yaptığı 82 x 114 cm ölçülerindeki tablosu. Vincent van Gogh sanat hayatının ilk dönemlerinde yığılmış patatesleri, dokuma tezgâhları, madencileri ve karamsarlık hissi veren gökyüzünü çalışmalarında ana tema olarak kullandı. Van Gogh Müzesi'de sergilenen Patates Yiyenler adlı tuval üzerine yağlı boya çalışmasını ise Nisan 1885'te tamamladı. Tablo van Gogh'un ilk önemli çalışması olarak görülmektedir ve buhranlı bir dönemine aittir.

Vincent van Gogh'un yaptığı kopyalar, ressamın 1887 ila 1890 yılları arasında yaptığı resimler arasında önemli bir grubu oluşturur. Vincent van Gogh Saint-Rémy-de-Provence'de kendi isteğiyle yattığı Saint-Paul akıl hastanesinde iken uzun süren kış ayları boyunca resim yapacak konu bulmak için çabaladı. Sanatsal açıdan yeniden canlanma çabasıyla sevdiği ressamların eserlerini temel alan 30'dan fazla kopya yaptı. Bunların yirmi biri Jean-François Millet'nin eserlerinden yapılan kopyalardır. Birebir kopyalamaktan çok van Gogh kopyaladığı resimlerin konu ve kompozisyonlarını kendi perspektifi, renkleri ve tekniği ile yansıtmaya çalışmıştır. Spiritüel anlam ve duygusal rahatlık sembolizm ve renk ile ifade edilmiştir. Kardeşi Theo van Gogh bu resimlerden bazılarının Vincent'ın en iyi resimleri olduğunu belirtmiştir.

Sigara İçen Kafatası, Vincent van Gogh'un erken dönem çalışması. Küçük, tarihsiz, tuval üzerine yağlı boyayla çizilmiş resimde ağzında sigara bulunan bir kafatası betimlenmiştir. Amsterdam'daki Van Gogh Müzesi'nin envanterinde yer alır.

Gece Kahvesi Hollandalı sanatçı Vincent van Gogh tarafından Eylül 1888'de yapılan bir yağlı boya resimdir. Resmin ismi sağ altta yer alan imzanın altına yazılmıştır. Resim Yale Üniversitesi tarafından sahiplenilmiş olup; New Haven, Connecticut'ta bulunan Yale Üniversitesi Sanat Galerisi'nde sergilenmektedir.

Ressamın Annesinin Portresi Vincent van Gogh'un annesi olan, Anna Carbentus van Gogh'un siyah beyaz fotoğrafına bakılarak 1888 yılında Vincent van Gogh tarafından çizilmiş resimdir. Van Gogh'un sanatla tanışması annesi aracılığıyla olmuştur, kendisi bir amatör artistti. Aile üyeleri ile geçirdiği sıkıntılı yıllardan sonra, Van Gogh annesinin çiçek ve doğal ortam içeren resimleri seveceğini düşündüğünden yaptığı resimlerin bazılarını annesiyle paylaştı. Bu resminde, Van Gogh annesinin ağırbaşlı ve gururlu doğasını resmeder.

Yağlıboya, resim sanatında yaygın olarak kullanılan boyama tekniği. Bağlayıcı madde olarak bitki yağıyla pigmentlerin karışımından elde edilen yağlıboya, kalitesi nedeniyle en çok tercih edilen resim malzemelerinden biridir.

Agaçlar ve Çalılıklar Vincent van Gogh'un 1887'den 1890'a kadar Paris, Saint-Rémy ve Auvers'da yaptığı tabloların konusudur. Van Gogh, birçok çalı resmi yapmıştır. "Sous-bois" adı verilen bu tür, Barbizon ekolü ve İzlenimciler tarafından ön plana çıkarılmıştır. Bu serideki eserler orman veya bahçe iç mekanlarındaki renk ve ışık tonlarını başarılı bir şekilde kullanmaktadır. Van Gogh, 1890 yılında Brüksel'deki Les XX sergisi için Saint-Rémy resimlerinden Ivy'i (F609) seçti.

Sien, Vincent van Gogh'un Hollanda'da yaşarken aynı adlı metresinin çizimlerinden oluşan seridir. Sanatçının bu serisindeki Keder adlı çalışması çizim yapmayı öğrenirken geçirdiği döneminin en önemli eserlerinden biridir.

Vincent van Gogh'un natürmort resimleri (Paris), çizdiği birçok çizim, eskiz ve tabloya konu olan; 1886 ve 1887'de Vincent van Gogh'un, Hollanda'dan; Paris'te Montmartre'ye taşınmasından sonra gerçekleştirdiği çalışmalardır. Paris'teyken Van Gogh, natürmort resimlerinde kullandığı konuları, renkleri ve teknikleri değiştirdi.

Nuenen Reform Kilisesi'nden Çıkan Cemaat, 1884'ün başlarında yapılmış ve 1885'in sonlarında düzenlenmiş bir erken dönem Vincent van Gogh tablosudur. Amsterdam'daki Van Gogh Müzesi'nde sergilenmektedir.

Vincent van Gogh, çoğu 1889'da Saint-Rémy-de-Provence'da olmak üzere en az 15 zeytin ağacı resmetti. 1889 yılı Mayıs ayından 1890 yılı Mayıs ayına dek kendi isteğiyle burada bulunan bir akıl hastanesine yattı; burada hastanenin bahçesini ve duvarlarının dışına çıkma izni olduğunda, yakındaki zeytin ağaçları, selviler ve buğday tarlalarını resmetti.

Le Moulin de la Galette, Vincent van Gogh'un 1886 yılında Paris'in Montmartre bölgesinde kardeşi Theo ile birlikte yaşadığı evinin yakınında bulunan Moulin de la Galette adlı bir yel değirmenini çizdiği resimlerin genel adıdır. Paris'i tepeden gören yel değirmeninin yakınlarında şehir manzarasını seyretmek için bir teras ve insanların eğlenmesi için bir dans salonu bulunmaktaydı.