
Türk Kurtuluş Savaşı, I. Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nun İtilaf Devletleri'nce işgali sonucunda Mîsâk-ı Millî sınırları içinde ülke bütünlüğünü korumak için 1919-1922 yılları arasında gerçekleştirilen çok cepheli siyasi ve askeri mücadeledir. Batı Anadolu'da İtilaf Devletleri'nin harekete geçirdikleri Yunan ordusuna; güneyde Fransız ordusuna; doğuda Ermenistan'ın kuvvetlerine; İstanbul rejimine sadık milislere, feodal güçlere ve ayrılıkçılara karşı savaşılmıştır. Bu mücadelenin Batı Cephesi Yunan millî belleğine "Küçük Asya Felaketi" adıyla kazınmıştır. Savaş sırasında Yunan ve Ermeni kuvvetleri, bir etnik temizlik harekâtı olarak, Türk halkına karşı katliamlar, yağmalar ve tecavüzler gerçekleştirmiştir. Savaş, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla sonuçlanmıştır.

Ali Çetinkaya , Türk asker, siyasetçi ve devlet adamı. Kel Ali lakabı ile anılır.

Ali İhsan Sabis, Türk asker ve siyasetçidir. I. Dünya Savaşı'nda Kafkasya Cephesi ve Irak Cephesi'nin, Türk Kurtuluş Savaşı'nda Batı Cephesi'nin komutanlarındandır.
Musul Sorunu, Osmanlı Devleti'ne bağlı Musul Vilayeti'nin toprak sorunudur.

Şükrü Naili Gökberk, Türk asker, Kurtuluş Savaşı komutanlarından ve siyaset adamı.
Arman Pandikyan, İstanbul'un işgali sırasında İngiliz İşgal Kuvvetlerinde tercümanlık görevini yürüten Ermeni asıllı Türktür. Görevi sırasında edindiği bilgileri Millî Mücadele taraftarı Mim Mim Grubu'na iletti. Türk Kurtuluş Savaşı sonrasında Terziyan, Hogasyan Efendiler gibi 10'a yakın Ermeni asıllı Türk ile beraber İstiklal Madalyası ile taltif edildi.
Türk Kurtuluş Savaşı boyunca Anadolu’nun çeşitli yerlerinde birçok ayaklanmalar çıkmıştır. Bu ayaklanmaların bir bölümü, Anadolu topraklarının bir bölümü üzerinde yeni bir devlet kurmayı amaçlayan, diğer bölümü ise, saltanat ve hilâfete geleneksel ve dinsel bakımdan bağlı olanlarca çıkarılmış isyan hareketleridir. Hıyanet, kin ve taassubun yarattığı isyanların amacı; millî hareketi boğmaktır. Atatürk, öncelikle iç isyanların bastırılmasına, ülkede iç güvenliğin sağlanmasına son derece önem vermiştir. Bir yandan vatana ihanet yasası çıkarılırken, öbür yandan da iç isyanları bastırmada kullanılmak üzere Seyyar Jandarma Müfrezeleri kurulmuştur. Ayaklanmalar Millî Mücadele’nin neticelenmesini geciktirmiştir.

İstanbul'un İşgali, Osmanlı İmparatorluğu ve İtilaf Devletleri arasında imzalanan Mondros Bırakışması ile Birinci Dünya Savaşı'nın bu ülkeler arasında sona erdiğinin ilan edilmesinin ardından gerçekleşmiştir. Osmanlı başkenti İstanbul, önce 13 Kasım 1918, sonra 16 Mart 1920'de olmak üzere iki kez işgal edildi. İlk işgalde, İstanbul'un önemli ve stratejik noktaları kontrol altına alındı ancak idareye el konulmadı; ikinci işgal ile idareye el konuldu. Eylül 1922'ye gelindiğinde, İzmir'in Kurtuluşu'ndan sonra, Mustafa Kemal Paşa İstanbul'u kurtarmak için Türk birliklerine İngiliz ve Fransız işgalindeki Çanakkale'ye hareket etmeleri emrini verdi. Bu emir üzerine Çanakkale Krizi patlak verdi. Türkler Kurtuluş Savaşı verdiği sırada İrlanda sorunuyla uğraşan Birleşik Krallık, Ankara Hükûmeti ile savaşın eşiğine geldi. Liberal Başbakan David Lloyd George Mustafa Kemal'in birliklerine karşı taarruza geçilmesini istediyse de müttefiklerinin desteğini alamadı ve ülkesindeki savaş karşıtı muhalefet ile dominyonların güçlü direnişiyle karşılaştı. Lloyd George'u gereksiz bir savaş başlatmaya çabalamakla itham eden Muhafazakâr Parti'nin 19 Ekim 1922'de Carlton Club deklarasyonu ile koalisyondan ayrılması sonucu Lloyd George hükûmeti düştü. İlerleyen süreçte diplomatik olaylar Türklerin lehine gelişti. İşgal, son İtilaf birliklerinin 4 Ekim 1923'te şehri terk etmesinden sonra, Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu birliklerinin 6 Ekim 1923'te tören eşliğinde şehre girmesiyle sona erdi.

Mürsel Bakü, I. Dünya Savaşı ve Türk Kurtuluş Savaşı'nda önemli görevler üstlenmiş, Bakü ve İzmir şehirlerini düşman işgalinden kurtarmış, sonrasında bir dönem milletvekilliği yapmış Kafkasya asıllı Türk askeri. 9 Eylül 1922 sabahı, 1. Süvari Tümeni'nin komutanı olarak İzmir'e ilk giren Türk paşasıdır.

Ahmet Hamdi Martonaltı ya da bilinen adıyla Telgrafçı Manastırlı Hamdi Bey, İstanbul'un İngiliz birlikleri tarafından işgal edildiği 16 Mart 1920 günü işgal haberini ve gelişmeleri Milli Mücadele'nin lideri Mustafa Kemal Paşa'ya ileterek tarih sahnesine çıkmış telgraf memuru.

Yakup Satar, Türk Kurtuluş Savaşı ve I. Dünya Savaşı'nda Irak Cephesi'nde savaşmış, kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahibi İstiklal Gazisi.

Kemalettin Sami Gökçen, Türk asker, diplomat ve siyasetçi.

Bekir Sami Günsav Çerkes asıllı Türk asker.
Milli Aşireti Ayaklanması, Urfa’da yaşayan Milli aşiretinin Fransızlarla iş birliği yaparak çıkardığı ayaklanmadır. Millî kuvvetlerce bastırılmıştır.

Mim Mim Grubu, kuruluşunda Enver Paşa ve Talat Paşa'nın da rolünün bulunduğu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin resmen tanıdığı bir istihbarat grubudur. Asıl adı Müsellâh Müdâfaa-i Milliye'dir ve baş harfleri olan "M. M."nin Osmanlıca alfabedeki okunuşu olan "Mim Mim" kısaltmasıyla tanınmıştır.
Selahattin Selışık, Türk asker.

Topkapılı Cambaz Mehmet Bey, Türk tulumbacı, asker ve kabadayı. Türk Kurtuluş Savaşı sırasında Ankara'ya bağlı olarak çalışan istihbarat Teşkilatı Mim Mim Grubu Başkanı.

Tevhîd-i Efkâr, 15 Haziran 1921 ile 6 Mart 1925 tarihleri arasında yayımlanan günlük siyasi gazetedir. Başyazarı Velid Ebüzziya'dır. Kurtuluş Savaşı sırasında İstanbul'da çıkmıştır ve Kurtuluş Savaşı'nı desteklemiştir. Fakat cumhuriyetin ilanının ardından yoğun bir eleştiri kampanyasına başlamıştır. Bunun üzerine Anadolu'da Yeni Gün, Hâkimiyet-i Milliye gazeteleri İstanbul basınına ve muhalif cepheye karşı yüklenmiştir. 4 Mart 1925'te üç maddelik Takrir-i Sükûn Kanunu'nun onaylanmasıyla İstanbul'da yayın hayatını sürdüren Tevhid-i Efkâr, İstiklal, Son Telgraf ve Tanin gibi gazeteler ile Sebilürreşad adlı dergi kapatılmıştır.

Baki Vandemir, Türk asker. Türk Kurtuluş Savaşı sırasında 5. Süvari Kolordusu Kurmay Başkanı ve İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlerinde bulundu.
İhsan Cemal Karaburçak Türk ressam.