Cin, İbrahimi dinler de dahil olmak üzere modern veya antik birçok din ve inanışta bulunan bir tür ruhani mitolojik yaratıktır. Farklı inanışlarda farklı karakteristiklere ve özelliklere sahiptir.

Gulyabani veya Gul-i beyabani orijinal söyleyişiyle de karşımıza çıkan bu hayalî varlık, gezginlere ve yolculara uğrayıp onları mahveden canavardır. Daha sonraları Anadolu kültüründe ahubabayla beraber anılmaya başlamış ve insan yediği düşünülen kocaman, uzun sakallı ve asalı bir dev olarak betimlenmiştir.

Abzar İyesi - Türk mitolojisinde avlunun koruyucu ruhudur. Abazar İyesi olarak da ifade edilir.

İye - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde koruyucu ruh. Değişik Türk dillerinde Yiye, Eğe, İçi, Is, Ez şeklinde de söylenir. Moğolcada Ezen, Ejen, Eçen, Edin olarak bilinir. Genel ve özel olmak üzere iki anlamı vardır.
- Genel Anlam: Sahip. Koruyucu. Bir şeyin maliki.
- Özel Anlam: Bir şeyin koruyucu ruhu. Bir varlığın içindeki gizli güç.
Orman İyesi – Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde ve halk inancında orman ruhudur. Ağaç İyesine çok benzer özellikler taşır. Urman İyesi veya Meşe İyesi ya da Yış İyesi olarak bilinir. Tokay İyesi de denir. Moğollar ise Seber (Sibir) Ezen veya Oy (Oyın) Ezen derler. Ormanın koruyucu ruhudur. Her orman için farklı bir İye vardır. Keyfi yerinde olduğunda kalın sesle şarkı söyler. Meşe ağacı kılığındadır. Ağaçlara her yıl yeni bir halka ekleyerek onları büyütür. Kır saçlı, aksakallı bir ihtiyardır. Uzun boyludur, elinde uzun bir sopa vardır. Tunguzlar Ura Amaka diye bahsederler.
Aran İyesi - Türk ve Tatar halk kültüründe ahırın koruyucu ruhu. Damız İyesi veya Kitre İyesi veya Ahır İyesi olarak da bilinir.

Bulak İyesi - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde pınarın koruyucu ruhu. Bolak İyesi ve Moğolca da Bulag (Bula) Ezen de denilir. "Çeşme İyesi" veya "Pınar İyesi" dendiği de olur. Her pınar için farklı bir İye vardır.
Çor - Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe Cin demektir. Çer, Çur, Şor, Şar, Çora, Çura şeklinde de ifade edilir. Moğolcada Çotgor, Çutgur, Çutkur, Çetger, Çetker, Çidkür, Südkür, Sötkör olarak söylenir. Gözle görülemeyen, ateşten yaratılmış varlık.

Değirmen İyesi - Türk ve Tatar mitolojilerinde değirmenin koruyucu ruhu. Deyirmen İyesi de denir. Değişik Türk dillerinde Tegermen (Tiyirmen) İyesi olarak da bilinir.

Su İyesi - Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde suyun koruyucu ruhu. Değişik Türk dillerinde Suv İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Ezen olarak adlandırırlar.

Yel İyesi - Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde Rüzgâr Ruhu. Çel İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da bilinir. Moğollar Salhın (Halhın) Ezen derler.

Yol İyesi – Türk, Tatar ve Altay halk inancında Yol Ruhu. Yul İyesi veya Yolak İyesi de denir. Moğollar Col Ezen veya Zol Ezen derler. Yolların koruyucu ruhudur.

Irmak İyesi – Türk ve Altay inancında ırmağın koruyucu ruhu. Irmag (Yırmag) İyesi olarak da söylenir. Moğollar Mür (Mör) Ezen veya Müren (Mören) Ezen derler. Azeri dilinde Çay iyesi olarak da bilinir.
Yurt İyesi – Türk, Moğol ve Altay halk inancında Memleket Ruhu. Yort İyesi olarak da söylenir. Aslında Ev İyesi ile de bağlantılıdır. Çünkü yurt aynı zamanda çadır demektir. Anlam genişlemesiyle vatanın koruyucu ruhu anlamına da geldiği de söylenebilir. Kimi kültürlerde çadırdaki ocakta yaşadığına inanılır.

Ev İyesi – Türk halk kültüründe evin koruyucu ruhu. Üy İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da tanınır. Moğollar Ger (Ker) Ezen derler.

Tarla İyesi – Türk, Tatar ve Altay halk inancında Tarla Ruhu. Tarıg İyesi veya Tala (Tele) İyesi olarak da bilinir. Eşanlamlı olarak Basu İyesi veya Etiz İyesi ifadeleri de kullanılır. “Tarla Bekçisi” olarak da adlandırılır. Tarlanın koruyucu ruhudur. Kır saçlı bir kocakarıdır ve Uruk adlı bir ağaçta oturur. Uzun kollu olduğu için göğe uzanıp bulutları sıkarak yağmur yağdırır. Bu yüzden komşu tarlaların iyeleri arasında kavga çıkar.

İn İyesi – Türk ve Altay halk inancında mağaranın koruyucu ruhu. Hin İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi veya Ünkür İyesi ya da Mağara İyesi olarak da bilinir. Moğollar Hongıl Ezen derler. Her mağara için farklı bir İye vardır. Türklerde mağaralar farklı alemleri ve gizli diyarları birbirine bağlayan geçitlerdir. Yer altı dünyasını yeryüzüne bağlayan kapılardır. Hun devletinde kutsal sayılan ve büyük şamanlar ile devlet adamlarının ziyaret ettiği bir “Ata İni (Mağarası)” vardır. Burası kutlu bir yerdir, senenin belli günlerinde ziyaret edilir ve saygı gösterilir. Bir çeşit mabeddir. Göktürklerde ve başka Türk boylarında da yine aynı şekilde kurbanlar sunulan ata mağaraları vardır. Yer altı dünyasının bir parçasıdırlar. Kurttan türeme efsaneleri çoğu zaman bir mağarada gerçekleşir. Şamanlar yeraltına giderlerken Dünyanın Bacası denilen bir kapıdan geçip yeraltındaki mağaralardan oluşan tünellerde yolculuk yaparlar. Türklerin Aşına adı verilen kurt ataları böyle bir mağarada kurttan doğmuştur. Tapınakların çoğu mağaralardadır ve ata ruhları buralarda gezip dolanır.

Otağ İyesi – Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe ve inanışında çadırın koruyucu ruhu. Otak İyesi de denir. Eş anlamlı olarak Çadır İyesi, Çerge İyesi ve Tirme İyesi tabirleri de kullanılır. Moğollar Macan Ezen veya Asar Ezen derler. Alaçık İyesi de yine benzer bir varlığı ifade eder. Her çadır için farklı bir İye vardır. Türk kültüründe otağ önemli bir yere sahiptir. Türk ve Moğol İmparatorlarının hiç kapatılmayan ve kırk öküz tarafından çekilen Otağlarının bulunduğu tarihsel kayıtlarda mevcuttur. Bu otağ yerleşik kültürdeki sarayın yerini tutmaktadır. Macarca Sator olarak geçer. Kırgız bayrağında yer alan kesişen altı yol motifi, Kırgız çadırlarının tepe penceresinde tahtadan yapılan bir desendir. Bu Geleneksel Kırgız çadırının üst bölümünde bulunan ve bakıldıginda içeriden güneşin görüldügü “Tündük” sembolüdür.

Söğök İyesi – Türk ve Altay halk inancında mezarlığın koruyucu ruhu. Gur İyesi veya Gömüt İyesi olarak da bilinir. Görünümlerine dair net bir bilgi yoktur. Ölenlerin ruhlarını cinlerden koruduğu düşünülür. Mezarlara saygısızlık gösteren insanlara musallat olup başlarına felaket getirirler ve bu insanların yatağa düştükten sonra öleceklerine inanılır. Mezarlıkta yaşayan iyelerin huzurunu bozmamak için, mezarlıklarda saygılı olunmalıdır. Ayrıca Söğök İyesi'nin musallat olmaması için mezarlıkta uyumak ve yemek yemekten kaçınılmalı, güneş battıktan sonra mezarlığa girilmemelidir.
Kay - Altay halk edebiyatında göğüs ve gırtlaktan çıkarılan seslerle okunan destan.