
Ömer Seyfettin, Türk yazar, şair, asker ve öğretmen. Türk edebiyatının önde gelen hikâye yazarlarındandır. Türk kısa hikâyeciliğinin kurucu ismi, ayrıca edebiyatta Türkçülük akımının kurucularından olup, Türkçede yalınlaşmanın savunucuları arasındadır.

Ömer bin Hattab, İslâm peygamberi Muhammed'in sahâbesi ve İslâm Devleti'nin Ebû Bekir'den sonraki ikinci halifesidir. Ehl-i Sünnet, Ömer bin Hattab'ı zaman zaman "Ömer'ul-Farûk" diye anarlar. Şiiler ise Ömer'in hâlifeliğini tanımazlar. 23 Ağustos 634 tarihinde Râşidîn Halifeliği'nin ikinci hâlifesi oldu ve bu görevi, öldürüldüğü yıl olan 644'e kadar sürdürdü.

Aşiyan, İstanbul'un Avrupa yakasında, Beşiktaş ilçesine bağlı, İstanbul Boğazı'na bakan bir semt. Ayrıca "Aşiyan" Farsça bir kelime olup "ev, yuva" anlamına gelmektedir.
Zeyd bin Ali, Zeydiyye mezhebinin kurucusu, Tabiin'den fıkıh alimidir. İmam Hüseyin’in torunu ve İmâm-ı Zeynelâbidîn’in oğludur. Tam adı, Zeyd bin Zeynelâbidîn Ali bin Hüseyin bin Ali bin Ebû Tâlib’dir. Künyesi, Ebu’l-Hüseyin olup, kendisine Hâşimî ve Kureyşî nisbetleri de verilmiştir.
Halvetilik, cehri zikir adı verilen ve ilahi isimlerin yüksek sesle tekrar edilmesi anlamına gelen zikir yöntemini kullanan bir tarîkattır. Tarikat 14. yüzyılda yaşamış olan Ömer el-Halvetî'ye nisbet edilir. Pîr Ömer Halvetî'nin bir ağaç kovuğunda uzun süre halvet çıkarması ve ardından gelen müridlerin de tenhada kalmayı tercih etmeleri üzerine tarikat bu isimle anılmaya başlamıştır.

Nişabur, İran'ın Razavi Horasan Eyaleti'nde şehir.
Âşık Ömer, Konya'nın Hadim ilçesinin Gezlevi köyünde veya Kırım'ın Kezlev (Yevpatоriya) şehrinde 1620-1621-1651 yıllarında doğmuş olduğu rivayet edilen halk şairidir. Ölüm tarihi 1707 olarak rivayetlere geçmiştir.

Ahmet Rasim, Türk yazar, gazeteci, tarihçi, milletvekili.
Hacı Faik Bey, Klasik Türk mûsikisinin büyük bestekârlarından biridir. Ondokuzuncu yüzyılın ilk yarısında Üsküdar'da doğdu ve 1891 yılında öldü. Dîni ve dindışı mûsiki alanında eserler verdi. Yılmaz Öztuna'nın verdiği listeye göre günümüze 170 kadar eserinin notası gelmiştir. TRT repertuvarında ise 120 kadar eseri mevcuttur. Dini mûsiki alanında Mevlevi ayini, tevşih, şugl ve ilahiler bestelemiştir. Durak bestelediği ise bilinmiyor. Dindışı musiki alanında ise özellikle büyük formdaki eserleri dikkat çeker. Kâr, beste, ağır semai ve yürük semai formlarındaki bu eserlerin sayısı 40 kadardır. Ayrıca çok sayıda şarkı da bestelemiştir. Saz eseri bestelediği ise bilinmiyor. Hacı Faik Bey, klasik tarzın gerilemeye başladığı, Hacı Arif Bey ve Şevki Bey gibi müstesna bestekârların şarkı formunu ön plana çıkardığı bir dönemin bestekârıdır. Bununla birlikte, şarkı formunda çok sayıda ve seçkin eserler meydana getiren bestekârımız, klasik formlarda da yüksek bir seviyeyi tutturmuştur. Fantezi şarkı türünün de ilk örneklerine Hacı Faik Bey'in eserleri arasında rastlamak mümkündür.

Besim Ömer Akalın, Türk tıp profesörü, bilim insanı, sivil toplum örgütçüsü ve milletvekili.

Cezayir-i Bahr-i Sefid Vilayeti, 1864 yılında kurulan Osmanlı Devleti vilayeti.

Sühreverdilik bir Sufi tarikatıdır. İmam-ı Gazali'nin bir müridi olan Ebu'n-Necib Sühreverdî tarafından kurulmuştur. Erkek kardeşi olan Ebû Hâmid Gazzâli. (ö. Hicri 545.) El-Nizamiyye Bağdat İslam Üniversitesi'nde Şafii fıkıh öğretmenliği yapmıştır. Kitab Adab El-Muridin ismindeki kitabı yazmıştır.
Ömer Rüşdü Paşa, Türk asker. Osmanlı Devleti'nde Harbiye Nazırlığının kurulmasından sonra ilk Harbiye Naziri. Ayan Meclisi üyesi.
Ömer Fevzi Paşa, Osmanlı askeri ve devlet adamı.

Abdüllatif Suphi Paşa veya Sami Paşazade Subhi Paşa. Osmanlı devlet adamı ve yazar.
Bodrumlu Ömer Lütfi Efendi II. Abdülhamid döneminde Osmanlı Devleti'nin şeyhülislamı olarak görev yapmış bir din adamıydı.
Subhi Bey Soyadı Kanunu'ndan sonra Subhi Altın, Mayıs 1910 ila Temmuz 1911 arasında İstanbul şehremini olarak görev yapan Türk yöneticidir.
Muhammed Subhi, El Dakhleya takımında kaleci pozisyonunda görev yapan Mısırlı millî futbolcudur.
Ramazan Subhi, orta saha pozisyonunda görev yapan Mısırlı millî futbolcudur. El-Ehli takımında forma giymektedir.

Servet-i Fünûn, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye'de 1891-1944 yılları arasında yayımlanan sanat ve edebiyat dergisidir. Edebiyât-ı Cedîde topluluğunun yayın organı olan dergi Türk basın tarihinin en uzun süreli ve en etkili dergileri arasındadır. Basım tekniği ve içeriğiyle ön plana çıkan dergi, Türk edebiyatına birçok yeni isim kazandırdı ve Edebiyât-ı Cedîde sonrasında Fecr-i Âtî ve Millî Edebiyat hareketi ile Yedi Meşaleciler topluluğunun yayın organı işlevini 25 Mayıs 1944 tarihine kadar sürdürdü.