İçeriğe atla

Yiv

Tarihçe

Tüfekler eskiden; nispeten düşük hızda ateşlenen top şeklinde mühimmat kullanan, pürüzsüz delikli, büyük kalibreli silahlardı. Yüksek maliyet, hassas üretimin zorluğu ile namludan kolayca ve hızlı bir şekilde mühimmat yükleme ihtiyacı nedeniyle, tüfek topları genellikle namlulara gevşek bir şekilde oturacak tasarıma sahipti. Sonuç olarak, ateş edildiğinde toplar genellikle namlunun kenarlarından seker ve namluyu terk ettikten sonraki nihai varış noktası öngörülen/istenen konumdan uzaklaşırdı. Bu durum, isabetin daha önemli olduğu durumlarda, örneğin avlanırken, delik boyutuna daha yakın bir top ve bir yama(ağızdan dolma silahlarda mermiyi çevreleyip gaz kaçaklarını önlemek için kullanılan deri veya bez parçası)dan oluşan daha sıkı bir kombinasyon kullanılarak aşıldı. İsabet oranı geliştirildi, ancak uzun mesafelerde hassas atışlar için kesin bir çözüm olmadı.

Barutun icadı gibi, namlulu tüfeğin mucidi de henüz kesin olarak bilinmemektedir. Küçük namluların içine düz kanallar açma, en az 1480'den beri uygulanmaktadır, ancak bu kanalların yapılma amacı yiv anlayışının aksine, başlangıçta barut kalıntılarını toplamak için "kurum olukları" oluşturmaktır.

Spiral yivli tüfek namlularının Avrupa'daki en erken kaydedilen girişimlerinden bazıları, 1498'de Viyanalı bir silah ustası olan Gaspard Kolner ve 1520'de Nürnberg'den Augustus Kotter'dır. Kolner’ın çalışmalarına rağmen çalışan spiral oluklu ateşli bir silah, Kotter'dan yardım alınana kadar yapılamadı.

Gerçek yivin tarihi 16. yüzyıldan kalma olmasına rağmen, o zamanlar yivlerin elle oyulması gerekiyordu ve sonuç olarak 19. yüzyılın ortalarına kadar pek yaygın değildi. Zahmetli ve pahalı üretim süreci nedeniyle, ilk yivli ateşli silahlar öncelikle, silahlarını arka arkaya birçok kez ateşlemeye ihtiyaç duymayan ve isabet oranının artmasını isteyen zengin eğlence avcıları tarafından kullanıldı. Yivli ateşli silahlar, temizlenmesi zor olduğu için askeri kullanıcılar arasında popüler değildi ve mermileri yüklemek çok sayıda zorluk içeriyordu. Mermi, tüfeği almak için yeterli çaptaysa, onu delikten aşağı itmek için büyük bir itici güç oluşturmak dolayısıyla sert bir cisimle ittirmek gerekiyordu. Öte yandan, yerleştirilmesine yardımcı olmak için çapı küçültülmüş olsaydı, mermi tüfeğe tam olarak geçmezdi, ateşleme sonrası duvarlara sürtünebilir ve sonuç olarak isabet oranı azalırdı.

Yiv

I. Dünya Savaşı yıllarında kullanılan 75 mm çaplı bir top namlusundaki yivler
Yarı otomatik yivsiz av tüfeği. Yivsiz tüfekler fişek içindeki saçmayı fırlatırlar ve namlu çapları Gauge ile ölçülür.
.308 Winchester Kalibre Česká zbrojovka Uherský Brod firmasının ürettiği CZ 550 tipi yivli tüfek
Yiv-set çekilmiş namlu(Solda) ve Poligonal yivli namlu(Sağda)
Yaygın olarak kullanılan 9mm'lik tabanca namlusundan çekilmiş olan yiv-set

Yiv ateşli silahlarda merminin yolunda seyrederken dönme hareketi kazanmasını sağlayan namlu içine açılmış birbirine paralel kabarıklıklardan oluşan ve namlu içine spiral görüntü kazandıran kabartı ve oyuklardır.

Bir mermi çekirdeğini daha uzak mesafelere gönderebilmenin tek yolu namlu çıkışında çekirdeğe daha fazla hız kazandırmaktır. Bu amaçla potansiyel enerjisini ve önündeki hava direncini aşabilme kabiliyetini artırarak daha az sürtünme ile karşılaşması için, merminin ileri doğru olan hareketine ilaveten kendi ekseni etrafında dönüş hareketi kazandırılması düşünülmüştür. Bu işlemi sağlayan cihaz da yiv-set çekilmiş namludur.

Mermiye dönüş hareketi kazandırılması öncelikle jiroskopik dengesini artırır. Ayrıca merminin aerodinamiğini de artırarak daha isabetli olmasını sağlar.

Ancak unutulmaması gereken husus şudur ki namlu ağzından çıkıştaki ilk hız yivsiz mermide daha yüksektir. Ancak yiv in bu noktadaki göz ardı edilemeyecek avantajı sahip olduğu hızı yivsiz mermiden daha uzun süre koruyabilmesidir

İşlevi

Merminin dengesini ve hızını artırarak menzil, tahribat ve hedefi vurma etkilerini artırır. Namlu içindeki oyuklara "yiv", çıkıntılara ise "set" denir. Bu tür namluya sahip tüfeklere ise "Yivli tüfek" denir. Günümüz piyade tüfeklerinin tamamına yakını ve tabancaların tamamı yivli silah kategorisinde yer alırlar. Top gibi ağır silahlar yivli veya yivsiz olarak üretilebilseler de uzun menzilli toplar daima yivli namluya sahiptirler.

Hatve (Twist)

Merminin(projectile) ileriye doğru hareketi de, kendi ekseni çevresinde bir tur atması sırasında, kat edeceği mesafeye hatve (twist) denir.

Hatve ve Mermi Stabilitesi

19. yy. sonlarında İngiliz bir profesör olan Alfred George Greenhill tarafından optimal hatve değerini hesaplamak üzere pratik bir formül önerildi.

  • C = 150 (Mermi hızı 2800fps veya 840m/sn'den fazla ise 180)
  • D = Mermi çapı (inç)
  • L = Mermi uzunluğu (inç)
  • SG = Density (Yoğunluk / Kurşun çekirdek için: 10.9)

Mütedavil Silahlarda Yiv-Set

Yivli tüfeklerin özellikleri beyan edilirken namlu çapı uzunluğuna ilaveten yiv dönüşünün sağdan sola veya soldan sağa olması ve yiv-set sayısına göre kategorilendirilirler. (Örn. Türk ordusunda standart piyade tüfeği konumunda olan G3 7.62mm çapında soldan sağa dönüşlü 4 adet yiv-set içeren namluya sahiptir). Yivli namluları birbirinden ayıran bir başka özellik ise merminin kendi ekseni civarında dönene kadar kat ettiği mesafe olan Hatve'dir. Bu mesafeye Hatve denir. Mermi yivli namludan çıktığında namlunun yivlerinin şeklini almış olur. Poligonal namluya sahip bir tabanca (örn Jericho 941)'dan çıkan mermi poligonal şekil almıştır. Bu özellik ve yiv set çekilmiş namluların yapılan işleme bağlı mikro girinti-çıkıntıları ve özellikle kullanıma bağlı yiv-set üzerinde oluşan hasarlar ve değişikliklerinin namludan çıkan mermi çekirdeği üzerine yansıması(bu izlere Rayyür denir)'ndan dolayı kriminal laboratuvarlarında bu özellikte silahların kimliklendirilmesi ve özellikle cinayetlerin aydınlandırılmasında kullanılır. Namluya yiv açma fikri ateşli silahların savaşlarda aktif olarak kullanılmaya başlayıp menzil ve isabet oranının ciddi olarak düşük olduğunun fark edildiği 1500'lere kadar dayansa da o dönemlerde metal sanatının gelişmemiş olması ve ayrıca tüfeklerin ağızdan doldurulmasından dolayı büyük çabayla açılan dikkatli yivlerin doldurma esnasında bozulmasından dolayı gerçek anlamında yiv ancak 1800'lerde mermi kovanlı silahların ortaya çıkmasıyla kullanıma girebildi. Ayrıca yiv-set çekilmiş namlulardan (veya mütedavil kullanımıyla yivli namlu) ateşlenmiş bir mermi ile yaralanan bir asker, eski çağlarda (örn. Abraham Lincolnun komuta ettiği Amerika iç savaşında) antibiyotik ve cerrahi teknik yetersizliğinden dolayı, ciddi enfeksiyonlar ile baş etmek zorunda idi. Amerika iç savaşında Abraham Lincoln'un dikkatini çeken avcılık için kullanılan yivli tüfekler, İngiliz askerlerinde ciddi zayiatlar bırakmıştır.

Yiv Çekme İşlemi

105mm çapında İngiliz Royal Ordnance L7 tankına ait top namlusuna çekilmiş yiv-setler

Yiv-set çekme işlemi namlunun cinsinin yanında yivli bir silah yapımının en pahalı kısmını oluşturur. Aynı çap ve uzunluktaki bir namlunun hatta ve hatta aynı metal ve aynı işlemden üretilmiş olmasına karşın yiv-setteki hassasiyetinden dolayı aralarında katlarca fark olabilir. Örn. G3 gibi bir piyade tüfeğinin maliyeti 800$ civarında iken; yüksek dikkat gerektiren fakat fikir olarak yine G3'ün üretici firması H&K tarafından G3 üzerinden geliştirilmiş olan ve G3 ile aynı mermiyi (7,62x51mm NATO) kullanan PSG-1 gibi bir keskin nişancı tüfeğinin namlusunun maliyetinden dolayı (PSG-1'in) maliyeti 10.000$ civarındadır.

Metodlar[1]

Tek Çakılı kalem (Broach) ile tek tek açılan yiv (klasik metod) [Single Point Cut Rifling]

  • Çok hassas bir şekilde yiv-set çekilebilir ancak bunun için kaliteli yetişmiş elemana ihtiyaç vardır.
  • Kalem her seferinde bir yivi açabildiğinden kaç yiv açılacaksa o kadar kesme işlemi yapılmalı.
  • Yiv ekseni (Twist) şeklinde, namlu uzunluğu boyundaki eksen üzerinde hareket sırasında dönebilen makinenin ucuna yerleştirilmiş kalem aracılığı ile namlunun içi defalarca kesilerek istenen derinlikte yivler teker teker açılır.
  • Kesici kalem her seferinde tek yiv açabildiğinden dolayı kullanılan malzemeler nispeten daha ucuzdur.

Tek seferde çok sayıda kesi oluşturabilen kalem (Broach) ile açılan yiv-set (Multipoint Broach Cut Rifling)

  • Namluda kaç yiv-set var ise bir seferde açılabilir (o namluya özel üretilmiş boyut, çap ve kesici çıkıntı sahibi broach ile bir önceki yöntemde kullanılan makine aracılığı ile bir seferde yiv-set açma işlemi sadece yiv-setin derinliğini artırmak için makine işlemi tekrarlatılabilir)
  • Önceki yönteme göre daha ucuz bir yöntemdir.

Düğme Metodu ile Tek Pasajda Yiv-Set Açılması (Button Rifling)

  • Düğme (button) denen ve genelde Titanium Karbur'dan üretilmiş çok sert uca sahip, içi dolu metalin ucuna yerleştirilmiş cihaz, kendisinden daha küçük çağlı namlunun içine sokularak yiv-set açma yöntemidir.
  • Sokulan kesici düğme daha büyük olduğundan ham namluda gerilimi artırır dolayısıyla da gerilimi kaldırmak için ham namluyu ısıtmak gerekir. Bir kere geçilip yiv açıldıktan sonra namlu tekrar soğuyunca işlem tekrarlanıp tekrar pürüzlerin alınması işlemi uygulanması gerekir ve ayrıca yivi derinleştirmek gerekir.
  • Tezgâh ve malzeme maliyeti daha düşüktür.
  • Hızlı bir şekilde çok sayıda namlu üretilebilir.
  • Düğmedeki kaymalardan dolayı namlu kalitesi değişir (yani örn. üretim hattındaki birinci namlu 4 MOA'da iken ikinci 3,5 MOA veya 4,5 MOA olabilir). Dolayısıyla bu yöntemde üretilen namlular hem çok kaliteli hem de çok vasat olabilirler.
  • ABD'de silah üreticilerinin en çok kullandığı yöntemdir (Browning, Winchester, Japon Miroku gibi).

Dövme Metodu İle Yiv-Set Açma (Hammer Rifling)

Almanya'nın II. Dünya Savaşında kullandığı MG-42 makineli tüfeğinin dakikada (teorik olarak) 1200 mermi atmasından dolayı namlu ömrünün kısa olması nedeniyle düşünülmüş bir sistemdir.

  • Namlu boyu (ham namlu) normal boyundan %30 daha kısa kesilir. Ham namluya açılan delik ise %20 büyük açılır.
  • Önceden yapılmış ve nihai namlunun tersini düşünebileceğimiz sert metalden yapılmış bir kılavuz namlunun içine itilirken bir taraftan da çekiçler namluyu dakikada ~1500 vuruş gibi bir sayı ile ezerek büyütür. Namlu bir yandan uzayarak gerçek boyutunu alırken diğer yandan da iç yapısı klıavuzun üzerindeki şekli yani yiv-set şeklini alır.
  • Çok hızlı (~3dk) bir namlu üretilebilir.
  • Makinaları çok pahalı üretim hattı maliyetlidir.
  • Tüm namlu tek seferde üretilir.
  • Tüm ABD'de bu tezgâhın sayısı 30'u geçmez (Remington ve Ruger tarafından kullanılır)
  • Heckler&Koch, Steyr, Glock, Sako, Sig-Sauer tarafından kullanılan yöntemdir (Avrupalı üreticiler)
  • Yarışma namlusu üretimi için çok uygun bir yöntem değildir. Av ve savaş namluları üretimi için uygun yöntemdir.

Sıvama Metodu ile Yiv-Set Açma (Flow Forming)

3 adet sıvama kafası ile ham namlu ezilerek ve uzatılarak yiv-set oluşturulmuş namlu yapma yöntemidir.

Elektro-kimyasal Talaş Kaldırma Metodu (ECM: Electro Chemical Machining)

Namlu sodyum nitrat içine batırılır, namlu anod olarak elektiriğe bağlanır ve yiv-set boyunca talaş kaldırılır. Çok karmaşık bir işlem olmakla beraber çok kaliteli namlular üretir. Smith&Wesson 1993'ten beri bu yöntemi kullanmaktadır.

  • Çok set metalden yapılmış namlular dahil her türlü namluda yiv açabilir.
  • Üretimi maliyetlidir (elektrik!)
  • Çok hızlıdır.
  • Metalde gerilim oluşturmaz.

Elektro Erozyon Metodu ile Yiv-Set Açılması

Metale kıvılcım değdiğinde o bölgede bölgesel erime/buharlaşma oluşur. Bu yöntemde kıvılcım kullanılarak herhangi bir mekanik kuvvet kullanılmadan namlu boyunca talaş kaldırılarak yiv açılır.

  • Çok sert namlularda kullanılabilir.
  • Çok sayıda üretim yapmak için uygun değildir.
  • Tezgâh maliyeti çok yüksektir.
  • Tüfeğin küçük parçalarının üretiminde de kullanılır.

Kaynakça

  1. ^ Av&Doğa Dergisi Sayı 133 Haziran 2014 s.23-33 Nejat Üner

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Heckler & Koch G3</span> Alman yapımı piyade tüfeği

Heckler & Koch G3 , otomatik, yarı otomatik ve tam otomatik atış seçeneklerine sahip 7.62 mm'lik piyade tüfeği. 1950'lerde Alman silah üreticisi Heckler & Koch ile İspanyol devletine ait dizayn ve geliştirme ajansı CETME iş birliğiyle geliştirilmiştir. 1959 yılında Bundeswehr'in standart piyade tüfeği olarak hizmete girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Balistik</span>

Balistik veya atış bilimi, mermi ve füzelerin hareketlerini inceleyen bir bilim dalıdır. Uygulamalı mekaniğin bir kolu olarak düşünülebilir. Balistik üç bölüme ayrılır:

  1. Mermi veya füzenin, silahta veya tesir sahasındaki hareketini inceleyen iç balistik,
  2. Uçuş sırasındaki hareketini araştıran dış balistik,
  3. Hedefteki etkileri inceleyen terminal balistik.

Tüfek, hafif ateşli bir silahtır. Omuza dayanarak, elde veya kucakta kullanılır. Kullanıldığı yerlere göre piyade tüfeği, su altı tüfeği, av tüfeği gibi adlar alır. Mekanizma, kundak, dipçik ve namlu olmak üzere dört ana parçadan meydana gelir. Mekanizma ateşlemeyi ve kovanı dışarı atmayı sağlar. Kundağın muhafaza ettiği namlu mermiye yön vermeye, dipçik ise tüfeğin omuza dayanarak tepkisini hafifletmeye yarar. Çeşitli tüfekler bulunur.

Ateşli silahlar, barut gazının itici gücüyle mermi atan bütün silahların genel adıdır. Ateşli silah denince, genellikle bir kişi tarafından taşınabilen küçük çaplı silahlar akla gelse de ateşli silahlar kategorisi; büyük toplardan tüfeklere, av tüfeğine ve tabancaya kadar her türde ve boyuttaki silahları kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Heckler & Koch HK33</span> piyade tüfeği

HK33, G3 piyade tüfeğinin 90'lı yıllara güncelleştirilmiş, NATO standardına getirilmiş versiyonudur. Türk Silahlı Kuvvetleri bu silâhı fizikî ömürlerini tamamlamakta olan G3 ile değiştirmek istemekteydi. Fakat, HK416 varyasyonu Mehmetçik-1'in üretilmesine karar verildi. HK33 Türkiye'de MKEK tarafından üretilmektedir. TSK tarafından komando, jandarma, özel harekât ve bazı ÖKK birliklerinde kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Namlu</span> ateşli silahların, ucundaki uzun ve delikli parçası

Namlu, ateşli silahların, saçma, barut ve barutu ateşleyen kapsülden meydana gelen fişeğin ucundaki saçma(lar) veya mermiyi hedefe göndermesi için gerekli; yivli veya yivsiz, uzun delikli metal borudur.

<span class="mw-page-title-main">Yüksek patlayıcılı tanksavar mermisi</span> HEAT

Yüksek patlayıcılı tanksavar mermisi (ingilizcehigh-explosive anti-tank) (HEAT)içerisinde şekillendirilmiş patlayıcı taşıyan mermi türüdür. Neuman etkisi ile sahip olduğu yüksek çıkış hızını kullanarak katı zırha daha etkili vurur. Ses hızından 25 kat daha hızla hareketle zırha yüksek oranda etki eder.Merminin dış kısmı metal bir astarla kaplıdır. II. Dünya Savaşı sırasında bakır kullanılmıştır. Mermi tank zırhına gelmeden genellikle 2 metre kala parçalanarak dağılır. HEAT mermisinin etkisi savaş başlığının çapı ile orantılıdır. Zırh dışında patlayan mermi daha sonra zırhta sanki parmak ile yumruk atmak gibi bir noktaya yüksek etki yapar. Bu etki ile zırhta bir delik açılır. Genellikle mermi çapına oranla %150 ila % 250 arasında bir genişlikte alanında etkili olur. Yeni versiyon mermilerde bu oran %700 e kadar çıkmaktadır. HEAT mermisi eğer dönerse etkisini azalır. Bu yüzden merkezkaç kuvvetini azaltacak şekilde dizayn edilirler. Bu mermilerin özel dizanyları yivli toplarda ya da yivsiz toplarla atılabilir. HEAT başlıkları güdümlü füzelerde, silah bombalarında veya havan mermilerinde kullanılabilir.

Yüksek patlayıcı başlıklı mermi, içerisindeki savaş başlığında plastik patlayıcı bulunan ve tanklara karşı kullanılan bir mermi türüdür. Bu mermi Soğuk Savaş sırasında İngiltere Ordusu tarafından geliştirildi. Soğuk savaş döneminde İngiliz ana muharebe tanklarında bu mühimmat kullanıldı. Bu mühimmat ayrıca İngilizlere ait 105 mm Centurion tankını satın alan İsveç, Hindistan ve İsrail tarafından da kullanıldı. Amerikan Ordusu bu mermiye HEP High Explosive,Plastic(Türkçesi→yüksek patlayıcılı plastik) demektedir.

<span class="mw-page-title-main">Mermi</span> ateşli silahlarda kullanılan fişeğin atış anında namludan fırlatılan bileşeni

Mermi, ateşli silahlarda kullanılan fişeğin atış anında namludan fırlatılan bileşenidir. Ateşli silahlar tarafından atılan delici, patlayıcı madde, kurşun. Küçük çaplı ateşli silahlar ile ağır ateşli silahların mermileri farklıdır. Tüfek, tabanca gibi küçük silahların mermisi çarpma etkisiyle hedefi deler. Büyük çaplı, ağır ateşli silahlar olan topların mermileri ise hedefi bulduğunda ya da havada patlar.

<span class="mw-page-title-main">Av tüfeği</span> ek bir ateşlemede bir veya daha fazla mermi ateşleyebilen yivsiz ateşli silah

Av tüfeği, avcılıkta kullanılan tüfeklere verilen genel ad. Ancak Türkiye'de yürürlükte olan yasalar gereği yivli av tüfeklerinin satın alınması bulundurulması ve taşınması oldukça zor koşullara dayandığından olsa gerek ki uzun zamandan beri av tüfeği kavramı "yivsiz av tüfekleri" için kullanılmaktadır ancak gerçekte yivli tüfekler de birer av tüfeği kavramına dahildir.

<span class="mw-page-title-main">.308 Winchester</span> NATO üretimi mermi

.308 Winchester, 30-06 SpringField fişeğinin yerini almak için .300 savage kalibresinden geliştirilmiş bir mermidir. Vuruş gücü ve menzil olarak 30-06 Springfielde benzer ancak kovan boyu kısaltılmıştır. 30-06 SpringField fişeğinin uzun olması nedeniyle yeni nesil otomatik silahlarda tutukluk yaptığı görülmüştür. Sorunun çözümünü araya ABD Winchester firmasıyla T64E3 kod adıyla yapılan ortak çalışmada ilk olarak 1952 senesinde Winchester için özellikle ticari ve sportif/av amaçlı geliştirilmiş fişeğin başarısının ardından 2 sene sonra NATO bünyesinde .308 winchesterın üzerinden NATO'da yaygın olarak kullanılan 7.62x51mm NATO geliştirilmiştir. bu iki mermi birbirinden sade 0.2mm çap farkı gösterip çok küçük kovan yapısı farkına sahipler. Çekirdek çapı 7.82mm(0.308 inç) dir. 30-06 SpringField mermisinin 63mm olan kovan boyu 51mm'ye indirilmiş; kovan hacim kapasitesinde fazla azalma olmaması için kovan çapı yaklaşık 1mm kadar genişletilmiştir. Yani kovan hacmi fazla değişmeme şartıyla boyu kısaltılmış olan fişek görünüm olarak 30-06 Springfield fişeğinden daha kısa ve şişman bir yapıya sahiptir. Winchester o dönemde üretimde olan(ve hala üretimi devam eden) Winchester Model 70'te 308 winchester kalibresini kullanmış ve başarılı modelinin başarısını katlamıştır. bu silah vietnam savaşı döneminde ABD birliklerince keskin nişancı tüfeği olarak kullnılsa da başarısını daha çok Polis özel birliklerinin keskin nişancı tüfeği ve ayrıca çok başarılı bir av silahı olarak göstermiştir. daha önce de belirtildiği gibi .308 winchester askeri kullanımdan ziyade sivil kullanım için üretilen bir kalibredir. ancak onun çok az farklı olan modeli 7.62x51mm NATO, NATO ülkelerinde yaygın olarak kullanılan bir kalibredir ve G3'ten tut birçok keskin nişancı tüfeğine kadar yaygın bir kalibre olarak kullanılmaktadır. sivil kullanıma açık olan .308 winchester kalibre yivli av tüfekleri 7.62x51mm NATOyu kullanabilseler de silah performansı bu tip kullanımda ciddi olarak düşmekte ancak bir tehlike arz etmemektedir.

<span class="mw-page-title-main">Geri tepmesiz tüfek</span> ağır mermileri fırlatmak için kullanılan hafif yapıdaki silahlar

Geri tepmesiz top veya geri tepmesiz tüfek terimleri ağır mermileri fırlatmak için kullanılan hafif yapıdaki silahlara verilen addır. Teknik olarak namlusu yivli olan silahlara tüfek, yivsiz model namluya sahip geri tepmesiz silahlara ise top denir. Geri tepmesiz tüfeklerde bu fark göz önünde bulundurulmaz.

Düzkutur, askeri terminolojide içi yivlenmemiş tüfek veya top namlusunu ifade eder. Düzkutur bir namludan ateşlenen top veya mermi, namlunun iç yüzeyi yivsiz olduğundan namlu içerisindeki hareketi boyunca yivli namlulardan atılan cephane gibi kendi ekseni etrafında dönmeye başlayıp stabilize olmaz ve namludan çıkış sonrası daha belirsiz bir yörüngede ilerler. Düzkutur namludan ateşlenen bir merminin hedefe isabet oranı bu yüzden yivli namlulara oranla daha düşüktür.

<span class="mw-page-title-main">.22LR</span>

.22 LR olarak adlandırılmakta ve kısaca .22LR olarak bilinmektedir. Metrik karşılığı 5.6x15mm'dir. .22 kalibre ilk olarak 1857 yılında amerikan Smith&Wesson firması tarafından "Smit&Wesson .22" fişeği olarak tasarlanmış olup daha sonra 1887'de J. Stevens Arms & Tool Company tarafından .22 Long fişeğinin kovanı ve .22 Extra Longın mermi çekirdeğinin kombinasyonu ile üretilmiştir ve Yüz yıldan fazladır bu kalibre, tabancanın yanı sıra revolver, yivli tüfek ve hatta av tüfeklerinde dahi kullanılmaktadır. .22LR Kenardan ateşlemeli sistem (Rimfire) özelliğine sahip olması ve çok küçük bir kalibre olması nedeniyle maliyeti çok düşüktür.

<span class="mw-page-title-main">İlk hız</span>

Mermi çıkış hızı, ateşli silahlarda barutun itici gücüyle merminin namludan çıktığı andaki hız.

<span class="mw-page-title-main">Fişek</span> Bir çeşit mühimmat

Fişek, genel anlamda Türkçede yivsiz av tüfeklerinin kullandığı mühimmata denir. Fişekler yapılarından dolayı ve içerdikleri saçma/tek kurşun veya benzeri katı/gaz atılacak malzemeden dolayı kalibre ile değil gauge ile değerlendirilirler. Ancak başka parametreler de bu fişeklerin yapıları ve kullanım alanlarını etkilemektedir. Fişekler 8ga-36ga arasında çaplarda üretilseler de nadir olarak 10ga modeller de mevcuttur. En çok kullanımda olan 12ga çapı kendi içinde 70–76 mm uzunluğa sahip kovanlarda üretilmektedir. Ayrıca aynı çap fişeğin barut miktarı ve içerdiği saçma miktarı da değişmektedir.

Piştov, tabancaların atası olan silah. İsminin Almanca "pistole" veya Macarca "pisztoly" (tabanca) kökünden geldiği bilinmektedir. Misket tüfeğinin kısaltılmışıdır.

Mermi hızı, silah çeşitleri içerisinde ateşli silah ile ilgili bir terimdir. Barutun itici gücüyle mermi namludan çıktığı andaki hızını gösterir, tüfekler tabancalara nazaran atış menzilleri yüksektir.

Springfield misket tüfeği, Amerika Birleşik Devletleri silahlı kuvvetleri için Springfield, Massachusetts'teki Springfield Armory tarafından üretilen çeşitli küçük silah türlerinden herhangi birine atıfta bulunabilir. Modern zamanlarda, bu tüfeklere genellikle tasarım tarihleri ve ardından Springfield adı verilir. Ancak, o sırada ABD Mühimmat Departmanı belgeleri, adında "Springfield" kullanmıyordu.

Minié Tüfeği 19. yüzyılda piyade tüfeği gelişimi açısından önemlidir. Minié mermisi'nin 1847'de Fransız Ordusu kaptanı Chasseurs d' Orléans'tan Claude-Étienne Minié ve Henri-Gustave Delvigne tarafından icat edilmesinin ardından 1849'da bu tüfeğe uygulandı. Mermi, tüfeklerin hızlı namludan yüklenmesine izin verecek şekilde tasarlandı ve tüfeğin bireysel askerler için ana savaş silahı olarak yaygın şekilde kullanılmasını sağlayan bir yenilikti. Fransızların, Cezayirli muhalifler tarafından el yapımı uzun namlulu silahlarla, tüfeklerinin geride bırakıldığı Kuzey Afrika'da Fransız ordusunun karşılaştığı zorlukların ardından bunu benimsedi. Minié tüfeği, yivli tüfekler kategorisine aitti.