İçeriğe atla

Yerleştirme sanatı

Rachel Whiteread'in yerleştirme sannatını kullanarak oluşturduğu ve Londra'da Tate Modern'de sergilenen eserleri

Yerleştirme ya da enstalasyon, geleneksel sanat eserlerinden farklı olarak, çevreden bağımsız bir sanat nesnesi içermeyip belirli bir mekân için yaratılan, mekânın niteliklerini kullanıp irdeleyen ve izleyici katılımının temel bir gereklilik olduğu sanat türü. Kapalı veya açık mekânlarda yapılabilir.

Kökleri kavramsal sanat ve hatta 20. yüzyıl başındaki Marcel Duchamp'ın hazır-yapımları ve Kurt Schwitters'e kadar giden enstalasyon, diğer adıyla yerleştirme sanatı, çağdaş sanatta mimarlık ve performans dışında birçok başka görsel sanat disiplininden de destek alan melez (hibrid) bir tarzdır. Uygulanmasında sanat eserinin sergileme veya gösterim aşamalarını vurgulayan yerleştirme, 1970'lerde şekillenmiştir.

1960'ların ABD ve Avrupa'da asamblaj ('assemblage') ve çevre terimleri sanatçıların belli bir mekânda bir araya getirdikleri malzemeler için kullanılsa da yerleştirme tabiri sadece eserlerin sergilenme şekli, örneğin resimlerin duvara ne şekilde ve nasıl bir düzende asıldığını ifade etmek için kullanılıyordu. Zamanla galeri mekânının farkındalığı ile ve sanat eserinin mekândan bağımsız gözlenemeyeceği/tecrübe edilemeyeceği fikriyle yerleştirme şekli ve mekân ön plana çıkarılmaya başlanmıştır.

1960'larda 'bir çevre olarak sanat eseri' fikri, izleyicinin sadece bakmakla kalmayıp dünyada yaşadığı gibi sanat eserinin içinde 'yaşaması', hatta zaman zaman onun bir parçası olması beklentisini getirdi. Bu konudaki önemli kişilerden biri Robert Smithson'dır. Yer (daha büyük bir mekân içinde belirli bir yer) ve yer-olmayan (bu yerin galeride fotoğraf, harita, çeşitli malzeme ve dokümanlarla yeniden sunumu) arasında bir ayrım yapmıştır. Bu ayrım önemliydi. Çünkü Smithson ve Michael Heizer, Nancy Holt, James Turrel ve Walter de Maria gibi diğer arazi sanatçıları galeri dışında çalışmalarına rağmen işleri galeri sistemi tarafından sağlanan çerçeveye bağımlı kalmıştır. Smithson, yer ve yer-olmayan arasındaki on farkı aşağıdaki şekilde belirlemiştir:

Yer ('Site')

Yer-olmayan ('Nonsite')

Açık sınırlarKapalı sınırlar
Noktalar serisiMalzemeler dizisi
Dış koordinatlarİç koordinatlar
EksiltmeEkleme
Belirsiz kesinlikBelirli kesinsizlik
Dağınık bilgiToplu bilgi
YansımaAyna
KenarMerkez
Mekân (fiziksel)Mekânsızlık (soyutlama)
ÇokTek

Günümüz enstalasyonlarında günlük ve doğal malzemelerin yanı sıra video, ses, performans, bilgisayarlar ve Internet gibi yeni mecralar da kullanılmaktadır. Önceleri radikal bir sanat yaratım biçimi olarak çıkan yerleştirme sanatı, 1980'lerden itibaren müzeler ve galeriler tarafından tamamen kabul görmüştür. 20. yüzyıl sonlarında baskın sanat türü olmuştur. Hâlâ da bu özelliğini korumaktadır.

Bazı ünlü enstalasyon sanatçıları

Kaynakça

  • de Oliveira, Nicolas; Oxley, Nicola; Petry, Michael (2001): Installation Art: Thames & Hudson Ltd, London

İlgili Araştırma Makaleleri

Land art, 1960'ların sonunda ABD'de ortaya çıkmış, 1970'lerde tüm batı ülkelerini etkilemiş avant-garde sanat türüdür. Çağdaş sanatın non–art veya anti-form hareketleri içinde yer alan Land art akımı hiçbir sanatsal -izm ile açıklanamaz. Bu akım, doğanın geniş alanlarına insan müdahalesi olarak düşünülebilir. Taş, toprak ve birçok doğal malzemenin kullanılmasıyla gerçekleştirilen bu sanatta, çok çeşitli uygulama biçimleri vardır, örneğin doğada hendekler açma, toprağa gömme, galeri mekanı içinde toprak, gübre, taş ya da insan ürünü çevresel nesneler…

<span class="mw-page-title-main">Dijital sanat</span>

Dijital sanat veya sayısal sanat, genel anlamda üretilişinde bilgisayarın rol aldığı, fiziksel olmayan nesnelerin üretilmesiyle gerçekleşen sanat biçimine denir. Bu süreçte bilgisayar geleneksel anlamda bir yardımcı araçtan, vazgeçilmez bir ortak yaratıcı konumuna kadar uzanan tayfın herhangi bir yerinde bulunabillir. Sürecinde bilgisayarın sadece alışılageldik kullanımının rol aldığı işler genelde bu sınıflandırmaya alınmazlar. 1990'lardaki dijital devrim sonrası sayıları artan dijital ressamlar ve baskıcılar sanat çevreleri ve müzeleri tarafından fazla kabul görmeseler de internet sanatı ve yazılım sanatı gibi dallar sanat müzelerine girmiştir. Yeni medya sanatı da denmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Modern sanat</span>

Modern sanat, genellikle 1880'lerin izlenimcilerinden (empresyonistler) 1960-70'lere kadar devam ettiği kabul edilen sanat dönemidir.

Video sanatı, hareketli imgelere dayalı, 1960'larda ortaya çıkmış bir sanatsal üretim biçimidir. Görüntü veya ses verilerinden oluşup analog veya dijital ortamlarda saklanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Pop sanatı</span> sanat akımı

Pop art, 1950'lerde, özellikle ABD ve İngiltere'de soyut dışavurumculuğa tepki gösteren genç sanatçıların 1960'larda bir akım haline getirdikleri sanat türüdür. İngiltere ve ABD'de değişik koşullarda ve birbirinden bağımsız olarak ortaya çıkmıştır.

Kavramsal sanat terimi, 1960'larda artık kendilerini alışılageldik sanat eseri biçiminde göstermeyen sanat eserleri için kullanılmaya başlanmıştır. Fikir sanatı olarak da geçer. Kavramsal sanatçılar, bir resim veya heykel yapmak üzere yola koyulup bu amaca yönelik fikirler üretmek yerine geleneksel gereçlerin ve biçimlerin ötesinde düşünüp fikirlerini uygun malzemeler ile ifade etme amacı güderler. Klasik anlamda resim veya heykel tarzı nesneler, ticari mal olmaya elverişli olduklarından sanatsal yaratı ve beğeninin dışında tutulur.

Minimalizm, modern sanat ve müzikte, kökeni 1960'lara giden, sadelik ve nesnelliği ön plana çıkaran bir akımdır. ABC sanatı, minimal sanat gibi tabirlerle de anılır.

<span class="mw-page-title-main">Performans sanatı</span>

Performans sanatı, 1960'lı yıllarda ortaya çıkan, izleyicinin önünde canlı olarak icra edilen bir sanat biçimidir. Performans sanatı etkinlikleri bazen happening olarak da adlandırılır. Performans sanatı metinden bağımsızdır ve o an olur. Tekrarı yoktur. Bunun yanı sıra Fluxus, beden sanatı, süreç sanatı ile yakından ilgilidir. Sahne ve gösteri sanatları ile ortak yönler taşısa da, dans, müzik, tiyatro, sirk, jimnastik gibi etkinliklerden farklı olarak görsel sanatların içinden çıkmış öncü bir akım olarak kabul edilir; tiyatro performanslarından farklı olarak olayların illüzyonu değil olduğu şekliyle olayın kendisi sergilenir. Marina Abramoviç aralarındaki farkı şu cümleleriyle açıklar:

Robert Morris, Amerikalı heykeltıraş, kavramsal sanatçı ve yazar. Donald Judd ile beraber Minimalizm'in önde gelen teorisyenlerinden biri kabul edilir. Ayrıca, performans sanatı, arazi sanatı ve süreç sanatının gelişmesinde önemli katkılarda bulunmuştur.

Miklós Borsos Macar heykeltıraş. Tarzı arkaik sanat ve klasisizm ile modern elementlerin birleşmesinden oluşmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Sanat müzesi</span> sanat sergisi için bina veya alan

Sanat müzesi veya sanat galerisi, başta görsel sanatlar olmak üzere, her türlü sanat sergisinin gerçekleştirildiği binaya veya mekana verilen isimdir.

Tunca Subaşı Türk ressam.

Füsun Onur, Türk heykeltıraş.

<span class="mw-page-title-main">Brütalist mimari</span>

Brütalist mimari, 1950'lerde Birleşik Krallık'ta savaş sonrası yeniden yapılanma projeleri arasında ortaya çıkan bir mimari tarzdır. Brütalist binalar, dekoratif tasarımın üzerine yapı malzemeleri ve yapısal unsurları öne çıkaran minimalist yapılarla karakterizedir. Bu tarz, genellikle boyasız beton veya tuğla, açısal geometrik şekiller ve ağırlıklı olarak tek renkli bir renk paleti kullanır; çelik, ahşap ve cam gibi diğer malzemeler de kullanılır.

Nil Yalter, Türk kavramsal sanatçı.

<span class="mw-page-title-main">Sarkis Zabunyan</span> Türkiye Ermenisi sanatçı

Sarkis Zabunyan, kavramsal sanatçı, ressam.

Maya Sanat Galerisi, İstanbul'un Beyoğlu semtinde 1950-1955 yılları arasında faaliyette bulunmuş özel sanat galerisi.

Feminist sanat hareketi, feministler tarafından, kadınların yaşam ve deneyimlerini yansıtan sanat eserleri üretmenin yanı sıra; çağdaş sanat üretimi ve algısının temelini değiştirmek için uluslararası düzeyde gerçekleştirilen çalışmaları ifade eder. Sanat tarihi ve pratiği içinde kadınlara daha fazla görünürlük kazandırmayı amaçlamaktadır. Aynı zamanda feminist hareketin iç düşüncelerini ve amaçlarını görselleştirerek sanat yoluyla herkese gösterme ve anlam verme amacıyla icra edilmektedir. Hareket, sanat dünyasının ana akım anlatısını baltalamaya devam edenlerin rolünü oluşturmasını sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Feminist sanat</span>

Feminist sanat, 1960'ların sonu ve 1970'lerin feminist hareketiyle ilişkili bir sanat kategorisidir. Feminist sanat, kadınların yaşamları boyunca deneyimledikleri toplumsal ve politik farklılıkları vurgular. Bu sanat biçiminden umut edilen kazanım, eşitliğe veya özgürlüğe yol açma umuduyla dünyaya olumlu ve anlayışlı bir değişiklik getirmektir. Kullanılan medya, resim gibi geleneksel sanat biçimlerinden performans sanatı, kavramsal sanat, vücut sanatı, zanaatçılık, video, film ve lif sanatı gibi daha alışılmışın dışında yöntemlere kadar uzanmaktadır. Feminist sanat, yeni medyanın ve yeni bir bakış açısının dahil edilmesi yoluyla sanatın tanımını genişletmeye yönelik yenilikçi bir itici güç olarak hizmet etti.

Ses sanatı veya işitsel sanat, ortamı veya konusu olarak sesi kullanan, ses yerleştirmeleri, hareketli nesneler, performanslar veya ses kayıtları gibi çeşitli biçimlerde sergilenebilen elektronik, akustik veya mekanik yollardan sesler çıkarabilen çağdaş sanat eserlerine verilen genel addır.