Matematik ; sayılar, felsefe, uzay ve fizik gibi konularla ilgilenir. Matematikçiler ve filozoflar arasında matematiğin kesin kapsamı ve tanımı konusunda görüş ayrılığı vardır.
Hukuk ya da tüze birey, toplum ve devletin hareketlerini, birbirleriyle olan ilişkilerini; yetkili organlar tarafından usulüne uygun olarak çıkarılan, kamu gücüyle desteklenen, muhatabına genel olarak nasıl davranması yahut nasıl davranmaması gerektiğini gösteren ve bunun için ilgili bütün olasılıkları yürürlükte olan normlarla düzenleyen normatif bir bilimdir. Ayrıca, toplumu düzen altına alan ve kişiler arası ilişkileri düzenleyen, ortak yaşamın huzur ve güven içinde akışını sağlayan, gerektiğinde adaleti yerine getiren, kamu gücü ile desteklenen ve devlet tarafından yaptırımlarla güvence altına alınan kurallar bütünüdür. Hukuk, birey-toplum-devlet ilişkilerinde ortak iyilik ve ortak menfaati gözetir.
Avram Noam Chomsky (,
Teori veya kuram, bilimde bir olgunun, sürekli olarak doğrulanmış gözlem ve deneyler temel alınarak yapılan bir açıklamasıdır. Kuram, herhangi bir olayı açıklamak için kullanılan düşünce sistemidir. Genel anlamda kuram, bir düşüncenin genel, soyut ve ussal olmasıdır. Ayrıca bir kuram, açıklanabilir genel bağımsız ilkelere dayanmaktadır. Bu ilkelere bağlı kalarak doğada sonuçların nasıl örneklendirileceğini açıklamaya çalışır. Sözcüğün kökü Antik Yunan’dan gelmektedir. Ancak günümüzde birçok ayrı anlamlarda kullanılmaktadır. Kuram, varsayımla (hipotez) aynı anlama sahip değildir. İkisinin de anlamı başkadır. Kuram bir gözlem için açıklanabilir bir çerçeve sağlar ve kuramı sağlayacak olan sınanabilir varsayımlar tarafından desteklenir.
Dizge ya da sistem, birbiriyle etkileşen veya ilişkili olan, bir bütün oluşturan cisim veya varlıkların bileşkesidir. Bu varlıklar soyut veya somut olabilirler.
Sanat, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak anlaşılır. Tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş anlama zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yaratılmıştır. Bu tanımlardan en yaygın kabul göreni sanatın edebiyat, resim, müzik, tiyatro, sinema, mimari ve heykel alt türlerinden oluştuğu görüşüdür. Bugün sanat terimi birçok kişi tarafından çok basit ve net gözüken bir kavram gibi kullanılabildiği gibi akademik çevrelerde sanatın ne şekilde tanımlanabileceği, hatta tanımlanabilir olup olmadığı bile hararetli bir tartışma konusudur.
Kitâb-ı Mukaddes, Mukaddes Kitap veya Kutsal Kitap, Eski Ahit ve Yeni Ahit'i kapsayan, Hristiyan inanışının temelini oluşturan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan kitaptır.
11 Eylül saldırıları ile ilgili komplo teorileri, 11 Eylül 2001 günü gerçekleşen ve 11 Eylül saldırıları olarak adlandırılan olayların sahte bayrak saldırısı olduğuna dair çeşitli komplo teorileridir. Kimi iddialara göre 11 Eylül olayları Amerikan hükûmeti ve gizli servisleri tarafından Orta Doğu'ya ve Afganistan'a yönelik işgal faaliyetlerini meşrulaştırmak, ülke ve dünya kamuoyunun desteğini almak amacıyla düzenlenmiş senaryolardır. New York Times gazetesi tarafından yapılan bir ankete göre her dört Amerikalıdan üçü hükûmetin 11 Eylül olayları ile ilgili doğruları söylemediğinden şüphelendiğini belirtmiştir.
Komplo teorisi, bir olayın veya durumun, diğer açıklamalar daha olanaklı iken genellikle farklı politik güdülere sahip, kötücül ve güçlü grupların komplolarına başvurularak açıklanması. Terim aynı zamanda komplolara başvurmanın ön yargıların ve yetersiz bulguların üzerine bina edildiğine yönelik küçümseyici bir yan anlamı da bünyesinde barındırır. Komplo teorileri, yanlışlanmaya direnirler ve döngüsel akıl yürütme ile pekişirler: hem teoriyi yalanlayan bulgular, hem de teoriyi doğrulayan bulguların yokluğu; teorinin doğruluğuna dair kanıt olarak yorumlanır ve bu da komploların kanıt alanından inanç alanına geçmelerine yol açar.
Jacques Marie Émile Lacan, "Freud'dan bu yana en tartışmalı psikanalist" olarak anılan Fransız psikanalist ve psikiyatr.
Pierre-Joseph Proudhon, Fransız ekonomist ve düşünür. Kendini "anarşist" olarak adlandıran ilk kişidir ve ilk anarşist düşünür olarak nitelenir.
Michael Hardt, Amerikalı edebiyat kuramcısı ve siyaset teorisyeni. Hâlen Duke Üniversitesi'nde edebiyat profesörlüğü yapmaktadır. Özellikle Antonio Negri ile birlikte yazdıkları bir dizi kitapla tanınırlığı artmıştır. Çeşitli toplumsal hareketlere verdiği doğrudan destekle aktivist kimliği de bulunmaktadır. Söz konusu hareketlerin yeni öznellikler yaratacağı ve bu öznelliklerin kuracağı demokrasinin devlet örgütlenmesinin dışında bir siyasal biçim geliştireceğini düşünmektedir.
David Bohm ; teorik fizik, felsefe ve nöropsikoloji alanlarına katkıda bulunmuş bir kuantum mekaniği fizikçisidir.
Yeni Dünya Düzeni, monarşileri yıkmayı ve dini inançları yok etmeyi, ulus devletleri ve vatanseverliği sonlandırarak totaliter bir tek dünya devleti kurmayı planladığı öne sürülen, etkinliği ya da varlığı doğrulanamamış bir komplo teorisi. Aynı teorinin bir uzantısı olarak Rockefeller ailesiyle özdeşleşen İlluminati, zihin kontrolü ve bilinmeyen ya da gizli olan sistemleri uygulayarak, hükûmetleri ve kuruluşları ele geçirerek yeni dünya düzeni kurmayı planladığı iddia edilen örgüt olup yine bir görüşe göre de İlluminati, bilinenin aksine, karanlık ve bilinmeyen organizasyonların yöneticisidir.
Yeni Demokrasi ya da Yeni Demokratik Devrim, Mao Zedong'un "dört sınıf bloku" teorisi kapsamında, Çin Devrimi sonrasında kurulan Çin'deki demokrasi anlayışı ifade eden terim. Bu teoriye göre; devrim sonrası Çin'de gelişecek demokrasi farklı bir yol izleyecek, batılı devletlerde yer alan parlamenter sistem ve liberal ekonomiden farklı olarak, Sovyet türünde bir örgütlenme modeli ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ekonomisi türüne adapte olmuş bir demokrasi türü oluşacaktı. Bu kavramın literatüre girmesinin ardından geçen sürede, Yeni Demokrasi kavramı benzer gerekçeleri ile diğer ülke ve bölgelerde uyarlanmıştır.
Hegemonik İstikrar Teorisi (HİT), siyaset bilimi, ekonomi ve tarih alanlarındaki araştırmalara dayanan bir uluslararası ilişkiler teorisidir. HİT, tek bir devlet egemen dünya gücü veya hegemon olduğunda uluslararası sistemin istikrarlı kalma olasılığının daha yüksek olduğunu öne sürer. Buna göre hegemonyanın sona ermesi uluslararası sistemin istikrarını azaltır. Hegemonyanın istikrarı için kanıt olarak, HİT savunucuları sık sık Pax Britannica ve Pax Americana'ya, ayrıca Birinci Dünya Savaşı'ndan önceki istikrarsızlığa ve iki savaş arası dönemin istikrarsızlığına vurgu yapar.
New World Order, şu anlamlara gelebilir:
Anarşik Toplum: Dünya Siyasetinde Düzen Üzerine Bir Çalışma, Hedley Bull'un 1977'de yayımlanan kitabıdır ve İngiliz Okulu uluslararası ilişkiler teorisi ekolünün kurucu metinlerinden biridir. Kitabın başlığı uluslararası sistemdeki anarşi varsayımına atıfta bulunmakta ve uluslararası bir toplumun varlığını savunmaktadır.
Uluslararası Yahudi komplosu veya dünya Yahudi komplosu, "yirminci yüzyılın en yaygın ve dayanıklı komplo teorisi" ve "en yaygın ve uzun süreli komplo teorilerinden biri" olarak nitelendirilmiştir. Genelde Uluslararası Yahudilik adı verilen kötü niyetli, çoğu zaman küresel bir Yahudi çemberinin dünya hakimiyetini amaçladığını iddia etse de, komplo teorisinin içeriği çok değişkendir ki bu da teorinin geniş yayılımının ve uzun süreliliğini açıklamaya yardımcı olur. Teori, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında ve yirminci yüzyılın başlarında, özellikle antisemitik bir uydurma metin olan Siyon Bilgelerinin Protokolleri tarafından popülerleştirilmiştir. Bir uluslararası Yahudi komplosunun varlığını iddia eden komplolar arasında Yahudi Bolşevizmi, Kültürel Marksizm, Yahudi-Mason komplosu, beyaz soykırımı ve Holokost inkarı bulunur. Nazi liderliğinin II. Dünya Savaşı'nı başlatmak ve Müttefik kuvvetleri kontrol etmekle suçladığı bir uluslararası Yahudi komposuna inancı, Nihai Çözüm'ü başlatma kararlarında kilit rol oynadı.