İçeriğe atla

Yedikuleli Seyyid Abdullah Efendi

Kıt'a (tek parça) Yedikuleli Seyyid Abdullah Efendi

Yedikuleli Seyyid Abdullah Efendi (1670-1731) Osmanlı zamanında yaşamış Türk hattat.

Hayatı

1670 yılında İstanbul'da doğan Hâşimîzâde Abdullah Efendi'nin babası İmrahor Camisi imamı Seyyid Hasan el-Haşimi'dir.[1] Hattat bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve mahlasını aldığı Yedikule semtinde büyüdü. Hem baba hem de anne tarafı İslam Peygamberi Muhammed'in soyundan geliyordu. Eğitimini büyük üstad Hâfız Osman Efendi’den aldı.[2]

Sarayda hattat olarak çalışmaya başladı ve Sultan III. Ahmed'in en sevdiği hattatlardan birisi oldu. 1708'de Topkapı Sarayı’nda hat hocası olarak eğitim vermeye başladı. Bu dönemde Eğrikapılı Mehmed Rasim Efendi’ye de ders vermiştir. Birçok Kuran nüshası yazmıştır.[3]

Kaynakça

  1. ^ Islam Encyclopedia, Online: 16 Ocak 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  2. ^ Uğur Derman, M., Letters in Gold: Ottoman Calligraphy from the Sakıp Sabancı Collection, Metropolitan Museum of Art, 1998, p. 78; Sothey'ss Auctions, Online: 19 Şubat 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  3. ^ Safwat, N.F., Understanding Calligraphy: The Ottoman Contribution, Part One, London, 2014, p.322

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Hüsn-i hat</span> İslâm medeniyetinde teşekkül eden güzel yazı sanatı.

Hüsn-i hat, Arap harfleri çevresinde oluşmuş güzel yazı sanatıdır. "İnce, uzun, doğru yol, birçok noktannın birbirine bitişerek sıralanmasından meydana gelen çizgi, çizgiye benzeyen şeyler ve yazı" anlamlarına gelen hat; İslam kültüründe "yazı" ve "güzel yazı" manalarında kullanılmıştır. Hat sanatkarına verilen isim olan "hattat" tahminen 4. - 5. yüzyıldan sonra kullanılmaya başlanmıştır. İlk hattat Hz. Ali, hat sanatını kullanarak Kur'an-ı Kerim'in güzel biçimde yazılmasını sağlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Fatih Camii</span> İstanbul, Fatihte Fatih Sultan Mehmed tarafından yaptırılmış olan cami ve külliye

Fatih Camii ve Külliyesi, İstanbul'un Fatih ilçesinde II. Mehmed tarafından yaptırılmış olan cami ve külliyedir. Külliye içinde 16 adet medrese, darüşşifa (hastane), tabhane (konukevi) imaret (aşevi), kütüphane ve hamam bulunmaktadır. Şehrin yedi tepesinden birinde inşa edilmiştir. Cami 1766 depreminde yıkıldıktan sonra onarılarak 1771'de bugünkü halini almıştır. 1999 Gölcük Depreminde zemininde kaymalar tespit edilen camide 2008 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından zemin güçlendirme ve restorasyon çalışmalarına başlandı ve 2012 yılında tekrar ibadete açılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Kâtip Çelebi</span> Türk-Osmanlı bilim insanı ve aydın

Kâtip Çelebi ya da Hacı Halife ; tarih, coğrafya, bibliyografya ve biyografya ile ilgili çalışmalar yapmış Türk-Osmanlı bilim insanı ve aydını. Dünya bilim edebiyatında en ünlü ve bilinen eseri; İslam dünyasının en değerli eserlerini içeren 15.000'e yakın kitabı ve 10.000'e yakın müellifi (yazar) alfabetik dizin sistemine göre tanıtan Keşf ez-zunûn 'an esâmî el-kutub ve'l-fünûn ve daha sonra İbrahim Müteferrika tarafından basılan meşhur coğrafya ansiklopedisi Cihannümâ ile tanınır. Kâtip Çelebi, az sayıdaki 17. yüzyıl Osmanlı nesir yazarları arasındadır.

Hâlidîlik, İslam'ın Sünnîlik mezhebine bağlı bir tarîkat olan Nakşibendîliğin en yaygın kollarından biridir. Kol, adını Kürt İslam âlimi Halid Bağdadî'den alır. Türkiye'de etkinlik gösteren Nakşibendî şeyhleri genellikle Halidî'dir.

Boynueğri Seyyid Abdullah Paşa, I. Mahmud saltanatında, 24 Ağustos 1747 - 3 Ocak 1750 tarihleri arasında iki yıl dört ay on gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.

Cerrahîlik bir İslâm tarikatı, Halvetîyye'nin kolu olan Ramazânîyye'nin alt şubesi. Cerrahîlik, adını kurucusu olan Nureddîn Muhammed ibn-i Abdullah er-Rûmî el-İstanbulî el-Cerrahî'den alır. 17. yüzyılın sonlarında kurulmuş olan Cerrâhî tarikatı, eski İstanbul'un en yaygın tarikatlarından biriydi.

<span class="mw-page-title-main">Ayazma Camii</span>

Ayazma Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Aziz Mahmud Hüdayi Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. 26. Osmanlı Padişahı III. Mustafa tarafından, annesi Mihrişah Emine Sultan ve ağabeyi Şehzade Süleyman adına yaptırılmıştır. Mimarı Mehmed Tahir Ağa'dır. Yapımına 1758 yılında başlanan cami, 2 yıllık inşaat sürecinden sonra 1760 yılında ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı ve Barok esintilerini yansıtmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Sülüs</span> Arap alfabesiyle yazılan bir tür süslü yazı

Sülüs, Arap alfabesiyle yazılan bir tür süslü yazı veya Hicrî IV. yüzyıl sonlarında ortaya çıkan, nesihe benzer, kalınca bir yazı türüne verilen ad olarak tanımlanır.

Abdullah Vassaf Efendi Osmanlı şeyhülislamı, divan şairi, ilim adamı ve hattat.

<span class="mw-page-title-main">Kaligrafi</span>

Kaligrafi ; yazı karakter ve unsurları kullanılarak geliştirilen, sıklıkla dekoratif amaçla kullanılan, bir el sanatı çeşidi. Kaligrafi sanatını icra eden sanatçıya, kaligraf denir. Bu sanat dalının çağdaş bir tanımı ise "işaretlere anlamlı, ahenkli ve hünerli bir şekilde biçim verilmesi sanatı" şeklindedir. Belirli bir yazı stili, yazı tipi, hat türü, el veya alfabe gibi tanımlanabilir. Hat sanatı kaligrafi sanatı ile karıştırılmaktadır. Hat, Osmanlı İmparatorluğu'ndan günümüze gelmiş olan ve Arap harfleri ile icra edilen bir kaligrafi türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Nesih</span>

Nesih, neshi veya neshî, özellikle Osmanlılar tarafından yazmalarda kullanılan, yumuşak, köşeleri yuvarlaklaşmış, işlek bir yazı türü ve Arap harflerinin, basımda ve yazma kitaplarda en çok kullanılan çeşidi olarak tanımlanır. Nasaḫ terim kökü "kaldırma, hükümsüz kılma" ve "kopya" anlamına gelen nesih yazı türü, Osmanlı İmparatorluğu'nda da özellikle kitap kopyalamak için kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Kazasker Mustafa İzzet Efendi</span> Osmanlı hattatı (1801-1876)

Adaşı ve ustası olan bir diğer ünlü hattat Yeserizade Kazasker Mustafa İzzet Efendi ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Sami Efendi</span>

Sami Efendi, son dönem Osmanlı hattatı. Tuğra'nın son șekli Sultan II. Abdülhamid devrinde Sami Efendi tarafından oluşturulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Karabaş Mustafa Ağa Camii</span>

Karabaş Mustafa Ağa Camii Tophane, Beyoğlu semtinde bulunan bir Osmanlı camisidir.

Eğrikapılı Mehmed Rasim Osmanlı hattatı. 1688 yılında Fatih Eğrikapı'da doğdu ve bu semtin adıyla anıldı. Küçük yaşlarda babasından sülüh-nezih yazıları öğrendi. Ardından Hàşimizâde Yedikuleli Seyyid Efendi'nin yanına geçti ve on sekiz yaşındayken icazet aldı. 1714 yılında açılan Galata Sarayı'na sadrazam Şehit Ali Paşa tarafından tayin edildi ve bu okulda birçok öğrenciye hat dersleri verdi. 3 yıl sonra Topkapı Sarayı'na geçti. Ta'lik hattatı Nûr Mustafa Efendi'nin hayatını kaybetmesi sonrasında düzenlenen sınavı kazandı ve eski görevine ek olarak ikinci görevine başladı. Tüm bunların dışında Saray-ı Amire katipliğine de getirildi.14 Mayıs 1756 tarihinde ise veremden öldü ve Eğrikapı'nın dışlarına doğru olan bir yere defnedildi.

<span class="mw-page-title-main">Zhao Mengfu</span> Çinli ressam (1254-1322)

Zhao Mengfu, Yuan Hanedanı döneminde yaşamış Çinli ressam ve akademisyendir. Zhao Mengfu, İmparator Taizhu'nun soyundan gelmekte olup Değerler Akademisi üyesiydi.

Laz Ömer Efendi veya doğum adıyla Ömer Vasfi Efendi, Osmanlı hattatı. 54 yıl boyunca sanatla uğraşan Laz Ömer Efendi, yaşadığı dönemde "hattatları şeyhi" anlamına gelen Şeyhül-Hattatin adıyla bilinmekteydi.

<span class="mw-page-title-main">Mahmud Celaleddin Efendi</span>

Mahmud Celaleddin Efendi bir Osmanlı hattatıydı.

<span class="mw-page-title-main">Wang Xizhi</span>

Wang Xizhi, Doğu Jin Hanedanı döneminde yaşamış Çinli bir hattat, siyasetçi, general ve yazardı. Özellikle Çin kaligrafisindeki ustalığıyla tanınırdı. Wang, bazen Çin tarihindeki en büyük Çinli hattat olarak kabul edilir ve Çin kaligrafisinin her türünün, özellikle de yazının ustasıydı. Çin kaligrafisinde Dört Yetenekli Hattat'tan biri olarak bilinir. Tang imparatoru Taizong, eserlerine o kadar hayran kaldı ki Wang'ın Orkide Köşkü'nde Bestelenen Şiirlerin Önsözü eserinin imparatorla birlikte mozolesine gömüldüğü söylenmektedir.

Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubari, şiirsel yazıları ve hat sanatıyla tanınan bir 17. yüzyıl Osmanlı sanatçısıydı. Zamanının en başarılı hattatlarından biri olarak kabul edilir. İstanbul'daki Sultanahmet Cami de dahil olmak üzere bir dizi önemli kamu binasını süsledi.