İçeriğe atla

Yeşim Arat

Yeşim Arat
Doğum05 Eylül 1955 (69 yaşında)
MeslekSiyaset bilimci, yazar
Akademik geçmişi
Alma materYale Üniversitesi (lisans) Princeton Üniversitesi (yüksek lisans ve doktora)
TezWomen in Turkish Politics (1983)
Doktora danışmanıJohn Waterbury
Akademik çalışmaları
DisiplinCinsiyet politikaları, Türk politikası, kadın hareketleri
KurumlarıBoğaziçi Üniversitesi

Yeşim Arat (d. 5 Eylül 1955), özellikle cinsiyet politikası, Türkiye siyaseti, Türk siyasetinde kadınlar, Türkiye'deki kadın hareketleri üzerine çalışan bir Türk siyaset bilimcidir. Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde profesördür.

Eğitim

Yeşim Arat, 5 Eylül 1955 tarihinde doğdu. 1978 yılında Yale Üniversitesi'nde siyaset bilimi ve ekonomi alanında lisans eğitimini tamamladı. Arat, yüksek lisansını (1980) ve doktorasını (1983) Princeton Üniversitesi Siyaset Bölümü'nde gerçekleştirmiştir.[1] Tez çalışmasının ismi Türk Siyasetinde Kadınlar'dır (Women in Turkish Politics). Arat'ın tez danışmanı John Waterbury'ydi.[2]

Kariyer

Yeşim Arat, Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'ne 1983 yılında yardımcı doçent olarak katıldı. 1990 yılında doçentliğe, 1996 yılı Mayıs ayında profesörlüğe yükseldi. Arat, Ağustos 2008'den Ağustos 2012'ye kadar akademik işler rektör yardımcısı (provost) olarak hizmet verdi. Ocak 1997'den Ocak 1999'a, Nisan 2013'ten ile Eylül 2014'e ve Eylül 2015'ten Temmuz 2017'ye kadar bölüm başkanı olarak çalıştı.[1]

Cinsiyet politikası, Türk siyaseti, Türk siyasetinde kadınlar ve Türkiye'deki kadın hareketleri üzerine araştırmalar yapmaktadır.[3]

Onur ve ödüller

Arat, 2012 yılında Bilim Akademisi üyeliğine seçilmiştir.[1]

Seçme eserleri

Kitaplar

Kaynakça

  1. ^ a b c "CV" (PDF). Boğaziçi Üniversitesi. 2019. 4 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 13 Mart 2021. 
  2. ^ Women in Turkish politics (Ph.D. tez) (İngilizce). Yale University. 1983. 
  3. ^ "Prof. Yeşim Arat | Bogazici University | Department of Political Science and International Relations". pols.boun.edu.tr. 23 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mayıs 2020. 
  4. ^ Reviews of The Patriarchal Paradox:
  5. ^ Misra (1997). "Review". Gender and Society. 11 (3): 376-377. ISSN 0891-2432. 
  6. ^ Reviews of Rethinking Islam and Liberal Democracy:
  7. ^ Miller (2016). "Review". Journal of the Ottoman and Turkish Studies Association (İngilizce). 3 (1): 206-208. ISSN 2376-0702. 

Dış bağlantılar

Yeşim Arat, Google Akademik tarafından dizinlenen yayınlar Bunu Vikiveri'de düzenleyin

İlgili Araştırma Makaleleri

Siyaset bilimi, politika bilimi ya da politoloji, siyasi teorileri ve siyasi teorilerin pratiklerini inceleyen, siyasi sistemler ve siyasi davranışlar alanıyla ilgilenen bir sosyal bilim alanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Siyasi parti</span> politik hayatın en önemli ögesi olan ve belli bir siyasi görüşü temsil eden siyasal örgüt

Siyasi parti, belirli bir ülkenin seçimlerinde yarışacak adayları koordine eden bir örgütlenmedir. Bir parti üyelerinin genellikle politika konusunda benzer fikirlere sahip olması yaygındır ve partiler belirli ideolojik veya politika hedeflerini destekleyebilir.

Otoriteryanizm veya otoriterlik, siyasi çoğulculuğun reddedildiği, siyasi statükonun ve müesses nizamın korunması için güçlü merkezi otoritenin kullanıldığı ve hukukun üstünlüğü, kuvvetler ayrılığı, demokratik oy kullanma hakkı gibi unsurların azaltıldığı bir siyasi sistemdir. Siyasi bilimciler, otoriter hükûmet biçimlerinin çeşitliliklerini tanımlayan birçok tipoloji oluşturmuşlardır. Otoriter rejimler, otokratik veya oligarşik olabilir ve bir parti veya askerî güç üzerine kurulabilir. Demokrasi ile otoriterlik arasında belirsiz bir sınırı olan devletler bazen "karma demokrasiler", "hibrit rejimler" veya "rekabetçi otoriter" devletler olarak nitelendirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">John Esposito</span> Amerikalı profesör

John L. Esposito, Washington, DC'deki Georgetown Üniversitesinde Uluslararası İlişkiler ve İslam Teolojisi dallarında Amerikalı profesör. Ayrıca, Georgetown'daki w:Prince Alwaleed Center for Muslim–Christian Understanding kurucu direktörüdür.

<span class="mw-page-title-main">Demokratikleşme</span> Bir toplumda demokratik normlara doğru eğilim

Demokratikleşme, daha demokratik bir siyasi rejime doğru demokratik bir geçişi ifade eder ve demokratik yönde gerçekleşen önemli siyasi değişiklikleri içerir. Demokratikleşme süreci, otoriter bir rejimden tam anlamıyla demokrasiye, otoriter bir siyasi sistemden yarı-demokrasiye veya hibrit bir siyasi sistemden demokratik bir siyasi sisteme geçişi içeren bir durum olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Seçim hilesi</span> Seçimlerde düzenbazlık

Seçim hilesi, seçimlere yasa dışı yapılan müdahalelere verilen ad. Desteklenen adayın oylarını artırarak, rakip adayın oylarını azaltarak veya her iki şekilde de yapılabilir. Hangi davranışların seçim hilesi sayıldığı ülkeden ülkeye değişiklik göstermektedir.

Ayrı bir alan olarak "siyaset bilimi" terimi sosyal bilimler açısından oldukça geç kavramlaşmış bir alan olsa da siyasal iktidarı ve tarih üzerindeki etkilerini analiz etmek yüzyıllardır var olan bir olgudur. Bununla birlikte, "siyaset bilimi" terimi her zaman siyaset felsefesinden ayırt edilmemiştir modern disiplinin içinde ahlakî felsefe, siyasi ekonomi, siyasi teoloji, tarih, olması gerekenlerin normatif olarak belirlenmesi ile ideal devletin özelliklerinin ve işlevlerinin tümdengelimiyle uğraşan diğer alanlar olmak üzere bir dizi öncüler vardır. Siyaset bilimi bir bütün olarak belirli disiplinlerde tüm dünyada vuku bulur, ancak terimin diğer belirli yönlerinde de eksik olabilir.

İran'da 30 ve 31 Mart 1979'da bir İslam Cumhuriyeti yaratma referandumu yapılmıştır. Referandumda hiçbir grup hayır oyu için kampanya yapmamıştır. Bazı grupların seçime itiraz etmesine ve referandumu boykot etmesine rağmen, resmi sonuçlara göre vatandaşların % 98,2'si tarafından evet oyu verilerek kabul edilmiştir. Bu referandumdan hemen önce devrime katılan İranlı gençleri onurlandırmak için oy verme yaşı 18'den 16'ya indirildi.

İlliberal demokrasi veya kısmî demokrasi ya da “düşük yoğunluklu” demokrasi olarak da adlandırılır, rejim terimi olarak kullanılır. “boş demokrasi” ya da “hibrit rejim” anlamına gelir. İlliberal demokrasi terimini ilk kez siyaset bilimci yazar Fareed Zakaria 1997’de yazdığı “İlliberal Demokrasinin Yükselişi” makalesinde kullandı.

<span class="mw-page-title-main">Theda Skocpol</span> Amerikalı sosyolog

Theda Skocpol, Harvard Üniversitesi'nde Victor S. Thomas Yönetim ve Sosyoloji Profesörü olan Amerikalı sosyolog ve siyaset bilimci. Her iki disiplinde de etkili bir figür olan Skocpol, en çok tarihsel-kurumsal ve karşılaştırmalı yaklaşımların yanı sıra "devlet özerkliği teorisi" ile tanınır. Hem popüler hem de akademik kitle için çok sayıda yazı yazdı. Amerikan Siyaset Bilimi Derneği ve Sosyal Bilimler Tarih Derneği Başkanlığı yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Silvia Federici</span> İtalyan-Amerikalı öğretmen

Silvia Federici, Marksist feminist, radikal feminist ve anarşist gelenekten gelen felsefeci, kuramcı ve akademisyendir. New York'taki Hofstra Üniversitesi'nde sosyal bilimler profesörü olarak görev yapmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kemalist tarihyazımı</span> Atatürkün kişilik kültünden etkilenen tarih anlatısı

Kemalist tarihyazımı, Türk siyasi ideolojisi Kemalizm tarafından desteklenen ve Atatürk'ün kişilik kültünden etkilenen tarih anlatısıdır. Kemalist tarihyazımı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı İmparatorluğu'ndan açık bir kopuşu temsil ettiğini ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin İttihat ve Terakki'nin halefi olmadığını ileri sürer. Bu iddialara Taner Akçam, Erik-Jan Zürcher, Uğur Ümit Üngör ve Hans-Lukas Kieser gibi akademisyenler tarafından karşı çıkıldı.

Ayşe Gül Altınay, antropoloji, kültürel çalışmalar ve toplumsal cinsiyet çalışmaları disiplinlerinde çalışan, özellikle militarizm, şiddet ve hafızaya odaklanan Türk akademisyendir.

Sorumluluk veya hesap verebilirlik, etik ve yönetim açısından cevap verebilirlik, suçlanabilirlik, sorumluluk ve hesap verme beklentisidir.

Karşılaştırmalı siyaset, hem bir ülke içindeki hem de ülkeler arasındaki siyasal etkileşimi analiz etmek için karşılaştırmalı yöntemi kullanan siyaset biliminin bir alt alanıdır. Diğer ampirik yöntemleri de kullanarak bu alanda özellikle, siyasi kurumlar, siyasi davranış, çatışma ve ekonomik gelişme gibi konulardaki sorunların sebepleri ve sonuçları incelenir. Belirgin çalışma alanlarına uygulandığında, karşılaştırmalı siyaset, karşılaştırmalı yönetim gibi başka isimlerle de anılabilir.

Seçimcilik, vatandaşların hükûmetlerini seçebildiği ancak doğrudan hükûmet kararlarına katılamadığı bir politik sistemdir çünkü hükûmet yetkilerini paylaşmaz. Seçimcilik, vatandaşların oy kullanması gibi benzerlikler nedeniyle demokrasinin erken bir formu olarak görülse de demokrasi olarak kabul edilmez, ancak birçok demokraside seçimcilik katılımı bulunabilir. Demokrasiden farklı olarak, vatandaşların kendilerini etkileyen kararları yapma sürecine katılabildiği bir sistemde, seçimcilik seçilen bir birey veya grupla sınırlı karar alma sürecine sahiptir ve bu kişi veya grup bir sonraki seçime kadar keyfi ve hesap veremez bir şekilde yönetebilir.

Post-İslamcılık, siyaset biliminde tartışmalı olan bir neologizmadır. Asef Bayat ve Olivier Roy, fikrin ana mimarları arasında yer almaktadır.

Otoriter bölge, demokratik bir sistemin demokratik olmayan bir alt birimi olarak tanımlanır. Bir devletin bir idari bölümü veya bir bakanlık olabilir.

Demokrasi ve insan hakları arasındaki ilişki, siyaset teorisyenleri tarafından kapsamlı bir şekilde tartışılmıştır. Sorunun bir kısmı, hem "demokrasi" hem de "insan hakları"nın tartışmalı kavramlar olması ve kesin tanımlarının ve kapsamlarının süregiden tartışmalara tabi olmasıdır. Görüşler arasında insan haklarının demokrasinin ayrılmaz bir parçası olarak görülmesi, insan haklarının demokrasi gerektirmesi ve her iki kavram arasında karşılıklı destek bulunması yer alır.

<i>Demokratik geçiş</i> siyasi sistemde belirli bir aşama

Demokratik geçiş, bir ülkenin siyasi sisteminde otoriter bir rejimden demokratik bir sisteme doğru devam eden bir değişiklik sürecini tanımlar. Bu süreç, demokratikleşme olarak bilinir, süreç içerisinde politik değişiklikler demokratik bir yönde ilerler. Demokrasi dalgaları, büyük güçler arasındaki güç dağılımında ani değişikliklerle ilişkilendirilmiştir, bu da geniş kapsamlı içsel reformları tanıtmak için açılışlar ve teşvikler yaratmıştır. Hibrit rejimler daha fazla iç huzursuzluk yaşasa da, uzun yıllar boyunca geçiş aşamasında oldukları için istikrarlı olarak kabul edilebilirler. Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana, hibrit rejimler en yaygın hükûmet biçimi haline gelmiştir. Akademisyenler, demokratik kurumların göstermelik olma seviyesini irdeleyerek, demokratik gerilemeyle beraber, otoriterliğe geçiş sürecinde modern hibrit rejimlerin en yaygın hükûmet biçimi sonucuna varmıştır.