İçeriğe atla

Ye'cüc ve Me'cüc

Yecüc ve Mecüc (Arapça: يَأْجُوج وَ مَأْجُوج; İbranice: גּוֹג וּמָגוֹג, Gōg ū-Māgōg), kimi dinlerde bahsi geçen efsanevi varlıklar (topluluk, insanlar ya da cüceler). Bu varlıklar çeşitli dinlerde, mitolojilerde ve kültürlerde cüceler veya dev, şeytan, kavimler veya ülkeler olarak anılır.

Efsanenin kaynağı olarak görülen İbrani Kutsal Kitabıʼnda (Eski Ahit) Gog bir kişi ve Magog onun toprağı[1] olarak görülür. (Hezekiel 38:2-3) Yaratılış 10’da ise Magog bir insandır, Gog’dan bahsedilmez. Bundan yüzyıllar sonra Yahudi rivayetlerinde Ezekiel’in “Magog’dan Gog” deyimi "Gog ve Magog"’[2] Yeni Ahit vahiy kitabında ise "Gog ve Magog kavmi"ne[3] dönüşmüştür. Roma döneminde İskenderin “İskender kapısı”nı inşa etmesiyle onlar adına bir efsane üretilir ki buna göre kapı bu kavmi engellemek üzerine inşa edilmiş olmaktaydı.

Romalı Yahudi tarihçi Josephus onları Yaratılış'ta bahsedilen Magog'un soyundan gelenler olarak tanımladı ve onların İskitler olduğunu söyledi. Erken Hristiyan yazarların elleriyle onlar kıyamet alameti olan sürülere dönüştürüldüler. Orta Çağ boyunca Vikingler, Hunlar, Hazarlar, Moğollar, Ural-Altay Türkleri ve diğer göçebeler ve hatta İsrail'in kayıp kabileleri Yecüc ve Mecüc olarak tanımlandı.

Birçok İncil bilgini[4] Lidyalı Gyges'in, Hezekiel Kitabı ve Vahiy Kitabı'nda adı geçen Magog'un hükümdarı Gog'un İncil'deki figürü olduğuna inanır.

Bir İran minyatürü, 16. yüzyıl, Zülkarneyn cinlerin yardımıyla Yecüc ve Mecüc'ü medenilerden uzak tutan seddi inşa ediyor.

Yahudi-Hristiyan kaynakları /Gog ve Magog

Eski Ahit
Hezekiel 38:1-10 RAB bana şöyle seslendi: “İnsanoğlu, yüzünü Magog ülkesinden Roş'un, Meşek'in, Tuval'ın önderi Gog'a çevir, ona karşı peygamberlik et. De ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: Ey Roş'un, Meşek'in, Tuval'ın önderi Gog, sana karşıyım. Seni geldiğin yoldan geri çevirecek, çenelerine çengel takacağım. Seni ve bütün ordunu, atları, tam donanmış atlıları, küçük büyük kalkanlı, hepsi kılıç kullanan büyük kalabalığı dışarıya sürükleyeceğim. Onlarla birlikte hepsi kalkanlı, miğferli Persleri, Kûşluları, Pûtluları, Gomer'in bütün ordusunu, uzak kuzeydeki Beyttogarma'nın bütün ordusunu ve yanındaki "birçok ulusu" da sürükleyeceğim.[5]

Hazır ol! Yanındaki bütün toplulukla, evet çevrene toplanmış olanların hepsiyle birlikte hazırlık yap. Onlara sen önderlik edeceksin. Uzun zaman sonra seni yoklayacağım. Yılların sonunda, milletler arasından toplanıp çoktandır viran durumdaki İsrail dağlarına getirilmiş, kılıçtan kurtarılmış insanların diyarına gireceksin. O sırada milletler arasından çıkarılıp bu diyara getirilmiş halkın tümü güvenlik içinde yaşıyor olacak. Ve sen mutlaka çıkıp geleceksin. Bir fırtına gibi üzerlerine yürüyeceksin. Sen, tüm orduların ve yanındaki halklarla, diyarı kara bulutlar gibi kaplayacaksın.’[6]

Magog, Ulusların Çizelgesinde Tekvin'de 10:02 bir halka veya ulusa adını veren atası olarak görünür:
Yafes oğulları: Gomer, Magog, Maday, Javan, Tubal, Meşeç ve Tiras.[7]

Gog MÖ 5. yüzyılda Eski Ahit'in iki tarih kitabı 5: 3. 4.'de Reuben (İbranice: רְאוּבֵן‎, re'uwên; kökleşik: Rəʾuven; Tiberianca: Rəʾûḇēnde patrik Jacob'un en büyük oğlu) bir torunu olarak listelenmiştir.

Yeni Ahit vahiy kitabı
Vahiy 20:7 Bin yıl tamamlanınca Şeytan atıldığı zindandan serbest bırakılacak. 8 "Yeryüzünün dört bucağındaki ulusları" –Gog'la Magog'u saptırmak, savaş için bir araya toplamak üzere zindandan çıkacak. Toplananların sayısı deniz kumu kadar çoktur. 9 "Yeryüzünün dört bir yanından gelerek" kutsalların ordugahını ve sevilen kenti kuşattılar. Ama gökten ateş yağdı, onları yakıp yok etti.
Büyük İskender'i başındaki Amon boynuzlarıyla Mısır fatihi olarak tasvir eden para
Derbent, Dağıstan'da Hazar kapısı, sıklıkla İskender kapısı olarak nitelendirilir.

İslam dininde

Yecüc ve Mecüc kavimlerinin isimleri Kur'an'ın Kehf Suresi ve Enbiya Suresi'nde geçmektedir.

Kur'an'da yecüc ve mecüc

Gog ve Magog devi Zakariya al-Qazwini (1203–1283).

Kehf Suresi 93.-99. ayetlerde seddin yapımı şöyle anlatılır:

93- Nihayet iki dağ arasına ulaştığında, onların önünde, hemen hemen hiç söz anlamayan bir millet buldu.

94- "Ey Zülkarneyn!" dediler, "Ye’cüc ve Me’cüc bu ülkede bozgunculuk yapıyorlar. Bizimle onlar arasında bir sed yapman için sana bir vergi vermeyi teklif ediyoruz, ne dersin?"

95- O da şöyle cevap verdi: "Rabbimin bana verdiği imkânlar, sizin vereceğinizden daha hayırlıdır. Siz bana beden gücüyle yardımcı olun da sizinle onlar arasında sağlam bir sed yapayım."

96- "Demir kütleleri getirin bana!" Zülkarneyn iki dağın arasını demir kütleleriyle doldurtup dağlarla aynı seviyeye getirince: "Körükleyin!" dedi. Tam onu bir ateş haline getirince "Bana erimiş bakır getirin de üzerine dökeyim." dedi.

97- Artık o Ye’cüc ve Me’cüc’ün, ne seddi aşmaya, ne de onda delik açmaya güçleri yetmedi.

98- Zülkarneyn: "Bu, Rabbimden bir rahmettir, bir lütuftur, dedi. Rabbimin tayin ettiği vakit gelince, bunu yerle bir eder. Rabbimin vâdi mutlaka gerçekleşir."

99- O gün, yani kıyamet günü onlar deniz dalgaları gibi birbirine çarparak çalkalanırlar. Sûr’a da üfürülür, insanların hepsini bir araya toplarız.

Enbiya Suresi 96.-97. ayetlerde seddin yıkılması şöyle anlatılır:

96- Nihayet Ye’cuc ve Me’cuc’ün sedleri açılıp her tepeden dünyaya akın etmeye başlarlar.

97- Ve doğru vaat vaktinin yaklaştığı sıra, işte o zaman, kâfirlerin gözleri birden donakalır, "Eyvah, bizlere! Biz bundan tam bir gaflet içinde idik, daha doğrusu kendimize zulmettik!" diyecekler.

Hadîslerde yecüc ve mecüc

İslam Peygamberinin bazı hadislerinde Yecüc ve Mecüc, kıyamet alametlerinden birisi olarak geçer. Bu kavmin çıkışı Mehdi'nin çıkışından ve İsa Mesih'in sahte mesih Deccal'i öldürmesinden sonra gerçekleşecektir. Yecüc ve Mecüc, Allah'ın kendilerine musallat edeceği bir tür ile helak edileceklerdir.

Yecüc Mecüc öylesine kalabalık bir topluluktur ki ırmakların ve göllerin suyunu içerek tüketebilirler. Hepsi birden tek bir insanın ölümü gibi ölecekler, öldüklerinde leşlerinin kaplamadığı bir karış yer bulunamayacak. Bunlara ne dağ dayanır ve ne de demir. Onların ikinci sınıfı da kulaklarının birini serer, ötekini de kendisine yorgan yapıp öyle yatar. Fil, yabani hayvan, deve ve domuz ne görürlerse yerler. Onlardan birisi öldüğünde de onu yerler, Onların bir ucu Şam'da, bir ucu Horasan'da olacaktır. Doğu nehirlerinin tümünü ve Taberiye Gölü'nü de içeceklerdir.[8]

Diğer kaynaklar

Yecüc ve Mecüc "Âdemoğulları"dır, yani insandırlar, belirli bir halkın kovulmuş oldukları yıkık bir şehre o halk geri döndükleri zaman Yecüc ve Mecüc salıverileceklerdir. Bazı bilginler bu şehrin Kudüs olduğunu öne sürdüler.[9]

İbn Hordadbeh, dokuzuncu Abbasi halifesi el-Vâsık zamanında (842-847) halifenin elçisi ve çevirmen Sallam'ın Orta Asya üzerinden Yecüc ve Mecüc seddine kadar yolculuğuna bir eserinde değinmiştir.[10] El-Vâsık rüyasında seddin yıkıldığını görür ve Sallam'a gidip Yecüc ve Mecüc kavimlerinin durumunu araştırmasını ister, Sallam gidip Sedd'i yerinde görür ve istilacı kavmin seddin diğer tarafında olduğunu halifeye bildirir.[11] Her iki kaynakta kastedilen Yecüc Mecüc Seddi, Çin Seddi'dir.

Kâşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072 - 1074 yılları arasında yazılan Divânu Lügati't-Türk'te bulunan bir haritanın en doğusunda yarım daire görünümlü kalın bir kırmızı şeritle ayrılmış "Ye'cûc ve Me'cûc ülkesi" (Ar. Arz-ı Ye'cüc ve Me'cüc) ve hemen yanına "Sedd-i Zü'l-Karneyn" yazılmıştır.

14. yüzyılda Müslüman gezgin İbn Battuta, Çin'e gitti ve Zeytun (Çince: 泉州, Quánzhōu) kentinde Müslüman tüccarlardan oluşan büyük bir topluluk ile karşılaştı. Seyahatnâmesinde, Zeytun ile Yecüc ve Mecüc Seddi arasında altmış günlük yolculuk olduğunu belirtir.[12] İbn Battuta seyahat günlüğü notlarında, Zü'l-Karneyn Seddi (veya Yecüc ve Mecüc Seddi) ile Çin Seddi'ni kastetmektedir.[13]

Ali Şîr Nevaî, Hamse eserindeki Sedd-i İskenderî bölümünde Zülkarneyn'i, İskender'e atfeder.

20. yüzyıl bilginlerinden Emil Abegg ve Jean Przyluski Gog ve Magog efsanesinin Koka and Vikoka isimli Hindu figürleri ile benzerliklerine işaret etmişlerdir.[14][15] ve Fransız metefizikçi René Guénon daha ileri giderek hikâyede bahsedilen büyük duvarı Hindu anlayışındaki Dünyayı (loka) dışarıdaki karanlıktan (aloka) ayıran "dairesel duvar" (Lokâloka) ile ilişkilendirmiştir.[16]

Ayrıca bakınız

Dış kaynak

Kaynakça

  1. ^ Lust 1999b, ss. 373–374.
  2. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; boring isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: )
  3. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; mounce isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: )
  4. ^ "F. Delitzsch probably was the first to suggest that Ezekiel took the name Gog from the Lydian king Gyges. This has later become the most recognized hypothesis among scholars, though considerable doubt and many objections have been raised against this identification..... Detailed references are found in Weicker's article on Gyges, Weiker 1912. CF. also Smith, K. F. 1902; and Reinhardt 1960: 139-43 about Gyges, and pp. 175-183 about 'Gyges un sein Ring'. For an updated account, cf. Rollig 1987." Gog and Magog: Ezekiel 38-39 as Pre-text for Revelation 19,17-21 and 20,7-10, Volume 135 of 2], [Wissenschaftliche Untersuchungen zum Neuen Testament, ISSN 0340-9570 Wissunt Zum Neun Testament Ser. Ii, 135, see https://books.google.com/books?id=vettpBoVOX4C 24 Şubat 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
  5. ^ Hezekiel 38:3
  6. ^ "Arşivlenmiş kopya". 3 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ekim 2020. 
  7. ^ Tekvin 10:2 (İngilizce)
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Ocak 2012. 
  9. ^ Jerusalem in the Quran 27 Mayıs 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce)
  10. ^ C. Edmund Bosworth "İbn Hordadbeh" 8 Aralık 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Encyclopedia Iranica, Erişildiği tarih: 21 Eylül 2010.(İngilizce)
  11. ^ Karadeniz Araştırmaları, Yaz 2008, Sayı 18[]
  12. ^ H. A. R. Gibb ve C. F. Beckingham, çeviri The Travels of Ibn Baṭṭūṭa, A.D. 1325–1354 (Cilt. IV). London: Hakluyt Society, 1994, ISBN 0-904180-37-9, s. 896.
  13. ^ Gibb, s. 896, dipnot #30
  14. ^ Przyluski 1929, s. 1-12.
  15. ^ Review of Jean Przyluski: La croyance au Messie dans l'Inde et l'Iran in "Bulletin de l'École française d'Extrême-Orient", Vol. 34 (2), 1934, p. 501 24 Eylül 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  16. ^ Guénon 1945, s. 172-176.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Eski Ahit</span> Kitâb-ı Mukaddesin ilk kısmı

Eski Ahit veya Eski Antlaşma, Kutsal Kitap'ın İbranice kaleme alınmış olan ilk kısmına Hristiyanların verdiği isimdir. Yahudilerin Tanah ve Müslümanların Tevrat ve Zebur olarak kabul ettikleri kitapları içinde barındırır. Kutsal Kitap'ın birinci yüzyılda Grekçe kaleme alınan yazılarına "Yeni Ahit" adı verildi. İnançlı Yahudilerce "Yeni Ahit" kabul edilmez. Toplam 39 bölümden oluşur. Eski Ahit; Tevrat, Tarihsel Kitaplar, Şiirsel Kitaplar, Peygamberlik Kitapları olarak 4 temel bölüme ayrılır.

<span class="mw-page-title-main">Kur'an</span> İslamın temel dinî metni

Kur'an veya yaygın kullanılan adıyla Kur'an-ı Kerim, Müslüman inancına göre, yaklaşık 23 yıllık bir süreçte ayetleri Allah tarafından Cebrâil adındaki melek aracılığıyla Muhammed'e parça parça vahiyler hâlinde indirilen bir kutsal kitaptır. İslam inancına göre Kur'an, Muhammed'in gerçek bir peygamber olduğunu kanıtlayan en önemli ve en büyük mucizedir. Müslümanlar, namaz başta olmak üzere belli başlı ibadetlerinde Kur'an'dan çeşitli bölümler okurlar.

<span class="mw-page-title-main">Pavlus</span> Erken Hristiyan din adamı ve misyoner (MS y. 5–65)

Pavlus veya Tarsuslu Saul, İsa'nın vaazlarını ve öğretilerini 1. yüzyıl dünyasında pagan inanışındaki Roma dünyasına öğreten bir Hristiyan elçi. Hristiyan olmadan önce tutuculuklarıyla tanınan Ferisilerden biriydi.

Ahir zaman, çeşitli dinlerde kıyamet öncesinde alametlerle kendisini belli edeceği belirtilen zaman dilimi, dünyanın son günleri. İnsanlar arasında değişik din veya inançlarda dünya veya evrenin son günleri veya kıyamet kopmadan önceki zaman dilimidir. İbrahimî dinler lineer bir kozmoloji anlayışına sahiptirler.

<span class="mw-page-title-main">Zülkarneyn</span> Kuranda adı geçen bir karakter

Zülkarneyn, ; Birebir çeviri ile İki Boynuzlu), Kuran'ın Kehf Suresi, 83–101 ayetlerinde doğuya ve batıya seyahat eden bir topluluk ile Ye'cüc ve Me'cüc arasına set çeken kimse olarak sunulur. Kuran, başka yerlerde Yecüc ve Mecüc'ün bariyerin arkasından çıkışını dünyanın sonu, bazı yazarlar ise onların bir gece ansızın Allah tarafından yok edilmelerini Kıyametin başlangıcı olarak sundular. Zülkarneyn kelimesi Arapçadır. , (e)l ve karneyn kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. , ''sahip ve mâlik'' demektir. Karn ise ''boynuz, perçem, tepe, zaman, güneş'' anlamlarına gelir. Karneyn sözcüğü, karn'ın tesniyesi, yani iki tanesi demektir. Buna göre Zülkarneyn kelimesi, "iki boynuz sahibi" şeklinde tercüme edilir.

<span class="mw-page-title-main">Teslis</span> Baba, Oğul ve Kutsal Ruh üçlüsün­den oluşan Tanrı inancını ifâde eden kavram

Teslis, Kutsal Üçleme ya da Üçlü Birlik, tek olan Tanrı'nın Kutsal Kitap'ta kendisini bildirdiği her biri eşit yücelikte, özünde tek, ezeli ve ebedi olan üç benliğini konu edinen ve Hristiyan kiliselerinin çoğunluğu tarafından inanılan ana akım Hristiyan dininin merkezindeki inanç esasıdır. Baba Tanrı, Oğul Tanrı ve Kutsal Ruh üç farklı benlik (hipostaz) olarak aynı özü paylaşmaktadırlar (Homoousia). Tek öz Tanrı'nın birliğini üç benlik ise Tanrı'nın kimliğini anlatmaktadır ve benliklerin hem birbirinden farklılıklarını hem de özde çözülmez birliklerini ifade eder. Böylece tüm yaratım ve lütuf süreci Tanrı'nın üç ilahi benliğinin ortak eylemi olarak görülür. Her benlik, Üçlü Birlik'te kendilerine özgü nitelikleri tezahür ettirir ve böylece her şeyin "Baba'dan çıkıp gelmiş" "Oğul aracılığıyla" ve "Kutsal Ruh'un gücüyle" gerçekleştiğini kanıtlar.

<span class="mw-page-title-main">Nuh</span> Peygamber

Nuh, İbrahimî dinlerde kendisinden söz edilen Tufan peygamberidir. Tevrat'ta Nuh'un 950 yıl yaşadığına işaret edilir. Kur'an'da ise kaç yıl yaşadığı bildirilmemiş, yalnızca kendisinin 950 yıl boyunca kavmi içinde yaşadığı belirtilmiştir. İnanışa göre Tufan'dan önce Allah'ın emriyle büyük bir gemi inşa etmiş ve bu gemiye "Nuh'un Gemisi" denmiştir.

İslam peygamberleri, İslâm dininde Âdem ile başlayıp Muhammed ile son bulan ve peygamber oldukları kabul edilen dinî şahsiyetlere denir.

<span class="mw-page-title-main">İbrahim</span> Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamın müştereken kabul ettiği peygamber, bu dinlerin ortak atası

İbrahim, Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam gibi İbrahimî dinlerin ortak atasıdır. Yahudilikte, Yahudiler ile Tanrı arasındaki özel ilişkinin kurucu babası, Hristiyanlıkta, Yahudi ya da Yahudi olmayan tüm inananların ruhsal atası, İslam'da ise Adem ile başlayan ve Muhammed'de sona eren peygamberler zincirinin bir halkasıdır.

İslâm'da iman, İslam dininin esaslarına inanmaktır. İslam'a göre kişinin kurtuluşa erebilmesi için iman etmesi şarttır. İnanç konusunda ise, farklı mezheplerin farklı görüşleri bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Mesih</span> kurtarıcı olarak beklenen figür

İbrahimî dinlerde mesih, bir grup insanın kurtarıcısı veya özgürlüğe kavuşturucusudur. Geleneksel Yahudilikte maşiah, mesihçilik veya Mesih Çağı gibi kavramlar, kutsal mesh yağıyla meshedilmiş bir seçkine atıfta bulunan Tanah'la ortaya çıkmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Vahiy Kitabı</span>

Vahiy kitabı, Esinleme Kitabı ya da kısaca Vahiy, Yeni Ahit'in sonuncu kitabıdır. Birinci ayette geçen Apokalips ifadesi “örtüsünü açmak” ya da “ortaya çıkarmak” anlamına gelir ve genellikle ruhi şeylerin vahyedilmesine veya Tanrı'nın iradesinin ve amaçlarının ifşasına atıfta bulunmak için kullanılır. Yeni Ahit'in tek peygamberlik kitabıdır. Kitap, mektup biçiminde yazılmıştır ve bir dizi vizyonları doğru sırayla zirveye kadar anlatır. Bu tüm Kutsal Kitap'ın uygun bir sonudur.

<span class="mw-page-title-main">Gigis</span>

Gyges Lidya krallığında Mermnad hanedanının kurucusudur. Tahtı ele geçirmek için suikast düzenlediği selefi Candaules'in korumasıydı. Eylemi Delphic Oracle tarafından onaylandı ve bu karar Lydia'da iç savaşı engelledi. Tahta çıktıktan sonra, Gyges kendini krallığını sağlamlaştırmaya ve onu askeri bir güç haline getirmeye adadı. Onu oğlu II. Ardis'in hükümdarlığı takip etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Armageddon</span> dünyanın sonu geldiğinde yapılacağına inanılan savaş

Armageddon ya da Melhâme-i Kübrâ, dini kaynaklarda Dünya'nın sonu geldiğinde yapılacağı söylenen büyük kıyamet savaşının adıdır.

Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.

Tahrif, Müslümanlar tarafından kullanılan Arapça bir sözcüktür ve Yahudiler ile Hristiyanların, kendi kutsal yazılarını değişiklikleri iddiasına atıfta bulunur. Kur'an’ı ve diğer hadisleri temel alan Gelenekçi Müslüman âlimler, Yahudilerin ve Hristiyanların, Tanrı Kelamını değiştirdiklerini iddia ederler.

<span class="mw-page-title-main">Hezekiel Kitabı</span> İbrani Kutsal Kitabının (Eski Ahit) bir parçası olan Büyük Peygamberlerin dördüncü bölümü

Hezekiel kitabı, Tanah'taki Son Peygamberlerin üçüncü kitabı olup Yeşaya ile Yeremya kitaplarından sonra ve On iki küçük peygamber kitaplarından önce gelir. Bu sıralama Hristiyanlık'taki Eski Ahit'ten biraz farklıdır. İsmini, görümlerinin kaydedildiği, MÖ 6. yüzyılda yaşamış rahip ve peygamber Hezekiel'den alır.

Kıyamet günü, hesap günü ya da mahşer günü ; dünyanın sonunun geleceğine ve tüm insanların mahşerde toplanarak hesap vereceğine inanılan zaman. "Dünya merkezli evren" anlayışında dünyanın sonu, evrenin de sonu olarak algılanmıştır. Kıyametin zamanı ile ilgili çok sayıda inanç, öngörü ve kehanet bulunmaktadır. Zerdüştlük, Hristiyanlık ve İslam gibi dinlerde ölülerin dirilerek mahşerde toplanacağına, hayattayken yaptıkları iyilik ve kötülükler için hesap vereceklerine ve haklarında hüküm verileceğine, bunun sonucunda iyilerin cennete, kötülerin ise cezalarını çekmek üzere cehenneme gideceğine inanılır. Apokalypse terimi ile eş anlamlı olarak kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Üç Meleğin Mesajı</span>

Üç meleğin mesajı, Vahiy 14:6–12 ayetlerinde üç melek tarafından verildiği belirtilen mesajların bir yorumudur. Yedinci Gün Adventist Kilisesi bu mesajların dünyayı İsa Mesih’in ikinci gelişine hazırlamak için verildiğini öğretir ve bunları kendi misyonunun temel kısımlarından biri olarak görür.

İbrahimi dinlerde, Mesih Çağı, Mesih'in hüküm sürdüğü ve hiçbir kötülük olmaksızın evrensel barış ve kardeşliği getireceği Dünya'daki gelecek bir dönemdir. Birçoğu böyle bir çağın geleceğine inanıyor; bazıları onu mükemmel "Tanrı'nın krallığı" veya "gelecek dünya" olarak adlandırır.