İçeriğe atla

Yardımcı fiil

Örnekler
  • niyet etmek
  • yapmış olmak
  • doğum yapmak
  • viran eylemek

Yardımcı fiil veya yardımcı eylem, isim soylu sözcüklerin ve bazen de fiilimsilerin (eylemsilerin) ardından gelerek bileşik fiil oluşturan sözcük. Türkçedeki başlıca yardımcı fiiller etmek, eylemek, olmak, kılmak ve yapmak'tır.[1] Aşağıdaki örneklerde yardımcı fiil ile oluşturulmuş bileşik fiillerin altı çizilmiştir:

  • Okul müdürü, dereceye giren öğrencileri tebrik etti.
  • Bu bahaneyle sizleri de görmüş oldum.[2]
  • Bana bir şeyler söyleyecek oldu, söyleyemedi.[2]
  • Yıldızlar dem çekti güvercinler gibi başucumuzda / Ve yaktı perişan eyledi sine-i sâd-pâremizi - Attilâ İlhan
  • İslam geleneğinde namaz kılan bir kimsenin önünden geçilmez.
  • Fırının harlı ateşi yanaklarını pembe pembe yapmıştı." - N. Araz

Yazım

Yardımcı fiille kurulan bileşik fiillerin isim kısmında bir ünlü düşmesi ya da ünsüz türemesi varsa fiil bitişik yazılır:

  • affetmek (af+etmek)
  • seyretmek (seyir+etmek)
  • meyletmek (meyil+etmek)
  • kastetmek (kasıt+etmek)
  • kaybetmek (kayıp+etmek)
  • kaybolmak (kayıp+olmak)

Yardımcı fiil olarak kullanılan bazı sözcükler, esas fiil olarak da kullanılabilir. Bu kullanım yardımcı fiillerle karıştırılmamalıdır:

  • Bu gece saat on iki civarı Adıyaman'da oluruz. ("olmak" fiili "ulaşmak" anlamında, tek başına kullanılmıştır ve yardımcı fiil değildir.)

Kurallı bileşik fiiller ve ek-fiiller

Bazı kaynaklarda fiil+fiil yapısındaki kurallı bileşik fiillerde kullanılan yeterlilik, süreklilik, tezlik ve yaklaşma fiilleri (-ver, -yaz, -bil vs.) ile isimlerden yüklem yapmaya yarayan ek-fiiller (idi, imiş, ise, -dir) de yardımcı fiil kabul edilir.[3]

  • gelebilmek
  • düşüvermek
  • Mersin'de havalar çok güzelmiş.

Yardımcı fiiller, "hayrete düşmek" gibi deyimleşmiş bileşik fiillerle ve "uçup gitmek" gibi ikili bileşik fiillerle karıştırılmamalıdır.

Kaynakça

  1. ^ "yapmak." 6 Ekim 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. TDK Sözlük. Erişim: 13 Eylül 2015
  2. ^ a b Türkçe Dil Bilgisi 16 Şubat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Raşit Keskin sf. 127-131. Çizgi Kitabevi. 2003
  3. ^ Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği ve İşlevi 13 Aralık 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Mehmet Gedizli, 2013

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

Kısa çizgi veya tire, sözcükleri birleştirmek ve tek bir sözcüğün hecelerini ayırmak için kullanılan bir noktalama işaretidir. Tire kullanımına tireleme denir. Tirelenmemiş, tirelenmiş bir sözcük örneğidir. Kısa çizgi, daha uzun ve farklı kullanımlara sahip kısa çizgilerle veya eksi işareti ile karıştırılmamalıdır.

Fiil veya eylem, varlıkların yaptığı işi, hareketi, oluşu çeşitli ekler alarak şahıs ve zamana bağlı olarak anlatan kelimedir.

Koşaç, isnat edatı veya haber edatı, isim cümlelerinde özne ile yüklemi birleştiren; yükleme güçlü ihtimal, olumluluk, olumsuzluk, süreklilik veya kesinlik kavramları veren -dir eki ile değil kelimesi. Bazı kaynaklarda tüm ek-fiiller koşaç olarak anılır. Koşaçlar isim cümlelerinde özneyi yükleme bağlayan ve yüklemde cümlenin bitiş hâlini oluşturan dilbilgisel ögelerdir.

Sıfat ya da ön ad; isimlerin ya da diğer sıfatların önüne gelerek onları miktar, sıra, konum, renk, biçim, bıraktığı izlenim gibi çeşitli yönlerden tanımlayan, tarif eden kelime türüdür. Sıfat ile nitelediği veya belirttiği ismin oluşturduğu kelime grubuna "Sıfat Tamlaması" denir. Her sıfat, bir Sıfat Tamlaması kurar. Sıfatın olduğu heryerde aynı zamanda Sıfat Tamlaması'ndan da sözedilir. Sıfat Tamlaması'nın çeşitleri yoktur.

Birleşik fiiller ya da bileşik fiiller, bir eylemi karşılamak üzere birden fazla sözcüğün bir araya gelmesi ile oluşturulmuş fiiller (eylemler). Bazı birleşik fiiller bir arada, bazıları iki ayrı sözcük halinde yazılır.

Yapım eki, isim ya da fiil kök veya gövdelerine eklenerek onlardan yeni isimler ya da fiiller türeten ektir. Ayrıca yapım ekleri tema dışına çıkmadan yeni bir kelime oluşturur. Onu çekim ekinden ayıran özelliği budur. Yapım ekleri eklendiği sözcüğün anlamını ya da türünü de değiştirir ve -bazı istisnalar dışında- her zaman çekim eklerinden önce gelir. Yapım eki almış bir sözcüğe türemiş sözcük denir. Yalın hâldeki türemiş sözcükler gövde olarak da bilinir.

Çekim ekleri, gerek isim soylu gerekse fiil soylu kelimelerin sonuna eklenerek cümle içinde diğer kelimelerle anlam bağlantısı kurmalarını sağlayan ekler. Kendi başlarına bir anlam ifade etmezler.

Eş anlamlı, anlamdaş, müteradif veya sinonim; yazılışları farklı olduğu hâlde anlamları aynı veya çok yakın olan sözcükler.

Birleşik cümle veya bileşik cümle, bir ana (temel) cümle ile onun anlamını tamamlayan bir veya daha fazla yardımcı cümleden meydana gelen cümledir. Birleşik cümlelerde ana yüklemin haricinde yargı veya eylem bildiren başka sözcükler de bulunur. Aşağıdaki örneklerde yardımcı cümleler eğik çizgi (/) ile ayrılmıştır ve bazı noktalama işaretleri anlatım kolaylığı açısından kullanılmamıştır:

Ek-fiil, ek-eylem veya cevher fiil, Türkçede isimlerin sonuna eklenerek onları yüklem haline getiren bir ektir. Bu ek Eski Türkçe "ér- : olgunlaşmak, yetişmek, tamam olmak" fiilinden evrilip zaman içinde "i-mek" haline gelmiş ve zamanla kökünün de erimesiyle bugün sadece “şu veya bu durumda bulunmak” manalarını cümleye katan (i)-di, (i)-miş, (i)-se ve (i)-dir halleri kalmıştır. Diğer dillerden muadil olarak İngilizce "to be",Latince "esse" fiilleri örnek verilebilir.

Birleşik sözcük veya birleşik kelime, dilde yeni bir kavramı karşılamak amacıyla iki veya daha çok sözcüğün kaynaşarak oluşturduğu sözcük. Bu söz öbeklerini oluşturan sözcükler ses düşmesi, ses türemesi, sözcük türü kayması veya anlam kayması açısından aralarına ek giremeyecek kadar kalıplaşmıştır.

Fiilimsi ya da eylemsi, fiillerden türemelerine karşın fiilin bütün özelliklerini göstermeyen; cümle içerisinde isim soylu sözcükler gibi kullanılan fiil soylu kelimelerdir. Türkçede fiilimsiler, fiillere yapım ekleri ekleyerek oluşturulur. Fiilimsi aldığı yapım ekine göre cümlede isim, sıfat ya da zarf olarak kullanılabilir.

Dilek kipleri veya tasarlama kipleri; Türkçede fiillerin gereklilik, istek, dilek, şart veya emir bildiren hallerinden her biri. Optatif olarak da bilinir. Bu kiplerde "zaman" ifadesi yoktur. Türkçede dört dilek kipi vardır:

İsim soylu kelimeler; cümlede isim gibi davranabilen, bazıları ismin hâllerini alabilen veya isim yerine kullanılan, fiil bildirmeyen kelimeler. Türkçedeki isim soylu kelimeler şunlardır:

Bildirme eki veya bildirme koşacı, Türkçede yükleme kesinlik, belirsizlik, ihtimal gibi anlamlar katan -dir eki. Türkçedeki dört ek-fiilden biridir. Eklendiği kelimedeki ses kurallarına uyarak -dır, -dur, -dür, -tir, -tır, -tur ve -tür hâllerine dönüşebilir:

Şahıs eki veya kişi eki, yüklemin kişisini (özneyi) belirten ek. Fiil kiplerine veya ek-fiillere eklenerek işin veya oluşun kim tarafından gerçekleştirildiğinin anlaşılmasını sağlayan eklerdir.

İsim-fiil, mastar veya eylemlik, fiillerin cümlede isim görevinde kullanılan hâli. Türkçedeki üç fiilimsi grubundan biridir. Fiil kök veya gövdelerine -me, -mek veya -iş mastar eklerinin getirilmesiyle oluşturulur. Bu eklerde ses uyumlarına göre gerekli değişiklikler yapılır.

Zarf-fiil, bağ-fiil, ulaç veya gerundium bir fiilin cümlede zarf (belirteç) görevinde kullanılan hâli. Türkçedeki üç fiilimsi grubundan biridir. Fiillere -esiye, -ip, ıp, -meden, -ince, -ken, -eli, -dikçe, -erek, -ir … -mez, -diğinde, -e … -e, -meksizin, -cesine eklerinin getirilmesiyle oluşturulur. Bu ekler, Türkçedeki ses uyumlarına veya ağızlara bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Yan cümlecik veya yan cümle, bileşik cümlelerde ana cümlenin anlamını tamamlayan yardımcı cümle. Bazen tümce sözcüğü de yan cümle anlamında kullanılır. Yan cümlecik; tek başına tam ve anlamlı bir cümle olabildiği gibi, fiilimsilerle oluşturulmuş da olabilir. Türkçede başlıca dört tip yan cümlecik vardır:

  1. dilek-şart kipi ve ek-fiilin şartı (-se) ile oluşturulanlar (şartlı)
  2. ki bağlacı ile oluşturulanlar
  3. iç içe cümleler
  4. fiilimsiler ile oluşturulanlar (girişik).

Anlatım bozuklukları, yazılı veya sözlü anlatımda karşılaşılan hatalardır. Bu hatalar yapısal (dilbilgisel) veya anlam ve mantık bakımından olabilir. Öge eksikliği, ek eksikliği gibi yapısal bozukluklara "bağlaşıklık hataları"; gereksiz sözcük kullanımı, yanlış sözcük kullanımı gibi anlamsal bozukluklara ise "bağdaşıklık hataları" denir.