Türklerin Anadolu'ya geldikten sonra edebiyatları iki gruba ayrılmıştır. Arapça ve Farsçayı çok iyi bilen aydınların oluşturduğu "Yüksek Zümre Edebiyatı" ve İslam öncesinden gelen sözlü bir "Halk Edebiyatı". Anadolu'ya göç eden Türkler arasında aynı ayrım devam etti. Medrese eğitimi gören aydın kesim Arap ve Fars edebiyatlarının tesirini devam ettirirken, halk yine saz şairleri aracılığıyla halk edebiyatını devam ettirdi. Dolayısı ile Anadolu Türk Edebiyatı iki grupta incelenmektedir. Bu gruplardan biri halk edebiyatıdır.

Ergenekon Efsanesi veya Ergenekon Destanı; kaynaklara göre Göktürklerin yeniden doğuşuna ilişkin hikâye.
Yaratılış destanı, Türklerin Altaylara ait kozmogenik destanıdır. Ayrıca ilk Türk destanlarından olma özelliğine de sahiptir. Asya kıtasının çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk boyları ve Altay Türkleri arasında söylenmektedir. Türk destanları arasında en eskisidir. Radloff tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. Kahramanlarının olağanüstü eylemlerini coşkulu, törensel bir üslupla anlatan ve genellikle birkaç bölümden oluşan manzum yapıtlardır. Bilinen en eski edebiyat türlerinden biridir. Altay Dağları'nda söylenen yaratılış ve türeyiş destanları, değil yalnız Türklerin; bütün Orta Asya ile Sibirya'nın bile, en gelişmiş ve üzerinde ilgi ile durulan Türk mitolojisi verileridir.

Tufan, birçok yerel efsaneye ve kutsal kitaplara göre Tanrı tarafından bir kavmi, milleti ya da tüm insanları cezalandırmak amacıyla gönderildiğine inanılan büyük felaket. Tufanın detayları farklı kültürlerde farklılıklar arz etmekle beraber en çok bilinen şekli Nuh Tufanı'dır.

Oğuz Kağan Destanı Türk destanlarından, Hun-Oğuz destanları grubundandır. Oğuz Kağan Destanı'nın dört ayrı yazması vardır. Çağatayca, Farsça ve Uygurca yazmalardaki Oğuz Kağan Destanı; Oğuz boyları, Türk dili, edebiyatı, folkloru, târihi ve kültürü hakkında bilgi verir. Destan Türklerin atası olduğu varsayılan Oğuz Kağan'ın hayatını anlatır.
Ejderha Mızrağı Destanı, Margaret Weis ve Tracy Hickman tarafından yazılmış kitap serisi. Seri aslında arabayla TSR ile olan iş görüşmelerine giderken Laura ve Tracy Hickman tarafından yaratılmıştır. Serinin orijinal dili olan İngilizcede basılmış 190'dan fazla kitabı vardır. Ejderha Mızrağı dünyasının asıl yaratıcıları Margaret Weis ve Tracy Hickman olsa da birçok yazar yaratılan dünyaya ve kurallarına sadık kalıp onları kullanarak Ejderha Mızrağı dünyasıyla ilgili pek çok kitap yazmıştır. Öyle ki serinin kitaplarının büyük bir kısmının yazarları farklıdır. Aslen üç kitap olup, sonradan karakter derinleştirmeleri, yan hikâyeler, geçmiş ve gelecek eklemeleriyle büyümüş ve büyümeye devam etmektedir.
Destanların nazım şekli ve türünü, hem Halk Edebiyatı hem de Âşık Edebiyatı bünyesinde bulmak mümkündür.

Bozkurt, Türk, Moğol ve Altay mitolojisinde kutsal hayvan ve ulusal sembol. Boskord ve Pusgurt olarak da söylenir. Bozkaskır, Çalkurd sözcükleri yine aynı anlama gelir. Moğollar, Börteçine derler. Gökkurt veya Gökbörü, Kökbörü betimlemesi de yine niteleyici olarak kullanılır.

Babil mitolojisi, Babil mitosları veya Babilonya mitosları. Genel olarak Sümer ve Asur mitoslarıyla benzerlik gösterir. Yazılı bulunan metinlerin çoğu Asurlu yazmanlarca yazılmış olup, Asur Kralı Asurbaniphal'in kitaplığından gelmedir. Asur'da karşılaşılan tüm tanrılara Babilonyada da tapılmıştır. 8 temel mitostan bahsedilebilir.
- İştar'ın ölüler Dünyasına inişi
- Babilonya yaratılış mitosu
- Babilonya tufan mitosu
- Babilonya Gılgamış destanı
- Adapa mitosu
- Etana ile Kartal mitosu
- Zu mitosu
- Kurtçuk ve Diş Ağrısı
Türeyiş Destanı adıyla bilinen bu hikâye aslında Kao-che 'nin yaratılış destanıdır. Fuat Köprülü'nün Hüvey-Hü'lerin Destanı olarak aktardığı hikâyenin aynısıdır.
Bhagavad Gita, kısaca Gita, kutsal bir Hindu metni, ve edebiyat tarihindeki ve felsefedeki en önemli metinlerden biri kabul edilir. Kabaca Bhagavat Gita'da 700 vecize vardır ve Mahabharata destanının bir parçasıdır. Bhagavat Gita'daki öğretmen, Hindularca Tanrı'nın tezahürü olarak görülen ve Bhagavan, ilahi olan, olarak hitap edilen Krişnadır.

Yenisi, Türk şair Orhan Veli Kanık'ın 1947 yılında yayınlanan dördüncü şiir kitabı. Eser, İnkılâp Kitabevi tarafından basıldı. Kapak yazısını Agop Arad'ın yazdığı kitabın, kapak ve iç resimlerini Bedri Rahmi Eyüboğlu yaptı. Kitapta Kanık'ın on altı şiiri yer almaktadır.

Popüler bilimkurgu destanı Yıldız Savaşları, birçok kaynaktan esinlendi. Çigong, Yunan felsefesi, Yunan Mitolojisi, Roma Mitolojisi, Roma Tarihi, Semavi dinler, Şinto ve Taoizm, Yıldız Savaşları'nın kaynakları arasındadır. George Lucas, Yıldız Savaşları'ndaki feodal toplum düzenini oluştururken Paladinizm ve şövalyelikten ilham aldığını söyledi. Mitoloji uzmanı Joseph Campbell'ın The Hero with a Thousand Faces adlı kitabı Lucas'ın yönetim tarzını etkiledi ve Yıldız Savaşları'nın modern mitini yaratmasında yardımcı oldu. Doğaüstü bir enerji akımı olan Güç'ün konsepti oluşturulurken Parana veya ki/qi/chi'den ilham alındığına inanılır.
Sümer mitolojisi, Sümerler'in yıkılışlarına kadarki dönemde din ve bilimle ilgili kültürünü içerir. Birçok tanrı ve tanrıçaları vardır ve onlar Sümer mitolojisini oluşturur. Bu tanrılar ve tanrıçalar Yaradılış Destanı, Tufan hikâyesi gibi edebî eserlerde açıkça belirtilmektedir.
Türk edebiyatında destan, efsaneden sonra ortaya çıkmış bir edebî türdür. Türk milletinin bir bütün olarak zamanımıza ulaşmış büyük destanları olmasa da yabancı kaynaklarda yer alan bazı parçaları mevcuttur. Türk destanlarına ait çeşitli parçalar Çin, Fars, Moğol ve Arap kaynaklarında bulunmaktadır. Bilinen Türk destanları arasında en eskisi Yaratılış Destanı’dır. Bu destan, Altay Türkleri arasında anlatılagelmiştir. Rus Türkolog Vasili Radlof tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. İslâmiyet'ten önceki döneme ait en eski destanlar Saka Türkleri'ne aittir. Bu destan zinciri içinde Alp Er Tunga ve Şu Destanı parçaları bulunur. Bunlar Kaşgarlı Mahmut'un Divân-ı Lügati't-Türk adlı eserinde yer almaktadır.
Enûma Eliš Antik Mezopotamya'da yazılmış Yaratılış mitine verilen isimdir. Bu ismin verilmesinin sebebi destanın başlangıç metninin ilk iki kelimesi olup, manası ''yukardayken'' dir. Destan, yaklaşık 1000 satırlıdır ve 7 farklı çivi yazısı tabletine yazılmıştır. Metnin ortaya ne zaman çıktığı bilinmemekle birlikte, bu konuda birbirinden çok farklı fikirler öne süren bilim insanları vardır.
Altay mitolojisi, Altayların inanç ve kültürlerinin mitolojik bütününü tanımlamak için kullanılan bir terim. Altay kamlığını (şamanizm) içine alan daha geniş bir tanımlamadır.
Hristiyanlığa göre cinsellik Tanrının bir armağanıdır. Hristiyanlığın kutsal kitabının ilk bölümünde şöyle yazar:

Mami, Babil destanı Atra-Hasis'te ve diğer yaratılış efsanelerinde geçen bir tanrıçadır. Muhtemelen Ninhursag ile eş anlamlıydı. İnsanoğlunun çamurdan ve kandan yaratılmasında görev almıştır. Nintu efsanelerinin belirttiği gibi ilk yedi insan embiriyosunu yaratmıştır. Enki'nin önerisi üzerine tanrılar kendi aralarından birini öldürüp o tanrının kanını ve etini kil ile karıştırarak insanlığı yaratmak için kullandıklarında, o Belet İli olmuş olabilir. Belet-ili veya Nintu olarak da bilinir. Adının alternatif biçimleri Mama ve Mammitum'dur.