İçeriğe atla

Yanlış (mantık)

Mantıkta, yanlış olumsuz doğruluk değerine sahip olma durumudur. Tümleyeni doğru ile birlikte, doğruluk fonksiyonlu önermeler mantığında kullanılan iki doğruluk değerinden biridir.[1] Yanlışın yaygın gösterimleri 0 (özellikle Boolcu mantık ve bilgisayar bilimlerinde) ve ters T sembolüdür ( ⊥).[2]

Kaynakça

  1. ^ Jennifer Fisher, On the Philosophy of Logic, Thomson Wadsworth, 2007, 0-495-00888-5, p. 17. 11 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  2. ^ Willard Van Orman Quine, Methods of Logic, 4th ed, Harvard University Press, 1982, 0-674-57176-2, p. 34. 2 Mayıs 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bulanık mantık</span>

Bulanık mantık, bulanık eseme ya da puslu mantık, 1965 yılında Lütfü Aliasker Zade'nin yayınladığı bir makalenin sonucu oluşmuş bir mantık yapısıdır.

Matematiksel mantık, biçimsel mantığın matematiğe uygulanmasıyla ilgilenen bir matematik dalıdır. Metamatematik, matematiğin temelleri ve kuramsal bilgisayar bilimi alanlarıyla yakınlık gösterir. Matematiksel mantığın temel konuları biçimsel sistemlerin ifade gücünün ve biçimsel ispat sistemlerinin tümdengelim gücünün belirlenmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Mantık</span> bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayrımını yapan disiplin

Mantık ya da eseme, bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayrımını yapan disiplindir, doğru düşüncenin aletidir. Önceleri bir felsefe dalıyken daha sonra kendi başına bir ihtisas alanı olmuştur. Matematik ve bilgisayar biliminin de parçası haline gelmiştir. Bir disiplin olarak Aristoteles tarafından kurulmuştur. Aristoteles'den etkilenen Farabi tarafından iki kısımda kategorize edilmiştir. İbn-i Sina geçicilik ve içerme arasındaki ilişkiyi geliştirmiştir. Çağdaş zamanlarda Frege, Russell ve Wittgenstein önemli katkılar yapmıştır.

Mantıkta, doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir olmak zorunda olan ifadelere önerme denir. Kesin olan cümleler yanlış veya doğru da olsa önermedir; yani cümlenin yanlış veya doğru olduğunun bilinmesi gerekmez, doğrulanabilir olduğunun bilinmesi yeterlidir. Soru tümceleri önerme olamaz çünkü bir soru doğruluk ifade etmez.

Sembolik Mantık' ın anlaşılması için ilk olarak önerme kavramının açıklaması gerekir. Önerme; Bir yargı belirten, doğru veya yanlış olan cümlelere denir. Örneğin; "Ankara, Türkiye'nin güneyindedir." cümlesi bir önermedir ve bu önerme yanlıştır. "1 Ocak, yeni bir yılın başlangıcıdır." önermesi ise doğru bir önermedir. Önermeler mantığında basit önermeler p, q, r, s, t, v, z..... gibi önerme sembolleriyle gösterilir.

<span class="mw-page-title-main">Mantık tarihi</span>

Mantık tarihi, mantığın tarihteki çeşitli kültürler ve geleneklerde ortaya çıktığı biçimlerini karşılaştırmalı olarak inceler.

Alonzo Church, matematiksel mantığa ve teorik bilgisayar biliminin temellerine büyük katkılarda bulunan Amerikalı bir matematikçi ve mantıkçıydı. En çok, Entscheidungsproblem, Frege-Church ontolojisi ve Church-Rosser teoreminin çözülemezliğini kanıtlayan lambda kalkülüs, Church-Turing tezi ile tanınır. Ayrıca dil felsefesi üzerinde çalıştı.

<span class="mw-page-title-main">Alfred Tarski</span>

Alfred Tarski, doğduğunda adı Alfred Teitelbaum, olan bir Polonyalı-Amerikalı, mantıkçı ve matematikçi. Model teorisi, metamatematik ve cebirsel mantık konusundaki çalışmaları ile tanınan üretken bir yazar, aynı zamanda soyut cebir, topoloji, geometri, ölçü teorisi, matematiksel mantık, küme teorisi ve analitik felsefeye de katkıda bulundu.

<span class="mw-page-title-main">Saul Kripke</span> Amerikalı filozof (1940 – 2022)

Saul Aaron Kripke Princeton Üniversitesi'nden emekli Amerikalı filozof ve mantıkçı. Rockefeller Üniversitesi ve Princeton Üniversitesi'nde dersler verdi. Emekli olduktan sonra, 2003'ten itibaren New York Şehir Üniversitesi'nde öğretim görevlisi oldu. Model mantığın anlambilimine büyük katkılar yaptı. 1960'larda önemli yayınlar çıkardı. İsimlendirme ve Gereklilik adlı kitabı en önemli çalışması olarak bilinir. Ludwig Wittgenstein'ın Felsefi Soruşturmalar adlı eserindeki önermelerinden ilham alarak dilbilimsel anlama şüphecilikle yaklaştı. Wittgenstein ve dilbilim hakkında yayınları vardır.

<span class="mw-page-title-main">Doğruluk ve kesinlik</span> bir niceliğin ölçüm değerinin asıl değerine olan yakınlık derecesi

Mühendislik, endüstri ve istatistikte, bir ölçüm sisteminin doğruluğu, bir niceliğin ölçüm değerinin asıl (gerçek) değerine olan yakınlık derecesidir. Bir ölçüm sisteminin kesinliği, aynı şartlardaki ölçümlerin aynı sonucu verme derecesidir. Gündelik dilde iki terim eş anlama gelebilmekteyse de bilimsel yöntemde ikisi özellikle ayrı ayrı kullanılımaktadır.

Mantıkta, matematik ve psikoloji gibi alanlarda ancak ve ancak, iki ifade arasındaki iki koşullu mantık bağlacını belirtir. Birbirine bağlı olan iki ifadenin birinin doğruluğu için ötekinin doğru olması gerekmektedir, dolayısıyla ya iki ifade de doğru ya da her ikisi de yanlıştır. Yazılışta, ancak ve ancak'a alternatif olarak Q P için gerekli ve yeterlidir, Q ise P ifadeleri de kullanılır.

Doğruluk tablosu, mantıkta, özellikle Boole cebiri ve Boole fonksiyonları ile ilişkili olarak, fonksiyon değişkenlerinin bütün kombinasyonları için mantıksal ifadenin değerini hesaplamakta kullanılan bir matematiksel tablo.

Mantıkta ve matematikte, bir doğruluk değeri ya da mantıksal değer, bir önermenin doğruluk ile ilişkisini belirleyen bir değerdir.

<span class="mw-page-title-main">Mantık bağlacı</span>

Mantıkta, bir bağlaç, iki ya da daha fazla cümleyi, söz dizimi kurallarına uygun olarak bağlayan bir sembol ya da sözcüktür. Bağlaç ile oluşturulan bileşik cümle sadece esas cümlelere bağımlıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yanlışlanabilirlik</span> Bir önermenin yanlışlığının kanıtlanabilme ihtimali

Bir önerme, hipotez ya da teori; özünde yanlış olduğunun kanıtlanabilme ihtimali varsa; yanlışlanabilirdir. Bir yargıyı geçersiz kılacak herhangi bir gözlem yapmak ya da argüman sunmak mümkünse bu yargı yanlışlanabilirdir. Bu anlamda, yanlışlamak ile geçersiz kılmak eş anlamlıdır. Bilimsel bir önerme yanlışlanabilme özelliği barındırır. Yanlışlanabilirlik ilkesi, bilim ile bilim dışı olanı, bilgi ile inancı ayırmak için kullanılır.

Mantıkta, bir cümle sonlu sayıda terimden oluşan bir ifadedir. En yaygın şekliyle ayrılma ile bağlanmış bir cümlenin içindeki terimlerden herhangi biri doğru olduğunda cümle de doğrudur. Çok yaygın olmayan birleşme ile bağlanmış bir cümlenin doğru olması için içerdiği terimlerin hepsi doğru olmalıdır. Kullanılan bağlaca göre, bir cümle sonlu terimlerin ayrışımı ya da sonlu terimlerin birleşimi olarak tanımlanır. Mantık cümleleri, terimleri için, genellikle aşağıdaki şekilde ifade edilir:

<span class="mw-page-title-main">Tümleme (mantık)</span>

Mantıkta, tümleme ya da değilleme verilen bir önermesini " değil" önermesine dönüştüren bir işlemdir. Bu yeni önerme doğru olduğunda yanlış, yanlış olduğunda doğru değerine sahip olur. Dolayısıyla, tümleme birli bir mantık bağlacıdır.

Felsefi çalışmaların gelişmesi sürecinde on dokuzuncu yüzyılda sembolik mantık ile yürüyen mantık, yirminci yüzyılda matematiksel mantıkla devam ederken, geleneksel olarak basit mantığın ötesine geçiyorsa, mantığın bir parçası olarak değil de felsefi mantık veya mantık felsefesi olarak değerlendirildi.

Transistör-transistör mantığı (TTL), iki kutuplu bağlantı transistörlerinden oluşturulmuş bir mantık ailesidir. Adı, transistörlerin direnç-transistör mantığı (RTL) veya diyot-transistör mantığının (DTL) aksine hem mantık işlevini hem de yükseltme işlevini yerine getirdiğini belirtir.

Mantıkta, doğru olumlu doğruluk değerine sahip olma durumudur. Tümleyeni doğru ile birlikte, doğruluk fonksiyonlu önermeler mantığında kullanılan iki doğruluk değerinden biridir. Doğrunun yaygın gösterimleri 1 ve T sembolüdür (⊤).