İçeriğe atla

Yan etki

Tıp, veteriner tıp ve eczacılıkta yan etki, ilaçla tedavi sırasında ilacın ya da herhangi bir tıbbî müdahalenin (ör: Ameliyat) zararlı ve istenmeyen etkisidir. Tedavi için uygulanan ilacın veya yöntemin kullanım amacı dışında sebep olduğu olumsuz etki de denilebilir. Genellikler ilaç yan etkisi için kullanılır.[1]

Çeşitli tedavi yöntemleri ile ilişkilendirilen örnek yan etkiler

Mide bulantısı ve kusma daha çok oral yoldan alınan ilaçlarda görülür.

Enflamasyon genellikle ameliyat olunan bölgede iyileşme süreci esnasında gözlenir ve ameliyat sonrası enfeksiyon kaynaklı oluşur.

Deri döküntüsü ve kızarıklık genellikle merhem ve krem benzeri ilaçlardan kaynaklanır.

Yan etkilerin çoğu toksik etkilerdir.[2] Ameliyatta yan etkiye örnek olarak üzerinde çalışılan bölgenin ameliyattan sonra yangılanması verilebilir.

Ayrıca bakınız


Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "TDK Güncel Türkçe Sözlük". Erişim tarihi: 10 Aralık 2009. []
  2. ^ İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı. "Prof. Dr. Gökhan Akkan'ın ders notları" (PDF). Erişim tarihi: 10 Aralık 2009. []

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Tıp</span> hastalıkların teşhisi, tedavisi ve önlenmesi için çalışma alanı

Tıp, bir hastaya bakma, teşhis, prognoz, önleme, tedavi, yaralanma veya hastalıklarının palyasyonunu yönetme ve sağlığını geliştirme bilimi ve uygulamasıdır. Tıp, hastalıkların önlenmesi ve tedavisi yoluyla sağlığı korumak ve iyileştirmek için geliştirilen çeşitli sağlık uygulamalarını kapsar. Çağdaş tıp, yaralanma ve hastalıkları teşhis etmek, tedavi etmek ve önlemek için biyomedikal bilimleri, biyomedikal araştırmaları, genetiği ve tıbbi teknolojiyi, tipik olarak farmasötikler veya cerrahi yoluyla, ancak aynı zamanda psikoterapi, harici ateller ve traksiyon, tıbbi cihazlar, biyolojikler ve iyonlaştırıcı radyasyon gibi çeşitli tedaviler yoluyla uygular.

<span class="mw-page-title-main">Farmakoloji</span> İlaçlarla ilgili biyoloji dalı

Farmakoloji ya da eczabilim günümüzdeki anlamıyla canlı organizmadaki ilaç etkilerini ve canlı organizmaya alınan ilaçların yapısını inceleyen bir bilim dalıdır. Yeni sentezlenmiş veya bitkilerden ayrıştırılmış maddelerin etkilerini biyolojik yapısını laboratuvar çalışmaları ile deney hayvanlarında, klinik araştırmalar ile insanlarda inceleyerek ilaç geliştirme çalışmalarına katkı veren bir tıp ve eczacılık bilimidir. Diğer bir deyişle, ilaçların yapımından, kullanıma sunulmasına, ilaçlar ile biyolojik dizgeler arasındaki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır. Farmakoloji, deneyleri ve canlılar üzerindeki araştırmalardan klinik uygulamaya değin uzanan bu karmaşık ve yoğun süreci birçok alt dalı ve yardımcı bilim dalları ile yakından bağlantılı yürütür.

<span class="mw-page-title-main">Kokain</span> Uyuşturucu madde

Kokain veya bilimsel adıyla benzoilmetilekgonin, koka bitkisinin yapraklarından elde edilen kristalize tropan bir alkaloid. Kelime "coca"ya "-in" eki getirilmesiyle türetilmiştir. Bu madde merkezî sinir sistemi üzerine uyuşturucu, uyarıcı ve iştahın bastırılması gibi etkiler yapar. Özellikle dopamin, noradrenalin ve serotonin geri-alınım engelleyicisidir ve bu yollarla mezolimbik yolu etkileyerek bağımlılık yapmaktadır. Yine de özellikle bölgesel anestezide, çocuklarda bile, göz, burun ve boğaz ameliyatlarında kullanılan bir ilaç olmuştur. Günümüzde ise yerini daha az yan etkisi olan prokain (novokain) gibi ilaçlar almıştır. Prokain kokainden oldukça daha az zehirli olup, bağımlılık etkisi daha düşüktür.

<span class="mw-page-title-main">İlaç</span> bir sayrılığı iyi etmek ya da önlemek için türlü yollarla kullanılan madde

İlaç ya da em, canlı hücre üzerinde oluşturduğu etki ile bir hastalığın tanısını, iyileştirilmesi veya semptomlarının azaltılması amacıyla tedavisini veya bu hastalıktan korunmayı mümkün kılan, canlılara değişik uygulama yöntemleri ile verilen doğal, yarı sentetik veya sentetik kimyasal preparatlardır. İlaçların tüketimi inhalasyon, enjeksiyon, sigara içme, yutma, derideki bir yama yoluyla emilim, fitil veya dil altında çözünme yoluyla olabilir. Ticari ilaçlar ilaç firmaları tarafından üretilir ve genellikle patentlidir. Etken maddesinin patent süresi dolmuş ve birden çok firmanın üretebildiği ilaçlara ise jenerik ilaçlar denir. İlaçlar uygulama yoluna, kimyasal özelliklerine ve etkilediği biyolojik sistemlere göre sınırlandırılabilir. Daha güvenilir ve geniş kullanım alanına sahip sınıflandırma sistemi ise Anatomical Therapeutic Chemical Classification Systemdir.

<span class="mw-page-title-main">Epilepsi</span> beyin içinde bulunan sinir hücrelerinin olağan dışı bir elektro-kimyasal boşalma yapması sonucu ortaya çıkan sinirsel bozukluk

Epilepsi ya da sara, beyin içinde bulunan sinir hücrelerinin olağan dışı bir elektro-kimyasal boşalma yapması sonucu ortaya çıkan sinirsel bozukluktur. Beynin normal faaliyetlerini sürdürmesini sağlayan elektriğin, aşırı ve kontrolsüz yayılımı sonucu oluşur. Sıklıkla geçici bilinç kaybına neden olur. Epilepsi nöbetleri farklı şekillerde ortaya çıkar. Bazı nöbetlerden önce korku hissi gibi olağan dışı algılamalar ortaya çıkarken, bazı nöbetlerde kişinin ağzı köpürebilir veya kişi yere düşebilir. Bu da kemik kırılması dâhil bazı fiziksel yaralanmalara sebep olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Eczacılık</span>

Eczacılık; hastalık teşhisi, önlenmesi, tedavi edilmesi ve semptomların azaltılmasında kullanılan her türlü madde ve ilacın; keşfi, üretimi, geliştirilmesi, imha edilmesi, güvenli ve etkin kullanımı ve kontrolü ile ilgilenen, tıp bilimini kimya ile ilişkilendiren klinik sağlık bilimidir. Eczacılığın uygulanması; ilaçlar ve ilaçların etki mekanizmaları, yan etkileri, etkileşimleri, vücuttaki hareketleri ve toksisitesi konularında üst düzey bilgi sahibi olmayı gerektirir. Aynı zamanda tedavi süreçlerinin ve patolojik süreçlerin anlaşılması konularında da yetkinlik gerektirir. Klinik eczacılık gibi eczacılığın bazı uzmanlık dalları da, tıbbi verilerin ve laboratuvar verilerinin değerlendirilmesi hakkında bilgi sahibi olmak gibi başka nitelikler gerektirir.

Alternatif tıp, biyolojik akla yakınlık, test edilebilirlik, tekrarlanabilirlik veya klinik deneylerden elde edilen kanıtlara sahip olmamasına rağmen tıbbın iyileştirici etkilerini elde etmeyi amaçlayan uygulamalara verilen isimdir. Alternatif terapiler tıp biliminin ve bilimsel yöntemin dışındadır ve tanıklık, anekdot, din, gelenek, hurafe, doğaüstü enerjiler, sözde bilim, propaganda, dolandırıcılık veya diğer bilim dışı kaynaklar gibi akıl yürütmedeki hatalara dayanır. Sıklıkla kullanılan terimler New Age tıbbı, sözde tıp, holistik tıp, alışılmışın dışında tıp, marjinal tıp ve şarlatanlıktan az farkla geleneksel olmayan tıptır.

<span class="mw-page-title-main">Amfetamin</span> Merkezi sinir sistemi uyarıcısı

Amfetamin (alfa-metil-fenetilamin) narkolepsi ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu dahil çeşitli bozuklukların tedavisinde, kilo kontrolünde, iştah azaltıcı olarak kullanılan sentetik bir uyarıcıdır (stimülan). Özellikle DEHB tedavisinde ilaç olarak yaygın kullanımları sebebiyle rahatlıkla elde edilebilir. Bu sebeple yasa dışı olarak en sık kullanılan uyarıcı maddelerden biridir. Yan etki olarak şizofreni benzeri psikozlara neden olur. Yaklaşık 20 günlük kullanım sonunda tolerans gelişir. Zayıf olarak MAO enzimini de inhibe ettiğinden MAO inhibitörleri ve SSRI'lar ile beraber kullanılırsa serotonin sendromuna sebep olabilir. Bu durum siproheptadin ile tedavi edilebilir. DEHB tedavisinde kullanılan ticari ilaçlardan Dexedrine, Elvanse ve Adderall amfetamin içeren ilaçlar arasında sayılabilir.

Homeopati, bir hastalığın, hastalık belirtilerini sağlam bir insanda ortaya çıkarabilecek maddelerin çok düşük dozlarda hastaya verilmesiyle tedavi edilebileceği inancına dayanan sözdebilimsel bir alternatif tıp yöntemidir.

<span class="mw-page-title-main">Sabuncuoğlu Şerefeddin</span> Türk hekim ve cerrah

Sabuncuoğlu Şerefeddin Osmanlı döneminde tıp alanında önemli eserler vermiş Türk hekim ve cerrah. İlk Türkçe cerrahi eserin sahibidir.

<span class="mw-page-title-main">Diklofenak</span>

Diklofenak enflamasyonu azaltmak ve ağrıyı dindirmek için artrit ve akut sakatlanmalarda kullanılan bir non steroidal antiinflamatuar ilaçtır. Âdet sancısı ve ağrılı âdet görmede de kullanılır. Diklofenak en güçlü analjezik etkiye sahip narkotik olmayan bir ağrı kesicidir.

<span class="mw-page-title-main">Morfin</span> narkotik analjezik

Morfin, çok etkili bir opiat ağrı kesici ilaç etken maddesidir, opioidlerin tipik aktif maddesidir ve bu grubun prototipidir. Ham afyonda %10-12 oranında mevcuttur. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.

Methadon, tıpta doktor kontrolünde, kronik ağrıların yönetiminde ağrı kesici olarak ve narkotik bağımlılığı tedavisinde kullanılan bir sentetik opioiddir. 1937'de Almanya'da geliştirilmiştir. Methadonun fizyolojik tesiri her bakımdan morfine benzer. En önemli farkı analjezik tesirinin morfinden fazla, toksik tesirinin, bağımlılık yapma etkisinin ve solunum sistemi üzerine etkisinin morfinden az olmasıdır.Buna rağmen metadonda diğer opiyatlara benzer şekilde istismar potansiyeli taşır. Bu nedenle methadon morfinmanların tedavisinde morfin yerine başlangıçta ilaç olarak verilir. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Altınmühür</span>

Altınmühür, bir bitki türüdür. Hint boyası ve hidrastis olarak da bilinir. Ormanlık alanda yetişen bu çokyıllık bitkinin, parlak sarı, düğümlü kök tabanından, kıl küçüklüğünde kökler büyür. İlkbahar 30 santimetreye ulaşabilen, tabanında sarımsı kahverengi pulları olan, tüylü dik bir gövde verir. Koyu yeşil yaprakları tüylerle kaplı, el biçimli ve damarlıdır. Çicekleri yeşilimsi beyaz, meyveleri ise koyu kırmızı, böğürtlene benzeyen tanelerdir. Ayrıca sinüsleri açmak için kullanılır. Köksapı buruk ve acıdır. Içinde hidrastin, hidrastinin gibi alkaloidler bulunur. Köksapından dokumaları safran rengine boyamakta kullanılan sarı bir sıvı elde edilir. Sabahları görülen mide yanmalarına karşı kullanılır. Ayrıca iştah açıcı özelliklere de sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">İntravenöz tedavi</span> Damar içine verilen ilaç

İntravenöz tedavi veya Damar içi tedavi, herhangi bir sıvı, ilaç veya besin kaynağının doğrudan kişinin damarına uygulayan tıbbi bir tekniktir. Damar içi tedavi özellikle rehidrasyon veya bireyin akli denge kaybı gibi herhangi bir sebepten ötürü, ağızdan sıvı veya yiyecek alamaması durumunda sıkça kullanılan bir yöntemdir. Ayrıyeten elektrolit dengesizliğini düzeltmek veya ilaç, kan bağışı ve elektrolit gibi tedavileri uygulamak için de kullanılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Lenf ödemi</span>

Lenfödem, lenf yollarının daralması ya da tıkanması sonucunda drene olması gereken sıvı taşınamazsa doku aralıklarına birikir ve lenfödem oluşur. Lenf akımının normal debisi o bölgenin fiz­yolojik doku aktivitesine ve venöz basınç değişikliklerine bağlı olarak belirlenir. Lenf sıvısı proteinlerden çok zengindir. Bu nedenle intersellüler sıvının kolloidal osmotik basıncı hızla artar ve ödem giderek güçlenir. Parmakla basıldığında iz bırakır. İnatçı ve yineleyen ödemlerde dokuda fibrozis oluşur.

<span class="mw-page-title-main">İyatrojenez</span> Herhangi bir tıbbi faaliyetin zarara yol açması

Iatrogenesis, sağlık meslek mensupları gibi hareket eden ya da sağlık için yararlı olduğunu savunduğu ürün veya hizmet tanıtımı üstlenen bir veya daha fazla kişinin herhangi bir faaliyetinden kaynaklanan, etkilenen kişide desteklemeyen etkiler oluşturan olgulardır.

<span class="mw-page-title-main">İlaç yan etkisi</span> Tıbbi müstahzarların istenmeyen etkileri

İlaç yan etkisi (İYE), kişinin aldığı bir ilaçtan ötürü bir zarar görmesi. Tek doz ya da daha uzun kullanımlarda ya da iki veya daha fazla ilacın beraber kullanımından olayı oluşabilir. Bu ifade yan etki ifadesinden farklıdır, yan etkiler bazen faydalı etkiler de olabilir. İlaç yan etkisi çalışmaları, farmakovijilans ile bağlantılıdır. Olumsuz ilaç olayları, bir ilaç alındığında meydana gelen, yaralanma nedeni olarak tanımlansın veya tanımlanmasın herhangi bir zararı ifade eder. İlaç yan etkisi, olumsuz ilaç olaylarının nedensel ilişki gösterebilen özel bir tipidir.

<span class="mw-page-title-main">Bizans İmparatorluğu'nda tıp</span>

Bizans tıbbı, Bizans İmparatorluğu'nun yaklaşık MS 400 ile MS 1453 arası yaygın tıbbi uygulamalarını kapsar. Bizans tıbbı, Greko-Romen öncülleri tarafından geliştirilen bilgi temeli üzerine inşa edilmesiyle dikkate değerdir. Bizans tıbbı, antik çağlardan kalma tıbbi uygulamaları koruyarak İslam tıbbını etkiledi ve Rönesans döneminde Batı'nın tıbbın yeniden doğuşunu destekledi.

Advers etki, bir ilaçtan veya ameliyat gibi başka bir müdahaleden kaynaklanan istenmeyen zararlı bir etkidir. Advers etki, ana veya terapötik bir etkiye ikincil olarak değerlendirildiğinde "yan etki" olarak adlandırılabilir. Komplikasyon terimi advers etkiye benzer, ancak ikincisi tipik olarak farmakolojik bağlamlarda veya olumsuz etki beklendiğinde veya yaygın olduğunda kullanılır. Olumsuz etki uygun olmayan veya yanlış bir dozaj veya prosedürden kaynaklanıyorsa, bu bir advers etki değil tıbbi hata olarak adlandırılır. Advers etkiler bazen "iyatrojenik" olarak adlandırılır çünkü bunlar bir doktor/tedavi tarafından oluşturulur. Bazı advers etkiler sadece bir tedaviye başlarken, tedaviyi arttırırken veya tedaviyi keserken ortaya çıkar. Advers etkilere plasebo tedavileri de neden olabilir. Kontrendike olan bir ilacın veya başka bir tıbbi müdahalenin kullanılması advers etki riskini artırabilir. Advers etkiler bir hastalığın veya prosedürün komplikasyonlarına neden olabilir ve prognozunu olumsuz etkileyebilir. Ayrıca bir tedavi rejimine uyulmamasına da yol açabilirler. Tıbbi tedavinin advers etkileri, dünya genelinde 1990 yılında 94.000 ölümle sonuçlanırken 2013 yılında 142.000 ölüme yol açmıştır.