
Zehirlenme, kimyasal bir maddenin canlı organizma üzerindeki patolojik etkisidir. Görece küçük miktarlarda kimyasal ya da biyokimyasal etki gösteren zehir, süresi ve ağırlığı değişebilen bir hastalık haline ya da ölüme yol açar. Adli tıp uzmanları, zehirlenme olgularını 3 orijine ayırarak inceler:
- Kaza
- İntihar
- Cinayet

Boğaz, kafatası alt kısmından başlayıp alt gırtlak kıkırdağı hizasında yemek borusu ile birleşen, duvarlarını kasların teşkil ettiği sindirim sisteminin ağızdan sonraki ikinci ünitesi.

Şarbon, antraks veya anthrax; Bacillus anthracis adlı bakteri nedeniyle oluşan zoonotik karakterde bulaşıcı bir hastalık.
Toksinler ya da ağılar, mikroorganizmaların salgıladıkları birtakım zehirli maddelerdir. Toksinler iki grupta toplanırlar:
- Ekzotoksinler
- Endotoksinler
Deri veremi, Mycobacterium tuberculosis'in (Koch basili), seyrek olarak Mycobacterium bovis'in, nadiren de BCG aşısının neden olduğu müzmin, progressif, bildirimi zorunlu bir hastalıktır.

İnsan sindirim sistemi, gastrointestinal kanal ile dil, tükürük bezleri, pankreas, karaciğer ve safra kesesi gibi sindirime yardımcı organlardan oluşur. Sindirim, yiyeceklerin giderek daha küçük parçalara ayrılması ve bu parçaların vücut tarafından emilmesi ve kullanılmasına kadar süren bir süreçtir. Sindirim süreci üç aşamadan oluşur: sefalik faz, gastrik fazı ve intestinal fazı.

Botulizm veya botulismus, Clostridium botulinum bakterisinin ürettiği toksinden kaynaklanan bir zehirlenme türü. Çoğunlukla, evde hazırlanmış ve uygun şekilde sterilize edilmemiş konservelerden kaynaklanır. Bununla birlikte açık yaralardan da enfeksiyon kapılabilir. C. botulinum bakterisi toprak altında oksijensiz ortamda yaşar ve ısıya dayanıklı sporlar üretir. Sporların tamamen yokedilmesi için, gıdaların en az 120 °C sıcaklıkta kaynatılması gerekir ki bu sıcaklığa ancak düdüklü tencerede veya endüstriyel ocaklarda ulaşılır. Normal tencerede kaynatma yeterince güvenli değildir. Ancak, konservede üreyen bakterilerin ürettiği zehir ısıya çok dayanıklı değildir ve gıdalar yemeden önce en az 2 dakika 70 °C sıcaklıkta pişirilirse toksinler tamamen yokolur.

Belsoğukluğu (Gonore), Neisseria gonorrhoeae bakterisinin neden olduğu, özellikle döl ve idrar yollarını etkileyen, cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır. Cinsel yolla bulaşan hastalıkların ikinci en bulaşıcı olanıdır; ilk sırayı klamidya enfeksiyonu alır.

Clostridium tetani yaygın bir toprak bakterisi ve tetanos etkenidir. Clostridium tetani'nin vejetatif hücreleri genellikle çubuk şeklinde ve 2,5 μm uzunluğundadır, ancak sporları oluştururken genişler ve tenis raketi veya baget şeklinde olurlar. C. tetani sporları son derece dayanıklıdır ve küresel olarak toprakta veya hayvanların gastrointestinal sisteminde bulunabilir. Bir yaraya aşılanırsa, C. tetani büyüyebilir ve motor nöronlara müdahale ederek tetanosa neden olan güçlü bir toksin olan tetanospazmin üretebilir. Toksinin etkisi, dünya çapında çocuklara sıklıkla uygulanan tetanos toksoid aşıları ile önlenebilir.

Bacillus anthracis ; Bacillaceae familyasına ait olup çubuk veya çomak (basil) şeklinde, gram-pozitif, kapsüllü, aerob ve fakültatif anaerob, hareketsiz ve sporla çoğalan bir bakteri cinsidir. Kapsül yapısının poli-D-Glutamik asit olması bacillus antracis'i diğer kapsüllü bakterilerden ayırır.

Sığır vebası, viral bir sığır hastalığı. Son derece ölümcül ve bulaşıcı bir hastalıktır. Hayvanlarda sindirim kanalı mukozasında şiddetli ülseratif ve hemorajik lezyonlarla karakterizedir.

Peste des petits ruminants, PPR, Ovine rinderpest, Pneumoenteritis comlex veya küçük ruminant vebası. Viral bir koyun-keçi hastalığıdır. Bu hastalık koyun ve keçilerin yüksek ateş, gözyaşı ve burun akıntısı, ağız lezyonları, sindirim sistemi mukozasında hemoraji, gastroenteritis, ishal, öksürük, bronco-pneumoni semptomları ile karakterize, mortalite ve morbitide oranı yüksek viral bir hastalıktır.
Omasum konstipasyonu, geviş getiren hayvanlarda ön midelerde omasum'a (kırkbayır) gelen içeriğin, suyunun çekilmesi sonucu omasum lamelleri arasında sıkışıp kalması, sertleşmesi ve normal sindirim kanalı yolunu izleyememesi sonucu gelişen ciddi bir indigesyon'dur. Ölümle dahî sonuçlanabilir.

Atların tromboembolik sancısı. Atlarda ciddi düzeyde sancı ile seyreden bir sendromdur. Etken Strongylus vulgaris adında bir nematoddur. Sancıya söz konusu parazitin larvalarının Arteria mesenterica cranialis adlı arter'deki göçlerinden kaynaklanan tromboz ve nihayetinde gelişen emboli neden olur.
Toksemi (toxemia), vücutta mikroorganizmaların aktiviteleri sonucu oluşan, gıdalarla mikrobiyel aktivite sonucu oluşan veya kimyasal madde özelliğinde herhangi bir maddenin vücuda değişik yollarla katılması sonucu meydana gelen bir zehirlenme tablosudur. Söz konusu toksin maddeler kan dolaşımına geçerek sistemik bir etki oluşturur.
Sweet sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. Özellikle çocukluk yaşlarında başlayan ateşlenme atakları ve deri bulgularıyla karakterize bir tablodur.
Fiziksel nedenlere bağlı stomatitler ağız mukozasında ısı değişikliklerinin (termal) ya da elektrik akımının neden olduğu yanıklar ile mekanik travmaların yol açtığı yangılardır.

Tüberküloz stomatiti, Mycobacterium tuberculosis olarak tanımlanan bakterinin neden olduğu tüberküloz hastalığının ağız mukozasındaki lezyonlarıdır. Günümüzde anti-tüberküloz ilaçlara dirençli mikobakteri türlerinin ortaya çıkması, AIDS ve beslenme bozukluğu gibi vücut direncini kıran risk faktörlerinin etkisiyle yeni hasta sayısında artışlar görülmektedir.

Mukor, doğada çürüyen bitkilerde ve ekmek küfünün içeriğinde bulunan normalde hastalık yapamayan (saprofit) fakat vücut direncinin bozulduğu durumlarda hastalık yapan (çıkarcı) bir maya mantarıdır. Burun ve üst solunum yollarının nekrozlu-ülserli lezyonlarının en önemli nedenlerinden biridir. Özellikle ketoasidozlu diabet hastalarında, nötropenisi olanlarda, deri yaralarının oluştuğu travmalarda ve eroin bağımlılarında önemlidir. Lenfomalar, karaciğer sirozu, böbrek yetmezliği, geniş yanıklar, beslenme bozuklukları ve organ transplantasyonları başlıca risk faktörleridir. Organizmaya sindirim ya da solunum yoluyla giren etken, özellikle üst solunum yollarında yerleşir. Burun mukozasından paranazal sinüslere ve elmacık kemiğine doğru genişleyen nekrotik lezyonlar oluşur; damak delinmesi (perforasyon) ile ağız boşluğuna açılabilir. Yukarıya doğru gelişen enfeksiyon göz yuvasına (orbita) ve beyine ulaşabilir, kafadaki sinirleri etkileyebilir, beyindeki büyük toplardamar olan kavernöz sinüs’te tromboz gelişebilir. Aspergillus gibi atardamar çeperlerinin içine girerek yerel arterit oluşturabilen mantarların başında gelir. Beyin damarlarının çeperlerine girerek tromboza ve beyin infarktlarına yol açar; felçler, konuşma bozuklukları (afazi) ve epileptiform nöbetler görülür. Rinoserebral mukor'un prognozu kötüdür.

Gazlı kangren, dokuda gaz oluşumu ile seyreden bakteriyel bir enfeksiyonun neden olduğu kangren türüdür. Bu ölümcül kangren formuna genellikle Clostridium perfringens bakterisi neden olur. Amerika Birleşik Devletleri'nde yılda yaklaşık 1.000 gazlı kangren vakası bildirilmektedir.