İçeriğe atla

Yalancı ayak

Hücre çıkıntıları görülen bir hücre

Yalancı ayak veya psödopod (İngilizce: pseudopod); akyuvar ve amip gibi bir hücreli canlılar ile fagositoz yapabilen hücrelerde hareketi veya beslenmeyi sağlayan hücre çıkıntılarına verilen addır. Yalancı ayaklar mikrotübüllerin ve filamentlerin desteği ile oluşur. Yalancı ayaklar kimi hücrelerde beslenme ve hareket işlevi dışında avcılık faaliyetinde de görev alır. Örneğin, bağışıklık hücreleri vücuda girmiş zararlı bakteri ve virüsleri bu özellik aracılığı ile yakalamaktadır. Yalancı ayak, hücre zarının dış yüzeyinde bulunan çeşitli almaçların dış maddeler ile etkileşmesi sonucunda hücreyi uyarması ile oluşur.

Yalancı ayaklar 4 çeşittir:

  • Lopopod, amiplerde görülür; lob şeklindedir, hem ektoplazma hem de endoplazma içerir.
  • Filopod, amiplerde görülür; iplik şeklindedir ve sadece ektoplazma içerir.
  • Retikülopod, foraminiferlerde görülür; ağ şeklindedir ve sadece ektoplazma içerir.
  • Aksopod, güneş hayvancıkları(heliozoa)'nda görülür; iğne şekillidir ve mikrotübül içerir.[1]

Kaynakça

  1. ^ ŞAKAR, Süleyman. "PROTOZOALAR" (PDF). ÇEVRE MİKROBİYOLOJİSİ -I DERS NOTLARI. 12 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ağustos 2014. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sitoplazma</span> hücre organeli

Sitoplazma, yarı sıvı matriks olup, plazma zarı ile nükleus arasını doldurur. Sitoplazma organeller ve bunların içinde yer aldığı koyu kıvamlı sıvı kısımdan (sitozol) oluşur. Bu sıvı kısmın içeriğini enzimler, RNA, aminoasitler, nükeotitler gibi yıkım tepkimeleri sonucu oluşan atık ürünler, koenzimler, iyonlar ve büyük oranda su oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Hücre zarı</span> Bir hücrenin içini dış ortamından ayıran biyolojik zar

Hücre zarı ya da hücre membranı, hücrenin dış kısmında bulunan, molekülleri özelliklerine göre hücre içine alan veya dışarı bırakan seçici geçirgen katmandır. Hücre zarı dinamik ve esnek bir yapıya sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Kamçı (biyoloji)</span>

Kamçı ya da Flagellum, ince, uzun ve iplik benzeri organeller olup hücrelerin yüzeyinden çıkar, hareket ve beslenmede kullanılır. Aynı zamanda akıcı madde ve tanecik nakline yararlar.

<span class="mw-page-title-main">Sentriyol</span> Alglerde bulunan organel

Sentriyol, varil biçimindeki hücre organelleridir. Ökaryotik hücrelerin çoğunda bulunsalar da damarlı bitkilerde ve mantarlarda bulunmazlar. Nöron, olgun yumurta, çizgili kas hücresi hücrelerinde de yokturlar. Alglerde görülürler.

<span class="mw-page-title-main">Protistler</span> bitki, hayvan ve mantar olmayan tüm ökaryotlar

Protistler, ayrışık (heterojen) bir canlı grubudur ve hayvan, bitki ya da mantar olarak değerlendirilemeyen ökaryot canlılardan oluşur. Protistler bilimsel sınıflandırma açısından âlem olarak değerlendirilse de tek soylu (monophyletic) değil, kısmi soylu (paraphyletic) bir gruptur. Protistler içinde değerlendirilen canlıların da görece basit yapılı ya da ileri düzeyde özelleşmiş dokuları olmayan olmak dışında ortak özellikleri pek yoktur.

Örtü epitelinde, epitel hücreleri sıkıca yan yana gelerek düzgün ve devamlı bir tabaka oluştururlar. Hücreler arası aralık oldukça dardır. Üst yüzeyleri ile vücudun bir iç boşluğuna ya da dış yüzeyine bakarlar. Alt yüzü ile bazal lamina adı verilen bir yapı aracılığı ile bağdokusu üzerine otururlar. Örtü epiteli damarsız bir doku olup, üzerine oturduğu bağdokusu içindeki damarlardan bazal lamina aracılığıyla, difüzyon yoluyla beslenir. Böylece bir dışa bakan yüzü bir de bazal laminaya oturan karşı yüzü ile bu dokunun hücrelerinde bir kutuplaşma söz konusudur. Epitel hücrelerinin fonksiyonlarını gerçekleştirdikleri serbest üst yüzeylerine apikal yüz ya da apikal kutup adı verilir. Beslenmesinin sağlandığı bağ dokusu üzerine oturduğu yüzeylerine ise bazal yüz ya da bazal kutup adı verilir. Bütün örtü epiteli türleri, hatta dış salgı bezi hücreleri bir bazal lamina üzerine oturur. Bazal lamina kesitlerinde özel tekniklerle ince bir çizgi şeklinde beliren tabakadır. İki katman olarak görülür. Bknz: Bazal lamina

Epitel doku, Epitelyum ya da Örtü doku, vücudun iç ve dış yüzeyini örten, araları çok sıkı olan epitel hücrelerinden oluşmuş, altlarında bazal lamina denilen bir tabaka bulunduran, özelleşmiş bir dokudur.

<span class="mw-page-title-main">İnsan vücudu</span> fiziksel ve kimyasal yapılardan oluşan sistemler bütünü

İnsan vücudu bir insanın tüm yapısıdır. Birlikte dokular ve ardından organları ve sonra organ sistemlerini oluşturan birçok farklı hücre türünden oluşur. Bunlar insan vücudunun homeostazisini ve canlılığını sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Mitoz</span> Üreme yolu

Mitoz ya da mitoz bölünme, ana hücrenin sitoplazmasının eşlendikten sonra bölünerek iki yeni ve ana hücreyle aynı genetik yapıya sahip hücrelerin oluştuğu bölünme çeşidine denir. Çok hücreli canlılarda büyüme gelişme ve yaraların onarılmasını, tek hücreli canlılarda üremeyi sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Kökbacaklılar</span>

Rhizopoda ya da Sarcodina; tekhücreli heterotrof canlılardır. Büyük çoğunluğu kamçılılardan köken alır, bazı gelişim aşamalarında kamçı bulundururlar. Hareket organeli yalancı ayaklar (pseudopod)lardır. Kamçılılara ve sillilere göre daha az organel taşıdıkları için daha ilkel yapıdadırlar. Vücutlarının üzerinde "pelikula" denen örtü yoktur. Bazılarında kabuk görülür. Çoğalmaları eşeyli ya da eşeysizdir. Yaklaşık 11.500 yaşayan türü ve 33.000 kadar da fosil türü bulunan Protista aleminin bir sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Protozoa</span> tek hücreli ökaryotik organizmalar takımı

Protozoa ya da tek hücreliler, genellikle mikroskobik, bir hücreli ve ökaryotik canlıları içeren bir Protista alt âlemidir.

<span class="mw-page-title-main">Işınlılar</span>

Işınlılar ya da Radiolaria; ameböid hareket eden Protozoa altaleminin bir sınıfı ya da Protista aleminin bir şubesidir.

<span class="mw-page-title-main">Mikrotübül</span> Hücre iskeletinin bir parçasını oluşturan tubülin polimeri

Mikrotübüller, hücre iskeletini oluşturan yapılardan olup, reseptörleri tutarlar veya serbest bırakırlar. Protein yapıda olup, uzun, içi boş silindirik yapılardır.

<span class="mw-page-title-main">Endositoz</span> Genellikle makromoleküllerin hücre içine alınma şekli

Endositoz, hücrelerin zarlarından geçemeyecek büyüklükteki maddelerin içeri alınma şekli. Enerji gerektiren bir alınımdır. Bakteri ve mantar hücrelerinde hücre duvarı endositozu engeller. Monomerler, hücre zarından geçebilir. Ancak polimer maddeler hücre zarından geçemeyecek kadar büyüktür. Bu maddeleri içeri alırken hücre endositoz yapar. Polimer maddelere örnek olarak nişasta, glikojen ve protein verilebilir. Temelde endositoz iki ana başlıktan oluşur. Bunlar fagositoz ve pinositozdur.

<span class="mw-page-title-main">Bazal cisimcik</span>

Bazal cisimcik sentriyolden ve kısa silindirik mikrotübül diziliminden oluşmuş bir organeldir. Ökaryotik undulipodyumların taban temellerinde bulunur ve aksonem mikrotübüllerinin büyümesinde çekirdek bölge görevi yapar. Bazal cisimciklerin kaynağı olan sentriyoller, mikrotübülleri sentrozom içine sabitleyen bir çeşit mikrotübül organizasyon merkezi (MTOM) olan proteinler için tutunma bölgesi olarak görev yapar. Bu mikrotübüller, birçok ökaryotik hücredeki veziküllerin ve organellerin yapısal stabilitesini ve hareketinin kolaylaştırılmasını sağlar. Ancak bazal cisimcikler özellikle hücreden dışa doğru uzayan siller ve kamçılar için kök görevi görür.

Ara filament ya da Ara flament mikroflamentlerden daha kalın, mikrotübüllerden daha ince olan bir hücre iskeleti elemanı. Farklı tipteki protein iplik yapılarının birbiri üzerine sarılmasıyla oluşur. En kararlı hücre iskelet elemanıdır. Hücre şeklini korur ve hücre içi yapıları sabitler. Keratin yapılı ara flamentler deri hücreleri arasında bağ kurarak dokunun dış etkenlere karşı dayanıklılığını arttırır. Keratin, saç, tırnak gibi yapılarda bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Tüp ayak</span>

Tüp ayak, derisidikenlilerin alt ya da oral yüzünde kolları altında bulunan çok sayıda tüp şeklinde uzantıdır. Tüp ayaklar, aralarında denizyıldızı, denizkestanesi ve denizhıyarı gibi omurgasızların bulunduğu derisidikenlilerin hareket etmek ve beslenmek için kullandığı ambulakral sistemin bir parçasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Aksonem</span>

Eksenel filament olarak da adlandırılan bir aksonem, bir siliyer veya kamçının çekirdeğini oluşturan mikrotübül bazlı hücre iskeleti yapısıdır. Kirpikler ve flagella, hareketlilik sağlamak için birçok hücre, organizma ve mikroorganizmada bulunmaktadır. Aksonem, bu organellerin "iskeleti" olarak hizmet eder, hem yapıya destek verir hem de bazı durumlarda bükülme yeteneği sağlamaktadır. Kirpikler ve flagella arasında işlev ve uzunluk ayrımları yapılabilse de, aksonemin iç yapısı her ikisinde de ortaktır.

Amipsi hareket veya ameboid hareket veya abeboik hareket, amip, cıvık mantar, akyuvar, sarkom veya bağ dokudan gelişen kanser hücreleri gibi bir hücreli canlıların yalancı ayak adı verilen çıkıntıları ile oluşan bir tür harekettir. Bu çıkıntılar geçicidir. Amipsi hareketteki ana etkenlerden birisi, hareketin oluşabilmesi için sert bir yüzeyin bulunmasıdır. Hareket yeterli sertlikteki bu yüzeylerin desteği ile oluşur. Hücre çıkıntısının birisi yani yalancı ayağın birisi bu sert yüzeye tutunur, hücreye bir dayanak birimi oluşturur. Bu yapışmanın ardından başka yalancı ayak uzantıları varılmak istenen yöne doğru uzanıp sert tabana tutunur. Hareketin doğrultusu yalancı ayağın oluştuğu yöne doğru sürünme biçimindedir. Amipsi hareket, aktin ve miyozin filamentlerinin birbirleriyle etkileşimleri sonucu sağlanmaktadır. Sıcaklığın yükselişi ile birlikte kımıltılar çabuklaşır. Amipsi hareket; yalnızca ilerleme, tutunma davranışını ile kısıtlı kalmayıp katı besin alımı(fagositoz) işleminin de yapılmasını sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Filopod</span>

Filopod ; iplik şekilli olan ve uca doğru incelen, hareket edebilen hücrelerde bulunan bir yalancı ayak türüdür. Lamellipodların sınırları dışına uzanmış kesimidir. Filopodlar yalnızca ektoplazma içerir. Filopodlarda aktinler aktin bağlayıcı proteinler tarafından demetler halinde barındırılır.