İçeriğe atla

Yakir Geron

Yakir Geron
Doğum1813
Edirne
Ölüm11 Şubat 1874
Kudüs
MilliyetYahudi
VatandaşlıkOsmanlı İmparatorluğu
MeslekDin adamı

Yaakov Yakir Geron (d.1813, Edirne - ö.11 Şubat 1874, Kudüs) Edirne ve Kostantiniyye (İstanbul) hahambaşılığı yapmış Yahudi din adamı. Soyadı bazı kaynaklarda Gueron, Gheron veya Ghiron olarak geçmektedir.

Hayatı

Edirne'de 18. ve 19. yüzyıllarda din adamları yetiştirmiş Geron ailesinden olan Yakir Geron 1813 yılında doğmuştur. 1835 yılında henüz 22 yaşında iken Edirne şehrinin hahambaşısı olmuştur. 1846 yılında Edirne'de meydana gelen büyük yangın, Yahudi cemaatine büyük zararlar vermiş, hahambaşı Yakir Geron'un çabasıyla cemaat yeniden ayağa kalkmıştır. Bu başarısı sayesinde hem padişah Abdülmecid'in ilgisini çekmiş, hem de tüm Osmanlı Yahudileri tarafından sevilmiş ve "Rabi Presyado" (Yahudi İspanyolcasında "değerli haham") lakabını almıştır. 1863 yılında padişah Abdülaziz tarafından İstanbul'a çağrılarak İstanbul hahambaşısı olarak görevlendirilmiştir. 1871 yılında görevini bırakarak Kudüs'e yerleşmiş ve 11 Şubat 1874'te hayata veda etmiştir.

İstanbul Hahambaşısı Olarak Yaptıkları

Edirne Hahambaşısı olarak başarısı ve yenilikçi görüşleri İstanbul Hahambaşılığına getirilmesini sağlamıştır. Kendisinden beklenen, 1856 Islahat Fermanı çerçevesinde Rum ve Ermeni millet sisteminde yapılan yeniden yapılandırmanın Yahudi millet sistemine de uyarlanması idi. Göreve gelir gelmez gerekli reformların yapılması için çalışmaya başlamıştır. İstanbul'un çeşitli bölgelerinden 14 temsilciden oluşan bir komite oluşturmuş, başkanlığına da reform taraftarlarının başını çeken, dönemin en varlıklı ve etkili Yahudilerinden Abraham de Kamondo'yu getirmiştir. Bu komite ise yeni düzenlemeleri oluşturmak üzere 12 cemaat yöneticisi ve 4 hahamdan oluşan bir komisyonu görevlendirmiştir. Bu komisyonun ürünü olan yeni düzenleme "Hahamhane Nizamnamesi" olarak bilinmektedir. Padişah tarafından 21 Mart 1865'te onaylanmış ve 3 Mayıs 1865'te Takvim-i Vekayi'de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Düzenlemenin bu kadar çabuk hazırlanmasına memnun olan padişah Yakir Geron'u Mecidiye nişanı ile ödüllendirmiştir.

"Hahamhane Nizamnamesi" ile İstanbul Hahambaşısı idari konularda tüm imparatorluk Yahudilerinin lideri hâline gelirken, dini anlamda sadece İstanbul'da yaşayan Yahudilerin lideri olarak kaldı. Farklı pozisyonlardaki dini liderlerin yetkileri konusunda yaşanan karmaşa, ileriki yıllarda ciddi sorunlara yol açmış, sonuçta Yakir Geron'un 1872 yılında görevini bıkkınlık içerisinde bırakmasının sebeplerinden biri olmuştur. "Hahamhane Nizamnamesi" ile ayrıca, idari konularda hahambaşıya danışmanlık yapmak üzere "Meclis-i Cismani" adında laik bir komite kurulmuştur.

Yakir Geron 1868 yılında, İstanbul'un en önemli Yahudi yerleşim bölgesi olan Hasköy'de yoğunlaşan Hristiyan Protestan misyonerlik faaliyetleriyle mücadeleye girişti. Toplumunu bilinçlendirmek için gazete çıkarılmasını teşvik etti, el ilanları bastırdı. Bununla da yetinmeyip Hasköy'de misyonerlik faaliyetlerini yasaklatmayı başardı.

Üst düzey Osmanlı bürokratlarıyla iyi ilişkiler kurduğu gibi, uluslararası ilişkilere de önem verdi. İstanbul'u ziyaret eden Sırp Prensi 3. Michael Obrenoviç ile Nisan 1867'de, Avusturya İmparatoru Franz Joseph ile Ekim 1867'de ve III. Napoleon'un karısı İmparatoriçe Eugenie ile 7 Ekim 1869'da görüştü.

Yakir Geron'un hahambaşılık dönemi Yahudiler arasında modern görüşleri savunanlar ile muhafazakârlar arasında anlaşmazlıkların yaşandığı bir dönem olmuştur. Anlaşmazlıklar özellikle yeni nizamnamenin uygulanması ve Yahudi olarak kabul edilip edilmeyecekleri tartışılan Karaylar konusunda yaşanmıştır.

Eserleri

1838 yılında Selanik'te basılan "Abir Ya'akob" adlı eserin yazarıdır.

Kaynakça

  • The Jews of the Ottoman Empire and the Turkish Republic, Stanford Shaw (Macmillan, London and New York University Press, 1992)
  • Osmanlı Devleti'nde Hahambaşılık Müessesesi, Hatice Doğan, Gözlem Yayınları, 2003

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Abdülaziz</span> 32. Osmanlı padişahı (1861–1876)

Abdülaziz veya diğer bilinen adıyla Padişah Abdülaziz, 32. Osmanlı padişahı ve 111. İslam halifesidir. II. Mahmud ve Pertevniyal Valide Sultan'ın oğlu, Padişah Abdülmecid'in kardeşidir. Padişah Abdülaziz 25 Haziran 1861 tarihinde kardeşinin ölümü üzerine, 31 yaşında iken tahta geçmiştir. Tahttan indirilip öldürülen son padişahtır.

<span class="mw-page-title-main">Hüseyin Avni Paşa</span> 193. Osmanlı sadrazamı

Hüseyin Avni Paşa, Osmanlı devlet adamı ve asker. Sultan Abdülaziz saltanatında 15 Şubat 1874 - 26 Nisan 1875 tarihleri arasında bir yıl iki ay dokuz gün süreyle sadrazamlık görevinde bulundu. Sultan Abdülaziz'e karşı yapılan darbe sonrası düzenlenen toplantı sırasında toplantıyı basan Kolağası Çerkes Hasan tarafından suikast sonucu öldürüldü.

<span class="mw-page-title-main">Sabatay Sevi</span> 17. yüzyılda Müslüman olmaya zorlanmış Yahudi din adamı ve tarikat lideri

Sabatay Sevi, Yahudi din adamı ve tarikat lideriydi.

<span class="mw-page-title-main">İsak Haleva</span> Türkiye Yahudileri Hahambaşı

İsak Haleva, Türkiye Yahudileri hahambaşıdır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de Yahudilik</span> Türkiyedeki Yahudilerin tarihi

Türkiye'deki Yahudilerin tarihi, Yahudilerin Anadolu'da bulundukları yaklaşık 2400 yılı kapsar. Anadolu'da en az MÖ beşinci yüzyıldan beri Yahudi toplulukları bulunuyordu ve Elhamra Kararnamesi ile 15. yüzyılın sonlarına doğru İspanya'dan sürülen İspanya ve Portekiz Yahudilerinin birçoğu Osmanlı İmparatorluğu'na kabul edildiler ve Osmanlı Yahudilerinin çoğunluğunu oluşturdular. Bugün Türkiye Yahudilerinin büyük çoğunluğu İsrail'de yaşarken günümüz Türkiye'si, yaklaşık 14 bin kişilik bir Yahudi nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">İstanbul'daki sinagoglar listesi</span> Vikimedya liste maddesi

İstanbul'daki sinagoglar, ilk olarak Bizans döneminde şehre gelen Musevilerin dinî gereksinimleri için kurdukları ibadethanelerdir. Kayıtlarda, İstanbul'da ilk sinagoğun MS 318 yılında, bakırcılıkla uğraşan Musevilerin yoğun olarak yaşadığı Halkopratia semtinde inşa edildiği geçmektedir. Bu sinagog, II. Theodosius döneminde kiliseye çevrilse de, şehrin çeşitli noktalarında sinagoglar her dönemde varlığını sürdürmüştür. İstanbul'un 1453 yılında Türkler tarafından ele geçirilmesinin ardından da, Museviler İstanbul'daki varlıklarını sürdürmüşlerdir. Osmanlı İmparatorluğu'nun 1492 yılında İspanya'dan sürgün edilen Musevilere sığınma hakkı vermesiyle, Osmanlı topraklarındaki Musevi nüfusu büyük oranda artmıştır. Türkiye'de cumhuriyet ilan edildikten sonra, ülkenin dört bir yanındaki pek çok Musevi, İstanbul'a yerleşmiştir.

Karaim ya da Karayit bir Yahudi mezhebidir. Karaim terimi İbranice Ba'alei ha-Mikra eşanlamı ile bilinir. Karaimler, Yahudilerin ana din kitabı olan Tora Yazıtları'ndan başka bir kaynak tanımaz, sözel kuralları kendi inancı için bağlayıcı bulmazlar. Yahudiliğin diğer kutsal kitabı olan, ancak sözel gelenek ve kuralların bir derlemesini oluşturan Talmud, Karaimlerce tanınmamaktadır. Tek kaynakları Tevrat olduğundan bazı dinî bayramları farklı biçimde kutlarlar. Bir takım dinî gelenek ve göreneklere özellikle uymadıklarını belirtmelerinden dolayı diğer Yahudilerce ayrıksı bir mezhep olarak görülür.

Türkiye Hahambaşıları listesi 1453 yılındaki İstanbul'un fethinden günümüzden bu yana İstanbul'da görev yapan Türkiye Hahambaşılarının listesidir:

<span class="mw-page-title-main">Kırımçaklar</span>

Kırımçaklar, Türk dili konuşan ve Kırım'da yaşayan Rabbânî Yahudilerdir. Kırım Karayları ile birlikte yaşamışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Kürdistan'daki Yahudilerin tarihi</span>

Kürdistan'daki Yahudiler'in tarihi, eski çağlardan beri İran'ın bir kısmını, Kuzey Irak'ı, Ermenistan'ı, Suriye yaşayan Yahudiler'e denir. Kültürleri ve giyim tarzları Müslüman Kürtler'e benzer. 1940 ve 50'lerde İsrail'e yapılan göçlere kadar kapalı bir toplum olarak yaşadılar.

Parmakkapı Sinagogu, veya Abudara Sinagogu, İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde yer alan bir sinagogdur. Geçmişte Yahudilerin yoğun olarak yaşadığı Hasköy semtinde bulunan ve Sefarad Yahudileri tarafından kurulan sinagogun ne zaman yapıldığı konusunda kesin bir bilgi bulunmamaktadır. 1804 yılında bölgede etkili olan bir mahalle yangınında bu yapının da zarar gördüğü bilinmektedir. Yangın sonrası onarım çalışmaları sırasında Hahambaşılık sinagogunda onarılması için başvuruda bulunmuş; II. Mahmut'un 6 Ekim 1804 tarihli bir fermanıyla yapımın onarımına izin verilmiştir. Onarım çalışmalarında yapı aslına uygun biçimde yeniden yapılmıştır. Yalnızca ahşap olan çatı, onarım sırasında kâgir tonoza çevrilmiştir. Sinagog yıllar içinde cemaatinin azalması nedeniyle kapatılmıştır. 1950'li yıllarda üretim atölyesi olarak kullanılan sinagog, 2017 yılında bir ibadet ile yeniden açılmış ve tadilata girmiştir.

Türkiye Hahambaşılığı, Türkiye sınırları içinde yaşayan Sefarad ve Aşkenaz Musevilerinin dinî önderi Hahambaşı'nın yönettiği kuruma verilen addır. Merkezi Beyoğlu, İstanbul'da bulunmaktadır. Papalık ya da patrikhane gibi ruhani bir makam değildir, zira dünyadaki hahambaşılıklar arasında hiyerarşik bir düzen yoktur. Sayıları 80 dolaylarında olan Karay cemaati Türkiye Hahambaşılığı'nın yetkisini kabul etmemekte ve özerk bir topluluk teşkil etmektedirler.

Uryanizade Ahmed Esad Efendi, Osmanlı padişahı II. Abdülhamid döneminde 1878-1889 yılları arasında 11 yıllık süreyle Osmanlı Devleti'nin şeyhülislamlığı görevini yapmış bir din ve devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Mehmed Akif Paşa</span>

Mehmed Akif Paşa ya da Arnavut Mehmed Akif Paşa ya da Kalkandereli Mehmed Arif Paşa (1822-1893) Osmanlı Devleti'nin son döneminde yüksek derecede çeşitli görevlerde bulunmuş bir devlet adamıydı.

Suriye'deki Yahudileri, ilk çağlardan beri Suriye'de yaşayan Yahudiler ile 1492'de İspanya'dan kovulan Sefaradlar oluşturur. Halep, Şam ve Kamışlı'da asırlar boyunca büyük Yahudi cemaatleri var olmuştur. 20. yüzyılın başlarında Suriye Yahudilerinin büyük bir yüzdesi ABD, Orta ve Güney Amerika ve İsrail'e göç etti. Bugün Suriye'de çok az Yahudi yaşamaktadır. Suriye Yahudilerinin oluşturduğu en büyük cemaat 75.000 kişilik nüfusuyla Brooklyn, New York'tadır.

<span class="mw-page-title-main">Rodos kan iftirası</span> 1840ta Yahudilere atılmış bir suçlama

Rodos kan iftirası, 1840'ta Yahudilere atılmış bir kan iftirasıdır. O dönemde Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı olan Rodos'taki Yunan Ortodokslar, 1840 yılının Şubat ayında kaybolan bir Hristiyan erkek çocuğunu bir ayin esnasında kurban ettikleri gerekçesiyle Yahudileri suçladı.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi</span>

Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi, Osmanlı topraklarında var olan Yahudilerin tarihidir.

<span class="mw-page-title-main">Haim Nahum</span> Osmanlı hahambaşı

Haim Nahum Efendi veya Hayim Nahum, Osmanlı İmparatorluğu'nun son hahambaşısı ve siyasetçidir.

<span class="mw-page-title-main">Nerses Varjabedyan</span> Osmanlı İmparatorluğunda patrik (1837-1884)

II. Nerses Varjabedyan Türkiye Ermenileri 72. patriği. Asıl adı Boğos'tur.

<span class="mw-page-title-main">Hayim Hezekiah Medini</span>

Hayim Hezekiah Medini, on dokuzuncu yüzyılda bir haham bilgindi. Başlıca halaha eseri Sdei Chemed olarak bilinir.