İçeriğe atla

Yahudilerin İngiltere'den Sürülmesi (1290)

Sürgün Fermanı (ing. Edict of Expulsion), İngiltere Kralı I. Edward tarafından 18 Temmuz 1290'da yayınlanan ve tüm Yahudileri İngiltere Krallığı'ndan sınır dışı eden bir kraliyet kararnamesidir. Edward, ülkedeki tüm ilçe amirlerine Yahudilerin hepsinin Azizler Günü'ne (1 Kasım) kadar sınır dışı edilmesini istedi. Sınır dışı etme fermanı, Orta Çağ'ın geri kalanında yürürlükte kaldı. Söz konusu ferman münferit bir olay değildi, İngiltere'de 200 yıldan fazla bir süredir artan antisemitizmin sadece doruk noktasıydı. Ferman, 350 yıldan fazla bir süre sonra, Protektora Dönemi'nin mimarlarından Oliver Cromwell'in Yahudilerin 1657'de İngiltere'ye yerleşmelerine izin vermesiyle yürürlükten kalktı.[1]

Sürgün fermanından önceki durum

İngiltere'ye Yahudi yerleşimi ilk defa Fatih William döneminde yaşandı. William, 1066'da Rouenli Yahudileri İngiltere'ye davet etti. William bu daveti yüksek ihtimalle feodal vergi ödemelerinin mal üzerinden değil de kraliyet hazinesindeki paralarla ödenmesini istediği için yürürlüğe koydu ve bu amacına ulaşmak için de tüm ülke boyunca kraliyet sikkesinin kullanımını arz edecek bir insan topluluğuna ihtiyaç vardı.[2][3] Norman İşgali ile beraber William ülkede feodal sistemi kurdu, bu sayede ülkedeki tüm varlıklar resmi olarak kraliyete ait kılındı; sonrasında kral bu geniş arazilerin başına lordlar koydu ki bu lordlar kral'a karşı sorumluluklara ve yükümlülüklere (askeri ve ekonomik) tabiydi. Lordların altında, lordlarına ve lordlarının yükümlülüklerine bağlı ve yükümlü olan serfler gibi başka tebaalar da vardı. Tüccarlar, Yahudiler gibi sistemde özel bir statüye sahipti. Yahudiler, nüfusun geri kalanının aksine,[4] doğrudan kralın tebaası olarak ilan edildi. Bu, Yahudi nüfusu için ikircikli bir yasal konumdu, çünkü onlar belirli bir lorda bağlı değillerdi, ancak kralın kaprislerine tabiydiler ve bu ya avantajlı ya da dezavantajlı olabilirdi. Ardından gelen her kral, Yahudilere İngiltere'de kalma hakkı veren bir kraliyet tüzüğünü resmen gözden geçirdi. Yahudiler, 1215 tarihli Magna Carta'nın [5] güvencelerinin hiçbirinden yararlanmadılar.

Ekonomik olarak Yahudiler ülkede kilit bir rol oynuyordu. O sıralar Kilise, borç para vererek kar sağlama uygulamasını kesin bir şekilde yasaklamıştı, Avrupa ekonomisindeki bu boşluğu da başka ekonomik sahalardan, söz gelimi hristiyan loncalarının tekelinde olan her türlü sanat ve zanaat işlerinden men edildikleri için yahudiler dolduruyordu.[6] Çünkü Kilise hukuku Yahudilere uygulanamazdı ve yahudi dininin de yahudi ve yahudi olmayanlar arasındaki borç para verme meselesine dair bir yasağı yoktu.[7] Doğrudan tebaası olarak onların benzersiz statüsünden yararlanan Kral ise Yahudi varlıklarını vergilendirme biçiminde ele geçirebilirdi. Parlamentoyu çağırmak zorunda kalmadan, istediği zaman Yahudilere ağır vergiler koyma hakkını da elinde bulunduruyordu.[5]

Yahudilerin şantajcı tefeciler olarak ün kazanması, onları hem Kilise hem de genel halk arasında son derece sevilmeyen insanlar haline getirdi. Avrupa'da Yahudi karşıtı bir tutum yaygınken, Orta Çağ İngiltere'si özellikle Yahudi karşıtıydı.[5] Yahudinin İsa'dan nefret eden şeytani bir figür olarak imajı yaygınlaşmaya başladı ve Gezgin Yahudi hikâyesi ve ritüel cinayet iddiaları gibi mitler İngiltere'nin yanı sıra İskoçya ve Galler'de de ortaya çıktı ve yayıldı.[4]

Sık görülen kan iftirası vakalarında, Yahudilerin çocukları avlayarak kanlarını aldığını ve çocukların kanlarını Fısıh Bayramı'ndan önce mayasız matsa yapmak için kullandıkları söylenirdi.[5] Yahudi karşıtlığı birçok isyana kıvılcım oldu, söz gelimi 1190'da York'ta 100 yahudinin katledilmesi bu isyanlara bir örnektir.[5]

Sürgün

1100'den 1600'e kadar Avrupa'daki Yahudilerin sınır dışı faaliyetlerini gösteren harita

13. yüzyıl ilerledikçe durum Yahudiler için daha da kötüleşti. 1218'de İngiltere Kralı III. Henry, Yahudilerin bir işaret rozeti takmalarını gerektiren Rozet Fermanı'nı ilan etti.[4] Vergilendirme giderek yoğunlaştı. 1219 ile 1272 yılları arasında Yahudilere toplam 200.000 mark, yani çok büyük bir para karşılığında 49 vergi uygulandı.[5] 1222'de Canterbury Başpiskoposu Stephen Langton, Yahudilerin yeni sinagoglar inşa etmelerini, köle sahibi olmalarını veya İngiltere'deki Hristiyanlarla karışmalarını yasaklayan bir dizi yasayı kabul eden Oxford Sinodu'nu (sinod: rahipler meclisi) topladı.[8] III. Henry, 1253'te yahudilerin statülerine dair bir yasayla daha fazla ayrımcılık uyguladı ve rozet takma uygulamasını daha da perçinleştirdi. Yahudilerin çocukları kaçırdığına dair olan hikâyeleri ise doğru olarak kabul etti. Bu arada, kraliyet ailesi ve baronlarıyla, daha düşük soyluların topraklarını temerrüt yoluyla güvence altına almak amacıyla Yahudi borçlarını satın aldı. 1260'lardaki İkinci Baronlar Savaşı'ndaLondra (500 Yahudi öldürüldü), Worcester, Canterbury ve diğer birçok kasaba da dahil olmak üzere büyük şehirlerdeki bu borçların ve Yahudi topluluklarının izlerini yok etmeyi amaçlayan bir dizi pogrom uygulandı.[3]

Sürgüne yönelik ilk büyük adım 1275'te Yahudi statüsüne dair bir mevzuat değişikliğiyle atıldı. Kanun, faizli borç vermeyi yasakladı ve Yahudilere bu yasaya uyum sağlamaları için on beş yıl süre verdi.[9] 1282'de Canterbury Başpiskoposu John Peckham, piskoposluk bölgesindeki tüm sinagogları kapattı.[3]

1287'de Gaskonya Dükalığı'nda Kral Edward, yerel Yahudilerin sınır dışı edilmesini emretti.[10] Tüm mülklerine kraliyet tarafından el konuldu ve Yahudilere ödenecek tüm borçlar Kralın adına devredildi.[9] 1286'nın sonlarında, Papa Honorius IV, York ve Canterbury Başpiskoposlarına, Yahudilerin Hristiyanlarla serbest etkileşim yoluyla İngiltere'deki dini yaşam üzerinde kötü bir etkisi olduğunu iddia eden ve bunu önlemek için harekete geçilmesi gerektiğini emreden özel bir ferman gönderdi. Kilise buna 1287'de Exeter Sinodu ile yanıt verdi, Kilise yasalarını Yahudiler ve Hristiyanlar arasındaki ortaklığa karşı yeniden düzenledi ve Yahudilerin kamu görevlerinde bulunmalarını, Hristiyan hizmetçileri olmasını veya Paskalya sırasında halk içinde görünmelerini yasakladı. Yahudi doktorların da çalışmaları yasaklandı ve 1222 Oxford Sinodu'nun yeni sinagogların inşasını ve Yahudilerin Kiliselere girmesini yasaklayan düzenlemeler yeniden düzenlendi.[3]

1289'da İngiltere'ye döndüğünde, Kral Edward çok ağır borç içindeydi.[9] Ertesi yaz, şövalyelerini yüksek bir vergi koymaları için çağırdı. Vergiyi daha kabul edilebilir kılmak için Edward karşılığında tüm Yahudileri kovmayı teklif etti.[10] Ağır vergiler kabul edildi ve üç gün sonra 18 Temmuz'da[11] Sürgün Fermanı çıkarıldı.[10]

Sınır dışı kararının resmi nedeni, Yahudilerin Yahudilere dair olan ülke kanunlarına uymayı reddetmeleri ve tefeciliğe devam etmeleriydi. Yahudilerin reddinin arkasında yatan bu neden oldukça olasıdır: Çünkü yahudilerin tüzükte talep edilen saygıdeğer mesleklerde yer edinmesi son derece zordu. Sınır dışı etme fermanı geniş çapta popülerleşti ve çok az direnişle karşılandı, bundan dolayı sınır dışı etme işlemleri hızla gerçekleştirildi.[]

Her ilçenin şeriflerine, tüm Yahudilerin Azizler Günü'ne kadar İngiltere'yi terk etmeleri gerektiğine dair fermanlar verildi. Yahudilerin taşınabilir eşyalarını yanlarına almalarına izin verildi, ancak büyük çoğunluğun evleri krala devredildi. Birkaç ayrıcalıklı kişinin ayrılmadan önce evlerini satmalarına izin verildi.[3]

Tahminler farklılık gösterse de, o sırada İngiltere'deki Yahudi nüfusu nispeten küçüktü, muhtemelen 2.000 kişiydi.[12] Holinshed's Chronicles'te Fransa'ya giderken Queenborough yakınlarındaki Thames ağzına doğru zengin Yahudiler tarafından kiralanan bir geminin hikâyesini anlatır: Gelgit düşükken, kaptan Yahudileri kendisiyle birlikte bir kumsalda yürümeye ikna etti. Daha sonra gelgit geri gelmeden önce gemiye döndü, Yahudileri boğulmaya terk etti ve mallarıyla birlikte Londra'ya döndü. Denizcilerin birçoğu bu olaya katılımları nedeniyle asılarak infaz edilmiş olsalar da, Holinshed ayrıca kaptanın kral tarafından teşekkür edildiğini ve ödüllendirildiğini de anlatır.[9][13]

Birçok Yahudi, yasal haklarını garanti altına alan İskoçya, Fransa, Hollanda ve Polonya'ya kadar göç etti.

Ayrıca Bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Readmission of Jews to Britain in 1656, BBC". 21 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mayıs 2022. 
  2. ^ Paul Johnson, A History of the Jews, p. 208
  3. ^ a b c d e Jacobs 1903
  4. ^ a b c Glassman 1975.
  5. ^ a b c d e f Rubinstein 1996.
  6. ^ The Economy in Jewish History: New Perspectives on the Interrelationship Between Ethnicity and Economic Life. Berghahn Books. 2010. s. 8. ISBN 9781845459864. 26 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mayıs 2022. 
  7. ^ Parkes 1976.
  8. ^ "Jewish History 1220-1229". www.jewishhistory.org.il. 15 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  9. ^ a b c d Prestwich 1997
  10. ^ a b c Prestwich 1997.
  11. ^ On the Hebrew calendar, this date was 9 Av (Tisha B'Av) 5050.
  12. ^ Mundill, Robin R. (2002). England's Jewish Solution: Experiment and Expulsion, 1262–1290. Cambridge University Press. p. 27. 0-521-52026-6.
  13. ^ Craik, George Lillie, (1847), "Sketches of Popular Tulmuts", c. Cox, p.21.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Doğu Ortodoks Kilisesi</span> Bir Hristiyanlık mezhebi

Ortodoks Kiliseleri veya Bizans Ortodoks Kiliseleri, Bizans ayininin Reform öncesi kiliseleridir. Başlangıçtan itibaren hem katolik hem de havarilerin ardıllığında havariseldirler..

<span class="mw-page-title-main">Thomas More</span> İngiliz devlet adamı ve yazar (1478-1535)

Thomas More, İngiliz devlet adamı, hukukçu, filozof, Rönesans dönemi hümanist yazardır. 1516'da yazdığı "Ütopya" başlıklı eserinde, hayalî bir adada kurguladığı bir ülkenin siyasi sistemini, "ideal" olarak tarif eder. More'un Kral VIII. Henry'nin İngiliz Kilisesi'nin başına geçme niyetine ilke olarak karşı çıkması, kendi siyasi kariyerinin sonunu hazırlayıp hain olarak idam edilmesine sebep oldu. Ölümünden 400 yıl sonra, 1935'te Papa XI. Pius tarafından da "aziz" ilan edildi.

<span class="mw-page-title-main">Canterbury</span>

Canterbury, Birleşik Krallık'ın İngiltere ülkesinin Güney Doğu İngiltere bölgesinde bulunup Kent Kontluğu'na bağlı ikincil Canterbury Şehir Yerel İdaresi merkezi ve Orta Çağ'dan beri şehir statüsü de taşıyan bir yörel idare ve yerleşim birimidir.

<span class="mw-page-title-main">I. William</span> İngiltereyi fetheden Normandiya dükü

I. William, Fatih William ve Piç William olarak bilinir. 1035-1087 yılları arasında Normandiya Dükü ve 1066-1087 yılları arasında İngiltere'nin ilk Norman kökenli kralı olarak görev yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Anselmus</span> Filozof, ilahiyatçı

Canterbury'li Anselmus, Tanrı'nın varlığına ilişkin ontolojik kanıtıyla tanınan Benedikten keşişi, filozof ve ilahiyatçı. Felsefe tarihçilerine göre Anselmus Skolastiğin babasıdır ve "İkinci Augustinus". Öldükten sonra hemen Katolik Kilisesi tarafından Aziz olarak ilan edilmiştir. 1720'de Papa XI. Clemens tarafından Kilise Doktoru ilan edilmiştir. Yortusu 21 Nisandır.

Anglikanizm, İngiltere'nin resmî kilisesi olan İngiltere Kilisesi'ne has ilke, doktrin ve kurumlar. İngiltere Kralı VIII. Henry'nin kurduğu bir Hristiyan mezhebidir. İngiliz Reformu, Katoliklik ve Protestanlık arasında bir orta yol olarak görüldüğü için Latince Via Media olarak adlandırılmıştır.

Piskopos, bazı Hristiyan kiliselerinde, birkaç cemaatten oluşan bir bölgenin başpapazı olan, fetva verme yetkisine sahip üst kademeden din adamı.

Gayrimüslim, İslam hukuku ve dünya görüşünde Müslüman olmayanları tanımlamak için kullanılan terimdir. İslam esasıyla yönetilen devletlerin idaresi altında yaşayan ve İslam'dan başka bir inanca sahip kişi ve topluluklar ayrıca zimmî olarak sınıflanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Elhamra Kararnamesi</span> 1492 tarihli Yahudileri İspanyadan kovulması kararını bildiren kararname

Elhamra Kararnamesi, Kastilya ve Leon Kraliçesi I. Isabel ile Aragon Kralı II. Fernando tarafından 31 Mart 1492'de Elhamra Sarayı'nda imzalanarak ilan edilen ve İspanya'da yaşayan Yahudilerin kovulması kararını, gerekçeleriyle birlikte ifade eden belgedir. Bu kararnameye göre Yahudi dinine mensup veya biyolojik olarak Yahudi olan herkes İspanya'yı terk edecek; yanına altın, para vb. ziynet eşyası almayacaktır. Kararnamenin muhataplarına ülkeyi terk etmek için 31 Temmuz tarihine kadar süre tanınmış ve bu süre sonunda da ülkeyi terk etmeyenlerin idam edileceği belirtilmiştir. Bu tarihten bir yıl sonra yine II. Fernando'a ait olan Sicilya (1493'te), beş yıl sonra da Portekiz (1497'de) aynı uygulamayı gerçekleştirecektir.

<span class="mw-page-title-main">I. Charles</span> İngiltere, İskoçya ve İrlanda kralı

I. Charles, 27 Mart 1625'ten 30 Ocak 1649'da idam edilmesine kadar İskoçya Krallığı ve İngiltere ile İrlanda Krallıkları kralı.

<span class="mw-page-title-main">II. Henry</span> İngiltere kralı

II. Henry, Anarşi olarak da adlandırılan iç savaş döneminin ardından, annesi olan Matilda'nın fiilen İngiltere'ye krallık yapan Stephen ile yaptığı anlaşmaya göre önce veliaht ve 25 Kasım 1154'ten sonra İngiltere kralı olarak tahta çıkmış ve 1154-1189 yılları arasında hüküm sürmüş ve Temmuz 1189 ölmüştür.

<span class="mw-page-title-main">I. Henry</span>

I. Henry, 1106 – 1 Aralik 1135 döneminde Normandiya Dükü ve 3 Ağustos 1100 – 1 Aralık 1135 arasında İngiltere kralı olarak görev yapmıştır. I. William'ın dördüncü oğluydu, Latince ve Yedi özgür sanat üzerine eğitim gördü. William'ın 1087'de ölümü üzerine, Henry'nin ağabeyleri Robert Curthose Normandiya'yı, William Rufus İngiltere'yi miras aldı, ancak Henry topraksız kaldı. Batı Normandiya'daki Cotentin Kontluğunu Robert'tan satın aldı, ancak kardeşleri onu 1091'de görevden aldı. Cotentin'deki güç üssünü yavaş yavaş yeniden inşa etti ve Robert'a karşı William Rufus ile ittifak kurdu.

<span class="mw-page-title-main">Edward (Æthelred'in oğlu)</span>

Günah Çıkartıcı Edward 8 Haziran 1042 – 5 Ocak 1066 döneminde İngiltere kralı. Anglo-Sakson Wessex Hanedanı'na mensup olarak İngiltere tahtına çıkan son kraldır.

İngiliz Reformasyonu, 16. yüzyılda İngiltere Kilisesi’nin Papa ve Katolik Roma Kilisesi’nden ayrılması ile sonuçlanan bir dizi olaylar serisidir. Bu olaylar, kısmen, bu dönem boyunca Avrupa'nın birçok bölgesine ulaşan ve Hristiyanlık uygulamalarını etkileyen bir dinsel ve politik hareket olan Avrupa Protestan Reformasyonu hareketinin yayılması ile bağlantılıdır. Bu süreci; feodalizmin çöküşü, milliyetçiliğin yükselişi, ortak hukukun yükselişi, matbaanın icadı ve ayrıca buna bağlı olarak İncilin dolaşımının artması, bilim adamları, üst ve orta sınıflar arasında yeni bilgi ve düşüncelerin yaygınlaşması gibi birçok gelişme etkilemiştir. Bununla birlikte, İngiliz reformasyonunun, Galler ve İrlanda'yı da kapsayan değişik aşamaları kamuoyu ile kendisini uyumlandıran devlet politikası değişiklikleriyle büyük ölçüde bir devlet politikası olarak sürdürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">VI. Charles</span> Fransız hükümdar (1368-1422)

VI. Charles, Sevilen ya da Deli olarak adlandırılır. 1380-1422 yılları arasında Fransa kralı.

<span class="mw-page-title-main">IV. Charles</span> Fransız siyasetçi (1294-1328)

IV. Charles –, Âdil olarak adlandırılır. Güzel lakabıyla da bilinen Âdil Philippe'in üçüncü oğluydu, babası ile aynı mahlası almıştır.

Yahudilerin İngiltere'ye yeniden davet edilmesi, 1290 yılında İngiltere kralı I. Edward döneminde kraliyet fermanıyla ülke dışına atılan Yahudilerin yaklaşık 350 yıl sonra yeniden ülkeye davet edilmelerini anlatır. Oliver Cromwell döneminde alınan karar ülkedeki Yahudilerin tarihi ve İngiliz ekonomisi için öneme sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Thomas Wolsey</span>

Thomas Wolsey Bir İngiliz Politik figür ve Kardinaldi. İngiltere'de VIII. Henry 1509'da kral olunca Wolsey de Kral'ın almonerı oldu. Kısa zamanda Wolsey'nin ilişkileri kuvvetlendi ve 1514 yılına gelindiğinde ülkedeki her şeyi fiilen kontrol ediyordu ve Katolik Kilisesi'nde olağanüstü güce sahip olmuştu. En yüksek siyasi pozisyon olan Lort Şansölye makamına atandı ve Kral'ın baş danışmanı oldu. Bu mevkiyi hiçbir sınırlamaya maruz kalmadan idare etti ve sıklıkla alter rex yani diğer kral olarak adlandırıldı. Henry'nin Aragonlu Catherine'le olan evliliğinin iptali için yaptığı görüşmelerde başarısız olunca gözden düştü ve devlet unvanları geri alındı. Kilise işlerini yerine getirmek için siyasetten çekilerek, bir unvan olarak elinde tuttuğu ama hükûmette görevliyken ihmal ettiği York Başpiskopos'u görevine döndü. Daha sonra Londra'ya ihanet suçlamalarına cevap vermek üzere çağrıldı —ihanet suçlaması Kral VIII. Henry tarafından gözden düşmüş bakanlara karşı kullanılan bir yöntemdi— fakat Wolsey bu sebeple Londra'ya giderken doğal nedenlerle öldü.

<span class="mw-page-title-main">Macaristan Krallığı (1000-1301)</span> Eski Orta Avrupa Monarşisi (1000-1301)

Macaristan Krallığı, Orta Avrupa'da Macarların Büyük Prensi I. István'ın 1000 veya 1001 yılında kral olarak taç giymesiyle ortaya çıktı. Merkezi otoriteyi güçlendirdi ve tebaasını Hristiyanlığı kabul etmeye zorladı. Tüm yazılı kaynaklar, süreçte yalnızca Alman ve İtalyan şövalyeleri ve din adamlarının oynadığı rolü vurgulasa da, Macarca tarım, din ve devlet sözlüğünün önemli bir kısmı Slav dillerinden alınmıştır. Kutsal Roma imparatorlarının Macaristan üzerindeki yetkilerini genişletme girişimlerinin yanı sıra iç savaşlar ve pagan ayaklanmaları, yeni monarşiyi tehlikeye attı. Monarşi, I. Ladislaus ve Coloman dönemlerinde istikrar kazandı. Bu yöneticiler, yerel nüfusun bir kısmının desteğiyle Hırvatistan ve Dalmaçya'yı işgal etti. Her iki bölge de özerk konumlarını korudu. Ladislaus ve Coloman'ın halefleri - özellikle II. Béla, III. Béla, II. András ve IV. Béla - Balkan Yarımadası'na ve Karpatlar'ın doğusundaki topraklara yönelik bu genişleme politikasını sürdürerek, krallıklarını Orta Çağ Avrupa'nın en büyük güçlerinden birine dönüştürdüler.

Cornwall Dükü, geleneksel olarak Birleşik Krallık hükümdarının en büyük oğlu tarafından kullanılan İngiliz asil sınıfına ait bir unvandır. Cornwall Dükalığı, İngiltere'de oluşturulan ilk dükalıktır ve 1337'de bir kraliyet imtiyaznamesi ile kurulmuştur. Mevcut dük Prens William'dır. Karısı Catherine, şu anki Cornwall Düşesi’dir.