İçeriğe atla

Yahudi felsefesi

Bir Yahudi filozof olan İskenderiyeli Filon

Yahudi felsefesi (İbraniceפילוסופיה יהודית, romanize: Filosofyah Yehudi), Yahudiler tarafından yürütülen tüm felsefeleri içerir. Modern Haskala ve Yahudi kurtuluşuna kadar Yahudi felsefesi, tutarlı yeni fikirleri Rabbânî Yahudilik geleneğiyle uzlaştırma girişimleriyle meşguldü, böylece yeni ortaya çıkan Yahudi olmayan fikirleri benzersiz bir Yahudi skolastik çerçeve ve dünya görüşü içinde örgütledi. Modern topluma kabul edilmeleriyle birlikte laik eğitime sahip olan Yahudiler, içinde bulundukları dünyanın taleplerini karşılamak için tamamen yeni felsefeler benimsediler veya geliştirdiler.

10. yüzyıl Babil akademilerinin Geonimleri arasında Antik Yunan felsefesinin Orta Çağ'da yeniden keşfedilmesi, akılcı felsefeyi Kitabik-Talmudik Yahudiliğe getirdi. Felsefe genellikle Kabala ile rekabet halindeydi. Skolastik rasyonalizmin çöküşü, Yahudileri Kabalistik yaklaşıma çeken tarihi olaylarla aynı zamana denk gelse de, her iki okul da klasik haham edebiyatının bir parçası olacaktı. Aşkenaz Yahudileri için, özgürleşme ve 18. yüzyıldan itibaren seküler düşünceyle karşılaşma, felsefeye bakış açısını değiştirdi. Aşkenaz ve Sefarad toplulukları laik kültür ile Batı Avrupa'dakinden daha kararsız bir etkileşime sahiplerdi. Moderniteye verilen çeşitli tepkilerde, Yahudi felsefi fikirleri ortaya çıkan dini hareketler yelpazesinde geliştirildi. Bu gelişmeler, Yahudi düşüncesinin diğer tarihsel diyalektik yönlerinin yanı sıra Ortaçağ'ın haham felsefesi kanonunun devamı veya kırılması olarak görülebilir ve felsefi yöntemlere karşı çeşitli çağdaş Yahudi tutumlarıyla sonuçlanmıştır.

Eski Yahudi felsefesi

Rabbinik literatür bazen İbrahim'i bir filozof olarak görür. Bazıları İbrahim'in Melchizedek'ten öğrenilen bir felsefe getirdiğini öne sürer;[1] ayrıca bazı Yahudiler Sefer Yetzirah "Yaratılış Kitabı"nı İbrahim'e atfetmektedir.[2] Bir midraş,[3] İbrahim'in bu dünyanın bir yaratıcısı ve yöneticisi olduğunu düşünerek, dünyayı "içinde ışık olan bir ev"e benzeterek anlatır, buna şimdi tasarımdan gelen argüman denir. Mezmurlar, eserleri aracılığıyla Tanrı'nın bilgeliğine hayran olmaya davetler içerir; bazı bilginler bundan hareketle, Yahudiliğin Felsefi bir alt akıntı barındırdığını öne sürerler.[4] Vaiz genellikle İbrani Kutsal Kitabı'ndaki tek gerçek felsefi eser olarak kabul edilir; yazarı, insanın dünyadaki yerini ve hayatın anlamını anlamaya çalışır.[5]

İkinci Tapınak'ın yıkılışından sonra Yahudi bilgi birikimi

İkinci Tapınak'ın MS 70 yılında Romalılar tarafından yıkılmasıyla, İkinci Tapınak Yahudiliği kargaşa içindeydi,[6] ancak Yahudi gelenekleri, özellikle Sanhedrin'i kurtaran ve onu Yavne'ye taşıyan Johanan ben Zakai'nin kurnaz manevraları sayesinde korundu. Bazıları Mişna'yı felsefi bir eser olarak görse de, felsefi spekülasyon Rabbinik Yahudilik 'in merkezi bir parçası değildi. Haham Akiva aynı zamanda felsefi bir figür olarak da görülmüştür:[7] onun ifadeleri şunları içerir: 1.) "İnsan ne kadar kayırılmıştır, çünkü o bir suretten sonra yaratılmıştır "çünkü bir surette Elokim insanı yarattı" (Gen. ix. 6) ", 2.) "Her şey öngörülmüştür; ancak her insana [irade] hürriyeti verilmiştir", 3.) "Dünya merhametle yönetilir".

Bar Kohba isyanından sonra haham bilginleri, Yahudiliği, yasalarını, teolojisini, ayinlerini, inançlarını ve liderlik yapısını yeniden bir araya getirmek ve yeniden değerlendirmek için Tiberias ve Safed'de toplandı. 219 CE'de, Sura Akademisi (Yahudi Kelam'ın yüzyıllar sonra ortaya çıktığı) Abba Arika tarafından kuruldu. Sonraki beş yüzyıl boyunca, Talmud akademileri Yahudiliği yeniden oluşturmaya odaklandı ve çok az felsefi araştırma yapıldı veya hiç yapılmadı.[3]

Orta çağ Yahudi felsefesi

Maimonides'in yazıları Karailer, Dominik Hristiyanları, Provence Tosafistleri, Aşkenaziler ve Emevilerin saldırısına uğradı. Alimler, Maimonides'in, İsmail bin Ali'ye ("Bağdatlı Gaon") "insanların gençliğinden beri onun neslinde onun gibisi olmadığına inanmaya alıştığı biri" olarak sözlü olarak saldırdığında Maimonides Tartışmasını kışkırttığını ve "Akademilerin parasal talepleri" iddia ettiğini söyledi. İsmail bin Ali, Maimonides'in ve Maimonides'in patronlarının (Kuzey Afrika'dan gelen aile) eserlerini baltalamak için Babil'de faaliyet gösteren bir Maimonides karşıtıydı. Maimonides Tartışmasının kapsamını göstermek için, Doğu'daki Maimonides'in baş rakibi İsmail bin Ali, Davud İbn Hodaya al Davudi (Musul Sürgünü) tarafından aforoz edildi. Maimonides'in İsmail bin Ali'ye yönelik saldırıları, Maimonides'in kayınpederlerinin Yeşivalarla rekabet içindeki konumu göz önüne alındığında tamamen fedakar olmayabilir.

Ancak Batı Avrupa'da, 1232'de Hristiyan Dominikliler tarafından Maimonides'in eserlerinin yakılmasıyla tartışmalar durmuştur. Rambam oğlu Avraham, babasının Doğu'daki inançları için savaşmaya devam etti; Tiberias'ta Maimonides'in mezarına saygısızlık yapılınca tartışmalar yeniden alevlendi.[8]

Çağdaş Kabalistler, Tosafistler ve Akılcılar, Yahudi dünyasındaki konumlarını ve etkilerini desteklemek için canlı, bazen yıkıcı tartışmalara girmeye devam ediyor.

17., 18. ve 19. yy. Yahudi felsefesi

Yahudiler'in İspanya'dan kovulmasıyla birlikte, Yahudi felsefi araştırmalarının Akdeniz Havzası, Kuzey Avrupa ve Batı Yarım küre boyunca yayılmaya başladı. Rasyonalizmin kütle merkezi olan Fransa, İtalya, Almanya, Girit, Sicilya ve Hollanda'ya kaydı. İspanya'dan kovulma ve Avrupa'nın eşgüdümlü pogromları, çeşitli topluluklarda kuluçkaya yatan Rasyonalizm varyasyonlarının sentezlenmesine neden oldu. Bu dönem aynı zamanda Hristiyan Reform liderleri ve Yahudi bilginler arasındaki entelektüel alışverişle de dikkat çekiyordu. Almanya'dan ve günümüz İtalya'sından Girit'e ve Osmanlı İmparatorluğu'nun diğer bölgelerine göç eden Rasyonalistler, Habsburg Hanedanı ve Roma Katolik Kilisesi'nin Yahudilere karşı kışkırttığı sonu gelmeyen propagandalarından güvenlik ve korunma arayışındaydılar.

Rasyonalizm, İspanya'dan uzak yerlerde kuluçkadaydı. Chelm'li Haham Aliyah Ba'al Shem'in anlattığı hikâyelerden Almanca konuşan Yahudiler ve yüzyıllar önce Şarlman'ın daveti geri alındıktan sonra Kudüs'e geri dönen ve 11. yüzyılda Kudüs'te yaşayan Yahudilerin torunları, orada egemen olan Mutezile alimlerinden etkilendiler. Almanca konuşan Filistinli bir Yahudi, soyadı "Dolberger" olan genç bir Alman adamın hayatını kurtardı. Birinci Haçlı Seferi şövalyeleri Kudüs'ü kuşatmak için geldiklerinde, Dolberger'in aile üyelerinden biri Filistin'deki Almanca konuşan Yahudileri kurtardı ve iyiliğinin karşılığını ödemek için onları Almanya'nın Worms kentine geri getirdi.[9] Kudüs'teki Alman topluluklarının daha fazla kanıtıysa, 11. yüzyılın 2. yarısında Almanya'dan Kudüs'e gönderilen halakha sorularıyla belli olmuştur.[10][11]

18. yüzyıldaysa Moses Mendelssohn düşüncesiyle Yahudi felsefesinde yeni bir dönem başladı. Mendelssohn, tıpkı peygamber Musa ve Maimonides ile yeni dönemlerin başladığı gibi, "Yahudilikte yeni bir çağ başlatan 'üçüncü Musa'' olarak tanımlanmıştır. Mendelssohn, fikirlerine Avrupalı Yahudilerin rönesansı olan Haskalah'ı (Yahudi Aydınlanması) borçlu olan bir Alman Yahudi filozofuydu. Reform sözcüleri "onun manevi babası olduğunu iddia etmeye dirençli" olmalarına rağmen, Reform Yahudiliğinin babası olarak anılmıştır. Mendelssohn, hem Almanlar hem de Yahudiler tarafından zamanının önde gelen kültürel figürü olarak görülmeye başlandı. En önemli kitabıysa, ilk kez 1783'te yayınlanan Jerusalem oder über religiöse Macht und Judentum (Kudüs) idi.

20. ve 21. yüzyıl Yahudi felsefesi

Modern Yahudi felsefesindeki ana eğilimlerden biri, varoluşçuluk yoluyla bir Yahudilik teorisi geliştirme girişimiydi. İlk Yahudi varoluşçu filozoflar arasında Rus-Yahudi bir filozof olan Lev Shestov (Jehuda Leib Schwarzmann) vardı. 20. yüzyılın ilk yarısındaki en etkili Yahudi varoluşçulardan biri Franz Rosenzweig idi. Rosenzweig, 19. yüzyıl Alman filozofu Georg Wilhelm Friedrich Hegel üzerine doktora tezini araştırırken, Hegel'in idealizmine tepki gösterdi ve varoluşçu bir yaklaşım geliştirdi. Rosenzweig bir süre Hristiyanlığa geçmeyi düşündü, ancak 1913'te Yahudi felsefesine döndü. Hermann Cohen'in filozofu ve öğrencisi olan Rosenzweig'in en önemli eseri, Star of Redemption oldu. Yaratılış, vahiy ve kefaret birbirine bağlı olduğu için ise kitap, Rosenzweig'in insanlık ve dünya arasındaki ilişkileri tasvir ettiği yeni felsefesi olmuştur. Ortodoks haham Joseph Soloveitchik ve Muhafazakar hahamlar Neil Gillman ve Elliot N. Dorff da varoluşçu olarak tanımlanmıştır.

Kaynakça

  1. ^ Horton Jr., Fred L. (15 Temmuz 1976). The Melchizedek Tradition. Cambridge University Press. ISBN 978-0-521-21014-0. 
  2. ^ "Yetzirah, Sefer". Religion Past and Present. 16 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ağustos 2021. 
  3. ^ a b "Wayyiqra Rabba". Religion Past and Present. 16 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ağustos 2021. 
  4. ^ editor., Inglis, John, 1954-. Medieval philosophy and the classical tradition : in Islam, Judaism and Christianity. ISBN 0-415-84950-0. OCLC 824531629. 
  5. ^ "İntrodüksiyondan Felsefeye", Dr Tom Kerns
  6. ^ Brock, S. P. (1976). "Jacob Neusner (ed.): Christianity, Judaism and other Greco-Roman cults: studies for Morton Smith at sixty. (Studies in Judaism in Late Antiquity, Vol. 12.) 4 vols.: xi, 330 pp.; vii, 227 pp., 5 plates; vii, 248 pp.; vii, 241 pp. Leiden: E. J. Brill, 1975. Guilders 84, 72, 78, 64." Bulletin of the School of Oriental and African Studies. 39 (1): 165-166. doi:10.1017/s0041977x00052216. ISSN 0041-977X. 
  7. ^ Böcher, Otto (1973). "The Jewish Congregations in Hessen. Beginnings- Destruction- New Beginnings". Philosophy and History. 6 (2): 182-184. doi:10.5840/philhist19736224. ISSN 0016-884X. 
  8. ^ Friedberg, Albert D. (10 Nisan 2002). "Sarah Stroumsa. The Beginnings of the Maimonidean Controversy in the East: Yosef Ibn Shim'on's Silencing Epistle Concerning the Resurrection of the Dead. Jerusalem: Ben Zvi Institute for the Study of Jewish Communities in the East, 1999. xvii, 174 pp. (Hebrew)". AJS Review. 26 (01): 141-143. doi:10.1017/s0364009402350049. ISSN 0364-0094. 
  9. ^ "Index Letter S (Seder ha-Dorot (Order of the Generations, Ibn Danan) - Ṣemiḥat ha-Qehilla ha-Yehudit be-Arṣot ha-Islam: Qayrawan, 800–1057 (Ben-Sasson))". Encyclopedia of Jews in the Islamic World. 21 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2021. 
  10. ^ Streiner, Scott. The heart of the matter; Arabs, Jews, and Jerusalem (Tez). Carleton University. 
  11. ^ "Halakhah | Definition, History, & Facts". Encyclopedia Britannica (İngilizce). 6 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yahudilik</span> tek tanrılı etnik bir İbrahimî din

Yahudilik, Yahudi milletinin kolektif inancını, kültürünü, hukukî kurallarını ve medeniyetini içeren etnik bir dindir. İlk İbrahimî din olmasının yanı sıra insanlık tarihindeki en eski dinler arasında da yer alan Yahudilik, monoteizm temelli dinlerin ilk örneğidir. Yahudilik, riayetkâr Yahudiler tarafından "Avraham'ın YHVH ile yaptıkları sözleşmenin bir ifadesi" olarak yorumlanır. Geniş metinleri ve uygulamaları, çeşitli teolojik pozisyonları ve örgütlenme biçimlerini kapsayan Yahudilik, bir İbrani felsefi görüşü olmakla birlikte aynı zamanda bir dünya görüşüdür. Torah, Tanah'ın bir parçasıdır ve Midraş ile Talmud gibi ikincil metinlerle birlikte temsil edilen tamamlayıcı bir sözlü geleneğin parçasıdır. Dünya çapındaki toplam 14 ila 15 milyon takipçisi ile Yahudilik, en büyük onuncu dindir.

<span class="mw-page-title-main">Akılcılık</span> Ussun temel bilgi kaynağı olması gerektiğini savunan felsefi görüş

Akılcılık; usçuluk veya rasyonalizm olarak da adlandırılan, bilginin doğruluğunun duyum ve deneyimde değil, düşüncede ve zihinde temellendirilebileceğini öne süren felsefi görüş.

<span class="mw-page-title-main">İslam felsefesi</span> İslam medeniyetindeki felsefe geleneği

İslam felsefesi, İslâm dinine mensup kişilerce gerçekleştirilen felsefe etkinliğidir. Müslüman felsefesi ve Arapça felsefe olarak da adlandırılır. İslam felsefesi adlandırması sadece İslam'a dair bir felsefe olarak anlaşıldığından tartışmaya açıktır. İslam dünyası felsefeyle 8. yüzyıldan itibaren sistematik hale gelen Bağdat merkezli tercüme hareketiyle tanışmıştır. 3. yüzyılda Plotinos'un öncülük ettiği, Yeni Platonculuk adlı felsefi akımın Eflâtun ve Aristoteles'i uzlaştırma çabaları İslam dünyasına aktarılan felsefenin temeli olmuştur. Müslüman filozoflar bu iki filozofun eserlerini şerh etme yoluna gitmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Martin Heidegger</span> Alman filozof

Martin Heidegger, varoluşçu felsefenin isimlerinden biri olarak bilinen Alman filozof.

<span class="mw-page-title-main">Musa bin Meymun</span> Yahudi bilgin, haham ve filozof (1135–1204)

Musa bin Meymūn 30 Mart 1135 – 13 Aralık 1204) Sefaradi Yahudisi filozof, hahambaşı, Talmud bilgini ve çoğaltıcısı. Orta Çağ'ın tartışmasız en önemli Yahudi düşünürüdür. Yahudi bilginler arasında İkinci Musa lakâbıyla veya adının baş harflerinden oluşan RaMBaM adıyla bilinir.

Yahudi mistisizminin (Kabbala) en önemli eserleri arasında yer alan Zohar, Orta Çağ'da Aramice ve İbranice dillerinde yazılmış, Tevrat'ın mistik yorumu olan bir grup kitaptan oluşur. Tanrı'nın isimlerinin doğası, evrenin kökeni ve yapısı, ruhların doğası, günah, iyilik ve kötülük gibi konuları içeren Zohar'da kutsal metnin yorumları, teoloji, mistik kozmogoni, mistik psikoloji gibi alanlar bulunur.

Alman felsefesi, 18. yüzyıl sonu ve 19. yüzyıl başlarından itibaren belirgin bir ağırlık kazanan, bir bakıma felsefenin yurdu hâline gelen Alman felsefe geleneğini ya da başka bir açıdan farklı felsefi eğilimlere sahip olan Alman felsefecilerinin bütünlüğünü ifade etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">19. yüzyıl felsefesi</span>

19. yüzyıl felsefesi öncelikli olarak Alman felsefesinde romantizmin ve idealizmin zirveye ulaştığı bir dönemdir. Aynı şekilde materyalizmin de yeni bir derinlik kazandığı ve öne çıktığı görülür. Fransız felsefesinde bir yanda Charles Fourrier, Pierre-Joseph Proudhon, Claude Henri de Saint-Simon gibi reformcu düşünürler; öte yanda da August Comte ile pozitivizmin belirginleştiği görülür. Tarihçi Tocqueville ile sosyolog ve düşünür olan Emile Durkheim'ı da buraya eklemek gerekir.

<span class="mw-page-title-main">20. yüzyıl felsefesi</span>

20. yüzyıl felsefesi, 19. yüzyıl sonlarından başlayıp günümüze kadar gelen ve devam eden düşünce geleneklerini ve felsefi akımları kapsar. Her çağın felsefesinin kendi toplumsal, kültürel ve siyasal koşullarıyla etkileşimli olduğu gibi, 20. yüzyıl felsefesi de kendi siyasal ve toplumsal gelişmelerinden etkilenmiştir. Çağın siyasal olayları, kültürel ve teknolojik gelişmeler, bilimsel alandaki yeni sonuçlar, ortaya çıkan yeni düşünce eğilimlerinin hepsi 20. yüzyıl felsefesinde görülen bilime yönelik sorgulayıcı yaklaşımların, aklın sorgulanması girişimlerinin, dile yönelik ilginin, özne kavramı üzerinde yürütülen tartışmaların, zihin problemlerinin, yeni bir boyut kazanan bilgi sorununun, cinsellik soruşturmasının, yabancılaşma ve iktidar sorunsalının arka planını oluşturmaktadır. Bu çağın düşünürlerinin çoğunluğu bir şekilde çalışmalarında çağın kuramsal sorunlarını dillendirmiş ve yanıt arayışında olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">17. yüzyıl felsefesi</span>

17. yüzyıl felsefesi, Rönesans'ın etkisiyle ortaya çıkan gelişmelere dayanarak, Yeni Çağ düşüncesinin temellerini atmak üzere ortaya çıkan felsefe eğilimidir. Rönesansın ortaya koyduğu düşünsel gelişmeleri ve belirsiz kavram içeriklerini kullanan 17. yüzyıl düşünürleri, felsefi formüllerini tam bir sağlamlık ve kesinlik içinde ortaya koyma arayışı içinde olmuşlar ve ortaya koydukları çalışmalarla sistematik felsefeyi yeni bir derinlikle temellendirmişlerdir. Aydınlanma çağı düşüncesinin ilkeleri ve temel kavramları büyük ölçüde 17. yüzyıl felsefesinde hazırlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Skolastik felsefe</span>

Skolastik felsefe/düşünce, Latince kökenli schola (okul) kelimesinden türetilen scholasticus teriminden gelmektedir ve kelime anlamı olarak okul felsefesi demektir. Bu anlam önemlidir, zira skolastik felsefe, Orta Çağ düşüncesinde doğrunun zaten mevcut olduğu düşüncesine ve felsefenin okullarda okutularak öğretilmesine dayanan bir yaklaşım sergiler. Bu felsefenin temeli teolojidir, ona dayanır ve onu desteklemeye çalışır.

Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.

Yahudilik'in bir alt kolu olan Hümanist Musevilik Tanrı'dan çok Yahudi kimliğinin bir parçası olan Yahudi kültürü ve tarihine önem verir. Felsefesi hümanizm ve Seküler hümanizm'den türemiş bu sektin ayin ve törenlerinde Tanrı'ya yakarış yoktur. İnançları özetle şunlardır:

Rabbi Se`adiah ben Yosef Gaon Geonim döneminin ünlü hahamı, Yahudi filozofu ve Tanah yorumcusuydu. İbrani dilbilimi, Halaha ve Yahudi felsefesiyle ilgili çalışmalarıyla tanınır. "Yahudi Kelamı" olarak bilinen okulun en bilgili pratisyenlerindendi. Saadia Gaon'un felsefi bir çalışması olan Emunoth ve-Deoth Yahudi ilahiyatıyla Yunan felsefesini entegre etme girişiminde bulunulmuş ilk sistematik eserdir. Karaizm'e karşı aktif bir şekilde muhalefet etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Felsefe</span> soyut, genel ve temel birtakım probleme ilişkin yapılan sistematik çalışma

Felsefe veya düşünbilim; varlık, bilgi, değerler, gerçek, doğruluk, zihin ve dil gibi konularla ilgili soyut, genel ve temel problemlere ilişkin yapılan sistematik çalışmalardır. Felsefe ile uğraşan kişilere filozof denir.

Yahudiliğe geçiş, Yahudi cemaatinin üyesi olmayı arzulayan Yahudi olmayan birinin yaptığı dini işlemdir. Yahudiliği tercih etmek, Yahudilik ilkelerine uymayı istemektir. Yahudi milletinin bir parçası olunamaz, çünkü Yahudiler bir etnisitedir. Bu dini geçiş bazen Yahudilikleri şaibeli olanların Yahudiliğini tasdiklemek için de yapılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kıta felsefesi</span>

Kıta felsefesi, Avrupa'daki 19. ve 20. yüzyıl felsefe geleneklerini tanımlamakta kullanılan terim. 20. yüzyılın ikinci yarısında anadili İngilizce olan filozoflar tarafından, analitik felsefenin dışında kalan görüş ve düşünceler için kullanılmaya başlanmıştır. Kıta felsefesi, şu akımları içinde barındırır: Alman idealizmi, fenomenoloji, varoluşçuluk, yorumsama, yapısalcılık, postyapısalcı felsefe, Fransız feminizmi, Frankfurt Okulu'nun eleştirel teorisi ve Batı Marksizmi ile psikoanalitik teorinin ilgili alanları.

<span class="mw-page-title-main">Moses Mendelssohn</span> Yahudi asıllı Alman filozof

Moses Mendelssohn, 18. ve 19. yüzyılların "Yahudi Aydınlanması" olan Haskala'nın temel fikirlerini yaratan Yahudi Alman filozoftur.

Karl Joël Alman filozoftur.

<span class="mw-page-title-main">Abraham Joshua Heschel</span>

Abraham Joshua Heschel,, Polonya kökenli Amerikalı bir haham ve 20. yüzyılın önde gelen Yahudi teologlarından ve Yahudi filozoflarından biridir. Amerika Yahudi İlahiyat Fakültesi'nde Yahudi mistisizmi profesörü olan Heschel, Yahudi felsefesi üzerine geniş çapta okunan bir dizi kitap yazdı ve sivil haklar hareketine liderlik yapanlar arasındaydı.