İçeriğe atla

Yabgu

Yabgu (Eski Türkçe: 𐰖𐰉𐰍𐰆[1]), eski Türk devletlerinde hükümdar anlamında kullanılan ünvan. Ünvan daha çok Oğuz Türkleri tarafından kullanılmıştır.[] Oğuzlar kurdukları ilk devlete de Oğuz Yabguluğu adını vermişlerdir.[]

Kullanımı

İlk Türk Devletlerinde yüksek düzeyde devlet yöneticisi anlamında kullanılır. Türk Kağanlığı döneminde kağandan sonra gelen en üst düzey yönetici anlamındadır. Yabgu, aynı anlamda kullanılan "kağan" ve "hakan"dan daha eski bir ünvandır. Oğuzname'de Oğuz'un dedesi "halkın ilk büyüğü, ilk atası" anlamında dip yabgu adıyla anılır. Hükümdar anlamında yabgu ünvanının en eski kullanılışı, Büyük Hun İmparatorluğu'nda (M.Ö. 220 - M.S. 426) görülür. Teoman (Tuman) yabgu olarak anılıyordu. Hazar hükümdarları da Göktürklerin hakimiyetine girmeden önce yabgu ünvanını taşırlardı. Göktürkler, "kağan" ünvanını benimsediler. Bu çağlarda Bizans, Ermeni ve Gürcü kaynaklarında yabgu ünvanı zibel, cebu, cibu, şekillerinde geçer. Bazı islam kaynaklarında bu ünvana cibbuye, cıbguye denildi. Selçuklu Hanedanı, devlet kurduktan sonra hakan yerine, "sultan" ünvanını aldılar; yabgu ünvanı da melik karşılığı olarak "uluğ-yabgu" şeklinde kaldı.

İnanış

Eski Türkler yabgu dedikleri Türk hükümdarlarına büyük saygı gösterirlerdi. Yabgular, toplum içinde olağanüstü varlık olarak nitelenirlerdi. İnsanlarda olmayan birtakım gizli kuvvetlerin yabgunun kişiliğinde toplandığına inanılırdı. Onların Tanrı tarafından insanları yönetmekle görevlendirildiğine ve yabgularda tanrılık niteliklerinin bulunduğuna inanılırdı. Bu kutsallık, kan ilişkileri dolayısıyla bütün hanedana geçerdi.[]

Hanedan

Hanedanın erkek üyesine "şehzade prens" anlamında "tigin" denirdi. Eski Türklerde devletin hakimiyet sahası hükümdara ait değildi. Devlet halkın ortak mülküydü ve hükümdar bu mülkü korumakla yükümlüydü. Devlet merkezinde yabgu bulunurdu. Devleti yönetmek için tiginler ülkenin doğusuna ve batısına genel vali olarak gönderilirdi. Merkezi uluğ yabguya bağlı olan doğudaki genel valiye sağın yabgusu denirdi. Batıdaki genel vali de solun yabgusu olarak anılırdı. Doğudaki yabgu batıdakine göre daha yetkili sayılırdı.

Kurultay

Devlet merkezlerinde ülkenin yönetiminde temel olan "kurultay" bulunurdu. Merkezdeki yabgunun başkanlığında toplanan kurultaya sağın ve solun yabguları, uluğ yabgunun karısı hatun vb. devlet ileri gelenleri katılırdı.[]

Kaynakça

  1. ^ "Ethno Cultural Dictionary, TÜRIK BITIG". 9 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Temmuz 2010. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Göktürk Kağanlığı</span> Türk adını kullanan ilk Türk devleti

Göktürk Kağanlığı, asıl ismiyle Türk Kağanlığı Göktürkler tarafından kurulmuş ve 552-744 yılları arasında Orta ve İç Asya'da hükümdarlık sürdürmüş bir Türk imparatorluğudur ve bozkırların ilk model devletidir. Asya Hun İmparatorluğu'ndan sonra 2. Büyük Devlet lakabını almıştır.

Kapgan Kağan ya da Kapağan Kağan, İkinci Doğu Göktürk Kağanlığı'nın kağanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Oğuzlar</span> Farklı Türk boylarının birleşerek oluşturduğu Türk toplumu

Oğuzlar Türk dillerinin Oğuz kolunu konuşan bir batı Türk halkıydı. 8. yüzyılda Orta Asya'da Oğuz Yabgu Devleti adında bir konfederasyon kurdular. Oğuz ismi, "kabile" anlamına gelen yaygın bir Türkçe kelimedir. Oğuz isminin kaynağı en güvenilir görüşe göre Türkçe 'ok' isminin Z harfiyle çoğulu olan 'okuz' isminden türediği tezidir. Bizans kaynakları Oğuzlara Uzlar der.

<span class="mw-page-title-main">Oğuz Yabguluğu</span> Türkmen ve Oğuz boylarının atası olan Türk devleti

Oğuz Yabguluğu veya Oğuz Yabgu Devleti, Kiev Knezliği tarafından yenilgiye uğratılan Hazar Kağanlığı'nın gücünü kaybetmesiyle Hazarlar'a bağlı olarak Hazar denizi ile Aral gölü arasında ve civarında yaşayan Tengrici Oğuzlar, 950 yıllarında Hazarlar'dan kopuk bağımsız dönem yaşamaya başlamışlardır. Oğuz Yabguluğu 1055 yılına kadar sürmüş ve daha sonra da Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun bir parçası haline gelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Doğu Göktürk Kağanlığı</span> Göktürk devletinin ikiye ayrılmasıyla kurulmuş bir Türk devleti

Doğu Göktürk Kağanlığı, 582-630 yılları arası varlığını sürdüren tarihi Türk devleti. 582 yılında bölünen Göktürk Kağanlığı'nın doğu kısmıdır.

<span class="mw-page-title-main">Batı Göktürk Kağanlığı</span> Göktürk devletinin ikiye ayrılmasıyla kurulmuş bir Türk devleti

Batı Göktürk Kağanlığı, Göktürk Kağanlığı'nın 582 yılında ikiye ayrılmasıyla bu ülkenin batısında Tardu tarafından kurulan tarihi Türk devletidir. 582-659 yılları arası varlığını sürdürmüştür.

<span class="mw-page-title-main">İkinci Doğu Göktürk Kağanlığı</span> 7. ve 8. yyde hüküm sürmüş Türk devleti

İkinci Doğu Göktürk Kağanlığı, Çin egemenliğine giren Göktürkler Kutluk Kağan zamanında yeniden bağımsızlığına kavuştu. Bu yüzden bu devlete "Kutluk Devleti" de denir.

İstemi Yabgu d. ? - ö. 576 yılları arasında yaşamış, Göktürk Kağanlığı'nın kurucusu olan Bumin Kağan'ın kardeşi, kağan, yabgu ve elçidir. Bumin Kağan'ın yanında batı kanadını yönetmiştir.

Şah ya da Şehinşah, Fars, Afgan ve diğer İrani halkların hükümdarlarının kullandığı bir unvan. Kral anlamına gelmektedir. Zamanla İslam aleminde hükümdar anlamında yaygın olarak kullanılagelmiştir.

Bugüne dek kullanılmış başlıca soyluluk unvanları şunlardır:

Mukan Kağan, Muhan Kağan, Bağan Kağan ya da Bukan Kağan olarak da bilinir,, Doğu Göktürk Kağanlığı'nın kağanı. Bumin Kağan'ın oğlu ve İssik Kağan'ın küçük kardeşi.

Tong Yabgu Kağan, 618 ve 630 yılları arasında Batı Göktürk Kağanlığı'nı yöneten kağan. Tong adının, Eski Türkçe'den günümüz Türkçesine "kaplan" şeklinde çevrildiği düşünülmektedir. Bu konuya dair diğer yorumlar ise "yeterlilik" ve "tamlık" anlamına geldiğidir. Ayrıca kelimenin; ilk Türkçe döneminde kullanılan "dolu, içi boş olmayan" anlamlarına gelen; "toñ (tong)" sözcüğünden geldiği de düşünülebilir. Bu kelimenin bir başka anlamı da "son"dur.

Tarduş Kağan ya da Tardu, Batı Göktürk Kağanlığı'nın kurulmasını sağlayan siyasi ortamı oluşturan yabgu. Aslen bir Yabgu olmasına rağmen, yaptığı fetihlerle Türk Kağanlığı'nın genişlemesini sağlamış; İşbara Kağan ile girdiği mücadele ise ülkenin 604 yılında ikiye bölünmesiyle sonuçlanmıştır.

Ériş Kül Kağan, 7. yüzyılda Batı Göktürk Kağanlığı'nda hüküm süren Göktürk Kağanı. Kimi tarihçilere göre ise adı, "kar kaplanı" anlamına gelen "İrbiz"dir. Bazı tarihçiler tarafından Hazarların ilk kağanı olarak gösterilmiştir.

İnekler Gölü Savaşı, 682 yılında İkinci Göktürk Kağanlığı ile Dokuz Oğuzlar arasında yapılan savaştır.

<span class="mw-page-title-main">İli Nehri Antlaşması</span>

İli Nehri Antlaşması (638), Batı Göktürk Kağanlığı'nın On-ok ve Tuğluk urukları arasındaki iç savaşı sonlandıran boylar meclisi antlaşmasıdır. Bu antlaşmaya göre, kurucu boylar Batı Göktürk Devleti'nin konfederatif bütünlüğünü desteklemek ve garanti etmekle sorunlu tutulmuştur. Ancak buna bağlı olarak, On-oklar ve Tuğluklar, antlaşma uyarınca konfederasyona bağlı tam bağımsız iki devlet teşkil etmiştir.

Buhara Muharebesi, Göktürk-Sasani ittifakı ile Ak Hun İmparatorluğu arasında gerçekleşmiş bir savaştır. Savaş sonunda Ak Hun İmparatorluğu yıkılmış ve toprakları, Ceyhun Nehri sınır olmak üzere Göktürkler ile Sasaniler arasında paylaşılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Türk göçleri</span>

Türk göçleri, Türk boylarının ve Türk dillerinin 6. ve 11. yüzyıllar arasında Avrasya'daki yayılma sürecini ifade etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Emir (makam sahibi)</span>

Emir, Arap ülkeleri, Batı Afrika, Afganistan ve Hindistan altkıtasındaki çeşitli yerlerde kullanılan bir kral, aristokrat veya askerî olarak yüksek bir makam ünvanını ifade eder. Terim, bir "komutan", "general" veya "lider" anlamına gelecek biçimde de Emîrü'l-mü'minîn olarak yaygın biçimde kullanılmıştır. Dişil formu emire kelimesidir. "Prens" olarak çevrildiğinde, "emirlik" kelimesi egemen bir prensliğe benzer. Çağdaş kullanımda bu terim, bir Emirliğin Müslüman bir devlet başkanını veya İslamî bir örgütün liderini belirtebilir.