Gezegenimsi bulutsu veya gezegenimsi nebula, yaşamının son evresinde bulunan bir kırmızı devin yaydığı parlak bir iyonize gazdan oluşan salma bulutsusu türüdür.
Yıldız, ağırlıklı olarak hidrojen ve helyumdan oluşan, karanlık uzayda ışık saçan, gökyüzünde bir nokta olarak görünen plazma küresidir. Bir araya toplanan yıldızların oluşturduğu galaksiler, gözlemlenebilir evrenin hâkimidir. Dünya'dan çıplak gözle görülebilen yaklaşık 6 bin dolayında yıldız vardır. Dünya'ya en yakın yıldız, aynı zamanda Dünya üzerindeki yaşamın gerçekleşmesi için gerekli olan ısı ve ışığın kaynağı da olan Güneş'tir.
Küresel yıldız kümesi, galaksi merkezi etrafında uydu gibi dolanan, yıldızların küresel bir bileşimidir. Küresel yıldız kümeleri yerçekimi ile bir arada durabilirler. Yerçekimi sayesinde küresel bir şekle ve göreceli olarak merkeze doğru artan bir madde yoğunluğuna sahiplerdir. Yıldız kümesinin bir alt kategorisi olan küresel yıldız kümesi, Latince bir sözcük olan ve küçük küre anlamına gelen globulus kelimesinden türetilmiştir.
proton-proton (pp) zincir reaksiyonu, yıldızların hidrojeni helyuma dönüştürdüğü bilinen iki nükleer füzyon reaksiyonu setinden biridir. Güneş kütlesine eşit veya daha az kütleli yıldızlarda egemendir. Bilinen diğer reaksiyon CNO döngüsüdür. CNO, daha çok güneş kütlesinin yaklaşık 1.3 katından daha büyük kütlelere sahip yıldızlarda hakim olabilen reaksiyonlardır.
Işınım bölgesi veya radyatif bölge, enerjinin esas olarak konveksiyondan ziyade radyatif difüzyon ve termal iletim yoluyla dışa doğru taşındığı bir yıldızın içindeki bir katmandır. Enerji ışınım bölgesinde, ışık tanecikleri olan fotonların elektromanyetik dalgalar halinde yayılmasıyla ilerler.
Önyıldız ya da protostar, yıldızlar arası ortamda, dev bir moleküler bulutun gazlarının daralmasıyla meydana gelen büyük bir kütledir. Önyıldız, yıldız evrimi sürecindeki en erken evredir. Bu oluşum, Güneş kütleli yıldız için yaklaşık 10 milyon yıl sürer. Süreç, moleküler bir bulutun kendiliğinden kütleçekimi kuvveti altında çöktüğü zaman başlar. Artan yıldız kütlesinin radyasyon enerjisine dönüşümünü gösteren süpersonik güneş rüzgarı biçimi olan T Tauri rüzgarı, önyıldızın oluşacağını gösterir.
Herbig Ae/Be yıldızları, A ve B tayf türünden yıldızlardır. Hâlâ gaz-toz bulutu içerisinde yer alırlar ve bazen çöküntü çemberleri ile bulunurlar. Tayflarında hidrojen ile kalsiyum salınım çizgileri bulunur. 2 ile 8 güneş kütlesine sahiptirler. Hertzsprung-Russell diyagramında bu yıldızlar, ana kolun sağında yer alırlar. Adlarını, onları ilk olarak 1960 yılında diğer yıldızlardan ayıran Amerikalı gökbilimci George Herbig'den almıştırlar.
Sıkışık yıldız veya sıkışık nesne, gökbiliminde beyaz cüceleri, nötron yıldızlarını ve karadelikleri toplu olarak tanımlamak için kullanılır. Ayrıca, varsayımsal yoğun cisimlerin varlığı doğrulanırsa egzotik yıldızları da içerebilir. Tüm sıkışık nesneler yarıçaplarına oranla daha büyük bir kütleye sahiptir ve bu da onlara, sıradan atomik maddeye kıyasla çok yüksek bir yoğunluk kazandırır.
Yıldızlar, uzayda bulunan yüksek yoğunlukta geniş bölgelerden oluşan moleküler bulutların içinde oluşur. Bu bulutlar çoğunlukla hidrojenden ve % 23–28 helyum ile az miktarda daha ağır elementlerden ibarettir. İçinde yıldız oluşan bu tür bir bulutsuya örnek Orion bulutsusudur. Bu bulutlardan büyük yıldızlar oluştukça, içinde bulundukları bulutları güçlü bir şekilde ışıklandırıp iyonlaştırırlar ve bir H II bölgesi yaratırlar.
Farklı yaş ve kütledeki yıldızların iç yapıları da değişik olur. Yıldızlarla ilgili yapı modelleri, bir yıldızın iç yapısını ayrıntılı olarak tanımlar ve parlaklık hakkındaki ayrıntılı tahminler de, yıldızın rengi ve gelecekteki evrimi hakkında bilgiler sunar.
Yıldız evrimi bir yıldızın yaşamı boyunca maruz kaldığı radikal değişikliklerin bir sürecidir. Yıldız'ın kütlesine bağlı olarak bu yaşam süresi, birkaç milyon yıldan, trilyonlarca yıla ulaşabilir, evrenin yaşı göz önüne alındığında bu çok fazladır.
NGC 7686, Andromeda takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 900 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir açık yıldız kümesidir. Yaklaşık olarak 80 yıldız içeren kümenin en parlak yıldızı, parlaklığı 6,2 kadir olan HD 221246'dır.
NGC 2516, Yeni Genel Katalog'da yer alan bir açık yıldız kümesidir. Gökyüzünde Karina takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 1.300 ışık yılı uzaklıkta bulunur. Fransız astronom Nicolas Lacaille tarafından 1751 yılında 1,27 cm (0,50 in) çaplı mercekli tip bir teleskopla keşfedilmiştir.
Pi3 Orionis (π3 Ori, π3 Orionis), Avcı takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 26 ışık yılı uzaklıkta bulunan F-tipi sarı-beyaz bir anakol yıldızıdır ve çıplak gözle kolayca görülebilir. Geleneksel ismi Tabit, Arapça ﺛﺎﺑﺖ Sabit "yerinde duran" anlamına gelir. Pi3 Orionis, Avcı'nın elinde tuttuğu kalkanın en parlak yıldızıdır.
FU Orionis yıldızı, parlaklığı ve tayf tipi aşırı değişiklikler gösteren anakol öncesi yıldızlarıdır. Örnek olarak V1057 Cyg yıldızının parlaklığı 6 kadir olmuş ve tayf tipi dKe'den F-tipi üstdeve dönüşmüştür. Bu tür değişen yıldızların prototiplerinden olan FU Orionis, uzun bir süre benzersiz olarak kabul edilmiştir. 1970 yılında benzer bir yıldız olan V1057 Cygni keşfedildi ve o zamandan bu yana da bir dizi benzer ilave örnekler keşfedilmiştir.
Altdev, anakol yıldızlarından daha parlak ve dev yıldızlardan daha az parlak olan bir yıldız türüdür. Altdev terimi, belirli bir spektral aydınlanma sınıfına ve bir yıldızın evriminde bir aşama için kullanılmaktadır.
Yıldız kinematiği yıldızların uzaydaki devinimlerini gözlemleyen bilim dalıdır. Samanyolu Galaksisi'ndeki yıldız ve uyduların hızını ölçmeyi amaç edinmiştir. Bu sistematik aracılığıyla elde edilen bulgular Samanyolu Galaksisi'nin merkezinde yer alan Sagittarius A* kara deliğinin etkinliğine ilişkin ipuçları da içermektedir.
Asimptotik dev kol, Hertzsprung-Russell diyagramında evrimleşmiş serin parlak yıldızlar ile dolu bir bölgedir. Bu, yaşamlarının sonlarında düşük veya orta kütleli yıldızların üstlendiği yıldız evriminin bir dönemidir.
Karanlık yıldız, devasa kütlesi nedeniyle ışık hızına eşit veya bu hızı aşan bir yüzey kaçış hızına sahip olan Newton mekaniğindeki teorik bir nesnedir. Newton mekaniği altında ışığın yerçekiminden etkilenip etkilenmediği belirsizdir, ancak Atkılarla aynı şekilde hızlandırılmış olsaydı, karanlık yıldızın yüzeyinden yayılan ışıklar yıldızın yerçekimi tarafından hapsolacak ve onu adından anlaşılabileceği gibi karanlık yapacaktır. Karanlık yıldızlar, genel görelilikteki kara deliklere benzerdir.
Karanlık yıldız, günümüzdeki yıldızlar oluşup gelişmeden önce evrenin başlarında var olduğu düşünülen bir yıldız türüdür.