İçeriğe atla

Yönetmelik

Yönetmelik (Talimatname), Anayasanın 123. maddesinde tarif edildiği şekliyle; Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin kendi görev alanlarını ilgilendiren konularda, kanunlara ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine aykırı olmamak koşuluyla çıkardıkları yazılı hukuk kurallarıdır.[1]

Kamu yönetiminin yönetmelik çıkarması, düzenli yönetim ilkesinin bir gereğidir. Kamu yönetimi, yönetmelik çıkarma yetkisine kendiliğinden sahiptir. Yönetmelik çıkarmak için, kamu yönetiminin kanun ile yetkili kılınmasına gerek yoktur. Bu konu, Anayasa'nın 124'üncü maddesinde düzenlenmiştir.[2]

Yönetmelik çıkarmak, yasama ve yargılama tasarrufu olmayıp, sadece yönetim görevi ile ilgili bir icraattır. Yönetmelikler, kanuna aykırı hükümler taşıyamazlar. Aksi halde, Danıştay tarafından iptal edilirler.[3]

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, tüm yönetmeliklerin Resmî Gazete’de yayımlanması zorunluluğunu getirmemiştir. Yönetmeliklerden hangisinin Resmî Gazete’de yayımlanacağının takdiri, yasama organına bırakılmıştır. Hangi yönetmeliklerin Resmî Gazete’de yayımlanacağı, hangilerinin yayımlanmayacağı, 1984 yılında çıkarılan 3011 sayılı kanunda belirtilmiştir.[2]

Kamuyu ve kamu personelini ilgilendiren yönetmeliklerin cumhurbaşkanı imzasıyla Resmî Gazete’de yayımlanması zorunludur. Belirli bir idari bölgeyi ilgilendiren ve yerel yönetimler tarafından çıkarılan yönetmeliklerin Resmî Gazete’de yayımlanmasına gerek yoktur. Yerel gazetelerde ya da diğer yerel basın ve yayın organları aracılığıyla ilân edilmeleri yeterlidir.

Ayrıca, millî güvenlik ile ilgili olan ve gizlilik niteliğini hâiz yönetmelikler kamuya açık basın ve yayın organlarında yayımlanamazlar. Resmî Gazete’de yayımlanması gerektiği halde yayımlanmayan yönetmelikler ise kanuna aykırıdır, yargı yerleri tarafından uygulanmaz.[4]

Gerek Resmî Gazete’de, gerekse mahalli bir gazetede yayımlansın, yönetmelikler ilgililere duyurulmadıkça ya da tebliğ edilmedikçe onlara uygulanamaz, haklarını azaltamaz, yükümlülüklerini çoğaltamaz. Resmî Gazete’de yayımlanması gereken yönetmelikler, yayımlandıkları tarihte başka yolla ilgililere duyurulması gereken yönetmelikler ise, duyuruldukları tarihte yürürlüğe girmiş sayılır.

İdarî bir işlem olan yönetmeliklerin denetimi idarî yargıda yapılmaktadır. Bakanlıkların yönetmelikleri ile kamu kuruluşlarının ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ülke çapında uygulanacak yönetmeliklerinin yargısal denetimi, ilk derece mahkeme olarak Danıştay’da yapılmaktadır. Kamu kurum ile kuruluşu niteliğindeki meslek kuruluşlarının belli bir yörede uygulanacak yönetmeliklerinin yargısal denetimi ise, o yerde bulunan genel görevli idarî yargı yeri olan idare mahkemelerinde yapılmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ İdare Hukukuna Giriş. Ekin. 4 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Kasım 2020. 
  2. ^ a b Gözübüyük, A.Şeref. (1999). Hukuka giriş ve hukukun temel kavramları. 13.bası. Ankara: Turhan Kitabevi. ISBN 975-7425-35-4. OCLC 283633194. 
  3. ^ Bilge, Necip. (2003). Hukuk başlangıcı : hukukun temel kavram ve kurumları. Ankara: Turhan Kitabevi. ISBN 975-7425-04-4. OCLC 66377232. 
  4. ^ Günday, Metin. (2003). İdare hukuku. 7.bs. (Aynı bası). Ankara: İmaj. ISBN 975-7852-19-8. OCLC 52553096. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yargıtay (Türkiye)</span> Türkiyenin adli yargı organı

Yargıtay ya da Temyiz Mahkemesi, Türkiye'nin dört yüksek yargı organından birisidir. Adli yargı ilk derece mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir.

<span class="mw-page-title-main">Yargı</span> hukuku yorumlayan ve uygulayan mahkemeler sistemi

Yargı, yasal anlaşmazlıkları/uyuşmazlıkları karara bağlayan ve yasal davalarda yasayı yorumlayan, savunan ve uygulayan mahkemeler sistemidir.

<span class="mw-page-title-main">Anayasa</span> devleti yöneten temel ilkeler bütünü

Anayasa, ülke üzerindeki egemenlik haklarının kullanım yetkisinin içeriğinde belirtildiği şekliyle devlete verildiğini belirleyen toplumsal sözleşmelerdir. Hans Kelsen'in normlar hiyerarşisine göre diğer bütün hukuki kurallardan ve yapılardan üstündür ve hiçbir kanun ve yapı anayasaya aykırı olamaz. Devletin temel örgüt yapısını kuran, önemli organlarını ve işleyişlerini belirleyen; ayrıca temel hak ve özgürlükleri tespit edip, sınırlarını çizen hukuk metinleridir. Toplumsal bir sözleşme niteliği taşır. Devlet faaliyetlerini ve oluşum biçimini düzenleyen yasa metnidir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de siyaset</span> Türkiye Cumhuriyetinin siyasi yapısı

Türkiye'de siyaset, Türkiye'nin kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı bir yapısı vardır. Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinden oluşan üçlü kuvvet ayrılığı ilkesi temel alınmıştır. Buradaki üç erk; Yasama (TBMM), Yürütme (Cumhurbaşkanı) ve Yargı (Mahkemeler) tarafından oluşmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ombudsman</span>

Ombudsman, şikayetleri ve birtakım teşebbüsleri ele alıp değerlendiren ve bunlara her iki taraf için de tatmin edici çözümler bulan kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi</span> Türkiyedeki en yüksek yargısal devlet organı

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye'de anayasal denetimi yürüten en yüksek yargı organıdır. Kanunların, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler ve bireysel başvuruları karara bağlar. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Görevleri, Türkiye Anayasası'nın 148. ve 153. maddeleri arasında belirtilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Danıştay (Türkiye)</span> Türkiyenin idari yargı organı

Danıştay; Türkiye'nin idari yargı organıdır. İdari davaların bakıldığı mercidir. Aldığı kararlara yürütme uymak zorundadır.

<span class="mw-page-title-main">Sayıştay (Türkiye)</span> Türkiyenin mali yargı organı

Sayıştay, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda düzenlenen mali yargı organıdır.

<span class="mw-page-title-main">Elektrik Mühendisleri Odası</span>

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) ilk defa 1954 yılında 6235 sayılı TMMOB yasası uyarınca kurulmuştur. Daha sonra 1982 Anayasasının 135. maddesinde tanımlanan kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olarak yeniden tanımlanmıştır. TMMOB'un 24 odasından biridir.

İdare hukuku, temeli anayasada belirlenen, idarenin faaliyet ve örgütlenmesine ilişkin kurallar öngören, kamuya tanınan üstünlük ve ayrıcalıklar ile bireye tanınan hak ve hürriyetlerin dengelenmesini sağlayan hukuk dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yüksek Seçim Kurulu (Türkiye)</span> Türkiyede seçim işleriyle ilgili en yüksek devlet kurumu

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Türkiye Cumhuriyeti'nde, Yargıtay ve Danıştay'ın kendi içlerinden çıkardıkları üyelerden oluşan, Türkiye'deki seçimlerin genel yönetimi ile denetimini sağlayan ve seçimlerin yargısal denetimini sağlayan bir karma idari ve yargı merciidir. 1950 yılında kurulun oluşturulması ile seçimler üzerinde yargı denetimi esas alındı. Milletvekili tutanaklarının iptali yetkisi meclise verildi. 1954'te yapılan değişikliklerle bu yetki YSK'ye verildi ve kurulun teşekkülü belirlendi. Kurulun başkanının Yargıtay Başkanı olacağı, üyelerin de Yargıtay ve Danıştay üyelerinden seçileceği, kurulun vereceği kararların kesin nitelikte olduğu hükme bağlandı. 1957 yılında yapılan değişiklikle, partilerin seçimlere ittifak yaparak girmeleri engellendi.

<span class="mw-page-title-main">Şûrâ-yı Devlet</span> Osmanlı Devletinde yargı kurumu (1868–1922)

Şura-yı Devlet Osmanlı Devleti'nde günümüzdeki Danıştay'a karşılık gelen yüksek yargı kurumudur. 1868-1922 yılları arasında görev yapmıştır.

Yasa ya da diğer adıyla kanun anayasal hukuk sisteminde, yetkili organlarca meydana getirilen hukuk kurallarıdır. Yasalar, tüzükler, yönetmelikler birer hukuk kuralıdır. Yürürlükte olan hukuk kurallarının tümüne mevzuat denir. Dar anlamında yasa, yasama organınca yapılan yasa adıyla gerçekleştirilen işlerdir. Hukuk karşılıklı hakları ifade eden üst mefhumdur, yasa ise bu hakları koruyan ve belirleyen kuralları ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Uyuşmazlık Mahkemesi</span> Türkiyedeki yargı yolu uyuşmazlıklarını çözmekle görevli yüksek mahkeme

Uyuşmazlık Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda düzenlenen bir yüksek mahkemedir. 1945'te kurulan mahkemenin temel görevi, adli ve idari yargı organları arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmektir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de yargı teşkilatı</span>

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesi uyarınca “Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır.” Ancak, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkındaki Kanun içinde yer alan bazı belirleyici hükümler haricinde tüm yargı teşkilatının görev ve yetkisini belirleyen kapsayıcı ve genel bir yasal düzenleme yapılmamıştır. Dolayısıyla, hangi durumda hangi mahkemenin yetkili olacağı çeşitli kanunlarda dağınık ve sistematikten uzak bir biçimde yer aldığından mevcut mevzuat konuya genel bir bakış sağlamaktan uzak bir görüntü sunmaktadır.

Kamu yönetimi, işlevsel anlamda kamu politikaları belirleme ve uygulama, yapısal anlamda ise devletin örgütsel yapısını ifade eder. Kamu, bir ülkedeki halkın bütünü, halk, amme anlamlarına gelirken; kamu yönetimi bu bütünün sevk ve idaresi anlamına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Yazılı hukuk</span> Kanun koyucu tarafından yazılı bir metne bağlanan hukuk

Yazılı hukuk toplumun ortak çıkarlarını korumak amacıyla, yetkili organlar tarafından yürürlüğe konulan metinlere denir. Yazılı hukuk kuralları, eylem ve işlemlerde yurttaşları olduğu kadar devlet organlarını da bağlayan kurallardır. Yazılı hukuk kuralları, pozitif hukukun bağlayıcı asli hukuk kaynakları arasında yer almaktadır. Hukun asli kaynakları; yazılı kaynaklar ile yazılı olmayan örf ve adetler olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.

Kadı, tarihte İslam ülkelerinde insanlar arasında meydana gelen hukuki anlaşmazlıkları sonuçlandırmak, hukuka aykırı davranışların cezasını hükme bağlamak, verdikleri hüküm ve cezaları infaz etmek üzere devletin yetkili kurumları tarafından görevlendirilmiş kimsedir. Kadılara dinî, malî, idarî, eğitim-öğretim gibi görevlerin verildiği de görülmüştür.

Refik Gür Türk emekli hâkim. 5 Kasım 1925'te Atatürk tarafından Ankara Adliye Hukuk Mektebi olarak kurulan sonradan Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesine dönüştürülen Ankara Adliye Hukuk Mektebinin ilk mezunlarındandır.

Uyuşmazlık hukuku veya uyuşmazlık yargısı, bir davanın esasını çözümlemekle görevli mahkemenin tespit edilememesi veya farklı mahkemelerce esasa ilişkin çelişkili kararların verilmesi ve kararların kesinleşmesi fakat çelişki nedeniyle kararların icra edilememesi hallerinde, ortaya çıkan uyuşmazlığı çözümlemek için uygulanması gereken kuralları ve ilgili kurum ve kuruluşlara ilişkin usul ve esas kurallarını belirleyen bir hukuk dalıdır.