İçeriğe atla

X ışını ikilisi

X-ışını ikilisinin izlenimi

X-ışını ikilileri, X-ışınlarında aydınlık olan ikili yıldızların bir sınıfıdır. X-ışınları bir maddenin verici denilen (genellikle normal bir yıldızın) bir bileşeninden bir beyaz cücenin, nötron yıldızının ya da kara deliğin sıkıştırılmasından oluşan kütle alıcı denilen diğer bileşenine düşmesiyle üretilir. Birbirlerini çeken madde X-ışınları gibi, geriye kalan kütlesinin birkaç ondalığı kadar, yerçekimi potansiyel enerjisini serbest bırakır. (Hidrojen füzyon, geriye kalan kütlenin sadece yüzde 0.7sini serbest bırakır.) Tipik sabit düşük kütleli bir X-ışını ikilisinden saniyede tahmini 1041 pozitron kaçmaktadır.

Sınıflandırma

X-ışını çiftleri, temel fiziği daha iyi yansıtabilmesi için birçok alt (bazen üst üste olan) sınıfa bölünmüştür. Kütleye göre sınıflandırma (yüksek, orta, düşük), sıkıştırılmış X-ışını yayan kütle alıcı anlamına değil, optik olarak görünür verici anlamına geldiğini unutmamalıyız.

Düşük kütleli X-ışını ikilileri

Düşük kütleli X-ışını ikilisi, bileşenlerinden biri kara delik ya da nötron yıldızı olan ikili bir yıldız. Diğer verici bileşeni genellikle Roche lobunu doldurur ve bu nedenle sıkışmış yıldıza kütle aktarır. Verici, sıkıştırılmış nesneden daha az yoğundur ve ana sekans evresinde olabilir. Yaklaşık yüz küsur düşük kütleli X-ışını ikilileri Samanyolunda tespit edilmiştir ve bu, on üç düşük kütleli X-ışını ikilisi küresel kümelerde tespit edilmiştir. Chandra X-ışını Gözlemevinden gelen yeni veriler, pek çok uzak galaksilerdeki düşük kütleli X-ışını ikililerini ortaya koymuştur.

Tipik bir düşük kütleli X-ışını ikilileri, X-ışınlarındaki radyasyonun neredeyse tamamını emer ve genellikle görünür ışığın %1'inden daha azdırlar. Bu yüzden, X-ışınları gökyüzünde en parlak objelerdir fakat görülebilir ışıklarda nispeten solukturlar .Belirgin büyüklükleri tipik olarak yaklaşık 15-20 civarındadır. Sistemin en parlak kısmı sıkılaşmış nesnenin etrafındaki yığılma diskidir. Düşük kütleli X-ışını ikililerinin yörünge süreleri on dakika ile yüzlerce gün arasında değişir.

Orta kütleli X-ışını ikilileri

Bir orta kütle X-ışını ikilisi bileşenlerinden biri bir nötron yıldızı veya bir kara delik olan bir ikili yıldız sistemidir. Diğer bileşeni bir ara kitle yıldızıdır.

Yüksek kütleli X-ışını ikilileri

Yüksek kütleli X-ışını ikilileri, X ışınlarında normal yıldız bileşeninin iri yıldız olduğu güçlü bir ikili yıldız sistemidir. Sıkılaştırılmışın yaydığı X-ışınının bileşeni genellikle bir nötron yıldızı, kara delik ya da belki bir beyaz cücedir. İri normal bir yıldızın, yıldız rüzgar fraksiyonu sıkılaştırılmış bir nesne tarafından yakalanan ve sıkılaştırılmış bir nesne üzerine düşen X-ışınlarını üretmektedir.

Yüksek kütleli X-ışını ikilisinde, sıkılaştırılmış obje X-ışınları kaynağından baskınken, iri yıldız optiksel ışığın ışımasından daha baskındır. İri yıldızlar çok aydınlıklardır ve bu yüzden kolayca seçilebilirler. Yüksek kütleli X-ışını ikililerinden en ünlüsü ilk kara delik olmaya aday olan Cygnus X-1dir.

Microkuasarlar

Mikrokuazar izlenimi SS 433.

Güçlü ve değişken radyo ışıması, radyo jetlerinin bir çifti gibi sık sık çözülebilir ve bir kara delik ya da bir nötron yıldızı gibi şıkılaştırılmış bir objenin yığılma objesiyle çevrilmesi gibi özelliklerden dolayı mikrokuasarlar isimlerini kuasarlardan alır. Kuasarlarda, karadelikler süper kütlelilerdir, mikrokuasarlarda ise sıkılaştırılmış obje sadece birkaç solar kütledir. Microkuasarlarda, yığılmış obje normal bir yıldızdan gelir ve yığılmış disk optiksel ve X-ışınlarının çok aydınlık bölgelerinden gelir. Microkuasarlar bazen diğer X-ışını çiftlerinden ayırtedilebilmesi için radyo-jet X-ışını çiftleri olarak da adlandırılır. Radyo yayılımının bir kısmı, çoğu zaman belirgin süper aydınlık olan izafi jetlerden gelir.

Microkuasarlar, izafi jetler üzerine yapılan çalışmalarda büyük önem taşır. Jetler sıkılaştırılmış nesnenin yakınında oluşturulur ve sıkılaştırılmış nesnenin yakın zaman ölçeklerinde sıkılaştırılmış nesnenin kütlesine orantısı belirlenir. Bu nedenle, sıradan kuasarların çeşitli varyasyonlardan geçmesi asırlar sürerken, mikrokuasarlarınki sadece bir gün sürer.

Kaynakça

"X-ray Binary". 19 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Haziran 2014. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Nötron yıldızı</span> dev yıldızların ölümünden sonra arda kalan yoğun nötron topu

Nötron yıldızı, yıldızların yaşamlarının son bulabileceği biçimlerden biridir. Bir nötron yıldızı, dev bir yıldızın Tip II, Tip Ib veya Tip Ic süpernova olarak patladıktan sonra geri kalan kısmın kendi içine çökmesiyle oluşur. Bu yıldızlar neredeyse tamamen nötronlardan oluşsa da az miktarda proton ve elektron da içerir. Bu proton ve elektronlar olmadan, nötron yıldızları uzun süre var olmaya devam edemezdi. Çünkü nötronlar serbest haldeyken kararsızdır ve beta ışıması yaparak kısa süre içinde proton ve elektronlara ayrışır. Ancak yıldızın içindeki yüksek basınç sebebiyle proton ve elektronların birleşerek nötronlara dönüşmesi, nötron yıldızlarının daha kararlı bir yapıya sahip olmasını sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Kara delik</span> çekim alanı her türlü maddesel oluşumun ve ışınımın kendisinden kaçmasına izin vermeyecek derecede güçlü olan, genellikle yüksek kütleli gök cismi

Kara delik; astrofizikte, çekim alanı her türlü maddesel oluşumun ve ışınımın kendisinden kaçmasına izin vermeyecek derecede güçlü olan, büyük kütleli bir gök cismidir. Kara delik, uzayda belirli nitelikteki maddenin bir noktaya toplanması ile meydana gelen bir nesnedir de denilebilir. Bu tür nesneler ışık yaymadıklarından kara olarak nitelenirler. Kara deliklerin "tekillik"leri nedeniyle, üç boyutlu olmadıkları, sıfır hacimli oldukları kabul edilir. Kara deliklerin içinde ise zamanın yavaş aktığı veya akmadığı tahmin edilmektedir. Kara delikler Einstein'ın genel görelilik kuramıyla tanımlanmışlardır. Doğrudan gözlemlenememekle birlikte, çeşitli dalga boylarını kullanan dolaylı gözlem teknikleri sayesinde keşfedilmişlerdir. Bu teknikler aynı zamanda çevrelerinde sürüklenen oluşumların da incelenme olanağını sağlamıştır. Örneğin, bir kara deliğin potansiyel kuyusunun çok derin olması nedeniyle yakın çevresinde oluşacak yığılma diskinin üzerine düşen maddeler diskin çok yüksek sıcaklıklara erişmesine neden olacak, bu da diskin yayılan x-ışınları sayesinde saptanmasını sağlayacaktır. Günümüzde, kara deliklerin varlığı, ilgili bilimsel topluluğun hemen hemen tüm bireyleri tarafından onaylanarak kesinlik kazanmış durumdadır.

<span class="mw-page-title-main">Çift yıldız</span>

Çift yıldız, ortak kütle merkezinde yörünge yapan iki yıldızdan oluşan bir yıldız sistemidir. İki, üç, dört ya da daha çok yıldızlı sistemler çoklu yıldız sistemleri olarak adlandırılır. Bu sistemler, özellikle daha uzakken, çıplak göze tek bir ışık noktası olarak görünürler ve diğer yollarla çift olarak ortaya çıkarlar. Son iki yüzyıl boyunca yapılan araştırmalar sonucunda, evrende gözlemlediğimiz yıldızların yarısı ya da daha fazlasının, çoklu yıldız sistemlerinin parçası olduğunun farkına varıldı.

<span class="mw-page-title-main">Kuasar</span> Gazca zengin, çok yüksek enerjili astronomik cisim

Kuasar, kütlesi milyonlarca ila on milyarlarca güneş kütlesi arasında değişen, bir gaz diski ile çevrili bir süper kütleli kara delik tarafından desteklenen son derece parlak bir aktif galaksi çekirdeğidir (AGN). Kara deliğe doğru düşen diskteki gaz sürtünme nedeniyle ısınır ve elektromanyetik radyasyon şeklinde enerji açığa çıkarır. Kuasarların ışıma enerjisi muazzamdır; en güçlü kuasarlar, Samanyolu gibi bir galaksiden binlerce kat daha fazla parlaklığa sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Aktif galaksi çekirdeği</span>

Gözlemleyebildiğimiz galaksilerin bir kısmı "aktif" olarak sınıflandırılır. Galaksiden çıkan toplam enerjinin önemli bir kısmı yıldızlar, toz ve yıldızlararası ortamdan değil, bir başka kaynaktan yayılmaktadır. Aktif galaksi çekirdeği için standart örnek, çekirdek bölgesindeki bir dev karadeliğin (SMBH) çevresinde oluşan bir yığılım diskine dayanır. Bir aktif galaksi çekirdeğinin ışınımı maddenin diskten hareketle kara deliğe doğru düşmesi sırasındaki kütleçekimsel enerjiden kaynaklanır. Bu tür kozmik cisimlerin %10'unda, yarıçapları bakımından birbirine zıt bir enerji akışı çifti, çekirdekten ışık hızına yakın hızlarda parçacıklar fırlatır. Bu akışları üreten mekanizma, yani bu akışların işleyişi henüz anlaşılamamıştır.

Yıldız evrimi bir yıldızın yaşamı boyunca maruz kaldığı radikal değişikliklerin bir sürecidir. Yıldız'ın kütlesine bağlı olarak bu yaşam süresi, birkaç milyon yıldan, trilyonlarca yıla ulaşabilir, evrenin yaşı göz önüne alındığında bu çok fazladır.

Büyük kütleli sıkı halo cisimleri veya MACHO (ing-Massive compact halo object), gökada halesindeki baryon kökenli karanlık maddenin en ciddi adayı.

<span class="mw-page-title-main">Kütleçekimsel dalga</span>

Kütleçekimsel dalga veya kütleçekim dalgası (KÇD), fizikte uzayzaman eğriliğinde oluşan kırışıklık olup kaynağından dışarıya doğru bir dalga olarak yayılır. Albert Einstein tarafından 1915'te varlığı öngörülen bu dalgalar, Genel Relativite Teorisi'ne dayanarak kütleçekimsel ışıma şeklinde enerji naklederler. Tespit edilebilir kütleçekimsel dalga kaynakları, beyaz cüce, nötron yıldızı veya kara delik içeren çift yıldız sistemleri olabilir. Kütleçekimsel dalgaların varlığı, kendisiyle fiziksel etkileşimlerin yayılma hızını sınırlama kavramını getiren ve genel relativite ile ilgili Lorentz değişmezliğinin muhtemel bir sonucudur. Bu dalgaların, etkileşim hızını sonsuz olarak kabul eden Newton'un Çekim Teorisi'nde varlığı mümkün değildir.

<span class="mw-page-title-main">Seyfert galaksisi</span> Galaksi

Seyfert Galaksileri, kuasarlar içinde aktif galaksiler içinde en büyük iki gruptan birini teşkil eder. Bunlar, kuasarlardan farklı olarak, ev sahibi galaksileri kolayca tespit edilebilen, yüksek iyonizasyon emisyon hatları ortaya çıkartan spektrumları olan oldukça yüksek yüzey parlaklıkları ile kuazar benzeri çekirdeklere sahiptirler.

Başlangıç kara delikleri, büyük bir yıldızın kütle çekimsel çöküşünden oluşan kara delikler değil; evrenin başlangıçtaki genişlemesi esnasında aşırı yoğun bir maddeden oluşmuş olan varsayımsal kara deliklerdir. Büyük Patlama Modeli'ne göre, Büyük Patlamanın ilk anlarında basınç ve sıcaklık aşırı derece yüksekti. Bu şartlar altında, maddenin yoğunluğundaki küçük dalgalanmalar yerel bölgelerde kara delik yaratacak kadar yoğunlaşmıştır. Buna rağmen,yoğunluğu fazla olan bölgeler evrenin genişlemesi nedeniyle kolayca dağılmış ve başlangıçtan beri var olan kara deliklerin durumlarını şu anda da devem ettirmelerine neden olmuş olurlardı. Başlangıç kara deliklerinin kütle oranlarının 1014 kg ile 1023 kg arasında değiştiği ve karanlık madde olabilecekleri iddia edilmiştir. Bu ihtimal küçük kütlelerin de karanlık madde olabilme ya da karanlık madde gibi davranabilme ihtimalinin olduğu düşüncesini doğurmuştur. Bu düşünce, kara deliklerin kütlelerinin hemen hemen küçük gezegenlerin kütleleri büyüklüğünde olacağından bizim dönemimize kadar varlıklarını sürdüremediklerini ve kütle çekimsel mercek gözlemleri içinde çok büyük olduklarını söyler.

<span class="mw-page-title-main">Yıldız kaynaklı kara delik</span>

Yıldız kaynaklı kara delik, bir yıldızın kütleçekimsel çöküşüyle oluşan bir kara deliktir. Kütleleri yaklaşık 5 ila birkaç on güneş kütlesi arasında değişir. Bunlar süpernova patlamalarının kalıntılarıdır ve bir tür gama ışını patlaması olarak gözlemlenebilirler. Bu kara deliklere ayrıca çökmüş yıldız (collapsar) olarak da atıfta bulunulur.

<span class="mw-page-title-main">X ışını astronomisi</span>

X-ışını astronomisi, astronomik nesnelerin X-ışınının gözlem ve algılama çalışmalarıyla uğraşan astronominin bir dalıdır. X-ışınları Dünya’nın atmosferi tarafından emildiği için x-ışınlarını tespit eden balon, sondaj roketleri ve uydular belirli bir yükseklikte bulunmalıdır. X-ışını astronomisi, Mauna Kea Gözlemevlerindeki gibi standart ışık emilimi olan teleskoplardan daha ilerisini gören uzay teleskopları ile ilgili bir uzay bilimidir.

<span class="mw-page-title-main">Yığılma diski</span> büyük bir merkezi cisim etrafında yörüngesel hareket halinde dağılmış olan malzeme tarafından oluşturulmuş bir yapı

Yığılma diski, büyük bir merkezi cisim etrafında yörüngesel hareket halinde dağılmış olan malzeme tarafından oluşturulmuş bir yapıdır. Bu merkezi cisim sıklıkla bir yıldızdır. Sürtünme kuvveti, dengesiz ışınım, manyetik hidrodinamik etkiler ve diğer kuvvetler, diskteki yörüngede bulunan malzemenin merkezi cisme doğru sarmal bir yapı oluşturmasına yol açan kararsızlıklara neden olur. Kütle çekimi ve sürtünme kuvvetleri malzemeyi sıkıştırarak sıcaklığını yükseltir ve elektromanyetik radyasyon yayılmasına neden olur. Bu radyasyonun frekans aralığı, merkezi cismin kütlesine bağlıdır. Spektrumun X ışını kısmındaki nötron yıldızları ve kara delikler etrafında bulunan genç yıldızlar ve önyıldızların yığılma diskleri, kızılötesinde ışık saçar. Yığılma disklerindeki salınım modlarının incelenmesi diskosismoloji olarak adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Milisaniye pulsarı</span>

Milisaniye pulsarları, yaklaşık 1-10 milisaniye aralığında dönel periyotları olan pulsarlardır. Milisaniye Pulsarları elektromanyetik spektrumun radyo, X-ışını ve gama ışınları kısımlarında saptanmıştır. Milisaniye Pulsarlarının kökeni hakkındaki en baskın teori yaşlı olmaları ve çok hızlı dönen, ikili sayı sistemine yakın çift yıldızlardan gelen maddelerin toplanması aracılığıyla “geri dönüşümlü” veya hızlanmış nötron yıldızları olmalarıdır. Bu yüzden, Milisaniye pulsarlarına bazen Geridönüşmüş Pulsarlar denebilir.

4U 0614+091, Avcı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 10 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir Nötron yıldızı ve beyaz cüce olduğu düşünülen düşük kütleli bir yıldızın eşlik ettiği X-ışını ikili yıldız sistemidir. Bu iki bileşen birbirine o kadar yakındır ki, beyaz cücenin kütlesi nötron yıldızına doğru akar. Bir mikrokuasar gibi jet üretir ve bu sistemde ilk defa kara delikten başka bir nesnenin jet ürettiği gösterilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">S5 0014+81</span>

S5 0014+81, Kral takımyıldızının yüksek deklinasyon bölgesinde, Kuzey Ekvator Kutbu yakınlarında bulunan uzak, kompakt, aşırı parlak ve geniş soğurma çizgisine sahip bir kuasar veya blazardır.

Galaktik sırt, Samanyolu'nun galaktik düzlemi ile çakışan iç gökada bölgesidir. Dünya'dan, 'toz şeritleri' ile kesilmiş bir yıldızlar kuşağı olarak görülebilir. Bu 'toz şeritlerinde', gaz halindeki galaktik diskin tozu, arka plandaki yıldızların görünür ışığını engeller. Bu nedenle, Samanyolu'nun en ilginç özelliklerinin birçoğu sadece X-ışınlarında görülebilir. Samanyolu'nu dolduran noktasal X-ışını kaynaklarının yanı sıra, galaktik düzlemde yoğunlaşmış, görünüşte dağınık bir X-ışını emisyonu da gözlemlenmektedir. Buna galaktik sırt X-ışını emisyonu (GRXE) denir. Bu emisyonlar, Diana Worrall ve çalışma arkadaşları tarafından 1982 yılında keşfedilmiş ve o zamandan beri bu emisyonların kökeni dünya çapında astrofizikçileri şaşırtmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Mikrokuasar</span>

Bir mikrokuasar, kuasarın küçük bir versiyonu olup eşlikçi yıldızından katbekat daha kütleli, bir yıldızsal karadeliği çevreleyen yoğunlaşmış bölge. Eşlikçi yıldızdan çalınan madde kara deliğin etrafında bir yığılma diski oluşturur. Yığılma diski sürtünmeden ötürü çok sıcak olabilir ve X-ışınları saçmaya başlayabilir. Disk ayrıca dar ışınlar veya bir başka deyişle ışı hızına yakın atomaltı parçacıklardan oluşan "jetler" saçar ve bu, güçlü bir radya dalgası emisyonu üretir.

<span class="mw-page-title-main">Astronomik nesneler listeleri</span> Vikimedya liste maddesi

Burada listelenen listeler, astronomik nesne türüne göre gruplandırılmış astronomi listelerin toplu bir listesidir.

<span class="mw-page-title-main">Astrofiziksel jet</span> Dönen bir astronomik cismin ekseni boyunca akan iyonize madde ışını

Astrofiziksel jet, iyonize olmuş maddenin dönüş ekseni boyunca uzamış ışınlar şeklinde dışarı atıldığı astronomik bir olgudur. Işındaki büyük ölçüde hızlandırılmış madde ışık hızına yaklaştığında, astrofiziksel jetler özel görelilik etkileri gösterdiği için relativistik jetler haline gelir.