İçeriğe atla

XVI. Benedictus'un İslam tartışması

Papa XVI. Benedictus, Ocak 2006

Papa XVI. Benedictus'un İslam tartışması kendisinin geçmişte öğretim üyesi olduğu Almanya'daki Regensburg Üniversitesi'nde 12 Eylül 2006 tarihinde verdiği bir konferans sırasında ortaya çıktı. Konferansın konusu "İnanç, Akıl ve Üniversite - Hatıralar ve Geçmişin Değerlendirilmesi" idi.

Papa XVI. Benedictus'un konferans sırasında İslam dini hakkında yaptığı yorumlar dünyadaki birçok Müslüman ülkelerin dini ve siyasi liderlerinden tepki gördü. Hem Müslüman ülkelerdeki kurumlar, hem de Batı ülkelerindeki Müslüman topluluklar tepkilerini protestolarla dile getirdiler ve Papa'nın bu sözlerinden dolayı özür dilemesini istediler. Papa'nın sözlerinin en tartışmalı bölümü Bizans İmparatoru II. Manuil'a atfedilen aşağıdaki sözlerdi:

Bana Muhammed'in hangi yenilikler getirdiğini gösterin, orada hep şeytani ve insanlık dışı şeyler bulacaksınız. Örneğin dini kılıç zoruyla yayması gibi.

Papa XVI. Benedictus bu alıntının kendi görüşlerini yansıtmadığını ve sözlerinin yanlış anlaşıldığını öne sürdü. Ancak Papa'nın sözlerinin yol açtığı tartışma dünya kamuoyunu uzun süre meşgul etmeye devam etti.

Tartışmaya yol açan sözler

Papa "İnanç ve Akıl" konulu konferansında Antik Yahudi ve Antik Yunan düşüncesinden Protestan ilahiyatı ve modern ateizme varıncaya kadar birçok düşünce sisteminden örnekler verdi. Ancak konuşmasının ana konusu Hristiyanlıkta Tanrı'nın varlığını mantık yoluyla sorgulamaktan kaçınma eğilimi idi.

Konuşmasının açılış bölümünde Bizans İmparatoru II. Manuil'in 1391 yılında İranlı bir düşünürle Ankara şehrinde yaptığı tartışmaya yer verdi. (Bu İranlı düşünürün Hacı Bayram Veli olduğu öne sürülmüştür.) Lübnan kökenli Alman ilahiyatçısı Theodore Khoury'nin bu tartışma konusunda yazdığı yazılardan alıntılar yaparak İslam ve Hristiyanlık dinlerinin Tanrı kavramına bakış açılarını karşılaştırdı. Akıl ve mantığın Hristiyanlığın özünde var olduğunu, Hristiyanlıkta akıl ve mantığı bir yana bırakarak Tanrı'yı anlamanın mümkün olmadığını iddia etti. Oysa Müslümanlıkta Tanrı'ya olan inancın mutlak olduğunu ve her şeyden önde geldiği, İslam dinine göre, koşullar gerektirirse akıl ve mantığın bir yana bırakılmasının mümkün olduğunu ileri sürdü.

XVI. Benedictus konuşmasının bu bölümünde İslam dininin akıl ve mantığı yeterince önemsememesine örnek olarak tarihte çeşitli milletlerin Müslümanlar tarafından zor kullanılarak Müslümanlaştırılmasını gösterdi. Papa, kendi sözleri olmadığını açıkça belirttikten sonra Bizans İmparatoru II. Manuil'in aşağıdaki sözlerini dinleyicilere okudu:

Bana Muhammed'in hangi yenilikler getirdiğini gösterin, orada hep şeytani ve insanlık dışı şeyler bulacaksınız. Örneğin dini kılıç zoruyla yayması gibi.

Tepkiler

  • T.C. Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu Papa XVI. Benedictus'un sözlerine tepki veren ilk dini liderlerden biri oldu. 15 Eylül 2006'da verdiği demeçte “Umarım bu açıklamalar Papa'nın iç dünyasındaki kini ve nefreti yansıtmıyordur” diyen Bardakoğlu, “Kışkırtıcı, düşmanca, ön yargılı ve taraflı bir bakış” olduğunu söyledi.[1]
  • T.C. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan da 17 Eylül 2006'da Papa'nın, din adamı gibi değil, siyasetçi gibi konuştuğunu belirterek, Diyanet İşleri Başkanın özür talebini yineledi.[2]
  • Basın organları 17 Eylül 2006'da Papa XVI. Benedictus'un pazar ayininde yaptığı konuşmada, Müslümanları kızdıran sözleriyle ilgili tepkilerden dolayı üzgün olduğunu belirttiğini, ancak özür dilemediğini yazdılar.[3] Papa özür dilemediği sürece Türkiye'ye yapmayı planladığı geziyi ertelemesi gerektiği görüşü ortaya atıldı.
  • Somali'nin başkenti Mogadişu'da bir dini lider, 'Papa'dan intikam alınmasını' istemiş ve Muhammed'e hakarette bulunanların öldürülmesi gerektiğini söylemişti.[4]
  • 18 Eylül 2006 tarihinde kadar Papa'yı protesto için Batı Şeria ve Gazze'de 7 kilise yakılmıştı.[5]

Papa'nın sözlerinin doğru olup olmadığı tartışması

Papa'nın sözlerinden sonra Türk basınında Hristiyanlık dininin zor yoluyla dini yayması konusunda çok sayıda örnekler verildi. Din adına terörizmi uygulayan ilk kişinin, "Haçlı Sefer kahramanı", Fransız şövalyesi Reynaud de Chatillion olduğu belirtildi. "İspanyol Fatihi" Hernan Cortes'in, Papalık'ın onayıyla, 16. yüzyılda Güney Amerika kıtasındaki yerlileri barbarca kılıçtan geçirdiği örneği verildi.[6]

Ayrıca Papa'nın İslam dininde akılla Tanrı arasında bir ilişki olmadığı iddiası şiddetle eleştirildi. Milliyet gazetesindeki köşesinde Taha Akyol "Batı tarihinde akıl kavramına en çok karşı çıkan, bugün Papa'nın başında bulunduğu Katolik Kilisesi'ydi." şeklinde yazdı.[7]

Papa'nın 'İslam silah zoruyla yayıldı...' sözüne, olabilir diyen Radikal gazetesinin köşe yazarı Türker Alkan, şiddetle yayılmacılığın "Hristiyanlık için çok daha fazla geçerli" olduğunu, "Gerçek anlamda hoşgörünün, ancak laik düzende mümkün olduğunu" belirtti.[8] Yine aynı gazetede Ayşe Karabat, din çatışmalarının yol açtığı "taraf" ve "ötekileştirme" edimlerinin evrensel değerleri unutturmasından, "Taraf almaya direniyorsan eğer, düşmanın işbirlikçisisin." anlayışından yakındı.[9]

Cambridge Üniversitesi İlahiyat Fakültesi danışmanlarından Aref Ali Nayed Papa'nın konuşması üzerine yaptığı detaylı yorumda 9 Ekim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Endonezya ve Malezya'nın diğer bütün Arap ülkelerinden daha fazla nüfusa sahip olduklarını belirttikten sonra bu ülkelere hiçbir Müslüman işgal gücünün girmemesine rağmen İslam'ın oralarda nasıl yayıldığını sordu. Ayrıca, geçmişte Müslümanların egemenliklerinde olan ülkelerde hala Hristiyan azınlıklar bulunurken Katolik Ferdinand ve Isabella'nın İspanya'yı ele geçirmelerinden sonra Müslüman ve Yahudilerin sayısının sayılamayacak kadar azaldığını ifade etti.

Kaynakça

  1. ^ "Bardakoğlu: Papa özür dilemeli". 14 Ekim 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Eylül 2006. 
  2. ^ "Erdoğan: Papa özür dilemeli". 26 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Eylül 2006. 
  3. ^ "Papa özür dilemedi". 30 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Eylül 2006. 
  4. ^ "Somali'de bir rahibe öldürüldü". 30 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2006. 
  5. ^ Gerilim tırmanıyor !
  6. ^ "Papa 'kılıcın' Hıristiyanlıktaki yerini unutmuşa benziyor". 23 Ekim 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Eylül 2006. 
  7. ^ "Papa, İslam ve akıl". 22 Ocak 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Eylül 2006. 
  8. ^ "Papa'nın dedikleri". 30 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2006. 
  9. ^ "Bir nikâh, birçok cenaze..." 30 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2006. 

Bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İlahiyat</span> din ile ilgilenen bilim dalı

İlahiyat, teoloji veya tanrıbilim, "tanrı" kavramı ve din olgusunun sistematik olarak ele alan disiplindir. Temel konusu doğaüstü güçlerdir ancak dini epistemoloji ve vahiy ile ilgilenir. Vahiy üzerinden tanrı ya da tanrıların varlığının kabulüne ulaşır. Bunların sadece, doğa ötesi varlıklar olması ile değil, dünya ile ilişki kurmak ve insanlara varlığını göstermeye istekli olduklarını ispat etmeye çalışır.

Peygamber veya yalvaç, Tanrı aracılığıyla bir dini veya dinî öğretiyi yaymakla görevlendirildiğine inanılan kişidir. Peygamberler ayrıca dinî terminolojide âyet, işaret veya mûcize denilen doğaüstü güç veya olayların kendilerine atfedildiği mitolojik veya yarı mitolojik insanlardır. İbrahimî dinlerin inananları, peygamberlerin Tanrı'dan aldıkları “vahiy” adlı mesajları diğer insanlara ulaştırdıklarına inanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Melek</span> dinler terminolojisindeki doğaüstü figür

Melek, dini bir terim. Melek, birçok dinde inanılan semavi verilen isimdir. Meleklerin görevleri Tanrı'ya hizmet etmektir. Meleklere inancın var olduğu her din ve inançta melek kavramına bakış farklıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hristiyanlık</span> tek tanrılı İbrahimî bir din

Hristiyanlık, Nasıralı İsa'nın yaşamına, öğretilerine ve vaazlarına dayanan, tek Tanrılı İbrahimî bir dindir. Günümüzde Hristiyanlık, dünya nüfusunun yaklaşık %30,1'ini oluşturmaktadır ve 2,4 milyarı aşkın takipçisi ile dünyanın en kalabalık dinidir. Takipçilerine, "Mesihçi" anlamına gelen Hristiyan veya Nasıralı İsa'ya ithafen İsevi veya Nasrani denir. Kitâb-ı Mukaddes'e inanan takipçileri, Yahudi metni olan Tanah'ta kehanet edilen İsa'nın Mesih olarak gelişinin bir Yeni Ahit olduğuna inanırlar.

Deizm veya yaradancılık, din, peygamber veya vahiy aracı olmaksızın bireyin akıl, gözlem, sezgi gibi yollarla Tanrı'nın varlığına inanmasına dayalı bir felsefi görüştür.

<span class="mw-page-title-main">XVI. Benedictus</span> 265. Katolik Kilisesi papası (1927–2022; pd. 2005-2013)

Papa XVI. Benedictus, taşıdığı Papa ünvanıyla dünya çapında 1 milyarı aşkın üyesi bulunan Katolik Kilisesi'nin 2005-2013 seneleri arası ruhani lideriydi.

<span class="mw-page-title-main">Katolik Kilisesi</span> Hristiyanlığın bir mezhebi

Katolik Kilisesi, ruhanî başı Roma Başpiskoposu (Papa) olan, en fazla cemaate sahip Hristiyan mezhebi. Dünyada yaklaşık 1,2 milyar mensubu vardır. Katolikler yoğun olarak Güney Amerika'da ve Avrupa'nın güneyinde bulunurlar.

Kökten dincilik, genellikle dinî esaslı aslî kaidelere geri dönme talebiyle kendini belli eden ve bu kaidelere katı bir biçimde bağlı olan, diğer görüşlere karşı toleranssız ve laiklik karşıtı dinî hareket veya bakış açısı. Kökten dincilik, genellikle dinî tabiattaki bir dizi kurala sıkı sıkıya bağlı, çağdaş, sosyal ve siyâsî yaşam ile ilgili üzerinde uzlaşılmış prensiplere karşı tepkisi olan inancı belirtir.

<span class="mw-page-title-main">Orta Çağ felsefesi</span>

Orta Çağ felsefesi tarihsel dönem itibarıyla ilkçağ felsefesinin bitiminden modern düşüncenin başlangıcına kadar olan dönemi kapsar. M.S. 2. yüzyıldan 15. yüzyıl sonlarına-16. yüzyıl başlarına, rönesansa kadar olan dönem olarak ele alınır. Bu dönemin felsefe tarihi açısından kendine özgü özellikleri vardır. Birçok felsefe tarihi kitabında Orta Çağ'da felsefe yok sayılır ya da Orta Çağ'ın karanlık bir çağ olduğu değerlendirmesine bağlı olarak felsefenin de karanlığa gömüldüğü öne sürülür. Bunun yanı sıra Orta Çağ'da felsefenin varlığını kabul eden ve bu felsefenin özgül niteliklerini açıklayan felsefe tarihi çalışmaları da söz konusudur.

<span class="mw-page-title-main">İbrahimî dinler</span> Orta Doğu dinleri

İbrahimî dinler, aynı zamanda İbrahimizm olarak da bilinir, İbrani din büyüğü ve atası İbrahim tarafından kurulan Yahudilik ile birlikte başlamış, monoteizm üzerine kurulu Semitik dinler grubudur. İlk İbrahimî din Yahudiliktir; sonrasında sırasıyla Hristiyanlık ve İslamiyet kurulmuştur. Yahudilik ve Hristiyanlık, kökenlerini İshak (Y'ishak) ve soyuna bağlarken İslamiyet, İsmail (Y'işmael) ve soyuna bağlar.

Dominus Iesus, Joseph Kardinal Ratzinger ve Tarcisio Bertone tarafından yazılmış belge. 6 Ağustos 2000'de basılmıştır. Belge Katolik Kilisesi'nin dinler arası diyalog çalışmalarına, diğer dinlerle olan ilişkilerine ve duruşuna, Hristiyanlığın diğer dinlerle ilişkisinin ne şekilde anlaşılması ve düzenlenmesi gerektiğine dair önemli görüşler sunmaktadır.

Vatikan tarihi günümüzdeki Vatikan Kent Devleti'nin sınırları içinde kalan bölgelerin tarih öncesi zamanlardan günümüze kadar süregelen tarihidir.

Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.

Din savaşları, farklı dini görüşlerin çıkar çakışmaları yüzünden çıkan savaşlardır. Bir dine mensup grubun diğer dinden olan insanları bastırmayı amaçlaması veya kendi dinini yaymak istemesi savaşların genel nedenidir. İslam fetihleri, Fransız Din Savaşları, Haçlı Seferleri, Reconquista tarihte görülen din savaşlarına örnektir.

<span class="mw-page-title-main">Dinler tarihi</span> Dinlerin tarihsel gelişimleri

Dinler tarihi, dinleri benzer ve farklı yönleri ile karşılaştırmalı olarak inceleyen bir bilim dalıdır. Bu bilim dalının temelinde karşılaştırma, tarih ve din olmak üzere üç olgu bulunmaktadır. Bunlardan karşılaştırma kelimesi bu bilim dalının genel metodunu belirtir. Tarih kelimesi bu bilimin bir tarih bilimi olduğunu, din ise bu bilimin konusunun din olduğunu ifade eder. İnsan hayatında özel bir yere sahip olan dinleri konu edinen tarih branşına da ''karşılaştırmalı dinler tarihi'' veya sadece ''dinler tarihi'' denir.

<span class="mw-page-title-main">Mustafa Kemal Atatürk'ün dinî inancı</span> Atatürkün dinî inanışı

Mustafa Kemal Atatürk'ün dinî inancı tartışma konusu olmuştur. Kimi araştırmacılar onun dine ilişkin söylemlerinin dönemsel olduğunu vurgulamakta ve bu konuyla alakalı olumlu görüşlerinin 1920'lerin başlarıyla kısıtlı olduğunu belirtmektedirler. Atatürk'ün dinî inancı hakkında farklı kaynaklar, farklı çıkarımlarda bulunmuştur. Bazı kaynaklar Müslüman olduğunu iddia ederken, bazı kaynaklar deist veya ateist ya da agnostik olduğunu iddia etmektedir.

Hristiyanlık tarihi, İsa ile havarilerinden bu yana Hristiyanlık dininin tarihidir. Hristiyanlık, İsa'nın yaşamıyla öğretilerine bağlı tek tanrılı bir dindir.

2022 yılı itibarıyla Hristiyan Ermeniler en eski Hristiyan kiliselerinden biri olan, Ermenistan'ın ulusal kilisesi olan Ermeni Apostolik Kilisesi'ne bağlıdır. MS 1. yüzyılda kurulmuştur ve MS 301'de devlet dini haline gelen ilk Hristiyan mezhebi olmuştur. Ülkenin etnik homojenliği nedeniyle, Yezîdîzm ve İslam gibi Hristiyanlık dışı dinlerin çok az sayıda inananı var.

<i>The Two Popes</i> 2019 çıkışlı bir film

The Two Popes, galasını Telluride Film Festivali'nde yapan Fernando Meirelles' yönetmenliğinde çekilmiş bir biyografik dram filmidir. 20 Aralık 2019 tarihinden itibaren Netflix üzerinden gösterime giren film, Anthony McCarten'in aynı isimli kitabına dayanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de Katolik Kilisesi</span> Katolik Kilisesinin Türkiyedeki rolü

Türkiye'de Katolik Kilisesi, Papa'nın manevi liderliği ve Papa'ya sunulan Roma'daki curia'nın kanonik liderliği altındaki dünya çapındaki Katolik Kilisesi'nin bir parçasıdır.