İçeriğe atla

Wondrak (öykü)

Wondrak, Stefan Zweig’in yalnızlık teması üzerine kurgulanmış kısa öyküsüdür.

Tarihçe

Wondrak, 1914-1916 yılları arasında oluşturulmuş, tamamlanmamış bir eserdir. Orijinal öykü "...Yarın Karel'i göndereceklerdi ve sonra yine huzur ve sessizlik olacaktı..." cümlesi ile yarım kalır. Öykü, ilk olarak 1990 yılında Leipzig'de Buckmendel: Hikayeler (Buchmendel: Erzählungen[1]) kitabı içinde yayınlanmıştır. Wondrak, ilk olarak aynı zamanda kitabın editörü olan ve yazarın makaleleri inceleyen Knut Beck tarafından bitmemiş olarak keşfedilmiş ve finaline sonradan bazı bölümler eklenmiştir.[2]

Öyküde fiziksel özellikleri nedeniyle toplumdan dışlanan karakterin bu dışlanmalarına içsel tepkileri, kendileri ve toplumla yaptıkları hesaplaşmalardan sonra çaresizlik labirentinden çıkış çabaları anlatılır. Zweig, birçok eserinde olduğu gibi, bu kısa öyküsünde önce okuyucuya derin bir mutsuzluk ve karamsarlık duygusu verir, sonlara doğru kahramanı için makul çıkış yolları bularak acıma hissi kabaran okuyucusunu da dinginleştirir. Öykünün sonunda hayatta dertler ne kadar büyük olursa olsun ister politik ister siyasi hatta yaradılışla gelen doğumsal kusurlarda dahi umut vardır mesajını vermesi aslında kendi içsel sıkıntılarıyla baş etmeye çalışan yazar için de belki bir tesellidir. Zweig'ın sosyal olarak dışlanmış ana karaktere olan duyarlı empatisi ve I. Dünya Savaşı'ndan sonra Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nda patlayan ulusal bilincin yükselişine dair keşfi özellikle etkileyicidir.

Öykü, Türkçede İş Bankası yayınları'nca çıkarılan yazarın Lyon'da Düğün kitabındaki üç öyküsünden biridir. Bununla birlikte Koridor yayınlarından 2020 yılında ilk baskısı çıkan Kitapçı Mendel (Buchmendel) öykü kitabı içinde bu öykü yer almaz.[3]

Konusu

Wondrak öyküsü, 1899 yılında Bohemya'nın güneyinde Dobitzan’da geçer. Şehre yakın bir ormanda kulübesinde tek başına yaşayan ve çok çirkin bir kadın olan "kurukafa" lakaplı Ruzena Sedlak güzeller güzeli sağlıklı bir bebek doğurur ancak bunu kimselere haber vermez. Bebeğin doğduğu kentliler tarafından tesadüfen ancak beş aylıkken öğrenilir, bebeğin babası bile belli değildir. Belediye Kâtibi Wondrak, Sedlak’a vatandaşlık görevlerini hatırlatmak ve bebeği vaftiz ettirmek üzere ormana gönderilir. Wondrak, bebeğin öyküsünü Sedlak’tan öğrenecektir.

Kaynakça

  1. ^ "Buchmendel: Erzählungen". prosperosisle.org sitesi (İngilizce). 27 Ağustos 2020. 1 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Kasım 2020. 
  2. ^ "The complete stories of Stefan Zweig - synopses, comments and ratings". prosperosisle.org sitesi (İngilizce). 27 Ağustos 2020. 24 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Kasım 2020. 
  3. ^ "Kitapçı Mendel". goodreads.com.org sitesi (İngilizce). 27 Ağustos 2020. 4 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Kasım 2020. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Stefan Zweig</span> Avusturyalı yazar

Stefan Zweig, Avusturya-Macaristanlı roman, oyun, biyografi yazarı ve gazeteciydi. 1920'ler ile 1930'lar arasında edebiyat kariyerinin zirvesinde olmuş Zweig, dönemin dünyasının en çok tercüme edilen ve en popüler yazarlarından biriydi.

Erendiz Atasü, Türk yazar, akademisyen, edebiyat eleştirmeni

<span class="mw-page-title-main">Hikâye</span> gerçek ya da tasarlanmış olayları ilgiyi çekecek bir biçimde anlatan, genellikle beş on sayfadan oluşan düzyazı türü

Hikâye ya da öykü, gerçek ya da gerçeğe yakın bir olayı aktaran kısa, düzyazı şeklindeki anlatıdır. Kısa oluşu, yalın bir olay örgüsüne sahip olması, genellikle önemli bir olay ya da sahne aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve diğer anlatım türlerinden ayrılır.

Faik Baysal, Türk yazar ve şair.

Ahmet Arpad, Türk çevirmen, fotoğrafçı, gazeteci ve yazardır.

<i>Havuz Başı</i>

Havuz Başı, Türk yazar Sait Faik Abasıyanık'ın 1952 yılında yayınlanan hikâye kitabı. Bu kitapta yazarın eski ve yeni yirmi üç öyküsü yer alır. Sait Faik Havuz Başı'nda okuyucuya kendisini anlatır, içini döker gibidir. Son kitaplarında yer almayan Adapazarı'nda geçirdiği çocukluk günlerine ait anılar bu kitapta kendine yer bulur.

<i>Az Şekerli</i>

Az Şekerli, Türk yazar Sait Faik Abasıyanık'ın ölümünden sonra, 1954 yılının Aralık ayında Varlık Yayınları'ı tarafından yayımlanan bir öykü kitabıdır.

<span class="mw-page-title-main">Olga Tokarczuk</span> Polonyalı şair,yazar

Olga Nawoja Tokarczuk, Polonyalı Nobel Edebiyat ödüllü şair, yazardır.

Mrs. Hincher, Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın hiç yayınlanmamış bir öyküsüdür. Yazar, Ekim 1941'de tamamladığı bu eserini yazdığı ilk ve tek "korku öyküsü" olarak tanımladı.

Yabancı Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın ilk kez Collier's dergisinin 1 Aralık 1945'te yayımlanan sayısında yer alan öyküsüdür. Yazar bu öyküsünde bir kez daha Babe Gladwaller ve Vincent Caulfield'ı anlatır.

Doğumgünü Çocuğu Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın hiç yayımlanmamış bir öyküsüdür. Yazar bu öyküyü 1946 yılında yazdı. Harry Ransom Center'daki Salinger'ın el yazısı notları ve yazarın ajansı Dorothy Olding'le yazışmalarına göre Salinger bu öyküyü savaştan döndükten sonra ekonomik olarak zorda kalırsa satmak üzere yazmıştı.

Ters Orman Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın ilk kez Cosmopolitan dergisinin Aralık 1947'de yayımlanan sayısında çıkan öyküsüdür. Yaklaşık 30.000 kelimeden oluşan bu eser aynı derginin 1961 senesinin Mart ayında basılan 75. yıl özel sayısında da yer aldı.

<i>Amok Koşucusu</i> (öykü) Stefan Zweigin yazdığı novella

Amok Koşucusu, Stefan Zweig'ın 1922'de yazdığı bir uzun öyküdür.

<span class="mw-page-title-main">Ahmet Cemal</span> Türk yazar ve çevirmen

Ahmet Cemal,, Türk yazar ve edebiyat çevirmeniydi.

O/Hakkâri'de Bir Mevsim, Ferit Edgü'nün 1977'de yayımlanan romanıdır.

Yaşar Kemal (1923-2015), hayatı boyunca öykü, roman, çeviri, deneme, derleme, şiir ve röportaj alanlarında eser vermiştir. On altı yaşındayken 1939'da ilk şiiri "Seyhan"ı Görüşler adlı Adana halkevleri dergisinde yayımladı. Ortaokuldan ayrıldıktan sonra folklor derlemelerine başladı ve 1940-1941 yılları arasında Çukurova'dan ile Toroslar'dan derlediği ağıtları içeren ilk kitabı olan Ağıtlar, 1943 yılında Adana Halkevi tarafından basıldı. Kayseri'de askerliğini yaparken ilk hikâyesi olan "Pis Hikâye"yi (1946) yirmi üç yaşındayken yazdı. 1948’de "Bebek" hikâyesini ardından "Dükkancı"yı yazdı. 1940'larda Adana'da çıkan Çığ dergisi çevresinde Pertev Naili Boratav, Nurullah Ataç, Güzin Dino gibi isimlerle tanıştı. Özellikle, ressam Abidin Dino'nun ağabeyi Arif Dino'yla kurduğu yakınlık onun düşün ve yazın dünyasının gelişimini önemli bir ölçüde etkilemiştir. Kemal Sadık Göğceli adı ile çeşitli yayımlarda yazarken Yaşar Kemal adını Cumhuriyet gazetesine girince kullanmaya başladı ve 1951-1963 yılları arasında gazetede fıkra ve röportaj yazarı olarak çalıştı. Bu dönemde Anadolu insanının iktisadi ve toplumsal sorunlarını dile getirdiği dizi röportajları ile tanınmaya başladı: Yanan Ormanlarda Elli Gün (1955), Çukurova Yana Yana (1955), Dünyanın En Büyük Çiftliğinde Yedi Gün (1955), Peri Bacaları (1957). 1952 yılında yayımlanan ilk öykü kitabı olan Sarı Sıcak'ta da yer alan "Bebek" öyküsü burada tefrika edildi. 1947'de İnce Memed'i yazdı fakat yarım bıraktı ve 1953-54’te bitirdi. Roman, ağalara karşı Çukurova'nın yoksul halkına arka çıkan İnce Memed'in halkı için savaşmasını konu almaktadır.

Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, ilk kez 1922'de yayınlanan, Stefan Zweig tarafından yazılan uzun öykü. Mektup biçiminde yazılan eser, ünlü bir yazarın hatırlamadığı bir kadından aldığı mektuptan oluşuyor. Öyküde aşkın psikolojik çözümlemesini kadının iç dünyasından yola çıkarak yapan Zweig aynı zamanda, mutlak aşkı sorgulatıyor. Buradan yola çıkarak Ahmet Cemal eser için yazdığı Aşkın Psikolojisi başlıklı ön sözde okuyucuya "Böylesine, gerçek anlamda aşk denilebilir mi?" sorusunu yöneltiyor.

<i>Gömülü Şamdan</i>

Gömülü Şamdan, Stefan Zweig'ın 1937'de yazdığı "Yahudiler ve Yahudilik" temasının işlendiği bir öyküdür.

Lyon'da Düğün, Stefan Zweig'ın 1927'de yazdığı ve Fransız Devrimi sırasında Lyon'da geçen umutsuz bir aşkın işlendiği kısa öyküdür.

İki Yalnız, Stefan Zweig’ın yalnızlık teması üzerine yazdığı ilk kısa öykülerindendir.