
Kız Kulesi, İstanbul Boğazı'nın Marmara Denizi'ne yakın kısmında, Salacak açıklarında yer alan küçük adacık üzerinde inşa edilmiş yapıdır.

Theodor Wiegand, Alman klasik arkeologdur.

Bozdoğan Kemeri ya da başka adı ile Valens Su kemeri, Romalılar tarafından İstanbul'da yaptırılan su kemeri. Roma imparatoru Valens tarafından 4. yüzyılın sonlarında tamamlandı. Farklı dönemlerde Osmanlı Sultanları tarafından restore ettirilen su kemeri, şehrin önemli tarihî eserlerinden birisidir. Orta Çağ'da, kentin su ihtiyacını karşılayan su kemerlerinin en önemlilerindendir.

Fenari İsa Camii, Molla Fenari Camii ya da eski adıyla Lips Manastırı Kilisesi, İstanbul'da, eskiden Ortodoks kilisesi olarak kullanılırken Türklerin şehri ele geçirmesi ile birlikte camiye çevrilen bir ibadethanedir.

Bizantion ya da Byzantium, İstanbul şehrinin kent olarak ilk atası ve Konstantinopolis'ten önceki adıdır. Antik Yunanistan'da bugünkü Topkapı Sarayı'nın bulunduğu bölgede, Boğaz'ın güneybatı girişinde, Haliç ve Marmara Denizi'nin arasında tarihi yarımadanın doğu ucunda kurulmuş bir şehirdir. Efsaneye göre Megara, Argos, Korint'ten gelen Helen kolonici Dorlar tarafından MÖ 667'de kurulmuş ve adını Kral Bizas veya Bizantas'tan almıştır.

Kefevi Camii(ya da Kefevi Mescidi), eskiden Aziz Noel Baba Katolik Kilisesi veya Manuil Manastırı, İstanbul'un Fatih ilçesinde bulunan tarihi bir cami. Aslında 9 yüzyılda inşa edilen bir Bizans kilisesi iken Osmanlı padişahı IV. Murat döneminde, Recep Paşa tarafından 1630 yılında camiye çevrilmiştir.

Sancaktar Hayrettin Camii (Sancaktar Hayreddin Mescidi) ya da Azize Gastria Manastırı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde camiye çevrilen bir manastırdır. Bugün cami olarak kullanılan bölüm bir manastır kompleksinin yalnızca ayakta kalan küçük bir bölümü olduğu sanılmaktadır. Bu manastırın adının ne olduğu konusunda kesin kabul görmemiş değişik görüşler bulunmaktadır. Yapının Gastrion Manastırı'nın bir parçası olduğu düşünülse de, adı geçen manastırın fazla doğusunda olması nedeniyle bu görüş herkes tarafından kabul görmemektedir. İstanbul'da Komnenos ve Paleologos dönemi Bizans mimari yapıtlarının küçük bir örneğidir.

Mustafa Çavuş Mescidi, eskiden Azize Menodora, Metrodora ve Nimfodora şehitleri Manastırı, Kyra Martha Manastırı olarak da bilinir. İstanbul'un Fatih ilçesi Millet Caddesi üzerinde İETT Garajı yanında bulunan ve İstanbul'un Fethinden hemen sonra dönemin askerlerinden Mustafa Çavuş tarafından camiye çevrilmiş Ortodoks kilisesidir.
Kontoskalion, Julianus Limanı, Portus Novus ya da Sophia Limanı ve Osmanlı döneminde Kadırga Limanı olarak da bilinir. Konstantinopolis şehrinin limanıdır. 6. yüzyıldan Osmanlı döneminin başlarına kadar aktif bir limandı. Tarih kayıtlarında birçok isim ile bilinmektedir ve kaynaklar sıklıkla tezat içermektedir.

Balıklı Meryem Ana Rum Manastırı, İstanbul'un Zeytinburnu ilçesinin Balıklı semtinde bulunan Rum Ortodoks ibadethanesi. 559-560 yıllarında Doğu Roma İmparatoru I. Justinianus tarafından inşa ettirilen yapı Osmanlı İmparatorluğu döneminde zarar gördüğü için 1835'te tekrar inşa edilmiştir.

Bukoleon Sarayı ya da Latince Bucoleon Konstantinopolis'te Bizans sarayı.

Prosforyon Limanı, Konstantinopolis şehrinin bir limanıdır. Yunan kolonisi Bizantion döneminden ilk bin yılın şafağına kadar kullanılmıştır. Yavaş yavaş genişledi, geleceğin Konstantinopolis bölgesinde inşa edilecek ilk liman oldu.

Odalar Camii ya da Kemankeş Mustafa Paşa Camii, eskiden Kostantiniyeli Azize Meryem Kilisesi, İstanbul'da bulunan bir Osmanlı camisiydi. Odalar ismini 18. yüzyılda yakınlarında bulunan yeni evlenmiş yeniçerilerin yerleşimlerinden almaktadır. Esasen bir Bizans dönemi ortodoks kilisesi olan bu yapının İstanbul'un fethini takiben 1475 yılında ilk olarak Azize Meryem'e adanmış bir Katolik kilisesi olarak, camiye dönüştürüleceği 1640 yılına kadar hizmet verdiği bilinmektedir. 1919 yılında geçirdiği bir yangın sonucu büyük hasar gören cami, zamanla bir harabe halini almıştır. 2011 yılında yapıdan geriye modern yapılar arasında kaybolan bazı duvarlar dışında bir şey kalmamıştı.

Kasımağa Mescidi; ayrıca Kâsım Bey Mescidi, İstanbul'da Osmanlı İmparatorluğu tarafından camiye çevrilmiş eski bir Bizans yapısıdır. Ne son restorasyon sırasında yapılan araştırmalar ne de Orta Çağ kaynakları, kökenine ve olası işlevine ilişkin tatmin edici bir cevap vermez. Küçük binanın, ana kilisesi Osmanlı döneminde Odalar Camii olarak bilinen, ilişkisi de belirsiz bir bina olan Bizans kompleksinin ve manastırın bir parçası olması muhtemeldir. Yapı, Konstantinopolis'teki Bizans mimarisinin küçük bir örneğidir.

Ese Kapı Camii, aynı zamanda İngilizce "Mosque of the Gate of Jesus” anlamına gelen "Isa Kapi Camii", İstanbul'da bulunan bir Osmanlı camisidir. Bina aslında bilinmeyen bir Bizans Doğu Ortodoks kilisesiydi.

Toklu Dede Mescidi, İstanbul'da bir Osmanlı camisiydi. Bina aslen adanmışlığı bilinmeyen bir Bizans Doğu Ortodoks kilisesiydi. 1929'da neredeyse tamamen yıkıldı.

Arslanhane, Bizans Doğu Ortodoks kilisesi. Yakınında bulunan Halki Kapısı'nın ana girişinin üzerinde bulunan Hristos Pantokrator ikonasına atfen kiliseye Hristos Halkitis ismi verilmiştir. Adı muhtemelen bronzdan yapılmış kapı veya çinilerden gelen bu bina, Büyük Saray'ın anıtsal girişiydi. Zaten yangından ağır hasar gören kutsal kilise 1804'te yıkıldı.

Şeyh Süleyman Mescidi, İstanbul'daki Doğu Ortodoks Pantokrator Manastırı'nın bir parçası olan eski bir Bizans binasından dönüştürülmüş bir camidir. Bizans döneminde kullanımı belirsizdir. Küçük bina, Konstantinopolis'teki Bizans orta dönem mimarisinin küçük bir örneğidir.

İstanbul mimarisi, şehrin tüm semtlerinde silinmez bir iz bırakan birçok etkiyi yansıtan yapıların geniş bir karışımını tanımlar. Şehrin antik kısmı hala kısmen, şehri istiladan korumak için İmparator II. Theodosius tarafından 5. yüzyılda yaptırılan Konstantinopolis Surları ile çevrilidir. Kent içindeki mimari, Bizans, Ceneviz, Osmanlı ve modern Türkiye kaynaklarından gelen bina ve yapıları içermektedir. Kentin mimari açıdan önemli birçok varlığı vardır. İstanbul, uzun tarihi boyunca kültürel ve etnik bir eritme potası olarak ün kazanmıştır. Sonuç olarak şehirde gezilecek çok sayıda tarihi cami, kilise, sinagog, saray, kale, kule ve sarnıçlar bulunmaktadır.

Aetios Sarnıcı Bizans döneminde Konstantinopolis şehrinde önemli bir su deposuydu. Bir zamanlar en büyük Bizans sarnıçlarından biri olan bu yer günümüzde futbol stadyumu olarak kullanılmaktadır. 1928'den beri 'Karagümrük stadyumu' veya Vefa Stadyumu, 'Vefa stadyumu' olarak bilinir.