İçeriğe atla

William Gilbert (fizikçi)

William Gilbert
Doğum24 Mayıs 1544(1544-05-24)
Colchester, İngiltere
Ölüm30 Kasım 1603 (59 yaşında)
Londra, İngiltere
MeslekHekim

William Gilbert (veya Gilberd) (24 Mayıs 1544 - 30 Kasım 1603); İngiliz doktor, fizikçi ve doğa filozofu. William Gilbert yaygın olan Aristotelesçi felsefeseyi ve üniversite eğitiminin skolastik metodunu tutkuyla reddetmiştir. Bugün, büyük ölçüde De Magnete (1600) isimli kitabıyla hatırlanmakta ve elektrik teriminin ilk kullanıcılarından biri olarak bilinmektedir. Bazıları tarafından elektrik mühendisliğinin veya elektrik ve manyetizmanın babası olarak düşünülür.

Günümüzde genel olarak William Gilbert olarak söz edilse de, aynı zamanda William Gilberd ismiyle de tanınmaktadır. Colchester kayıtlarına göre William Gilberd hem kendisinin hem de babasının mezar taşında yazan isimdir. Bu isim De Magnete ’de rastlanan biyografide ve Colchesterdeki Gilberd isimli okulda da kullanmaktadır.

Manyetik potansiyel olarak da bilinen mıknatıslı devinim kuvvetinin bir kısmı da W. Gilbert'in onuruna Gilbert olarak isimlendirilmiştir.

Yaşam ve Çalışma

Gilbert, kasaba yetkilisi Jerome Gilbert’in oğlu olarak Colchester’de doğdu. Cambridgedeki St.John okulunda eğitim gördü. Yüksek öğrenimini 1569’da Cambridge tamamlayıp burada kısa bir süre veznedar olarak çalıştıktan sonra tıp eğitimi almak üzere Britanya’ya gitti. 1573’te Royal College of Physicians üyeliğine kabul edildi. 1600’de ise bu birliğin başkanı seçildi. 1601’den I. Elizabeth’in 1603’teki ölümüne kadar onun doktoru olarak çalıştı ve daha sonra I. James’in de doktoru oldu.

Robert Norman’ın eski çalışmalarından fazlasıyla esinlendiği başlıca bilimsel çalışması 1600 yılında yayınlanan De Magnete'tir. O, çalışmasında, deneylerinin çoğunu terrella isimli Dünya modeli ile açıklamaktadır. Bu deneylerden Dünya’nın kendi başına bir manyetik olduğu ve pusulanın kuzeyi göstermesinin nedeninin de bu olduğu sonucuna varmıştır. Dünya’nın merkezinin demir olduğunu ilk kez doğru bir şekilde öne süren de William Gilberttir ve mıknatısın önemli ve ilişik kısımlarının her birinin yeni bir kuzey ve güney kutbu oluşturabildiği kesilebilir kısımları olduğunu düşünmüştür.

De Magnete'in 6.kitap 3.bölümünde, Güneşmerkezlilikten bahsetmese de varolduğundan bile şüphe duyulan dev gök kürenin çok daha küçük olan Dünya’nın günlük devinimine karşılık günlük olarak döndüğünün düşünülmesini absürd bulunduğunu ifade ederek Dünya’nın günlük devinimi doğrular. Bunun dışında “sabit“ yıldızların hayali bir küreye sabitleştirilmiş olmasındansa uzak değişken mesafede olduklarını varsayar. Yıldızların en ince eterde veya hemen göze çarpmayan beşinci özde ya da boşlukta konumlandığını ifade etmiştir – Yıldızlar hiç kimsenin hiçbir şekilde bilmediği bir maddeden oluşan dev kürenin kuvvetli helezonu karşısında konumlarını nasıl korurlar?

İngilizce bir kelime olan ve Gilbert’in 1600’deki “koku gibi” anlamındaki yeni Latin kelimesi electricus dan gelen “elektrik” ilk kez 1646’da Thomas Browne tarafından kullanılmıştır. Bu terim o dönemlerde 13.yüzyıldan beri kullanılmaktaydı, ancak onu ilk defa “çekici vasıflarında koku gibi” anlamında kullanan kişi Gilberttir. Bu nesnelerin sürtünmesinin nesneye karşılık çekim etkisi yaratan sözde istenmeyen kokuları yok ettiğini tanımıştır.

Elektrikle çevreye zarar veren madde havadan çok farklıdır ve hava Dünya’nın tehlikeli maddesi olduğu için elektrik blokları kendilerine özgü tehlikeli maddelere sahiptirler. Her bir özgün zararlı maddenin kendine ait özel birleşime yönlendirme gücü vardır. Bu özgün hareket onun başlangıç noktasına, kaynağına ve zararlı maddeyi emen gövdesine doğru gerçekleşir.

De Magnete, İngilizceye çevirisi Paul Fleury Mottelay tarafından 1893’te yapılmıştır.

William Gilbert kitabında ek olarak kehribarı kullanarak durgun elektrik üzerinde çalışmıştır; kehribar Yunan dilinde elektron anlamına gelmektedir. Bu nedenle Gilbert durağan elektriğin etkisini elektrik kuvveti olarak isimlendirmeye karar vermiştir. İlk elektrik ölçen aleti, elektroskopu, versorium adını verdiği dönel bir ibre şeklinde icat etmiştir.

Çağdaşları gibi kristalin özellikle sıkıştırılmış buzdan oluşan suyun katı formu olduğunu düşünmüştür:

Saf taşlar tıpkı saf sudan katılaştırılan, daima çok fazla soğuk veya donlanma ile olmaktansa bazen daha az şiddetli olan soğukla, ona biçim veren toprağın doğasıyla oluşan kristal gibi sudan oluşurlar.

De Magnete, İngilizceye çevirisi Silvanus Philips tarafından 1900’de yapılmıştır.

Gilbert, elektrik ve manyetizmanın aynı şeyler olmadığını ileri sürdü. Kanıt olarak elektriksel çekim ısı ile yok olurken manyetik çekimin yok olmadığıydı. Oysa manyetizmanın ısı ile zarar gördüğü ve zayıfladığı kanıtlanmıştı ve Gilbert bu tezinde yanıldı. Hans Christian Orsted ve James Clerk Maxwell her iki etkinin de tekil kuvvet boyutu olduğunu gösterdi. Bu elektromanyetizmdi. Maxwell bu kanıya birçok analizden sonra A Treatise on Electricity and Magnetism adlı kitabında yer verdi.

Gilbert’in manyetizması Kepler gibi diğer birçok doğa filozofunun gözlemledikleri hareketlere bağlı olarak yanlış bir şekilde benimsediği görünmez bir kuvvetti. Yıldızlar arasındaki çekim kuvveti için manyetizmaya atıfta bulunmazken Dünya’nın dönmesinden kaynaklanan gökyüzü hareketlerine dikkat çeker ve Galileodan (Galileo, 1543’te ‘’De revolutionibus orbium coelestium’’ isimli kitabı yayınlayan Kopernikten 57 yıl sonra gökyüzü hareketlerine işaret etmiştir.)20 yıl önce gezegenlerin hareketlerinden bahsetmez. Gilbert Ay üzerindeki yüzey izlerini saptamaya yönelik ilk teşebbüsünü 1590larda gerçekleştirmiştir. Gilbert’in teleskop kullanmadan yaptığı çizelge Ay’ın yüzeyindeki karanlık ve aydınlık yerleri gösterdi. Çağdaşlarının aksine, o Ay üzerindeki açık renk noktaların su, koyu renk noktaların toprak olduğuna inanırdı.

De Mundo'nun p202 üzerinde görünen evren diyagramı

Gilbert’in De Magnete adlı eserinin yanı sıra, 1651’de Amsterdam’da De Mundo Nostro Sublunari Philosophia Nova (New Philosophy about our Sublunary World) başlıklı, düzenlenmiş, 316 sayfalık ve 4 ciltlik bir kitap çıktı. Bazıları William Boswell kütüphanesinde iki tane el yazması bulunan bu kitabının yazarının William Gilbert’in kardeşi William Gilbert Junior olduğunu söylerken, diğerleri ünlü İngiliz bilim adamı ve eleştirmen John Gruter olduğunu dile getirmektedir. John Davy’e göre, Gilbert’in bu az bilinen çalışması tarzı ve konusuyla kayda değer bir eserdir; orijinaline uygun anlatım canlılığı ve gücü de vardır. Bacondan daha deneyimli ve doğa felsefesinin nesnel bilgisine daha fazla sahip olan Gilbert’in, felsefe ekolüne karşı oluşu çok keskin ve dikkate değerdir ve aynı zamanda muhtemelen biraz daha az geçerlidir. John Robison’a göre De Mundo, Aristotelesçi öğretinin harabeleri üzerine doğa felsefesinin yeni sistemlerini inşa etmeyi amaçlar.

William Whewell (1859) History of the Inductive Sciences isimli kitabında şöyle söyler:

Gilbert 1600’de yayınlanan çalışması De Magnete'te yalnızca Dünya’nın manyetik gücünün bazı yollarla Dünya’nın ekseninin doğrultusunu, günlük deviniminin hesabını ve Ay’ın kendi etrafındaki devrini belirlediği belirsiz kavramlara yer verir. Gilbert, 1603’te ölmüştür ve bildiğimiz iki gövdenin birbirini çekimi ile ilgili açık ifade Gilbert’in ölümünden sonra ortaya çıkan çalışması De Mundo nostro Sublunari Philosophia nova (1631)’da geçmektedir. Aydan çıkan kuvvet Dünya’ya ulaşır ve aynı şekilde Dünya’nın manyetik enejisi de Ay’ın etrafına yayılır: Her ikisi de hareketlerin uyumu ve oranına göre birbirlerine bağlanarak uyum sağlarlar; ancak Dünya üstün kütlesinin sonucu olarak daha fazla etkiye sahip olur: Dünya Ay’ı çeker ve iter ve Ay, diğer manyetik gövdelerin birleştikleri gibi gövdeleri birleşmesin ama devamlı rotalarını sürdürebilsinler diye sınırlı olanaklarıyla Dünya’yı çeker ve iter. Bu anlatım biçimi, birçok gerçeği yansıtsa da detaylı mekanik hareketin çok belirgin herhangi bir kavramıyla bağlanmak için ortaya çıkmaz.

Gilbert, 30 Kasım 1603’te Londra’da ölmüştür. Ölüm nedeninin hıyarcıklı veba olduğu düşünülmektedir.

Gilbert Hakkında Yorumlar

Francis Bacon Kopernik Güneş merkezliliğini asla kabul etmemiştir ve Gilbert’in gün devininmini doğrulayan felsefi çalışmasını eleştirir. Bacon’un eleştirisi aşağıdaki iki ifadeyi içerir:

|İlk ifade üç çalışmasında tekrarlanır. Bu üç çalışma – In the Advancement of Learning (1605), Novum Organum (1605) ve De Augmentis (1623). Daha ciddi olan ikinci ifade ise Bacon’un ölümünden sonra yayınlanan History of Heavy and Light Bodies kitabındandır.

Kimyacılar birkaç fırın deneyinden felsefe yapmışlardır ve Gilbert, bizim yurttaşımız, mıknatıs taşı gözlemlerinden felsefe oluşturmuştur.
Gilbert başlı başına bir mıknatıs olmuştur; çoğu şeyi bu kuvvete atfeder ve deniz kabuğundan bir gemi inşa eder.

Thomas Thomson (1812) History of the Royal Society isimli kitabında şöyle yazmıştır:

Manyetik kanunları ilk kez, 1600’de manyetizma üzerine kitabı yayınlanan Dr. Gilbert tarafından açıklanmış ve genellenmiştir. Gilbert’in kitabı sunulan en güzel tümevarımsal felsefe örneklerinden biridir. Felsefeleştirmenin tümevarımsal yönteminin ilk kez açıklandığı Novum Organum of Bacon’dan önce geldiği için oldukça kayda değerdir.

William Whewell (1837/1859) History of the Inductive Sciences kitabında şöyle yazmıştır:

Gilbert… devamlı deneylerin en önemli yönlerini değerlendirir. O, şüphesizdir ki, kendi kurallarına göre hareket eder; çünkü çalışmaları bütün başlıca bilimsel gerçekleri (manyetizma ile ilgili) içinde barındırır. Bu yüzdendir ki onun çalışmaları bugün bile üzerine çok az şeyin katılabileceği çok iyi incelenmiş çalışmalardır.

Tarihçi Henry Hallam, 1848’de yayınlanan Introduction to Literature of Europe in the Fifteenth, Sixteenth, and Seventeenth Centuries isimli kitabında Gilbert’ten bahsetmiştir.

1600 yılı, İngiltere’nin fiziki bilimlerde hatırı sayılır ölçüde iş ürettiği ilk yıldı; ancak bu, çalışmanın süregelen ününü arttırmak için yeterli bir şeydi. Doktor Gilbert, mıknatıslar üzerindeki Latince yazılmış bilimsel incelemesinde sadece diğer kişilerin konu hakkındaki çalışmalarından bilgi toplamadı. O, bunun yanı sıra, Britanya’da birdenbire deneysel felsefenin babası oluverdi. Etkileyici üslubu ve sivri zekasıyla yıllar sonra dirilen teorilerin kurucusu ve bilim aşığı olarak kabul edildi. Onun kendine özgü hipotezi olan Dünya’nın kendi içerisindeki manyetizması nova illa nostra et inaudita de tellure sententia [yeni ve eşi görülmemiş gezegen görünümü] katiyen gereğinden fazla şekilde övülen bu belli varsayımlardan biridir. Gilbert, yeryüzüne ait olayların onun terrella diye adlandırdığı teorice veya el yapımı küresel mıknatısça sergilenlenen durumlara olan benzerliğine dayanır. Gilbert, aynı zamanda en eski Kopernik destekçilerimizden biriydi. O en azından Dünya’nın dönüşü konusunda teleskobun icadından önce görüşümüzün ötesinde çok miktarda sabit yıldızın olduğu sonucunu bilgelikle çıkardı.

Greenwich’te bulunan Royal Observatory’den Walter William Bryant, 1920’de yayınlanan Kepler isimli kitabında:

Colchester’in Gilbert’i, kitabı “New Philosophy”de manyetizma hakkındaki araştırmalarının temellerini atarken Ay’ın suyu etkilediğini söylemedi; ancak deniz kıyılarda ve nehirlerde yükselip alçalmasını Ay’a olan ilgisi artan yer altı ruhlarının denizlerde yükselme ve kıyılar ve nehirlerde kabarmaya neden olduğunu dile getirdi. Bu şekilde sunulan bir fikir düz bir ifadeye nazaran kolaylıkla kabul edilebilir. Bu sözde felsefi yol aslında yaygın bir şekilde kabul edildi hatta Galileo’nun Gilbert’in çalışmasına duyduğu hayranlığına ortak olan Kepler kendine ait olan gezegenlerin manyetik etkileşimleri fikrini genişletmek amacıyla bu yolu benimsedi.

Bibliyografi

Ayrıca bakınız

Kaynakça

http://en.wikipedia.org/wiki/William_Gilbert_%28astronomer%2914 Ocak 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Galileo Galilei</span> İtalyan fizikçi ve astronom (1564–1642)

Galileo Galilei, İtalyan astronom, fizikçi, mühendis, filozof ve matematikçiydi.

<span class="mw-page-title-main">Manyetik alan</span> elektrik yüklerinin bağıl hareketteki manyetik etkisini tanımlayan vektör alanı

Mıknatıssal veya manyetik alan, bir mıknatısın mıknatıssal özelliklerini gösterebildiği alandır. Mıknatısın çevresinde oluşan çizgilere de, mıknatısın o bölgede oluşturduğu manyetik alan çizgileri denir. Manyetik alan çizgilerinin yönü kuzeyden (N) güneye (S) doğrudur. Manyetik alan hareket eden elektrik yükleri tarafından, zamanla değişen elektrik alanlardan veya temel parçacıklar tarafından içsel olarak üretilir. Manyetik alan vektörel bir büyüklüktür. Yani herhangi bir noktada yönü ve şiddeti ile tanımlanır. Manyetik alan B harfiyle temsil edilir. SI birimi Sırp bilim insanı Nikola Tesla'nın soyadı Tesladır. Manyetik alan Lorentz kuvveti kullanılarak ölçüldüğü için birimi coulumb-metre/saniye başına Newtondur. Saniye başına coulomba bir amper dendiği için T=N(Am)-1 olarak da geçer. Tesla günlük olaylar için çok büyük bir birim olduğundan pratikte, gauss (G) kullanılmaktadır. 1 T=104 G

<span class="mw-page-title-main">Elektrik</span> elektrik yükünün varlığı ve akışı ile ilgili fiziksel olaylar

Elektrik, elektrik yüklerinin akışına dayanan bir dizi fiziksel olaya verilen isimdir. Elektrik sözcüğü Türkçeye Fransızcadan geçmiştir. Elektriğin Türkçe eş anlamlısı çıngı sözcüğüdür. Ayrıca Anadolu ağızlarında elektrik anlamında yaldırayık sözcüğü tespit edilmiştir. Elektrik, pek çok farklı şekillerde var olabilir. Örneğin, yıldırımlar, durgun elektrik, elektromanyetik indüksiyon ve elektrik akımı gibi. Ek olarak, elektriğin elektromanyetik radyasyon, radyo dalgaları gibi oluşumları olduğu bilinmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Elektromanyetizma</span> elektrikle yüklü parçacıklar arasındaki etkileşime neden olan fiziksel kuvvet

Elektromanyetizma, elektrikle yüklü parçacıklar arasındaki etkileşime neden olan fiziksel kuvvet'tir. Bu etkileşimin gerçekleştiği alanlar, elektromanyetik alan olarak tanımlanır. Doğadaki dört temel kuvvetten biri, elektromanyetizmadır. Diğer üçü; güçlü etkileşim, zayıf etkileşim ve kütleçekim kuvvetidir.

<span class="mw-page-title-main">Michael Faraday</span> İngiliz bilim insanı (1791–1867)

Michael Faraday, elektromanyetizma ve elektrokimyaya katkılarıyla tanınan, İngiliz kimya ve fizik bilgini.

<span class="mw-page-title-main">Nicolaus Copernicus</span> Polonyalı matematikçi ve astronom (1473–1543)

Nikolas Kopernik, Kraliyet Prusyası'na bağlı Ermland Derebeyliği'nde Katolik piskopos danışmanı, boş zamanlarında matematik, astronomi ve harita bilimi ile meşgul olan bilim insanı.

<span class="mw-page-title-main">Johannes Kepler</span> Alman gökbilimci, matematikçi ve astronom

Johannes Kepler ; Alman gök bilimci, matematikçi ve astronomdur. 17. yüzyılın bilimsel devriminde, "Astronoma Nova", "Harmonik Mundi" ve "Kopernik Astronomi Özeti" adlı çalışmalarına bağlı olarak şahsen ortaya çıkardığı Kepler'in gezegensel hareket yasaları ile tanınır. Bu çalışmaları Isaac Newton’un evrensel yer çekimi kuvveti teorisine dayanak sağlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Manyetizma</span> class of physical phenomena

Manyetizma, manyetik alan tarafından oluşturulan fiziksel bir olgudur. Elektrik akımı ya da temel bir parçacık herhangi bir manyetik alan yaratabilir. Bu manyetik alan aynı zamanda diğer akımları ve manyetik momentleri de etkiler. Manyetik alan her maddeyi belli bir ölçüde etkiler. Kalıcı mıknatıslar üzerindeki etkisi en çok bilinen bir durumdur. Kalıcı mıknatıslar ferromanyetizmadan dolayı kalıcı manyetik momente sahiptir. Ferromanyetizma kelimesinde yer alan “ferro” ön eki demir elementinin isminden türetilmiştir. Çünkü kalıcı mıknatıs ilk olarak “manyetit – Fe3O4” adı verilen demir elementinin doğal bir formu olarak gözlemlenmiştir. Çoğu madde kalıcı momente sahip değildir. Bazıları manyetik alan tarafından çekilirken (paramanyetizm); bazıları manyetik alan tarafından itilir (diyamanyetizm). Bazıları ise herhangi bir manyetik alana maruz kaldığında daha karmaşık durumlara sevk olur. Manyetik alan tarafından ihmal edilecek ölçüde etkilenen maddeler ise manyetik olmayan maddeler olarak bilinir. Bunlar bakır, alüminyum, gazlar ve plastiktir. Ayrıca, saf oksijen sıvı hale kadar soğutulduğunda manyetik özellikler gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Hans Christian Ørsted</span> Danimarkalı fizikçi ve kimyager

Hans Christian Ørsted, elektrik akımlarının manyetik alan oluşturduğunu keşfeden Danimarkalı fizikçi ve kimyager.

<span class="mw-page-title-main">Elektrostatik</span> durağan elektrik yüklerinin incelenmesi

Elektrostatik, duran veya çok yavaş hareket eden elektrik yüklerini inceleyen bir bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Elektrik mühendisliği tarihi</span>

Elektrik mühendisliği tarihi, elektrik kullanımının günümüze gelirken geçirdiği dönüşümleri, yaşam ve teknolojinin gelişimine etkilerini ve bu gelişime katkıda bulunan bilim insanlarını anlatan tarihtir.

<span class="mw-page-title-main">Fizik tarihi</span> fizik biliminin tarihi

Fizik, felsefe ürünü bir çalışma alanıdır ve bu yüzden 19. yüzyıla kadar doğa felsefesi diye adlandırıldı. Ünlü fizik bilgini Isaac Newton (1642-1726) bile temel yapıtını "Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri" olarak adlandırmış ve kendisini de bir doğa filozofu olarak görmüştür. Günümüzde ise fizik; madde, enerji ve bunların birbiri arasındaki ilişkiyi inceleyen bir bilim dalı olarak tanımlanır. Fizik bir bakıma en eski ve en temel kuramsal bilimdir; onun keşifleri doğa bilimleri'nin her alanı hakkındadır çünkü madde ve enerji; doğanın temel ögeleridir. Diğer bilim dalları genellikle kendi alanlarıyla sınırlıdır ve fizikten sonradan ayrılıp bir bilim dalı olmaya hak kazanmış diye düşünülebilinir. 16. yüzyılda fizik doğa bilimlerinden ayrılmış, Rönesans dönemi sonrasında hızla artan bilgi birikimi ile mekanik, optik, akustik, elektrik gibi alt bilim dalları ortaya çıkmıştır. Fizik günümüzde klasik fizik ve modern fizik olarak ikiye ayrılır.

Elektromanyetik kuramın tarihi özellikle aydınlatma alanındaki atmosferik elektrik ile ilişkilendirilmiş eski ölçümlerle başlar. İnsanlar elektrik hakkında çok az bilgiye sahipti ve bilimsel olarak bu doğa olaylarını açıklayamıyorlardı. 19. yüzyılda elektrik kuramının tarihi ve manyetizma kuramının tarihi kesişti. Elektriğin hareket halinde olduğu her yerde manyetizmanın varlığından da söz edilebileceği için elektriğin manyetizma ile birlikte ele alınması gerektiği çok açıktı. Manyetizma, manyetik indüksiyon düşüncesi geliştirilmeden tam olarak açıklanamadı. Elektrik, elektrik yük düşüncesi geliştirilmeden tam olarak açıklanmadı.

<span class="mw-page-title-main">Kopernik günmerkezliliği</span> Güneş merkezli evren modeli

Kopernik günmerkezliliği, Nicolaus Copernicus tarafından geliştirilen ve 1543 yılında yayımlanan bir astronomik modeldir. Bu modele göre Güneş, evrenin merkezinde hareketsiz olarak konumlandırılmıştı ve her şeyin başlangıcı olarak kabul edilirdi. Modern astronomik ve bilimsel gelişmelerin başlangıç noktası olarak gösterilir. Dünya ve diğer gezegenler ise sabit Güneş etrafında, sabit hızla periyodik hareketler yapmaktadırlar.

<span class="mw-page-title-main">William Whewell</span> 19. yüzyıl İngiliz bilim insanı ve ilahiyatçısı

William Whewell İngiliz polimat, bilim insanı, Anglikan rahip, filozof, teolog ve bilim tarihçisiydi. Trinity College, Cambridge'in usta hocalarındandı. Orada öğrenciyken, hem şiir hem de matematik alanında fark yarattı.

Elektromanyetik kuvvetlerin insan anlayışının zaman çizelgesi olduğu elektromanyetizma zaman çizelgesi, iki bin yıl öncesine dayanmaktadır. Bu çizelge, elektromanyetizma, ilgili teoriler, teknoloji ve olayların tarihinin içinde oluşumlarını listeler.

Elektromanyetizma ve klasik optik konusundaki gelişmelerin kronolojisi.

<i>De Magnete</i> William Gilbertin kitabı

De Magnete, Magneticisque Corporibus, et de Magno Magnete Tellure, William Gilbert ile yardımcısı Aaron Dowling tarafından 1600 yılında yayımlanan manyetizma üzerine yazılmış kitaptır. Kitapta kullanılan ve sürtülünce küçük nesneleri çekme özelliğini tanımlayan Yeni Latince electricus kelimesi, günümüzde kullanılan elektrik kelimesinin kökenidir.

<span class="mw-page-title-main">Uluslararası Birimler Sistemi</span> metrik sistemin çağdaş biçimi

Milletlerarası Birimler Sistemi veya Uluslararası Birimler Sistemi, metrik sistemin günümüz dünyasına entegre edilmiş çağdaş biçimidir. Dünyanın hemen her ülkesinde kabul görmüş tek resmî ölçü sistemi konumundadır. Yedi temel birim ve özel adlar ve sembollerle türetilmiş 22 birim, diğer türetilmiş birimleri ifade etmek için kombinasyon hâlinde kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kopernik Devrimi</span>

Kopernik Devrimi, Dünya'yı kozmosun ve evrenin merkezinde durağan olarak tanımlayan Batlamyus gök modelinden, Güneş'in Güneş Sisteminin merkezinde olduğu Güneş merkezli modele doğru yapılan bir paradigma değişimini ifade eder. Bu devrim iki aşamadan meydana gelmektedir. Bunlardan ilki doğası gereği son derece matematikseldir ve Dünya'nın Güneş'in etrafında dönüşünün gözlemlenmesidir. İkinci aşama ise 1610 yılında Galileo'nun bir broşürünün yayınlanmasıyla başlar. Nicolaus Copernicus'un "De devrimibus orbium coelestium"unun yayınlanmasıyla başlayan "devrime" katkılar, bundan yaklaşık bir asır sonra Isaac Newton'un çalışmalarına kadar devam etmiştir.