
Mimarlık veya mimari, binaları ve diğer fiziki yapıları tasarlama ve kurma sanatı ve bilimidir. İnsanların yaşamasını kolaylaştırmak ve barınma, dinlenme, çalışma, eğlenme gibi eylemlerini sürdürebilmelerini sağlamak üzere gerekli mekânları, işlevsel gereksinmeleri ekonomik ve teknik olanaklarla bağdaştırarak estetik yaratıcılıkla inşa etme sanatı; başka bir tanımlamayla, yapıları ve fiziksel çevreyi uygun ölçülerde tasarlama ve inşa etme sanat ve bilimidir. İnsan yaşamak için yurtlanmak ve doğa şartlarından korunmak için bir mekan ihtiyacı duyar ve bu mekanı kendine özgü kültürel, fonksiyonel, teknik ve farklı zevklerde inşa eder.

Leonardo di ser Piero da Vinci (

Rönesans, Orta Çağ ve Reform arasındaki tarihsel dönem olarak bilinir. 15 - 16. yüzyıl İtalya'sında batı ile klasik İlk Çağ arasında güzel sanatlar, bilim, felsefe ve mimarlıkta bağın tekrar kurulmasını sağlayan, Antik Yunan filozoflarının ve bilim insanlarının çalışmalarının çeviri yoluyla alındığı, deneysel düşüncenin canlandığı, insan yaşamı (hümanizm) üzerine yoğunlaşıldığı, matbaanın icat edilmesiyle bilginin geniş kitlelerle paylaşımının arttığı ve kökten değişimlerin yaşandığı bir dönemdir.

Raffaello Sanzio da Urbino, kısaca Rafael olarak bilinen Rönesans döneminin İtalyan ressamı ve mimarıdır. Çalışmaları, şekillerin belirginliği, eserlerinin zenginliği ve insan ihtişamın neoplatonic fikirlerinin ifadesindeki görsel başarıları sebebiyle takdir görmektedir. Michelangelo ve Leonardo da Vinci ile birlikte, bu dönemin geleneksel üçlüsü olarak büyük üstatlarını oluşturmaktadır.

Modern mimarlık, 19. yüzyıl'ın Eklektisist mimarlığına karşı çıkan özgün yaratma yanlısı tüm mimari akımların genel adıdır. Eklektisizmin geçmişten biçim aktarmaları yapan tutumuna karşıt olarak, tüm modern akımlar mimari biçimlerin çağa ve güncel koşullara göre oluştuğu görüşü doğrultusunda çalışmışlardır. Kabaca, Art Nouveau'nun ortadan kalkışından, 1910'dan sonra, 1970'lere dek gelişen tüm akımlar modern mimarlık kapsamı içinde değerlendirilebiler. Bunlar tasarım anlayışları açısından birbirlerinden çok farklı kutuplarda yer alsalar da temelde tarihten yararlanmayı yadsıyışlarıyla ortaklaşırlar. 1970'lerden bu yana modern mimarlık Postmodernizm karşısında sürekli gerileyerek, yerini tarihselci bir akıma terk etmektedir.

Vitruvius Adamı, ünlü ressam Leonardo da Vinci'nin günlüklerinin birinde bulunan, aldığı notların yanında çizdiği bir eskizdir. 1492 yılında yapıldığı düşünülmektedir. Antik Romalı ünlü mimar ve yazar Marcus Vitruvius Pollio'nun (MÖ.80-15) "De Architectura" adlı eserinde açıkladığı oranlardan esinlenerek yapıldığından, "Vitruvius Adamı" olarak anılır.

Fransız mimarisi veya Fransa mimarisi, Fransız ve yabancı asıllı mimarların Fransa Cumhuriyeti coğrafi sınırları içinde tasarladığı veya inşa ettiği mimari eserlere verilen genel isimdir.
Filippo Brunelleschi,, Floransalı sanatçı ve İtalyan rönesans temsilcilerinden.
Gülsün Sağlamer Mimar, öğretim üyesi.

Antik Roma mimarisi, MÖ 1. ve MS 4. yüzyıllar arasında merkezi İtalya olmak üzere Roma İmparatorluğu'nun egemen olduğu Akdeniz havzası ve çevresini etkileyen bir mimaridir. Kökeni Etrüsk mimarisine dayanan bu mimari tür, MS 4. yüzyılda Hristiyanlığın resmen kabulü ile bir "Hristiyan mimarisi" halini almış, Roma İmparatoluğu'nun ikiye ayrılmasından sonra 15. yüzyıla kadar yaşayan Doğu Roma mimarisi ise Bizans mimarisi adı ile tanınmıştır.

Fonksiyonalizm, mimarların binaları sadece amaçlarına göre tasarlamasını öngören bir prensip ve mimari akım. İlk aşamada oldukça net görünen bu tanım, modern mimarlık başta olmak üzere farklı mimarlık alanlarında kafa karışıklığına ve hararetli tartışmalara yol açmıştır.

Mimarlık tarihi farklı uygarlıklar, ülkeler ve zamanlardaki mimarlık tarihininin gelişimini inceler.
Rasyonalizm Vitruvius'un prensiplerine göre gelişmiş bir mimarlık akımıdır. De Architectura adlı eserde Vitruvius, mimarlığın bir bilim dalı olduğu ve rasyonel olarak algılanıp, anlaşılabileceğinden bahsetmiştir.

Bizans mimarisi, Bizans İmparatorluğu mimarisidir. İmparatorluk, Büyük Konstantin, Roma İmparatorluğu başkentini Roma'dan Byzantion'uma doğuya taşıdığı 330 yılından sonraki Roma İmparatorluğu'nun sanatsal ve kültürel varlığını adresler. Byzantion, "Yeni Roma", sonradan Konstantinopolis ismini almıştır, bugün İstanbul olarak adlandırılmaktadır. İmparatorluk, bir Milenyumdan fazla yaşamış, Avrupa'da Orta Çağ ve Rönesans mimarlığını etkin şekilde etkilemiş, 1453 yılında İstanbul'un fethinden sonra Osmanlı mimarisini etkilemiştir.

Azerbaycan mimarisi Azerbaycan'daki mimari gelişmeyi ifade eder.

Milano Politeknik Üniversitesi ; yaklaşık 42.000 öğrenciye ev sahipliği yapan, İtalya'nın en büyük teknik üniversitesidir. Lisans, yüksek lisans ve doktora derecelerinde eğitim yapan üniversite; mühendislik, mimarlık ve tasarımcılık alanlarında yoğunlaşmıştır. 1863 yılında kurulan üniversite, Milano'daki en eski üniversite olma özelliğini de elinde bulundurmaktadır.

İtalya, 1861 yılına kadar çeşitli küçük devletlere bölünmesi nedeniyle, döneme veya bölgeye göre basitçe sınıflandırılamayacak kadar geniş ve çeşitli bir mimari tarza sahiptir. Bu, mimari tasarımlarda oldukça çeşitli ve eklektik bir yelpaze yaratmıştır. İtalya, antik Roma döneminde su kemerleri, tapınaklar ve benzeri yapıların inşası, 14. yüzyılın sonlarından 16. yüzyıla kadar Rönesans mimari hareketinin kurulması; Neoklasik mimari gibi hareketlere ilham veren 17. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında başta Birleşik Krallık, Avustralya ve Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere tüm dünyada soyluların kır evlerini inşa ettikleri tasarımları etkileyen bir inşaat tarzı olan Palladyanizm'in anavatanı olması gibi önemli mimari başarıları ile tanınır.

Antik Roma mühendisliği, tarihte eşine az rastlanır bir teknik beceri ve pratik zekanın ürünüdür. Bu mühendislik başarısı, Roma İmparatorluğu'nun genişlemesini, şehirleşmesini ve sosyal yaşamını şekillendirmiş ve modern dünyanın mühendislik prensiplerine ilham vermiştir.

Klasik mimarlık, genellikle klasik antik Yunan ve Roma mimarisinin ilkelerinden veya bazen daha spesifik olarak Romalı mimar Vitruvius'un De architectura eserinden az çok bilinçli bir şekilde türetilen mimariyi ifade eder. Karolenj Rönesansı'ndan beri farklı klasik mimari stilleri var olmuştur ve İtalyan Rönesansı'ndan beri belirgin bir şekilde var olmuştur. Klasik mimari stilleri büyük ölçüde değişebilse de, genel olarak hepsinin dekoratif ve yapıcı unsurların ortak bir "kelime dağarcığından" yararlandığı söylenebilir. Batı dünyasının çoğunda, farklı klasik mimari stilleri Rönesans'tan II. Dünya Savaşı'na kadar mimarlık tarihine hakim olmuştur. Klasik mimari birçok mimarı bilgilendirmeye devam etmektedir.