İçeriğe atla

Vilâyat-ı Sitte

Kontrol Edilmiş
II. Abdülhamid döneminde basılmış Osmanlı Devleti'nin Orta Doğu'daki topraklarını gösteren harita (1893)
19.yüzyılın sonunda ve 20. yüzyılın başında 8 vilayet (kırmızı ile)

Vilayat-ı Sitte (ولایات سته; anlam: Altı vilayet, Altı il), 13 Temmuz 1878 tarihli Berlin Antlaşması'na göre Osmanlı Devleti'nin Erzurum, Van, Harput, Diyarbekir, Sivas, Bitlis olmak üzere altı vilayetin adı.

1912 yılında 6 ilin nüfus sayımına dair tablo

30 Ekim 1918 tarihli Mondros Mütarekesinin 24. maddesinde "Altı Ermeni ili" olarak bahsedilmiştir.[1]

Ermeniler tarafından Batı Ermenistan (Ermenice: Արեւմտեան Հայաստան / Arevmdyan Hayasdan)[2][3] olarak adlandırılan bölge Türkiye sınırları içerisindedir.

Vilayet-i Sitte, yani altı Vilayet tabiri 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşından sonra imzalanan Ayastefanos Ateşkes ve Berlin Antlaşmalarından sonra kullanılmaya başlanmıştır. Adı geçen Vilayet-i Sitte; Erzurum, Sivas, Mamüratü’l-Aziz (Harput), Bitlis, Van ve Diyarbakır vilayetlerini kapsayan bir coğrafi bölge idi. İngiltere, Rusya ve müttefikleri bölgede bir Ermeni Devleti kurulmasına zemin hazırlayacak bir ıslahat projesini tatbik etmeye çalışıyorlardı. Bu devletler amaçlarına ulaşmak için Osmanlı Devleti’ne her türlü siyasi baskıyı yapmaktaydılar. Bu tarihlerde bölgeyi teftişe giden Ahmet Şakir Paşa’nın verdiği raporlarda Ermenilerin Müslümanlardan daha iyi hayat şartlarına sahip olduklarını ve gerçek ıslahata Müslüman ahalinin muhtaç olduğunu raporunda ortaya koymuştu. Burada asıl gayenin Ermenilerin maşa olarak kullanılıp bölgenin Osmanlılardan ayrılması olduğu düşünülüyordu. Osmanlı Hükûmetinin ise Ermenileri bağımsızlığa götürecek her türlü siyasi baskıya direndiği iddia ediliyordu. Yukarıda bahsedilen bu vilayetlerde Ermeniler lehine bir nüfus çoğunluğu mevcut değildi. 19. yüzyılın sonlarında yapılmış nüfus sayımları ile yabancı kaynaklardaki nüfus istatistikleri de bunu kanıtlamaktadır.[4]

Kaynakça

Özel
  1. ^ ""24. Altı Ermeni ilinde (Vilâyet-ı sitte) karışıklık çıkarsa, Müttefikler bu illerin herhangi bir bölümünü işgal etme hakkını ellerinde tutarlar."". 20 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ekim 2013. 
  2. ^ Levinson, David (2002). Azerbaijan: Seven years of conflict in Nagorno-Karabakh (İngilizce). Charles Scribner's Sons. s. 159. ISBN 0-684-31242-5, ISBN 978-0-684-31242-2. 29 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mayıs 2009. ...The former took western Armenia (now part of eastern Turkey), and the latter took eastern Armenia (present-day Armenia)... 
  3. ^ McGregor, Alan (1986). Evolution, Creative Intelligence, and Intergroup Competition‎ (İngilizce). Cliveden Press. s. 284. ISBN 0-941694-30-5, ISBN 978-0-941694-30-8. ...But at approximately the time when this shift was being reflected in the manuscripts of Western Armenia... 
  4. ^ Birol 2019, ss. 1642-1669.
Genel

Ayrıca bakınız

  • Vilâyat-ı Selâse (Üç İl: Kosova, Manastır ve Selanik)
  • Elviye-i Selâse (Üç Liva: Batum, Kars ve Ardahan)

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ermeniler</span> anayurdu Ermeni Yaylaları olan bir halk

Ermeniler, anayurdu Batı Asya'daki Ermeni Yaylaları olan etnik grup ve millettir.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni isyanları</span> Osmanlı İmparatorluğunda Ermeni ayaklanmaları

I. Dünya Savaşında Ermeni İsyanları, Taşnak, Armenakan, Hınçak Ermeni partilerinin faaliyetleridir. Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu karşısına Ermeni ulusal örgütleri Ermeni milisleri ile karşı faaliyetler yürütmüş, ayrıca Rus İmparatorluğunda oluşan Ermeni gönüllü birliklerine katılarak Rus Kafkasya Ordusu'na destek vermiştir. 14 Kasım 1922 tarihli New York Times gazetesi, Birinci Dünya Savaşı'nda 200.000 Ermeni'nin İtilaf Devletleri ordularında veya İtilaf Devletleri tarafında savaşan bağımsız birliklerde savaştığını yazdı.

Elviye-i Selâse, Osmanlı döneminde Batum, Kars ve Ardahan livalarının (sancak) ortak adıydı. “Üç Liva” anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı Ermenileri</span> Osmanlı Devletinin Ermeni halkı

Osmanlı Devleti kuruluş döneminde Ermeniler, genellikle Çukurova, Doğu Anadolu Bölgesi ile Kafkasya bölgelerinde bulunan beyliklerin egemenliği altında yaşamışlardır. Bursa'nın başkent olduğu dönemde Ermeni ruhani reisliği başkente alınmıştır. İstanbul'un fethinden sonra da İstanbul'a taşınmış ve daha sonra da İstanbul Ermeni Patrikhanesi kurulmuştur. Ermeniler Anadolu'dan gelen göçlerle İstanbul'da büyük bir cemaat oluşturmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni mutfağı</span>

Ermeni mutfağı, Ermeni kültürü ve çevre kültürlere bağlı olarak gelişmiş Ermenilere özgü bir mutfaktır.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kırımı</span> Osmanlı İmparatorluğunda ikamet eden Ermenilerin savaş boyunca göçe zorlanması ve sistematik katli

Ermeni Kırımı, 1915 Olayları/Ermeni Tehciri veya Ermeni Soykırımı, Osmanlı hükûmetinin Ermenilere karşı gerçekleştirdiği sürgün ve katliamlardır. Etnik temizliğin sonucunda ölen Ermenilerin sayısı tartışmalıdır; sayı, çeşitli araştırmacılara göre 600.000 ile 1,5 milyon arasında değişiklik gösterir. 1914 yılında Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeni nüfusu yapılan farklı tahminler mevcuttur. Osmanlı resmî kayıtlarına göre 1.2 milyon ile Ermeni Patrikhanesi'ne göre 1 milyon 914 bin 620 Ermeni yaşamaktaydı. 1922 sayımlarına göre ise 817 bin Ermeni 'mülteci' olarak Osmanlı topraklarını terk etmiş, 95 bin Ermeni ise din değiştirerek Türkiye topraklarında yaşamaya devam etmiştir. Bu tahminlere göre Osmanlı topraklarında bulunan 900 bin hayatta kalmışken, 300 bin ile 1 milyon arasında Ermeni hayatını kaybetmiştir. Olayların başlangıç tarihi çoğunlukla 250 Ermeni aydının ve komite liderinin Osmanlı yöneticileri tarafından İstanbul'dan Ankara'ya sürüldüğü ve birçoğunun öldürüldüğü 24 Nisan 1915 ile ilişkilendirilmektedir. Ermeni Kırımı, sağlıklı erkek nüfusun toptan öldürülmesi ya da askere alınarak zorla çalıştırılması ve sonrasında kadın, çocuk ve yaşlılarla birlikte ölüm yürüyüşü koşullarında Suriye Çölü'ne sürülmesi gibi olaylarla birlikte I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında iki aşamada gerçekleşti. Osmanlı askerlerinin koruması eşliğinde yaşadıkları yerlerden sürülen Ermeniler; sürgün sırasında yiyecek ve su sıkıntısı yaşadı; ayrıca çeşitli raporlara göre zaman zaman soygun ve katliamlara maruz kaldı. Ülke genelindeki Ermeni diasporası, genel anlamda Ermenilerin Doğu Anadolu'dan sürülme işleminin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Tsitsernakaberd</span>

Tsitsernakaberd veya Ermeni Soykırımı Anıt Kompleksi, Ermenistan'ın Erivan'daki Tsitsernakaberd tepesine 1967'de inşa edilen ve Ermeni Kırımı kurbanlarına ithaf edilen anıttır.

<span class="mw-page-title-main">Büyük Ermenistan</span> Ermeni Yaylasındaki bölgelere atıfta bulunan etno-milliyetçi ve irredantist kavram

Büyük Ermenistan veya Birleşik Ermenistan, Ermenilerin anavatanı olarak kabul edilen, tarihsel olarak Ermenilerin çoğunlukta olduğu ve bir kısmında hâlâ Ermenilerin çoğunluk olarak yaşadığı Ermeni Yaylası'ndaki bölgelere atıfta bulunan etno-milliyetçi ve irredantist kavramdır. Ermenilerin tarihi topraklarının birleştirilmesi olarak görülen ve 20. yüzyıl boyunca Ermeni düşünürlerce yaygın olan fikir başta Ermeni Devrimci Federasyonu, ASALA ve Miras olmak üzere çeşitli milliyetçi örgüt ve partilerce savunuldu.

<span class="mw-page-title-main">Van İsyanı (1915)</span>

1915 Van İsyanı ya da İkinci Van İsyanı, I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun Van Vilayeti sınırları içindeki Ermenilerin çıkardıkları isyandır. Olayların süresi, Van Vilayeti'nin diğer bölgelerinde daha önce başlamış olmalarıyla birlikte, Van merkezine yayıldıkları süreyi esas alarak 19 Nisan-6 Mayıs 1915 arası olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Ulusal Hareketi</span>

Ermeni Ulusal Hareketi, 1780 Zeytun İsyanı ile başlayarak 1984 yılına kadar süren dönemdeki "Ermeni ulusal kurtuluş hareketi" olarak da bilinen Ermeni milliyetçiliğini savunan Ermenilerin tarihte kurulmuş olan Ermeni devletlerinin kapsadığı bölgelerde, Doğu Anadolu Bölgesi ve Kafkasya'da, yeniden bir Ermeni devleti kurma amacı doğrultusunda düzenlenen faaliyetlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Batı Ermenistan</span> Tarihsel iddiaların olduğu bir bölge

Batı Ermenistan, Ermenilerin tarihî ana vatanının bir parçası olan ve günümüzde Türkiye'nin doğusunda kalan bir bölgedir. Bizans Ermenistanı olarak da anılan Batı Ermenistan, MS 387'de Büyük Ermenistan'ın Bizans İmparatorluğu ve Sasani İmparatorluğu arasında bölünmesinden sonra ortaya çıkmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Erzurum Ermeni Kongresi</span>

Erzurum Ermeni Kongresi, Ermeni Devrimci Federasyonu'nun sekizinci dünya kongresi ve Osmanlı Ermenileri için Ermeni Kırımı öncesindeki dönüm noktalarından biri. Temmuz-Ağustos 1914'te düzenlenen bu kongreye özel bir heyet gönderen İttihat ve Terakki Cemiyeti, I. Dünya Savaşı'nda Kafkasya Cephesi açıldığında Rusya Ermenilerinin Rus ordusuna karşı ayaklanarak Güney Kafkasya'nın Osmanlı tarafından ele geçirilmesini kolaylaştırmaları istendi.

<span class="mw-page-title-main">Erivan Vilayeti (Safevî Devleti)</span>

Erivan Vilayeti veya diğer ismiyle Çukur Saad, Safevi İmparatorluğu'nun günümüz Ermenistan toprakları merkezli bir vilayetiydi. Bölgenin başkenti, Safevî valilerinin bulunduğu şehir olan Erivan'dı.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni-Kürt ilişkileri</span> Irklararası tarihsel ilişki

Ermeni-Kürt ilişkileri, Kürtler ve Ermeniler arasındaki tarihsel ilişkileri kapsamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Wilson Ermenistanı</span>

Wilson Ermenistanı ABD Başkanı Woodrow Wilson Dışişleri Bakanlığı tarafından çizildiği üzere Sevr Antlaşması'ndaki Birinci Ermenistan Cumhuriyeti'nin sınır yapılandırmasını ifade eder. Sevr Antlaşması, Ağustos 1920'de Batı Müttefik Güçleri ile Osmanlı İmparatorluğu'nun mağlup hükûmeti arasında hazırlanmış ve imzalanmış bir barış antlaşmasıydı. Anlaşma Amerika Birleşik Devletleri tarafından asla imzalanmadı. Antlaşmanın imzalanmasına rağmen Osmanlı İmparatorluğu tarafından hiçbir zaman onaylanmadı.

<span class="mw-page-title-main">Van İsyanı (1896)</span> Ermenilerin, 1896 yılı içerisinde Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine karşı Van bölgesinde başlattığı ayaklanma olayı

Van İsyanı, 1895 senesinin sonlarına doğru Ermeni komiteciler'in Kafkasya ile İran'dan Doğu Anadolu bölgesine yüklü miktarlarda silah ve cephanelik taşıyarak Van bölgesinde çıkardıkları isyanı ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">İkinci Sason İsyanı</span> Ermenilerin, 1904 yılı içerisinde Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine karşı başlattığı ayaklanma olayı

İkinci Sason İsyanı veya 1904 Sason İsyanı, Ermeni komiteciler'in Osmanlı İmparatorluğu'na karşı 1904 yılında Osmanlı İmparatorluğu'na karşı Sason'da gerçekleştirdikleri bir ayaklanmadır.

<span class="mw-page-title-main">Harput Ermenileri</span>

Harput, asırlardır büyük çoğunluğunu Ermeniler'in oluşturduğu azınlıklara yurt olmuştur. Bölgeye muhtemelen M.Ö. 6. Yüzyıl civarlarında yerleşen Ermeniler bölgenin Arap ve Türk müslümanlarca alınmasından sonra onların bir tebaası olarak yaşadılar. Kendilerine ait din ve kültürleriyle Elazığ'da derin izler bıraktılar. 1915 yılında Tehcir Kanununun çıkmasıyla Suriye'nin kuzeyine ve ABD'ye zorunlu göçe tabi tutulan Harput'lu Ermeniler, günümüz Modern Türkiye'sinde hiçbir etnik baskı görmeden hayatlarını sürdürmektedirler.

1915 ve 1917 yılları arasında en az 800.000 Ermeni'nin öldürüldüğü Ermeni Kırımı boyunca birçok Türk sivil, siyasetçi ve askerî lider katliamlara ve yağmaya katılmayı reddedip Ermenilerin tehcir edilmesini ve katledilmesini durdurmaya çalıştı. Bu kişilerin çoğu eylemlerinin sonucu olarak pozisyonlarını kaybettiler ve bazıları öldürüldü.

Fırat Koleji, Harput'ta, Amerikalı misyonerler tarafından kurulup yönetilen ve eğitimine devam edilen bir karma eğitim lisesiydi. Çoğunlukla bölgedeki Ermeni toplumuna hizmet vermiştir.