İçeriğe atla

Vijayanagar İmparatorluğu

Vijayanagar İmparatorluğu
1336-1646
Vijayanagar İmparatorluğu bayrağı
Bayrak
Vijayanagara İmparatorluğu'nun Sangama Hanedanlığı Haritası
Vijayanagara İmparatorluğu'nun Sangama Hanedanlığı Haritası
BaşkentHampi
(1336-1565)
Anantapur
(1565-1592)
Tirupati
(1592-1604)
Vellore
(1604-1646)
Yaygın dil(ler)Kannada dili
Teluguca
Sanskrit
Resmî din
Hinduizm
HükûmetMonarşi
Hükümdar 
• 1336-1356
I. Harihara
• 1642-1646
III. Sriranga
Tarihçe 
• Kuruluşu
1336
• Dağılışı
1646
Öncüller
Ardıllar
Hoysala İmparatorluğu
Seuna Hanedanı
Delhi Sultanlığı
Maisur Krallığı
Adilşahlar
Kutbşahlar
Günümüzdeki durumuHindistan

Vijayanagar İmparatorluğu (Kannada: ವಿಜಯನಗರ ಸಾಮ್ರಾಜ್ಯ Vijayanagara Sāmrājya, Telugu: విజయనగర సామ్రాజ్యము Vijayanagara Sāmrājyamu), Hint Yarımadası’nın güneyinde, Dekkan platosunda konuşlanmış bir imparatorluktur. 1336 yılında I. Harihara ve kardeşi I. Bukka Raya tarafından kurulmuştur.[1] İmparatorluk, 1565 yılında Dekkan sultanlıkları karşısında aldığı büyük yenilgiden sonra yıkıldığı tarih olan 1646 yılına kadar yavaş bir çöküş içine girmiştir. Başkenti, imparatorluğun da ismini aldığı Vijayanagar idi.

Tarihi

14. yüzyılın başlarında Dekkan’ın Hindu vilayetleri, Devagiri Yadavaları, Warangal’daki Kakatiya krallığı, Madurai’deki Pandya krallığı ve küçük Kampili Krallığı kuzeyden akınlar halinde gelen Müslümanlar tarafından ele geçirilmiş, bu ülkelerden 1336 yılına kadar yenilgiye uğratılmamış olan kalmamıştı. Bu Müslüman istilaları sonucunda geriye kalan son Hindu devleti Hoysala İmparatorluğu olmuştu.[2] Hoysala imparatoru III. Veera Ballala’nın 1343 yılında Madurai sultanına karşı verdiği savaşta ölmesi sonucu Hoysala İmparatorluğu parçalandı ve küllerinden Vijayanagar Krallığı doğdu.

Krallık kurulduktan sonraki ilk 20 yılda I. Harihara, Tungabhadra ırmağının güneyindeki alanın büyük bir bölümü toprakları dahiline katmış ve “doğu ve batı denizlerinin efendisi” (Purvapaschima Samudradhishavara) unvanını almıştı. I. Harihara’nın yerine gelen I. Bukka Raya, 1374 yılına kadar Arcot şefliğini, Kondavidu’daki Reddi ülkesini yenilgiye uğratmış; batıda Goa’da, kuzeyde Tungabhadra ve Krishna nehirleri arasındaki bölgede hakimiyet sağlamıştı.[3][4]

Virupakşa Tapınağı, Hampi

I. Bukka Raya’nın ikinci oğlu II. Harihara, krallığı döneminde ülke topraklarını Krishna Nehri’nin ötesine geçirerek ve Güney Hindistan’ı Vijayanagar şemsiyesi altına alarak Vijayanagar Krallığı’nın emperyal bir statü almasında etkin rol oynadı.[5] Bir sonraki hükümdar I. Deva Raya, Orissa’daki Gajapati’lere karşı bir fetih hareketinde bulunarak bölgeyi ele geçirdi ve bölgeyi imar etmek için birçok çalışma yaptırdı.[6] 1424 yılında II. Deva Raya tahta çıktı ve Sangama hanedanı hükümdarları arasındaki en becerikli yöneticilerden biri oldu. Güneyde ayaklanan feodal beylikler; Kalikut’taki Zamorinler ve Quilonlar itaat altına alındı. Lanka adası ele geçirildi ve Pegu’daki Burma kralları Vijayanagar himayesi altında birer haraçgüzar devlet durumuna geldiler.[7][8][9] 15. Yüzyılın sonlarına gelindiğinde Vijayanagar’ın kurucusu olan ve devleti hâlâ yönetmekte olan Sangama hanedanı tehdit altına girmişti.[10] Komutan Saluva Narasimha Deva Raya yaptığı askerî harekât ile 1485 yılında hükümdar olmuştu. Saluva Narasimha Deva Raya'nın 1491 yılındaki ölümüyle imparator, generali Tuluva Narasa Nayaka oldu.[11]

Bunu izleyen yıllarda Vijayanagar İmparatorluğu artık bütün Güney Hindistan’a hükmetmiş ve Dekkan Sultanlığı’nı işgal altındaki Vijayanagar topraklarından defetmişti.[12][13] Vijayanagar ordularının devamlı zaferler kazandığı dönemde ülkeyi yöneten Krishnadevaraya döneminde imparatorluk en parlak dönemini yaşıyordu.[14] Bu dönemde, eskiden sultanlıkların hakimiyeti altında bulunan kuzey Dekkan ile Kalinga’yı da kapsayan doğu Dekkan bölgeleri imparatorluk tarafından ilhak edilmişti. Ayrıca Krishnadevaraya, birçok önemli abidenin yapılmasına ve yapımına başlanmasına önayak olmuştu.[15]

Krishnadevaya’nın ölümünden sonra hükümdarlık sırasıyla damadı Açyuta Deva Raya'ya ve Sadasiva Raya’ya geçti. Sadasiva Raya’nın döneminde asıl hükümdar kendisi olmasına karşın, danışmanlarından olan Krishnadevaraya’nın bir diğer damadı Aliya Rama Raya esas gücü kendi elinde bulunduruyor, ülkeyi kendisi yönetiyordu.[16] Aliya Rama Raya, 1565 yılında Dekkan sultanlarının imparatorluğa karşı kendi aralarında oluşturdukları ittifakı bozmak için verdiği Talikota Muharebesi'nde esir düşmesi ve arksasından öldürülmesi sonucunda, Vijayanagar’ın zaferiyle sonuçlanması beklenen savaş tamamiyle tersine döndü, sultanlığın orduları başkent Vijayanagar’ı yağmaladı. İmparatorluğun başına Aliya Rama Raya'nın küçük kardeşi Tirumala Deva Raya geçti.

Bir zaman sonra, imparatorluk bölgesel üstünlüğünü yavaş yavaş kaybetmeye başladı. Bu sıralarda Madras İngiltere’ye tahsis edildi.[17][18] Tirumala Deva Raya yerini oğlu I. Sriranga’ya, o da ölünce yerini II. Venkata’ya bıraktı. II. Venkata, Chandragiri’yi başkent yaptı, Penukonda’yı Behmeni Sultanlığı’nın işgalindan kurtardı.[19] Onun varisi Ramadeva, saltanatını öldüğü yıl olan 1632’ye kadar devam ettirdi. Bir sonraki hükümdar III. Venkata oldu ve o da 10 sene sonra başkenti Vellore’a taşıdı. Bu dönemde iyice zayıflayan imparatorluk, Bijapur ve Golkonda sultanlıkları tarafından fethedildi ve bu durumdan faydalanmak isteyen Mysore Krallığı ve Nayak Hanedanı bağımsızlığını ilan etti.[19]

Yönetim

İdari yönetim

Vijayanagar hükümdarları toprak yönetiminde Hoysala, Kakatiya, Pandya gibi öncül devletlerin oluşturduğu idari uygulamaları devam ettirdiler ve bu uygulamalarda yalnızca zorunlu gözüken değişikler yaptılar.[20] Ülkede kralın muazzam düzeydeki otoritesi, başında bir başbakan (Mahapradhana) bulunan bakanlar kuruluyla (Pradhana) destekleniyordu. Bu düzen içerisindeki diğer önemli pozisyonlar başkâtiplik (Karyakartha ya da Rayaswami) ve imparatorluk zabitliği (Adhikari) idi. Yüksek konumlarda bulunan bütün bakanlar ve devlet adamları eğitimleri süresince bir dizi askeri eğitimden geçerlerdi.[21] Alt seviye yerleşim birimlerinde zengin toprak ağaları (Goudas) saymanları (Karanikas ya da Karnam) ve muhafızları (Kavalu) denetlerlerdi.

İmparatorluk, beş ana bölgeye (Rajya) ayrılmıştı.[22] Bu Rajya denilen bölgeler de kendi içerisinde bölgelere ayrılırdı (Vishaya Vente ya da Kottam), bunlar ilçelere (Sime ya da Nadu), ilçeler de belediyelere (Kampana ya da Sthala) bölünürdü. Soylu aileler bir komutanın gözetimi altında kendi topraklarını yönetir ve karşılığında imparatorluğa belirli miktarda vergi öderlerdi.

Kraliyet sembolü: Hampi'de doğal bir hisar

Askeri yönetim

Savaş meydanında orduları kral komuta ederdi. İmparatorluk savaş stratejisi gereğince nadiren büyük seferlere çıkardı, genellikle şahsi kalelere saldırmak ve onları yıkmak gibi küçük çaplı saldırı yöntemleri uygulanırdı. Hint coğrafyasında ilk uzun menzilli toplar Vijayanagar tarafından kullanılmıştı. Bu toplar genellikle yabancı topçular tarafından kullanılırdı.[23]

İki çeşit ordu türü vardı: Bunlardan birincisi doğrudan imparatorluğa bağlı olan kralın kişisel ordusu, ikincisi ise feodal beylerin emrindeki feodal ordular. Kral Krishnadevaraya’nın kendi ordusu yaklaşık 100.000 yaya, 20.000 süvari ve 900’den fazla filden oluşuyordu. Bu sayı, sayıları 1.1 milyon askeri aşan ordunun yalnızca bir bölümüydü. Bu ordunın içerisinde her sınıftan insan bulunuyordu. Ordudaki askerlerden okçu ve tüfekçiler genellikle kapitone tunik giyerler, zırhlı askerler kuşaklarında kılıç ve uzun bıçak taşırlar ve sıradan yayalar zırh giymez, yalnızca kalkan taşırlardı. Fil ve atlar tamamen zırhlanırdı ve fillerin dişlerine savaş anında maksimum zararı verebilmek adına bıçaklar takılırdı.[24]

Ekonomi

Hazara Rama tapınağının dış duvarındaki imparatorluktaki yaşamı gösteren dikey rölyef frizler.

İmparatorluk ekonomisi ağırlıklı olarak tarım yoğunlukluydu. Mısır, pamuk ve baklagil tarımı yarı kurak alanlarda, şekerkamışı, pirinç ve buğday tarımı ise yağışlı alanlarda gelişmişti. Betel yaprakları, areka, hindistan cevizi ve pamuk; üretimi yapılan esas ürünleri oluşturuyordu. Büyük miktarda üretimi yapılan pamuk, dokumacılığın geliştiği merkezlere gönderiliyor ve buralarda depolanıyordu. Dokumacılık için çivit otu ve ağaç köklerinden boya elde ediliyordu.

Yeraltı kaynakları bakımından zengin bir bölge olan Machilipatnam bölgesi yüksek kaliteli demir ve çelik ihracatının merkeziydi. Kollur bölgesinde elmas çıkarılıyordu.[25] İmparatorluk başkenti, değerli taş ve altın ticaretinin yapıldığı birçok pazarı bulunduran önemli bir ticaret merkeziydi.[26]

Tüccar gemileri limana demirlediği zaman, indirilen mallar devlet gözetimi altına alınıyor ve satılan her maldan gümrük vergisi alınıyordu. Malların güvenliği idare memurlarının sorumluluğu altındaydı. Tüccarlar birçok ulustan geliyordu (Arap, Farsi, Guceratlı, Horasanlı vs.) ve bu tüccarlar genellikle önemli ticaret merkezlerinden Kaliküt'te yaşıyorlardı.[27] Vijayanagar'ın ihraç ettiği ana ürünler biber, zencefil, tarçın, kakule, kiraz eriği, demirhindi kerestesi, sinameki, değerli taşlar, inciler, misk, kehribar, ravent, aloe, pamuklu giysi ve porselenden oluşuyordu.[27] Burma'ya pamuk ipliği, İran'a ise çivit gönderiliyordu. Zerdeçal, biber, kakule ve zencefil gibi baharatların üretimi Malnad şehri tarafından yönetiliyor ve bu baharatlar pazarlanmak için Malnad'a getiriliyordu. Başlıca ithal edilen ürünler ise Filistin'den gelen bakır, cıva, vermilyon, mercan, safran, kadife, gül suyu, çeşitli bıçaklar, camlet, altın ve gümüş; İran'dan gelen atlar, Çin'den gelen ipek ve Bengal'den gelen şekerdi. Doğu kıyıları Golkonda'dan büyük miktarlarda getirilen çeltik, darı, baklagil ve tütünle dolup taşıyordu.

Kültür

Toplumsal hayat

Hampi'de pazaryeri

Vijayanagar toplumsal hayatına dair bilgilerin çoğu yabancı gezginlerin yazıları ve Vijayanagar'da araştırma yapan ekiplerin bulgularından öğrenilmiştir. Hint kast sistemi yaygın ve kati surette uygulanıyordu. Her kast, kendi toplumunu gözeten bir ihtiyar heyeti tarafından temsil ediliyordu. Bu ihtiyar heyeti, kanun ve düzenlemeleri yerel hanedanların kararnameleri yardımıyla uyguluyordu. Dokunulmazlık kast sisteminin bir parçasıydı ve bu topluluklar Kaivadadavaru denilen liderlerce temsil ediliyordu. Müslüman topluluklar sahil Karnataka'sındaki kendi topluluklarınca temsil görüyordu.[28] Kast sisteminin bir parçası olmamasına rağmen, kastlarda sivrilen insanların yüksek dereceli askeri ve idari kadrolara atanmaları engelleniyordu. Kast sisteminin bir erdemi olarak, Brahminler sosyal hayatta çok büyük saygı görüyorlardı. Askeri alanda olan birkaçı dışında Brahminlerin çoğu dini ve edebi alanlara yönelmişti. Onların maddi zenginlik ve güçten el çekmesi onları yerel hukuki sorunlarda ideal arabulucular yapıyordu ve onların her şehir ve köydeki varlığı onları soylular ve aristokrasi nezdinde düzeni tesis etmeye yarayan bir araç hâline getiriyordu.[29] Ancak düşük kasttaki âlimlerin (örneğin Molla ve Kanakadasa) ve onların çalışmalarının popülaritesi, toplumdaki sosyal akışkanlığın derecesini gösterir niteliktedir.

Sati uygulaması isteğe bağlı olmasına karşın yaygındır ve çoğunlukla yüksek sınıflar tarafından uygulanır. Sadece Vijayanagar bölgesinde bunu doğrulayan elliden fazla yazıt keşfedilmiştir. Bu yazıtlar Satikal (Sati taşı) ya da Sati-virakal (Sati kahraman taşı) olarak adlandırılmıştı. Satikaller kocasının ölümünden sonra kendisini ateşe atan kadınların anısına yapılırken, Sati-virakaller kocasının kahramanca ölümünden sonra Sati yapan kadınlar için yapılırdı. İki şekilde de kadın yarı-tanrıça seviyesine yükselir ve bu, taşın üzerine yapılan güneş ve hilal yontusuyla belirtilirdi.[30]

Lingayatizm gibi önceki asırların sosyodinsel hareketleri kadınlar hariç esnek sosyal normlar için bir hareket gücü sağlamıştı. O zamandan sonra Güney Hindistan kadınları o zamana kadar erkek egemenliğinde sayılan yönetim, ticaret ve güzel sanatlar gibi alanlarda bariyerleri aşıp bunlara dahil oldular.[31] Varadambika Parinayamın yazarı Tirumalamba Devi ve Madhuravijayamın yazarı Gangadevi bu çağın kayda değer kadın şairleri arasında sayılabilir.[3] Erken Telugu kadın şairleri Tallapaka Timmakka ve Atukuri Molla bu dönemde ünlendiler. Thanjavur Nayak sarayı birçok kadın şaire hâmilik yapmasıyla bilinir. Her şehrin birkaç sokağında yasal fuhuşa olanak sağlayan Devadasi uygulaması mevcuttu.[32] Soylu erkekler arasında haremlerin yaygınlığı kayıtlardan bilinen bir şeydir.

Varlıklı erkekler Petha ya da Kulavi denilen ipekten yapılma ve altınla süslenen bir türban takardı. Kayıtlara göre, Çoğu Hint toplumunda olduğu gibi halhal, bilezik, yüzük, kolye ve küpe gibi mücevherler hem erkekler hem de kadınlar tarafından kullanılıyordu. Kutlamalar boyunca erkekler ve kadınlar kendisini çiçek çelenkleri ve gül suyu, misk, sandalağacı kokularıyla süslerdi.[33] Mütevazı hayatlar yaşayan genele nazaran krallar ve kraliçelerin hayatları tam bir zıtlıkla ihtişamlı törenler içinde geçiyordu.

Fiziksel aktiviteler erkekler arasında popülerdi. Spor ve eğlence için güreş önemli bir erkek meşgalesiydi. Kayıtlarda kadın güreşçilerden bile bahsedilmiştir.[28] Kraliyet kurumları içerisinde spor salonları keşfedilmiştir. Yazmalarda barış dönemlerinde komutanlar ve ordularının düzenli fiziksel çalışmalar yaptığından sözedilir.[34] Kraliyet sarayları ve pazar yerleri soyluların ve sıradan insanların horoz dövüşleri, koç dövüşleri ve kadın güreşi gibi oyunları izleyerek benzer şekilde eğlendikleri mekanlardı.[34] Vijayanagar şehri sınırlarında yapılan kazılarda kaya parçaları, podyumlar ve tapınak yüzeyleri üzerinde, yapılan sosyal etkinliklere ilişkin oymalar ortaya çıkarılmıştır. Bu etkinliklerin bazıları halen mevcut olmakla birlikte diğerleri tanımlanamamıştır.[35]

Din

Yabancı ziyaretçilerin yazdıklarında göre, Vijayanagar kralları bütün din ve mezheplere hoşgörülüydüler.[36] Krallar Hinduizmin koruyuculuğunu üslendiklerini gösteren Gobrahamana Pratipalanacharya (ineklerin ve Brahminlerin koruyucusu) ve Hindurayasuratrana (Hindu inancının savunucusu) unvanlarını kullanıyor, ancak Philip Wagoner'ın Journal of Asian Studiesde yayımlanan 1996 tarihli "Sultan Among Hindu Kings" makalesinde belirttiği üzere kıyafetlerinde ve saray törenlerinde İslamlaşıyorlardı. İmparatorluğun kurucuları I. Harihara ve I. Bukka Raya dindar Şivacılardı, ancak Sringeri'deki Vaişnava tapınağına ve koruyucu aziz Vidyarana'ya adakta bulunuyorlardı. Simgeleri Varaha'ydı (Vişnu'nun yabandomuzu şeklindeki avatarı).[37] Ayrıca belirtmek gerekir ki, kraliyet bölgesinden çok uzakta bulunmayan, yüz kırktan fazla gömünün olduğu İslami bir bölge bulunmuştur. Ayrıca Orta Asya'nın Timur'dan kalma krallıklarından soylular Vijayanagar'a gelmişlerdir. Geç dönem Saluva ve Tuluva kralları Vaişnava inancındaydı, ancak aynı Tirupati'deki Venkateşvara gibi Hampi'deki Virupakşa'ya da inanıyorlardı. Kral Krişnadevaraya'nın Jambavati Kalyanam adlı Sanskritçe çalışmasında Virupakşa Karnata, Rajya Raksha Mani (Karnata İmparatorluğu'nun koruyucu mücevheri) olarak adlandırılıyordu.[38] Krallar Udupi'deki Madvaçarya'nın dvaita tarikatı azizlerine hâmilik yapıyordu.[39]

Kraliyet sembolü: domuz, güneş, ay ve hançer

Haridasalarla (zahit azizler) bilinen Bhakti hareketi dönem boyunca etkinliğini sürdürdü. 12. yüzyılın Viraşaiva hareketi gibi bu hareket de güçlü adanmışlık göstererek milyonlarca insana yayıldı. Haridasalar Vyasakuta ve Dasakuta adlı iki gruba ayrılırlar. Vyasakuta Vedalar, Upanişadlar ve diğer Darşanalarda yetkin olmayı gerektirirken, Dasakuta yalnızca Madvaçarya'nın mesajını insanlara Kannada dilindeki ilahiler (Devaranamalar ve Kirthanalar) aracığıyla iletir. Madvaçarya felsefesi Naraharitirtha, Jayatirtha, Sripadaraya, Vyasatirtha, Vadirajatirtha ve diğer seçkin müritler tarafından yayıldı.[40] Vadirajatirtha gurusu Vyasatirtha, Purandaradasa ve Kanakadasa[41] Kral Krişnadevaraya'yı etkilemiştir.[42][43][44] Kral, Kuladevata'yı azizi bellemiş ve onu yazmalarında onurlandırmıştır.[45] Bu dönemde erken Karnata müziğinin başka bir temsilcisi olan Annamacharya, Tirupati, şimdiki Andra Pradeş'te Telugu dilinde yüzlerce Kirthana bestelemiştir.[46]

Batı Ganga hanedanının 11. yüzyıl başlarında Çolalar tarafından yıkılması ve Vaişnaya Hinduizmi ve Viraşaivizmin takipçilerinin 12. yüzyılda artmış olması Jainizmin gerileyişini yansıtır.[47] Jain tapınması için Vijayanagar topraklarındaki iki önemli merkez Şravanabelagola ve Kambadahalli'ydi.

Haza Rama Tapınağı

Güney Hindistan'ın İslam'la temasa geçmesi 7. yüzyılın başlarında güney krallıkları ve Arap topraklarının ticaret ilişkileri sonucu meydana geldi. 10. yüzyılda Raştrakuta İmparatorluğu'nda mescitler bulunmaktaydı.[48] 14. yüzyıl başlarında Malabar sahiline birçok cami meydana getirildi.[49] Müslüman yerleşimciler yerel halktan kadınlarla evlendiler. Çocukları "Mappila" (Moplah) olarak bilinmekteydi. Bunlar çoğunlukla at ticareti ve ticaret gemilerine adam toplamakla uğraşıyorlardı. Kuzeyde Vijayanagar İmparatorluğu'yla Behmeni Sultanlığı arasındaki etkileşim, güneydeki Müslüman varlığını arttırdı. Hristiyanlığın bölgeye girişi 8. yüzyıl başlarında Malabar Hristiyanlarıyla başlar. Hristiyan gezginler Orta Çağ'da Güney Hindistan'daki Hristiyan nüfus azlığını yazarlar.[50] 15. yüzyılda Portekizlilerin gelişi ve imparatorlukla ticaret için gelen bağlantıları, Aziz Xavier'in misyonerlik faaliyetleri ve sonrasındaki Hollanda yerleşimlerinin varlığı, güneydeki Hristiyan mevcudiyetini arttırmıştır.

Edebiyat

Vijayanagar İmparatorluğu hakimiyeti boyunca şairler, âlimler ve filozoflar çoğunlukla Kannada, Telugu ve Sanskrit dillerinde ve ayrıca Tamilce gibi diğer bölgesel dillerde; din, biyografi, Pranbandha (kurgu), müzik, dil bilgisi, şiir, tıp ve matematik gibi konularda yazdılar. İmparatorluğun idari ve saray dili Kannada ve Teluguydu. Telugu saray dili olması yanında, son Vijayanagar hükümdarlarının saltanatı sırasında kültürel anlamda daha da etkinlik kazandı.[51][52][53] Telugu dili zirvesini Krişnadevaraya döneminde gördü.[52]

Sanskritçe çalışmalarının çoğu Sayana ve Advaita felsefesinin diğer rakip Hindu felsefelerine olan üstünlüğünü savunan Vidyaranya tarafından yazılan Ramayana ile Mahabharata destanları ve Vedalar hakkındaki tefsirlerden oluşmaktadır.[54] Diğer yazarlar Udupi tarikatının ünlü Dvaita azizi Jayatirtha, Vyasatirtha, Vadirajatirtha ve Sripadaraya'dır. Bu azizlerden ayrı olarak Sanskrit alimleri Vijayanagar kralları ve onların feodal beylerini öven eserler meydana getirmişlerdir. Hanedanın çoğu kralı edebiyatla ilgiliydi ve buna örnek olarak Kral Krişnadevaraya'nın Jambavati Kalyanasını gösterebilirz.[55]

İmparatorluğun Kannada şair ve âlimleri Haridasalar tarafından müjdelenen Vaişnava Bhakti hareketini destekleyen önemli Brahmin ve Vraşaiva (Lingayatizm) eserleri ürettiler. Haridasa şairleri adanmışlıklarını Sangatya (dörtlük), Suladi (ritim temelli), Ugabhoya (ezgi temelli) ve Mundige (şifreli) adındaki yerli ölçülerle yazılan Devaranama denilen şarkılarla kutluyorlardı.[56] İlhamları Madhvaçarya ve Vyasatirtha öğretisinden geliyordu. Onların büyük katkıları arasından Purandaradasa ve Kanakadasa en önemli Dasalar (zahitler) olarak sayılıyordu.[57] Brahmin âlimlerinden en kayda değeri olan Kumara Vyasa Mahabharata destanının çevirisi olan Gadugina Bharatayı yazdı. Bu çalışma Kannada edebiyatının eski Kannada'dan modern Kannada'ya dönüşümünün işaretidir.[58] Çamarasa II. Deva Raya'nın sarayındaki Vaişnava âlimleriyle birçok münakaşa yaşayan ünlü bir Viraşaiva âlimiydi. Sonradan Telugu ve Tamil dillerine de çevrilen Prabhulinga Lile adlı çalışması Aziz Allama Prabhu'ya bir methiyedir.[59][60]

Telugu edebiyatının doruğunda Prabandha stilindeki en ünlü çalışma Manuçaritamu'ydu. Kral Krişnadevaraya meşhur Amuktamalyada'yı yazmış yetenekli bir Telugu âlimiydi.[61] Sarayında sekiz ünlü âlim edebi meclisinde danışman (Aştadiggaja) olarak bulunuyordu. Bunlar arasında en meşhuru Andrakavitapitamaha (Telugu şiirinin babası) unvanıyla onurlandırılmış Allasani Peddana ve yazdığı bazı eserlerle övgüye mazhar olmuş Krişnadevaraya'nın saray soytarısı Tenali Ramakrişna'ydı.[62] Diğer sekiz şair Nandi Timmana (Mukku Timmana), Ayyalaraju Ramabhadra, Madayyagari Mallana, Bhattu Murthi (Ramaraja Bhuşana), Pingali Surana ve Dhurjati'ydi. Bu çağ, Marutratçaritamu ve Salivahana-sapta-sati gibi kitaplar yazan, tarihteki Telugu şarilerinden en büyüğü Srinatha'nın çağıydı. Kral II. Deva Raya'nın himayesi altındayı ve konumu saraydaki en önemli vezirlerle eşit seviyede bulunuyordu.[63]

Bu dönemin Tamil edebiyatı Pandya hakimiyetindeki Tamilce konuşulan bölgelerden ortaya çıkıyor rağmen, bazı şairler Vijayanagar krallarının himayesinde bulunuyordu. Svarupananda Desikar, Advaita felsefesi hakkında Sivaprakasap-perundirattu adında 2824 mısradan oluşan bir antoloji yazmıştı. Onun öğrencisi Tattuvarayar onun yazdığının yarısı kadar mısra içeren Kurundirattu adında daha kısa bir antoloji yazdı.

Müzik ve tıp hakkındaki en önemli eserler Vidyaranya'nın Sangitsarası, Praudha Raya'nın Ratiratnapradipikası, Sayana'nın Ayurveda Sudhanidhisi ve Lakşmana Pandita'nın Vaidyarajavallabhamıdır.[64] Trigonometri ve cebir üzerine çalışmaları olan ünlü bilgin Madhava'yı ve gezegenlerin uyduları olduğunu öne süren Nilakhanta'yı barındıran Kerala Astronomi ve Matematik Okulu dönem içerisinde kurulmuştur.[65]

Mimari

Vijayanagar mimarisi Çalukya, Hoysala, Pandya ve Çola stillerinin, önceki yüzyıllarda ortaya konmuş tarzların canlı bir bileşimidir.[66][67] Heykel, mimari ve resim, imparatorluğun yıkılışından sonra uzun süre sanatsal gelişimi etkilemiştir. Mimari stilin ayırıcı yapıları gösterişli bir sütunlu yapı olan Kalyanamantapa (evlilik salonu), Vasanthamantapa (sütunlu açık salonlar) ve Rayagopuradır (kule). Zanaatkârlar, imparatorluk istila tehdidi altında olduğundan, yerel olarak bulunabilirliği fazla olan dayanıklı sert graniti kulandılar. İmparatorluğun anıtsal yapıları bütün Güney Hindistan'a yayıldı. Bunlardan hiçbiri başkent Vijayanagar'daki devasa açık hava tiyatrosunun görkemine erişemedi.[68]

14. yüzyılda krallar vesara ya da Dekkan tarzı yapılar yapmaya devam etti, ancak sonraları ibadet etmeye uygun biçimdeki birleşik Dravid tarzı gopuramlar yapıldı. Bukka'nın Prasanna Virupakşa tapınağı (yeraltı tapınnağı) ve Deva Raya'nın Hazare Rama tapınağı Dekkan mimarisine örnek teşkil eder.[69] Çeşitli ve dallı budaklı sütun süslemeleri bu tarzın göstergesidir.[70] Hampi'deki yapılardan Vitthala tapınağı sütun süslemeli Kalyanamantapa tarzının en iyi örneği olmasına rağmen, Hazara Ramasvami tapınağı mütevazı fakat mükemmel işlenmiş bir örnektir.[71] Vijayanagar tarzının göze çarpan yönü, Çalukya döneminde gerçekleştirilen yalın ve dingin stile geri dönüştür.[72] Vijayanagar sanatının muhteşem bir örneği olan Vitthala tapınağı Tuluva kralları döneminde bitirilmiş, bitirilmesi birkaç on yıl almıştır.[73]

Vijayanagar tarzının bir başka bileşeni Hampi'de Sasivekalu (hardal) Ganeşa ve Kadalekalu (yer fıstığı) Ganeşa, Karkala ve Venur'da Gommateşvara (Bahubali) ve Lepakşi'de Nandi boğası gibi büyük monolitik oymalardır. Kolar, Kanakagiri, Shringeri ve Karnataka'nın diğer yerleşimlerindeki Vijayanagar tapınakları, Tadpatri, Lepakşi, Ahobilam, Tirumala Venkatesvara Tapınağı ve Andra Pradeş'teki Srikalahasti ve Vellore, Kumbakonam, Kançi ve Tamil Nadu'daki Srirangam bu stilin örnekleridir. Vijayanagar sanatı Hampi'de Virupakşa Tapınağı'ndaki Daşavatara ve Girijakalyana, Lepakşi'de Virabhadra Tapınağı'ndaki Şivapurana ve Kançi'de Kamaakshi ve Varadaraja tapınaklarındaki gibi duvar boyamalarını da kapsar.[74] Güney Hint stillerinin bu şekilde karışması, önceki dönemlerde görülmemiş bir zenginliği meydana getirmiştir. Heykel yapımında rölyeflere odaklanılması Hindistan'da önceden gerçekleştirilen heykeltıraşlığın üzerinde bir işi ortaya çıkarmıştır.[75]

Vijayanagar mimarisi, İslami etkileriyle birlikte din dışı birçok yapının bulunduğu büyük bir şehrin kozmopolitliğini yansıtır. Siyasi tarih Vijayanagar İmparatorluğu ile Dekkan sultanlıkları arasındaki çatışmalara odaklanırken, mimari tarih daha çok yaratıcı etkileşimle ilgilenir. Bu etkileri gösteren birçok kemer, kubbe ve tonoz vardır.[76] Bu yapılardaki süsleme ayrıntıları erken 15. yüzyılda, I. Deva Raya ile II. Deva Raya dönemlerinde Vijayanagar mimarisine geçiş yapmış olmalıdır. Bu krallar bazıları mimar da olan pek çok Müslümanı ordu ve sarayda görevlendirmeleriyle bilinirlerdi. Mimari fikirlerin bu uyumlu takası, Hindu ve Müslüman krallıklar arasındaki nadir barış dönemlerinden birinde olmuş olmalıdır.[77] "Büyük Podyum"da (Mahanavami dibba) Orta Asya Türklerinin yüz hatlarına benzeyen rölyef işlemeleri bulunur. Orta Asya Türkleri kraliyet hizmetkârları olarak görev alıyorlardı.[78]

Dil

Kannada, Telugu ve Tamil dilleri imparatorluğun ayrı ayrı bölgelerinde kullanılıyordu. Neredeyse yarısı Kannada dilinde ve gerisi Telugu, Tamil ve Sanskrit dillerinde olmak üzere yedi binden fazla yazma (Şilaşasana) ve üç yüz bakır tablet (Ramaraşasana) ortaya çıkarılmıştır.[79][80] İmparatorluk Hampi, Penugonda ve Tirupati'de Nagari, Kannada ve Telugu yazılarıyla üstünde hükümdarın ismini taşıyan sikkeler basmıştır.[81][82] Gadyana, Varaha, Pon, Pagoda, Pratapa, Pana, Kasu ve Jital adlarıyla altın, gümüş ve bakır sikkeler basılmıştır.[83] Sikkeler Balakrişna, Venkateşvara, Bhudevi, Sridevi gibi tanrılar ve boğa, fil, kuş gibi hayvanların görsellerini içeriyordu. İlk sikkelerde Vişnu'nun bineklerinden Hanuman ve Garuda'nın resimleri vardır.

bir tapınağın avadan görünümü.
Meenakshi Tapınağı'nın güney gopuramım yukarısından kuzeye doğru havadan manzarası. Tapınak, Vijayanagar İmparatorluğu'nun Nayak'ları tarafından yeniden inşa edildi.

Notlar

  1. ^ Traditions In Motion: Religion and Society in History; Supriya Varma, Satish Saberwal, s. 243 [1] 28 Eylül 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  2. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 216
  3. ^ a b Kamath (2001), s. 162
  4. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 317
  5. ^ Bu başarıda II. Muhammad Bahmani'nin barışçıl yapısının büyük bir etkisi vardı, Nilakanta Sastri (1955), s. 242
  6. ^ Portekizli Nuniz'in notlarından. Robert Sewell Tungabhadra nehrine büyük bir baraj inşa edildiğini ve su kemeri yapmak için kaya kesilip inşaatta kullanıldığını kaydeder. (Nilakanta Sastri 1955, s. 243).
  7. ^ İranlı Abdur Razzak'ın notlarından. Nuniz'in yazıları Burma krallarının Vijayanagar İmpaatorluğu'na haraç ödediğini doğruluyor (Nilakanta Sastri 1955, s. 245)
  8. ^ Kamath (2001), s. 164
  9. ^ Abdur Razzak'ın Vijayanagar şehri hakkındaki notlarından: Dünyada bu şehir gibi ne görülmüş ne duyulmuş başka bir şehir yoktur. (Hampi, Seyahat Rehberi 2003, s. 11)
  10. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 244
  11. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 250
  12. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 239
  13. ^ Kamath (2001), s. 159
  14. ^ Portekizli gezgin Domingo Paes'in Krishnadevaraya'ya ilişkin notlarından: Her şeyiyle mükemmel bir kral (Hampi, Seyahat Rehberi 2003, s. 31)
  15. ^ Birçok abide Mahanavami Dibba'da onlarca yıl süren çalışmalar neticesinde yükseldi (Dallapiccola 2001, s. 66)
  16. ^ Dr. P. B. Desai, Rama Raya'nın birçok kez kralın işlerine bulaştığını iddia ediyor (Kamath 2001, s. 172).
  17. ^ The Telugu work Vasucharitamu refers to Aravidu King Tirumala Raya (1570) as the reviver of the Karnata Empire. (Ramesh 2006)
  18. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 268
  19. ^ a b Kamath (2001), s. 174
  20. ^ Savaş yönetimi, (K.M. Panikkar in Kamath 2001, s 174)
  21. ^ İranlı Abdurrezzak'ın notları ve B.A. Saletore'nin araştırmalarından (Kamath 2001, s 175)
  22. ^ Duarte Barbosa'nın notlarından (Kamath 2001, s. 176). Krallık toplamda 9 bölgeden oluşuyordu (T.V. Mahalingam in Kamath 2001, s. 176)
  23. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 287
  24. ^ Nuniz'in notlarından (Nilakanta Sastri 1955, s. 288)
  25. ^ Nilakanta Sastri (1955), s. 305
  26. ^ Duarte Barbosa'nın notlarından (Kamath 2001, s. 181).
  27. ^ a b Abdur Razzak'ın notlarından (Nilakanta Sastri 1955, s. 304)
  28. ^ a b Kamath (2001), s. 179
  29. ^ Sir Charles Elliot'a göre Brahminlerin entelektüel üstünlüğü onların toplumdaki üstünlüklerini haklı çıkarıyordı (Nilakanta Sastri 1955, s. 289)
  30. ^ Verghese (2001), s. 41
  31. ^ B.A. Saletore in Kamath (2001), s. 179
  32. ^ Kamath, s. 180
  33. ^ Kamath (2001), s. 180
  34. ^ a b Nilakanta Sastri 1955, s. 296
  35. ^ Mack (2001), s. 39
  36. ^ Duarte Barbosa'nın notlarından (Kamath 2001, s. 178)
  37. ^ Kamath (2001), s. 177
  38. ^ Fritz & Michell, s. 14
  39. ^ Kamath (2001), s. 177–178
  40. ^ Shiva Prakash in Ayyappapanicker (1997), s. 192, s. 194–196
  41. ^ Shiva Prakash (1997), s. 196
  42. ^ Shiva Prakash (1997), s. 195
  43. ^ Kamath (2001), s. 178
  44. ^ Nilakanta Sastri 1955, s. 324
  45. ^ Pujar, Narahari S.; Shrisha Rao; H.P. Raghunandan. "Sri Vyasa Tirtha". Dvaita Home Page. 28 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Aralık 2006. 
  46. ^ Kamath (2001), s. 185
  47. ^ Kamath (2001), s. 112, 132
  48. ^ Arap yazar El İştekri'nin notlarından(Nilakanta Sastri 1955, s. 396)
  49. ^ İbni Battuta'nın notlarından(Nilakanta Sastri 1955, s. 396)
  50. ^ Jordanus'un 1320–21 arası notlarından(Nilakanta Sastri 1955, s. 397)
  51. ^ Pollock, Sheldon. 31 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2013. Quote:"Telugu had certainly been more privileged than Kannada as a language of courtly culture during the reign of the last Vijayanagara kings, especially Krsnadevaraya (d.1529) , Nagaraj in Pollock (2003), p378
  52. ^ a b Quote:"Royal patronage was also directed to the support of literature in several languages: Sanskrit (the pan-Indian literary language), Kannada (the language of the Vijayanagara home base in Karnataka), and Telugu (the language of Andhra). Works in all three languages were produced by poets assembled at the courts of the Vijayanagara kings". Quote:"The Telugu language became particularly prominent in the ruling circles by the early 16th century, because of the large number of warrior lords who were either from Andhra or had served the kingdom there", Asher and Talbot (2006), pp74-75
  53. ^ "Telugu Literature". 26 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Temmuz 2013. Telugu literature flowered in the early 16th century under the Vijayanagar empire, of which Telugu was the court language.  
  54. ^ Nilakanta Sastri 1955, s. 321
  55. ^ New Light on Hampi, Recent research in Vijayanagara, edited by John M. Fritz and George Michell, MARG, 2001, s. 14
  56. ^ Shiva Prakash in Ayyappapanicker (1997), s. 164, s. 193-194, s. 203
  57. ^ Nilakanta Sastri 1955, s. 365
  58. ^ Nilakanta Sastri 1955, s. 364
  59. ^ Nilakanta Sastri 1955, s. 363
  60. ^ Rice E.P. (1921), s. 68
  61. ^ Krişnadevaraya döneminde, Prabandhaların yaratımı teşviki Purani temalardan alınmıştır (Nilakanta Sastri 1955, s. 372)
  62. ^ (Nilakanta Sastri 1955, s. 372)
  63. ^ Nilakanta Sastri 1955, s. 370
  64. ^ Prasad (1988), s. 268–270
  65. ^ "History of Science and Philosophy of Science: A Historical Perspective of the Evolution of Ideas in Science", editor: Pradip Kumar Sengupta, author: Subhash Kak, 2010, s. 91, cilt XIII, bölüm 6, Yayıncı: Pearson Longman, ISBN 978-81-317-1930-5
  66. ^ Sanat eleştirmeni Percy Brown Vijayanagara mimarisini Dravid mimarisinin çiçeklenmesi olarak tanımlıyo (Kamath 2001, s. 182)
  67. ^ Arthikaje, Literary Activity
  68. ^ "So intimate are the rocks and the monuments they were used for make, it is was sometimes impossible to say where nature ended and art began" (Sanat eleştirmeni Percy Brown, Hampi, A Travel Guide, s. 64)
  69. ^ Fritz & Michell, s. 9
  70. ^ Nilakanta Sastri Vijayanagar stilinde sütunların öneminden bahsediyor, Kamath (2001), s. 183
  71. ^ Sanat eleştirmeni Percy Brown "Taştaki drama" diye yazıyor, Vijayanagar mimarisinin güzelliğinin çoğu sütunlar, duvarlar ve oymacılık stilinde (Hampi, A Travel Guide, s. 77)
  72. ^ Vijayanagar stilindeki heykeller için, Kamath (2001), s. 184
  73. ^ Birçok yapı Tuluva sanatı olarak nitelendirilmiştir (Fritz & Michell 2001, s. 9)
  74. ^ Boyamalardan bazıları sonraki yüzyıllarda tekrar yapılmış olabilir (Rajashekhar in Kamath 2001, s. 184)
  75. ^ Historians and art critics K.A. Nilakanta Sastri, A. L. Basham, James Fergusson and S. K. Saraswathi have commented about Vijayanagara architecture (Arthikaje Literary Activity).
  76. ^ Fritz & Michell (2001), s. 10
  77. ^ Philon (2001), s. 87
  78. ^ Dallapiccola (2001), s. 69
  79. ^ G.S. Gai in Kamath (2001), s. 10, 157.
  80. ^ Arthikaje, Mangalore. "The Vijayanagar Empire". 1998–2000 OurKarnataka.Com, Inc. 15 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Aralık 2006. 
  81. ^ "Vijayanagara Coins". Government Museum Chennai. 12 Şubat 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Aralık 2006. 
  82. ^ Prabhu, Govindaraya S. "Catalogue, Part one". Vijayanagara, the forgotten empire. Prabhu's Web Page On Indian Coinage. 1 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Aralık 2006. 
  83. ^ Harihariah Oruganti. "Coinage". Catalogue. Vijayanagara Coins. 20 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Aralık 2006. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Hinduizm</span> Hindistan merkezli bir din

Hinduizm, çok kapsamlı inanç ve yaşam felsefesinin toplamıdır. Özellikle Hindistan, Nepal ve Bangladeş'te yaygındır. Günümüzde yaklaşık 1.25 milyar izleyeni ile Hristiyanlık ve İslam'dan sonra üçüncü sırada yer alan Hinduizm inancının neredeyse tüm takipçileri Hindistan ve çevresinde bulunmaktadır. Budizm ve Zen Budizmi gibi çeşitli ekoller Hinduizm'den kaynaklanıp ayrılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Tayland</span> Güneydoğu Asyada bir ülke

Tayland, resmî adıyla Tayland Krallığı, eski adıyla Siyam, Hindiçin yarımadasının orta kısmında bulunan Güneydoğu Asya ülkesi. Batıda Myanmar (1.800 km), doğuda Kamboçya (803 km), kuzeyde Laos (1.754 km) ve güneyde Malezya (506 km) ile sınırları bulunmaktadır. Güney kısmında Tayland Körfezi, batı kısmında ise Andaman Denizi yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Nepal</span> Güney Asyada Çin ile Hindistan arasında yer alan bağımsız bir ülke

Nepal, resmî adıyla Nepal Federal Demokratik Cumhuriyeti, Güney Asya'da bir ülkedir. Büyük bölümü Himalayaların eteklerinde, bir bölümü ise Hint-Ganj Ovası'nda konumlanmıştır. Dünyanın en kalabalık 49. ve en geniş 93. ülkesidir. Denize kıyısı bulunmayan Nepal kuzeyde Çin'e bağlı Tibet; güney, doğu ve batıda Hindistan ile komşudur. Bangladeş Nepal'in güneydoğu ucundan sadece 27 km uzaklıkta olmasına rağmen sınırdaşı değildir, Bhutan da Hindistan'ın Sikkim eyaletiyle ayrılmıştır. Verimli ovalar, subalpin kuşak ormanları ve en yüksek on dağdan sekizini bulunduran Nepal zengin bir coğrafi çeşitliliğe sahiptir. Dünyanın en yüksek dağı olan Everest Dağı da bunlara dahildir. Başkenti ve en büyük şehri Katmandu'dur. Resmi dil Nepalcedir, ancak ülke birçok etnik gruba ev sahipliği yapmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">II. Kiros</span> Ahameniş İmparatorluğunun kurucusu ve ilk hükümdarı

II. Kiros, yaygın olarak Büyük Kiros olarak bilinir, Ahameniş İmparatorluğu'nun kurucusudur. Persis kökenli olan bu hükümdar, Med İmparatorluğu'nu yenerek ve Antik Yakın Doğu'nun tüm önceki medeni devletlerini kucaklayarak Ahameniş Hanedanı'nı iktidara getirdi, geniş bir alana yayıldı ve sonunda Batı Asya'nın çoğunu ve Orta Asya'nın büyük bir bölümünü fethederek o dönemde insanlık tarihinin en büyük siyasi topluluğu haline gelecek bir yapı yarattı. Ahameniş İmparatorluğu'nun en geniş topraklarına ulaştığı dönem, Büyük Darius döneminde gerçekleşmiştir. Darius'un egemenliği batıda Balkanlar'dan ve Güneydoğu Avrupa'nın geri kalanından, doğuda İndus Vadisi'ne kadar uzanıyordu.

<span class="mw-page-title-main">Kubbetü's-Sahre</span> Kudüste Emevîler tarafından inşa edilmiş İslamî tapınak

Kubbetü's-Sahre, geçmişte Ömer camii olarak bilinen yapı, Kudüs'ün Eski Şehrindeki Tapınak Dağı'nda bulunan bir ibadethanedir. İlk olarak 691-692'de Emevî Halifesi Abdülmelik'in emriyle, MS 70'te Roma'nın Kudüs Kuşatması sırasında yıkılan İkinci Yahudi Tapınağı'nın bulunduğu yerde İkinci Fitne sırasında yapıldı. Orijinal kubbe 1015'te yıkılmış ve 1022-23'te yeniden inşa edilmiştir. Kubbetü's-Sahre, kubbe iç süslemelerinde İslam inancını yansıtan ilk tarihî eser ve İslam mimarisinin günümüze ulaşmış en eski eserlerinden biri kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Sasani İmparatorluğu</span> İslamın gelişinden önceki son Fars imparatorluğu, dördüncü büyük İran hanedanı (224–651)

Sasani İmparatorluğu, dördüncü büyük İran Hanedanı ve ikinci Pers İmparatorluğu'nun adıdır. Sasani İmparatorluğu, son Arşaklı hanedanı (Partlar) kralı IV. Artabanus'u yenmesinin ardından I. Ardeşir tarafından kurulmuş, son Sasani hükümdarı Şehinşah III. Yezdigirt'in (632-651), erken Halifelik'le yani ilk İslam Devleti ile girdiği 14 senelik mücadeleyi kaybetmesiyle sona ermiştir. İmparatorluğun sınırları bugünkü İran, Irak, Azerbaycan, Ermenistan, Afganistan, Türkiye'nin doğu bölgesi, Suriye'nin bir kısmı, Pakistan, Kafkaslar, Orta Asya ve Arabistan'ın bir kısmını kapsıyordu. II. Hüsrev'in hükümdarlığı (590-628) sırasında Mısır, Ürdün, Filistin ve Lübnan da kısa süreli olarak imparatorluğa dahil oldu. Sasaniler, imparatorluklarını 'İranşehr' ايرانشهر (Iranshæhr) 'İranlıların (Aryanların) memleketi' diye adlandırırlardı.

<span class="mw-page-title-main">Babil kralları listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Babil Kralı MÖ 19. yüzyıldan MÖ 6. yüzyıldaki çöküşüne kadar bağımsız bir krallık olarak var olan antik Mezopotamya şehri Babil ve krallığı Babil'in hükümdarıdır. Bağımsız bir krallık olarak varlığının büyük bir döneminde Babil, Sümer ve Akad antik bölgelerini kapsayan Güney Mezopotamya'nın büyük bölümüne hükmetmiştir. Şehir, Babil krallarının Antik Yakın Doğu'nun büyük kısımlarına egemen olduğu Birinci Babil İmparatorluğu ve İkinci Babil İmparatorluğu olmak üzere iki büyük yükseliş dönemi yaşamıştır. Babil, Hammurabi Kanunları'nı hazırlayan Hammurabi tarafından yönetilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Yehuda Krallığı</span>

Yehuda Krallığı, Yakup'un 12 oğlundan biri olan Yehuda'nın, Güney Levant'ta kurduğu Yehuda kabilesinin gelişip monarşi sistemine dönüşmesi ile oluşmuş bir Demir Çağı krallığı. Birinci dönemde, Tevrat'a göre İsrail Krallığı'nın kralı Şaul'un ölümüyle Yehuda topraklarında bir krallık oluştu ve bu krallığın başında Yehuda kabilesinin lideri Davud geçti. Yedi yıl Yehuda'nın krallığını yaptıktan sonra İsrail Krallığını tekrar bir araya getirdi ve başkenti Kudüs yaptı. İkinci dönem ise Yehuda Krallığı dendiğinde akla ilk gelen dönemdir. MÖ 930'da Birleşik İsrail Krallığı ikiye bölündü. Davud'un torunu Rehoboam'ı kendilerine kral olarak seçmek istemeyen kuzeydeki on kabile kendi (ikinci) İsrail Krallığını oluşturdu ve güneydeki iki kabilenin krallığını yapan Rehoboam Yehuda Krallığı'nın lideri oldu. Bazen bölünmeden sonraki İsrail Krallığı'na Kuzey Krallığı Yehuda Krallığı'na da Güney Krallığı denir. Yehuda'nın varlığı MÖ 587 yılında II. Nebukadnezar önderliğindeki Babil İmparatorluğu'nun Kudüs Kuşatması ile son bulmuştur. Babillilerin bölgeyi fethiyle birinci Tapınak yıkıldı ve Yahudiler bölgeden sürüldü.

<span class="mw-page-title-main">Hoysala mimarisi</span>

Hoysala mimarisi, günümüz Hindistanı'nda Karnataka eyaletinin olduğu bölgede 11. ve 14. yüzyıllar arasında hüküm sürmüş olan Hoysala İmparatorluğu döneminde gelişen özgün mimari tarzdır. Hoysala nüfuzu Güney Deccan yaylasına egemen olduğu 13. yüzyılda doruk noktasına erişmiştir. Bu dönemde inşa edilen Belur'daki Çennakeşava tapınağı, Halebidu'daki Hoysaleşvara tapınağı ve Somanathapura'daki Keşava tapınağı gibi irili ufaklı birçok tapınak Hoysala mimarisinin örnekleri olarak günümüze kadar ulaşmıştır. Hoysala mimari ustalığının diğer örnekleri Belavadi, Amrithapura, Hosaholalu ve Nuggehalli'de bulunan tapınaklardır. Hoysala mimari tarzının incelenmesi sonucunda Hint-Aryan etkisinin önemsiz olduğu ve asıl Güney Hint tarzının baskın olduğu anlaşılır.

<span class="mw-page-title-main">Kutbşahlar</span> Gülkonda Sultanlığını 1518-1687 arasında yöneten hanedan

Kutub Şah Hanedanı, soyu Türk kökenli Karakoyunlu hükümdarı Kara İskender'e dayanan ve 1512-1687 yılları arasında Hindistan'ın güneyine hakim olmuş hanedan. Behmeni Sultanlığı'nın yıkılmasından sonra Kutbşahlar hanedanı 1512'de iktidara geldi. Bu hanedanın ilk hükümdarı Sultankulu Kutbü'l-Mülk'tür. İngilizce kaynaklarda bu hükümdara genellikle Guli Kutubşah adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">I. Bukka Raya</span>

Bukka ಬುಕ್ಕ್ ya da I. Bukka Raya, 1356-1377 yılları arasında Vijayanagar İmparatorluğu'nu yöneten, Sangama Hanedanı'ndan ikinci hükümdar.

<span class="mw-page-title-main">I. Harihara</span>

I. Harihara ya da Hakka ಹಕ್ಕ veya I. Vira Harihara, 1336-1356 yılları arası hükümdarlık yapmış olup Vijayanagar İmparatorluğu'nun kurucusudur. Kuruba kabilesinden Sangama Hanedanı'nın kurucusu Bhavana Sangama'nın en büyük oğlu olarak günümüz Karnataka'sının batı sahillerinde dünyaya geldi. Kayıtlardaki bilgilere göre 1339 yılında Karnataka'nın kuzey bölgelerini Gutti'nin Ananthpur yöresinden yönetmekteydi. Başlangıçtaki askeri başarıları ile, Tungabhadra nehri ovasındaki yönetimi ele aldı ve aşama aşama Konkan ve Malabar sahillerini ele geçirdi. Bu sıralarda son Hoysala hükümdarı III. Veera Ballala, Madurai sultanıyla yaptığı savaşta ölmüş, Harihara'nın hükümdar olması kolaylaşmıştı. Bu olaydan sonra Hoysala vilayetleri doğrudan onun egemenliğine girdi. Kannada kitabeleri onu bu dönemde Karnataka Vidya Vilas, Bhashegetappuvarayaraganda, Arirayavibhada gibi unvanlarla adlandırır.

<span class="mw-page-title-main">Hampi</span>

Hampi, Hindistan'ın Karnataka eyaletinin kuzeyinde bulunan köy. Vijayanagar İmparatorluğu'nun başkenti olan Vijayanagar şehrinin kalıntıları üzerine kurulmuştur. Vijayanagar şehri, içerisinde Virupaksha Tapınağı gibi birçok tapınağı barındıran önemli bir dini merkezdi. Hampi, Hampi'deki Anıtlar Grubu adı altında listelenmiş UNESCO Dünya Mirası alanıdır.

Seuna, Sevuna ya da Devagiri Yadavaları (850–1334), en parlak dönemini Tungabhadra ve Narmada nehirleri arasında bugünkü Maharaştra’da, Kuzey Karnataka ve Madhya Pradesh’in de bazı bölümlerini kapsayan bölgede kurdukları krallıkla yaşayan hanedandır. Kurdukları devletin başkenti Devagiri idi. Başlangıçta Seunalar, Batı Çalukya hakimiyetindeki bazı yerlerde toprak sahibiydi. 12. Yüzyıl ortalarında bağımsızlıklarını ilan ettiler ve II. Singhana döneminde en parlak dönemlerini yaşadılar.

I. Deva Raya, 1406-1377 yılları arasında Vijayanagar İmparatorluğu’nu yöneten, Sangama Hanedanı’ndan hükümdar. II. Harihara’nın ölümünden sonra onun oğulları arasında Vijayanagar tahtı için gerçekleşen mücadeleden Deva Raya galip çıktı. I. Deva Raya oldukça güçlü ve becerikli bir liderdi. Yaptırdığı sulama çalışmalarıyla meşhur olmuştu. Vijayanagar ordusunu süvarilere verdiği önem ve istihdam ettiği Türki okçularla geliştirmiştir. İtalyan gezgin Niccolo de Conti tarafından Hindistan’ın en güçlü kralı olarak tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Behmeni Sultanlığı</span>

Behmeni Sultanlığı, Güney Hindistan'daki Dekan yaylası bölgesinde kurulan Farslaşmış Türk Sünni Müslüman imparatorluğudur. Deccan'daki ilk bağımsız Müslüman krallığıydı ve Hindu rakipleri Vijayanagara ile var olan daimi savaşlarıyla biliniyordu.

<span class="mw-page-title-main">Dekken-Safevî ilişkileri</span>

Safevi-Dekkan ilişkileri — Safevi devleti ile Dekkan sultanlıkları arasındaki ikili ilişkiler öngörülmektedir. Dekkan saltanatlarının çoğu Şii hanedanları tarafından yönetiliyordu. Bu hanedanların en faal ve güçlüsü olan Kutbşahlar veya diğer adlarla Adil Şahlar, Karakoyunluların soyundan gelenler olup, bunu mektuplarında özel bir gurur kaynağı olarak belirtmişlerdir.

Talikota Muharebesi, Vijayanagar İmparatorluğu ile Dekkan sultanlıkları ittifakı arasında yapılan bir dönüm noktası muharebedir. Savaş, Aliya Rama Raya'nın yenilgisiyle sonuçlandı ve bu, yönetimin nihai olarak çökmesine ve Deccan siyasetinin yeniden yapılandırılmasına yol açtı.

Krishnadevaraya, 1509'dan 1529'a kadar hüküm süren Vijayanagara İmparatorluğu'nun bir imparatorudur. Tuluva hanedanının üçüncü hükümdarıydı. Hint tarihinin en büyük hükümdarlarından biri olarak kabul edilir. İslami Delhi Sultanlığı'nın düşüşünden sonra Hindistan'daki en büyük imparatorluğu yönetti. İmparatorluğun zirvesindeyken, birçok Hint tarafından bir ikon olarak görülüyordu. Andhra Telugu Vallabha Karnatakaratna Simhasanadeeshwara, Yavana Rajya Pratistapanacharya, Kannada Rajya Rama Ramana, Gaubrahmana Pratipalaka ve Mooru Rayara Ganda gibi farklı ünvanlara sahiptir. Bijapur, Golconda, Bahmani Sultanlığı ve Odisha Gajapatis sultanlarını yenerek yarımadanın hakim hükümdarı oldu ve Hindistan'ın en güçlü Hindu hükümdarlarından biriydi.

<span class="mw-page-title-main">II. Deva Raya</span>

II. Deva Raya Vijayanagar İmparatorluğu'nun hükümdarıydı. Kaynaklarda yetenekli bir yönetici, savaşçı ve bilgin olduğu yazmaktadır. Kannada ve Sanskritçe dillerinde eserler vermiştir. Kannada dilinde eserler vermiş Chamarasa ve Kumara Vyasa, Sanskrit dilinde eserler vermiş Gunda Dimdima ve kralın Kavisarvabhauma unvanıyla onurlandırdığı Telugu şairi Srinatha'nın müdavimiydi. İmparatorluğu döneminde Kerala astronomi ve matematik okulunda eğitim görmüş matematikçi Parameşvara'nın ve seküler edebiyatın gelişmesine destek oldu.