İçeriğe atla

Vedat Aydın (siyasetçi, 1953)

Vedat Aydın (1953 – 7 Temmuz 1991), Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı iken 5 Temmuz 1991'de JİTEM tarafından kaçırılan ve 7 Temmuz 1991'de cesedi bulunan siyasetçi.

Yaşamı

1953 yılında Diyarbakır'ın Bismil ilçesine bağlı Kürthacı köyünde doğdu.[1] 1979'da Diyarbakır Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü'nden mezun oldu.

1990'da İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Başkanı seçildi. 28 Ekim 1990 günü Ankara'da yapılan İHD Genel Kurulunda kürsüde yaptığı Kürtçe konuşma esnasında, konuşmasını Türkçeye çeviren avukat Ahmet Zeki Okçuoğlu ve Mustafa Özer ile birlikte gözaltına alındı.[2] Günlerce süren sorgulamanın ardından tutuklanarak Ankara Ulucanlar Cezaevi'ne gönderildi. Tutuklu olarak yargılanan Aydın, 19 Aralık 1990'da ilk duruşmada da Kürtçe ifade verdi ve beraat etti.[2]

Ölümü

Vedat Aydın, 5 Temmuz 1991'de gece vakti evinden kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce "ifadesinin alınması için" evinden alındı. Cesedi 7 Temmuz'da Elazığ’ın Maden ilçesi yakınlarında bir köprü dibinde işkence edilmiş halde bulundu.[3]

PKK itirafçısı ve JİTEM çalışanı Abdulkadir Aygan, "Vedat Aydın'ın olayında keşifte yer aldım ama olayda yer almadım" ve "bu olayda Vedat Aydın'ın evden alırken gören Şükran Aydın'ın çizdiği robot resimler vardı. O robot resimler Ali Ozansoy, Fethi Çetin ve Aytekin Özen Binbaşı'ya bayağı uyuyor" dedi.[4]

Dönemin Diyarbakır Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü Hanefi Avcı, Haliç'te Yaşayan Simonlar adlı kitabında "Yine bir süre sonra HEP Diyarbakır il başkanı Vedat Aydın Diyarbakır Şehitlik semtindeki evinden polis görümündeki kişiler tarafından Emniyete götürüleceği söylenerek kaçırılmıştı. O zamanlar Cem'in yanındaki bazı kişilere uyan bir eşkâl tarif ediliyordu. Bu eşkâllere göre faillerin Cem'in yanında çalışan insanlardan bazıları olabileceği kanaati bende de uyanmıştı ama tam olarak netleşmemişti" sözlerini kullandı.

Anısına, Mardin Kapı'da yaklaşık 40 bin metrekare alan üzerine Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından bir park inşa edildi.[5]

Cenaze töreni

10 Temmuz 1991 günü Diyarbakır'da düzenlenen cenaze töreninde, kalabalığa otomatik silahlarla ateş açıldı. Resmi rakamlara göre 3, dönemin Diyarbakır Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü Hanefi Avcı'nın son açıklamalarına göre 23 kişi öldü.[2]

Kaynakça

  1. ^ Vedat Aydın 11 Ekim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Milliyet. En son 12 Temmuz 2016 tarihinde erişildi.
  2. ^ a b c "Vedat Aydın Cinayeti" 17 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Bianet. 16 Temmuz 2011. En son 13 Temmuz 2016 tarihinde erişildi.
  3. ^ "Vedat Aydın Cinayeti Dosyası 18 Yıl Sonra Diyarbakır'da" 17 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Bianet. 16 Eylül 2009. En son 13 Temmuz 2016 tarihinde erişildi.
  4. ^ "Vedat Aydını Ersever Ekibi Öldürdü" 17 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Bianet. 10 Mart 2004. En son 13 Temmuz 2016 tarihinde erişildi.
  5. ^ "Vedat Aydın Parkı hizmete açıldı"[]. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi. En son 14 Temmuz 2016 tarihinde erişildi.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">JİTEM</span> Türk askeri istihbarat birimi

JİTEM ya da Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele Grup Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı'nın onayı olmadan ve Genelkurmay Başkanlığı'ndan görüş alınmadan Jandarma Genel Komutanlığı'nın kendi inisiyatifiyle kurulan ve terörle mücadele kapsamında faaliyet yürüten bir oluşumdur.

Nevzat Ayaz,, Türk siyasetçi.

Güvenlik Korucusu diğer adıyla Köy Korucusu, 26 Mart 1985 tarihinde 442 sayılı Köy Kanununun 74. maddesinde yapılan değişiklikle muhtarın teklifi, kaymakamın kabulü ile gönüllü ya da valiliğin teklifi ve İçişleri Bakanı'nın onayı ile geçici olarak görev yapılan ve köy koruculuğu adıyla oluşturulan paramiliter kurum. İdari bakımdan kaymakamların, mesleki bakımdan ise Jandarma Bölük Komutanı'nın emir ve komutası altındadırlar.

Mahmut Yıldırım ya da bilinen ismiyle Yeşil veya Ahmet Demir, Zaza asıllı Türk istihbaratçı ve kontrgerilla. Mahmut Yıldırım ya da kod adıyla Yeşil her ne kadar öldüğü haberi verilse de bazı komplo teorisyenlerince öldüğü kabul edilmeyen biridir. Nitekim halk arasında dolaşan iddialara göre Yeşil; öldüğü haberinin gelmesinden birkaç saat sonra Abdullah Çatlı'nın eşi Meral Aydoğan'ın evine gizlice girmiş, Aydoğan içeri girdiğinde bir koltukta oturur vaziyette onu beklediğini görmüş ve aralarında geçen kısa diyalogdan sonra tekrar sırra kadem basmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Gaffar Okkan</span> Türk emniyet müdürü (1952–2001)

Ali Gaffar Okkan, faili hâlen meçhul olan bir suikast sonucu öldürülmüş eski Diyarbakır emniyet müdürüdür. Diyarbakır halkı tarafından "Gaffar Baba" olarak bilinir ve hatırlanır.

Millî İstihbarat Teşkilatı tarafından yeraltı dünyasına yönelik olarak 11 yıl ara ile düzenlenen iki operasyonun ortak adı.

<span class="mw-page-title-main">Cem Ersever</span> Türk subay

Ahmet Cem Ersever JİTEM'in kilit isimlerinden biri olan Türk asker.

<span class="mw-page-title-main">Hanefi Avcı</span> Türk bürokrat ve polis amiri

Hanefi Avcı Türk bürokrat ve polis amiri. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Eski Başkan Yardımcısı.

<span class="mw-page-title-main">Hrant Dink suikastı</span> 2007de Türkiye Ermenisi gazetecinin öldürülmesi

Hrant Dink Suikastı, Agos gazetesinin Türkiye Ermenisi genel yayın yönetmeni Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de 17 yaşındaki silahlı saldırgan Ogün Samast tarafından öldürülmesi olayı. Önceden pek çok tehdit almış olan Dink, Agos'un Halaskârgazi Caddesindeki binasının önünde başının arkasına ateş edilerek öldürüldü. Olay, Türkiye'de derin devlet ve milliyetçilik olgularını gündeme taşıdı. Dink'in cenazesinde on binlerce kişi tarafından cinayete tepki olarak atılan "Hepimiz Hrant'ız, Hepimiz Ermeniyiz" sloganı uzun süre tartışıldı.

İbrahim Şahin, emekli Emniyet Müdürü, eski Özel Harekat Daire başkanı, derin devlet mensubu, Susurluk davası mahkûmu, Ergenekon, JİTEM ve Ankara Faili Meçhul Cinayetler davası sanığı.

<span class="mw-page-title-main">Abdülkerim Kırca</span>

Abdülkerim Kırca, Türk asker, emekli albay.

<i>Min Dît</i> Miraz Bezar filmi (2009)

Min Dît, 2009 yapımı sinema filmi. Türkiye'de 2 Nisan 2010 tarihinde vizyona giren filmin öyküsünü Evrim Alataş ile Miraz Bezar yazdı; senaryo ve yönetmenliğini ise Miraz Bezar üstlendi. Diyarbakır'da çekilen Min Dît, çatışmalı dönemde anne ve babalarını kaybeden iki çocuğun hikâyesini anlatmaktadır. Kürtçe çekilen ve Türkçe altyazı ile verilen ilk film olma özelliğini taşıyan Min Dît'in prodüksiyonu Bezar Film & Corazón International tarafından yapıldı ve katıldığı birçok festivalden, birçok ödül kazandı. Ayrıca Altın Portakal Film Festivali'nde ödül için yarışan ilk Kürtçe film oldu. Festivalde, ulusal yarışmada yer alan filmin gösterimi esnasında ve bu gösterim sonrası yapılan söyleşide senaryo üzerinde tartışmalar yaşandı.

<span class="mw-page-title-main">Münevver Karabulut cinayeti</span> Türkiyede işlenmiş bir kadın cinayetidir

17 yaşındaki lise öğrencisi Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde Cem Garipoğlu tarafından öldürüldü. Cinayet duyulduktan sonra Türkiye kamuoyunda dikkat çekmiş ve büyük tepki oluşmuştur. Katil zanlısı Cem Garipoğlu cinayetten 197 gün sonra teslim olmuştur. Yargılama süreci 18 Kasım 2011 tarihinde mahkûmiyet kararının verilmesiyle sona ermiştir. Garipoğlu, 10 Ekim 2014 tarihinde Silivri'de cezasını çektiği 5 No'lu L Tipi Kapalı Cezaevi'nde bir ip ve poşet kullanarak intihar etmiştir.

<i>Haliçte Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat</i>

Haliç'te Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat, Hanefi Avcı'nın Eskişehir Emniyet Müdürü iken yazdığı, anılarını ve görüşlerini anlattığı kitabıdır.

<span class="mw-page-title-main">İlhan Cihaner</span> Türk hukukçu ve siyasetçi

İlhan Cihaner, Türk hukukçu ve siyasetçi. Eski cumhuriyet başsavcısı, TBMM 24., 25. ve 26. dönem Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili. 2012, 2014 ve 2016'da yapılan CHP kurultaylarında parti meclisi üyeliğine seçilmiş ve bu görevini parti meclisi üyesi seçilmediği 2018 yılına kadar sürdürmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Uludere Olayı</span> Kürt sivillere karşı yapılan hava saldırısı

Uludere Olayı, Roboski Katliamı, Uludere Katliamı veya Uludere Operasyonu, 28 Aralık 2011 gecesi, Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu köyünde Türk Hava Kuvvetlerinin F-16 savaş uçaklarıyla yaptığı bombardıman sonucunda 34 sivil kişinin ölmesi olayı. Olayda ölenlerin 28'i Encü ailesine mensuptu, Servet Encü yaralı olarak kurtuldu. Türk resmî makamları, ölenlerin Irak'tan Türkiye'ye mazot ve sigara getiren Kürt vatandaşların oluşturduğu bir kaçakçı kafilesi olduğunu açıkladı.

Derinlemesine Araştırma Laboratuvarı ya da Derin Araştırma Laboratuvarı, 12 Eylül Darbesi sonrası dönemde Ankara Emniyet Müdürlüğü içinde "D Grubu" olarak anılan siyasi şubeye verilen ad. D Grubu daha sonra, 'D'nin Arapça okunuşuyla 'DAL' olarak anılmaya başlanmıştır. Şube, 12 Eylül Darbesi'nde gözaltına alınan kişilere yönelik sistematik işkence ve kötü muamele suçlarıyla gündeme gelmişti.

<span class="mw-page-title-main">Ankara Garı Saldırısı</span> IŞİDin gerçekleştirdiği bombalı intihar saldırısı

Ankara Garı saldırısı ya da Ankara Garı Katliamı, 10 Ekim 2015'te yerel saatle 10:04 civarında Ankara ilinin Altındağ ilçesinin Ulus semtindeki Ankara Garı kavşağında düzenlenen bombalı intihar saldırısıdır. 109 kişinin ölmesi ile modern Türkiye tarihindeki en ölümcül intihar saldırısı olmuştur. Saldırı sonrası RTÜK tarafından yayın kuruluşlarına geçici yayın yasağı getirildi ve internet servis sağlayıcıları tarafından bazı sosyal medya sitelerine erişim engeli uygulandı.

Hasan Ocak, Gazi Mahallesi olayları sonrası gözaltına alındıktan sonra kaybolan ve daha sonra cesedi bulunan öğretmen ve çay ocağı işletmecisidir. Cesedinin bulunması sonrası "Cumartesi Anneleri" olarak bilinen eylemler başlamıştır.

Ankara Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Ankara'nın kamu düzeni ve güvenliğinden sorumlu taşra teşkilatıdır. Merkezi, Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde Konya Yolu üzerinde yer almaktadır.