İçeriğe atla

Van Arkel-de Boer işlemi

Van Arkel-de Boer işlemi

Van Arkel-de Boer işlemi (Kristal öubuk işlemi veya İyodür işlemi olarak da bilinir), Anton Eduard van Arkel ve Jan Hendrik de Boer tarafından 1925 yılında geliştirilmiş metal üretim yöntemidir.[1]

Bu işlem saf biçimlendirilebilir metalik zirkonyumun ticarî üretiminin ilk endüstriyel işlemdir. Bu işlem az miktarda ultra-saf titanyum ve zirkonyumun üretimi için kullanılır. İlk aşamada metal iyodürlerin oluşumu ve sonraki aşamada saf metal ürünü ayrıştırmayla sağlar. Bu işlem zamanla Kroll işlemi tarafından yerini alındı.

Saf olmayan titanyum, zirkonyum, hafniyum, vanadyum, toryum ve protaktinyum, 50-250 °C'de iyot ile taşırma kabında ısıtılır. Titanyum veya zirkonyumun iyodürü (TiI4 veya ZrI4) oluşur ve buharlaşır (saf olmayan maddeleri katı olarak bırakılır). Atmosferik basınç altında TiI4, 150 °C'de erir ve 377 °C'de kaynar. Öte yandan ZrI4 ise 499 °C'de erir ve 600 °C'de kaynar. Basınçta düşürüldükçe kaynama noktaları da düşer.

Gazlı metal tetraiyodürü, akkor hale gelmiş tungsten filamenti (1400 °C)'nin üzerinde ayrıştırılır. Metalin miktarı fazla oldukça filamentin daha iyice yürütülmesi gerekir. O yüzden filamentin sıcaklığını tutmak için daha büyük bir elektrik akımın sağlanması gerekir.

Kaynakça

  1. ^ van Arkel, A. E.; de Boer, J. H. (1925). "Zeitschrift für anorganische und allgemeine Chemie". Zeitschrift für anorganische und allgemeine Chemie (Almanca). 148 (1). ss. 345-350. doi:10.1002/zaac.19251480133. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yarı iletken</span> Normal şartlar altında yalıtkan iken belirli fiziksel etkilerde iletken duruma geçen madde

Yarı iletken üzerine yapılan mekanik işin etkisiyle iletken özelliği kazanabilen, normal şartlar altında yalıtkan olan maddelerdir.

<span class="mw-page-title-main">Gümüş</span> sembolü Ag ve atom numarası 47 olan kimyasal element

Gümüş, elementlerin periyodik tablosunda simgesi Ag olan, beyaz, parlak, değerli bir metalik element. Atom numarası 47, atom ağırlığı 107,87 gramdır. Erime noktası 961,9 °C, kaynama noktası 1950 °C ve özgül ağırlığı da 10,5 g/cm³'tür. Çoğu bileşiklerinde +1 değerliklidir. Günümüzde Dünya'da 55 yıllık gümüş rezervi kaldığı tahmin ediliyor. Yeni gümüş rezervleri keşfedilmezse 2078 yılında Dünya'daki gümüş rezervlerinin tükenebileceği tahmin ediliyor. En çok gümüş üretimi yapan ülkeler Meksika, Çin, Peru Şili ve Avustralya'dır.

<span class="mw-page-title-main">Kalsiyum</span> kimyasal element

Kalsiyum, toprak alkalileri grubundan metalik bir element. Sembolü "Ca"dır. İsmi Latincede “kireç” anlamına gelen “calx” sözcüğünden gelmektedir. İlk defa 1808'de Humphry Davy tarafından kalsiyum hidroksitten elektroliz yoluyla elde edilmiştir.

Titanyum sembolü Ti olan 22 atom numaralı kimyasal elementtir.

<span class="mw-page-title-main">Zirkonyum</span>

Zirkonyum metali ilk olarak 1789 yılında Martin Heinrich Klaproth tarafından keşfedilmiştir. 1824 yılında ise Jons Jakob Berzelius tarafından izole edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Plütonyum</span> atom numarası 94 olan, neptünyumdan elde edilen radyoaktif bir element (simgesi Pu)

Plütonyum, 1940 yılında Glenn T. Seaborg, Edwin M. McMillan, J. W. Kennedy ve A. C. Wahlby tarafından 152 cm'lik siklotron içerisindeki uranyumun döteryum ile bombardımanı sonucunda elde edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Mutlak sıfır</span> bir maddenin moleküllerinin entropisinin minimum değerine ulaştığı teorik sıcaklık

Mutlak sıfır, bir maddenin moleküllerinin entalpi ve entropisinin teorik minimum değerine ulaştığı termodinamik sıcaklık ölçeğinin en alt sınırıdır. Teorik sıcaklık, ideal gaz yasasının ekstrapolasyonu ile hesaplanmıştır. Uluslararası uzlaşı neticesinde, mutlak sıfır Celsius ölçeğinde −273.15 derece, Fahrenheit ölçeğinde −459.67 derece, Kelvin ve Rankine ölçeklerinde de 0 derece olarak alınmıştır.

Nitrik asit, HNO3 kimyasal formülüne sahip oldukça aşındırıcı bir inorganik asittir. Kezzap olarak da bilinir. Saf hâldeki bileşik renksizdir. Ancak uzun süre bekleyen eski asitler azot oksitleri ve suya ayrışması nedeniyle sarı renge dönebilme özelliğindedirler. Piyasada bulunan nitrik asitlerin çoğu % 68'lik bir konsantrasyona sahiptir. Çözelti, %86'dan fazla HNO3 içerdiğinde, dumanlı nitrik asit olarak adlandırılır. Mevcut azot dioksit miktarına bağlı olarak, dumanlı nitrik asit ayrıca %86’nın üzerindeki konsantrasyonlarda kırmızı dumanlı nitrik asit veya %95’in üzerindeki konsantrasyonlarda beyaz dumanlı nitrik asit olarak tanımlanır.

<span class="mw-page-title-main">Titanyum nitrür</span> güçlü ve aşınması zor bir şey bu yüzden çok üretilen bir şey ve azot bileşimidir

Titanyum nitrür, substratın yüzey özelliklerini iyileştirmek için genellikle titanyum alaşımları, çelik, karbür ve alüminyum bileşenler üzerinde fiziksel buhar biriktirme (PVD) kaplaması olarak kullanılan son derece sert bir seramik malzemedir.

<span class="mw-page-title-main">Kimyasal buğu taşınımı</span> uçucu olmayan katıları billurlaştırmak ya da saflaştırmak için kullanılan yöntem

Kimyasal buğu taşınımı, uçucu olmayan katıları billurlaştırmak ya da saflaştırmak için kullanılan yöntem. Schäfer tarafından yaygınlaştırılan bu tekniğin temel prensibi, taşınım sırasında uçucu olmayan bileşiklerin uçucu türevlerine tersinir dönüşümüdür. Bu özelliği ile benzer bir metot ancak biriktirme için bileşiğin uçucu öncüllerinin kullanıldığı kimyasal buhar biriktirmeden ayrılır. Ancak, iyodürün etkin madde olarak kullanıldığı Van Arkel-de Boer işlemi ile benzerlik taşır. Titanyum ve vanadyumun saflaştırılması için kullanılan bu yöntemden esinlenilmiş olması muhtemeldir.

Titanyum grubu veya 4. grup periyodik tabloda yer alan bir kimyasal elementler grubudur. Modern IUPAC adlandırma sistemine göre periyodik tablonun 4. grubu titanyum (Ti), zirkonyum (Zr), hafniyum (Hf) and rutherfordiyum (Rf) elementlerini kapsar. Grup periyodik tablonun d bloku içinde yer alır. 4. grupta yer alan üç element titanyum (Ti), zirkonyum (Zr) ve hafniyum (Hf) doğal olarak bulunur buna karşın rutherfordiyum (Rf) radyoaktiftir. Rutherfordiyumun bütün izotopları radyoaktiftir ve laboratuvarda üretilirler, hiçbiri doğada bulunmaz. Şimdiye kadar süperçarpıştırıcılarda yapılan hiçbir deneyde grubun bir sonraki üyesi Unpentkuadyum (Upq) elemtinin sentezi gerçekleştirilemedi. 8. periyot elementlerinin sonlarında yer alan üyelerinden biri olduğundan Upq elementinin yakın bir gelecekte sentezlenmesi pek mümkün görünmemektedir.

<span class="mw-page-title-main">Cıva(II) fülminat</span>

Cıva(II) fülminat, Hg(CNO)2, primer patlayıcıdır. Sürtünme ve şoka çok duyarlı olduğundan dolayı özellikle diğer patlayıcıları patlatmak için kullanılan darbeli kapsüller ve patlatma kapsüllerinde bir tetikleyici olarak kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">İyot heptaflorür</span> kimyasal bileşik

İyot heptaflorür, diğer adıyla iyot(VII) florür ya da iyot florür, IF7 kimyasal formülüne sahip interhalojen bileşiktir. VSEPR teorisinde öngörüldüğü gibi alışılmadık bir beşgen bipiramidal yapıya sahiptir. Molekül, Berry mekanizmasına benzeyen ancak heptakoordineli bir sistem için kullanılan sahte bir Bartell mekanizması isimli bir yeniden düzenlemeye tabi tutulabilir. 4.5 °C'de eriyen renksiz kristallerden oluşur: sıvı aralığı son derece dardır, kaynama noktası 4.77 °C'dedir. Yoğun buhar, küflü ve buruk bir kokuya sahiptir. Molekül D5h simetriye sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Şişirmeli kalıplama</span>

Şişirmeli kalıplama içi boş plastik parçaların yapımı ve birleştirilmesi için kullanılan bir üretim sürecidir. Cam şişeler veya diğer içi boş şekiller yapmak için de bu işlem kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Oktahedral moleküler geometri</span>

Kimyada, oktahedral moleküler geometri, bir oktahedronun köşelerini tanımlayan, merkezi bir atom etrafında simetrik olarak düzenlenmiş altı atomlu bileşiklerin veya atom gruplarının veya ligandların şeklini tanımlar. Oktahedronun sekiz yüzü vardır, dolayısıyla octa ön ekini alır. Oktahedron, Platonik katılardan biridir, ancak oktahedral moleküller tipik olarak merkezlerinde bir atom içerir ve ligand atomları arasında bağ yoktur. Mükemmel bir oktahedron Oh nokta grubuna aittir. Oktahedral bileşiklerin örnekleri arasında kükürt hekzaflorür SF6 ve molibden hekzakarbonil Mo (CO)6 gösterilebilir. "Oktahedral" terimi, kimyagerler tarafından, merkezi atoma olan bağların geometrisine odaklanarak ve ligandların kendi aralarındaki farklılıkları dikkate almadan biraz gevşek bir şekilde kullanılır. Örneğin, N-H bağlarının oryantasyonu nedeniyle matematiksel anlamda oktahedral olmayan [Co(NH3)6]3+, oktahedral olarak adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Sandviç bileşik</span>

Sandviç bileşik, organometalik kimyada iki aren ligandına haptik kovalent bağlarla bağlanmış bir metal içeren kimyasal bir bileşiktir. Arenler, CnHn formülüne, ikame edilmiş türevlere (örn. Cn(CH3)n) ve heterosiklik türevlere (örn. BCnHn+1) sahiptir. Metal genellikle iki halka arasında yer aldığından "sıkıştırılmış" olduğu söylenir. Özel bir sandviç kompleksi sınıfı, metalosenlerdir.

Adını Karl Ziegler ve Giulio Natta'dan alan bir Ziegler-Natta katalizi, 1-alkenlerin (alfa-olefinler) polimerlerinin sentezinde kullanılan bir katalizdür. Çözünürlükleriyle ayırt edilen iki geniş Ziegler-Natta katalizi sınıfı kullanılır:

Şablon:KristalleştirmeCzochralski yöntemi, ayrıca Czochralski tekniği veya Czochralski işlemi, yarı iletkenlerin tek kristallerini, metalleri, tuzları ve sentetik değerli taşları elde etmek için kullanılan bir kristal büyütme yöntemidir. Metoda, 1915 yılında metallerin kristalleşme oranlarını araştırırken icat eden Polonyalı bilim adamı Jan Czochralski'nin adı verilmiştir. Czochralski ilgili keşfi tesadüfen yapmıştır: Kalemini mürekkep haznesine daldırmak yerine erimiş kalaya daldırmış ve kağıda daha sonra tek bir kristal olduğunu anladığı kalay bir filaman çekmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Baryum klorür</span>

Baryum klorür, BaCl2 formüllü inorganik bir bileşik'tir. Bu bileşik baryum'un suda-çözünen en yaygın tuzlarından biridir. Diğer baryum tuzlarının çoğu gibi, baryum klorür beyaz toz halinde ve zehirlidir. Alevde sarı-yeşil renk verir. Ayrıca higroskopiktir, ilk önce dihidrat BaCl2(H2O)2' ye dönüşür.

<span class="mw-page-title-main">Klor triflorür</span>

Klor triflorür, formülü ClF3 olan interhalojen bir bileşiktir. Zehirli, aşındırıcı ve aşırı reaktiftir. Gaz hâlindeyken renksizken sıvı hâlindeyken solgun yeşilimsi sarı renktedir. Yarı iletken sanayiinde, nükleer yakıtların yeniden işlenmesinde, roket itici yakıtlarında ve diğer endüstriyel alanlarda kullanılır. Benzen, toluen, eter, alkol, asetik asit, hekzan gibi çözücüler ile reaksiyona girer. Karbon tetraklorürde çözünür ancak yüksek konsantrasyonlarda patlayıcı olabilir.