Opera, genellikle konusunu tarihten, mitolojiden, efsanelerden veya güncel olaylardan alan, sözlerinin tümü veya birçoğu müzikle bestelenmiş, içinde güzel sanatların tümünü barındırabilen, teatral formda bir sahne eseridir.
Bilimkurgu, bilim kurgu ya da bilim-kurgu, yakın ya da uzak gelecek ile ilgili öykülerin bugün olası olmayan bilim ve teknoloji unsurlarını da kullanarak oluşturulmasıdır. Bilimkurgu bazen geçmişi de kurgulayabilir. Bilimkurgu kitap, sanat eserleri, televizyon, film, bilgisayar oyunları, tiyatro eserleri ve diğer kitle iletişim araçlarında bulunabilir. Yapısal ve pazarlama bağlamında bilimkurgu güncel gerçeklik içinde bulunmayacak kurgusal ögeler içeren yaratıcı çalışmaları tanımlamak için kullanılabilir. Bu tanımlama fantastik, korku ve ilgili türleri de içerir.
Libretto, opera, operet, oratoryo, bale, müzikal, mask gibi müziksel sahne eserlerinin metinlerine verilen ad. Hristiyan dinî ayinlerinde sesle şarkı şeklinde söylenen dua, ilahi, kantata vb. için yazılan metinlere de libretto denilmektedir.
Android'ler Elektrikli Koyun Düşler mi?, ilk kez 1968 senesinde yayınlanan Philip K. Dick tarafından yazılan bilimkurgu romanıdır. Hikâye örgüsü, bir android avcısı Rick Deckard'ın, ikinci bir avcı John İsidore isyancı androidlerin peşinden gitmesi anlatılır. Roman insanlık felsefesini inceler. 1982 yılında Hampton Fancher ve David Peoples'ın kitaptan uyarladıkları senaryo Ridley Scott tarafından Harrison Ford'un başrolde olduğu Bıçak Sırtı adlı filme çekildi. Kitabın devam romanlarının başlığı da Blade Runner olarak kondu.
Deutsche Oper, Berlin eyaletinin en büyük opera evi ve Almanya'nın en büyük ikinci operasıdır.
Robert James Sawyer bir Kanadalı bilimkurgu yazarıdır. 18 tane basılmış romanı ve Analog Science Fiction and Fact, Amazing Stories, On Spec, Nature ve birçok antolojisi bulunmaktadır. Sawyer yazdığı eserlerle 40'ın üzerinde ödül almıştır. Nebula Ödülü (1995), Hugo Ödülü (2003), ve John W. Campbell Onur Ödülü(2006). bunlardan önemli olanlarıdır.
Hugo Ödülü her yıl, Dünya Bilimkurgu Derneği tarafından bir önceki yılın en iyi bilimkurgu veya fantezi çalışmalarına verilir. Ödül, ismini öncü bilimkurgu dergisi Amazing Stories'in kurucusu Hugo Gernsback'ten almıştır ve bir zamanlar resmî olarak Bilimkurgu Başarı Ödülü olarak biliniyordu. Ödül, "spekülatif kurgu için iyi bir vitrin" ve "bilimkurgu yazanlar için en iyi edebiyat ödülü" olarak tanımlanmıştır. En İyi Dramatik Sunum Hugo Ödülü her yıl, bir önceki yılın tiyatral film, dizi bölümü veya bilimkurgu ve fantezi ile ilgili diğer dramatik çalışmalarına verilir.
Hugo Ödülleri her yıl, World Science Fiction Society tarafından bir önceki yılın en iyi bilimkurgu ve fantezi eserlerine verilir. Ödülün adı, bilimkurgunun öncü dergilerinden Amazing Stories'in kurucusu Hugo Gernsback'ın adından gelir ve önceleri resmi olarak Bilimkurgu Başarı Ödülü olarak bilinirdi. Ödül spekülatif kurgu için mükemmel bir vitrin ve bilimkurgu edebiyatı için en çok tanınan edebi ödül olarak tanımlanmıştır. En İyi Roman Hugo Ödülü bir önceki yıl İngilizce olarak yazılmış ya da İngilizceye çevrilmiş olan bilimkurgu ya da fantezi romanları için her yıl verilir. Eser, topluluk tarafından 40.000 kelimeyi aştığı takdirde roman olarak tanımlanmaktadır. Daha kısa eserler için ise kısa öykü, öykü ve kısa roman kategorilerinde ödüller verilmektedir. En İyi Roman Hugo Ödülü 1954 ve 1957 yılları dışında, 1953'ten beri her yıl dağıtılmaktadır. Normal Hugo Ödüllerine ek olarak, 1996'dan itibaren, Geçmişe Yönelik Hugo Ödülleri de verilmeye başlamıştır. Bu geçmişe yönelik ödüller yalnızca daha önce World Science Fiction Convention yapılmış ama ödül dağıtılmamış olan yıllar için dağıtılmaktadır. Günümüze kadar, 1946, 1951 ve 1954 yılları için en iyi roman ödülü verilmiştir.
Locus Ödülleri Oakland, California kaynaklı aylık Locus (magazine) dergisinin bilimkurgu ve fantezi türünde her yıl verdiği edebi ödüllerdir. Ödülü kazananlar dergi okurlarının anketleriyle belirlenmektedir.
Harry Harrison Amerikalı ünlü bilimkurgu yazarı. II. Dünya Savaşı sırasında ABD Hava Kuvvetleri'nde görev yapan, daha sonra çizgi roman çizerliği yaparken bilimkurguyla tanışan Harrison, ilk öyküsünü dönemin önde gelen bilimkurgu dergisi Astounding Science Fiction 'da yayımladı.
Gardner Raymond Dozois, Amerikalı bilimkurgu yazarı ve editördür. 1984'ten 2004'e kadar “Asimov Bilimkurgu” dergisinin editörü olarak görev yaptı. Çalışmalarıyla Hugo Ödülü ve Nebula Ödülü kazandı. Editör ve bilimkurgu yazarı olarak eserler kaleme aldı. Amerikalı yazar ve editör Gardner Dozois 27 Mayıs 2018'de 70 yaşında öldü.
Feminist bilimkurgu cinsiyet eşitsizliği, cinsellik, ırk, ekonomi ve üreme gibi feminist temaları irdeleyen ama yalnızca bunlarla da sınırlı kalmayan bilimkurgunun bir alt alanıdır. Feminist bilimkurgu baskın kültürü eleştirme eğilimi nedeniyle politiktir. En tanınmış feminist bilimkurgu eserlerinden bazıları bu temaları cinsiyet eşitsizliklerinin ya da cinsiyet güç dengesizliklerinin olmadığı toplumları ütopyalar ya da cinsiyet eşitsizliğinin şiddetlendiği dünyaları anlatan distopyalar ile bu temaları açıklamış ve dolayısıyla feminist çalışmanın devam etmesi gerektiğini vurgulamışlardır.
Damon Knight Memorial Grand Master Ödülü, Amerika Bilimkurgu ve Fantezi Yazarları Derneği (SFWA) tarafından her yıl yaşayan bir fantezi ya da bilimkurgu yazarına sunulan ömür boyu onur ödülüdür. 1975'te verilmeye başlandı ve ilk ödülü, Robert A. Heinlein aldı. Ödül, 2002'de ölen derneğin kurucusu Damon Knight'ın anısına o yıldan itibaren Knight'ın adıyla verildi.
James Edwin Gunn, Amerikalı bilimkurgu yazarı, eleştirmen ve İngilizce profesörü. Seçkin eser tarzında kaleme aldığı en önemli eseri altı ciltlik Road to Science Fiction serisidir.
Fantastik bilimkurgu, hem bilimkurgu hem de fantezinin unsurlarını eşzamanlı olarak kullanan veya birleştiren spekülatif kurgu şemsiyesi içindeki karma bir türdür. Bir bilimkurgu öyküsünde, dünya bilimsel olarak mümkün olarak sunulur, bilim fantezi dünyası ise gerçek dünyanın bilimsel yasalarını ihlal eden unsurlar içerir. Yine de, bilim fantezisi dünyası mantıklıdır ve genellikle bu ihlallerin bilim benzeri açıklamalarıyla sağlanır.
Sert bilimkurgu ya da saltık bilimkurgu, bilimsel doğruluk ve mantık kaygısıyla karakterize edilen bir bilimkurgu kategorisidir. Terim ilk olarak 1957'de P. Schuyler Miller tarafından Astounding Science Fiction dergisinin Kasım sayısında John W. Campbell'ın Uzay Adaları romanının bir incelemesinde kullanıldı. Sert bilimkurguya benzetilerek oluşturulan tamamlayıcı hafif bilimkurgu terimi ilk olarak 1970'lerin sonlarında ortaya çıktı. Bu terim, Isaac Asimov'un matematiksel sosyoloji üzerine kurulu Vakıf serisi gibi genellikle "sert" bilimkurgu olarak kabul edilen örnekler olmasına rağmen, "sert" (doğal) ve "hafif" (sosyal) bilimler arasındaki popüler ayrıma benzetilerek oluşturulmuştur. Bilimkurgu eleştirmeni Gary Westfahl, her iki terimin de katı bir sınıflandırmanın parçası olmadığını ve bunun yerine, yorumcuların ve yorumcuların faydalı bulduğu hikâyeleri karakterize etmenin yaklaşık yolları olduğunu savunmaktadır.
Nicholas Julian Zapata Sagan Amerikalı Roman yazarı, senarist. Idlewild, Edenborn ve Everfree bilimkurgu romanlarının yazarıdır ve ayrıca Uzay Yolu: Yeni Nesil ve Uzay Yolu: Voyager bölümleri için senaryolar yazmıştır. Astronom Carl Sagan ile sanatçı ve yazar Linda Salzman'ın oğludur. İki ağabeyinden Dorion bilim yazarıdır.
Uzay western, bilimkurgu öykülerinde Western temalarını ve mecazlarını kullanan bir bilimkurgu alt türüdür. İnce etkiler, yeni sınırların keşfini içerebilirken, daha açık etkiler, uzayda ışın tabancası kullanan ve robotik atlara binen gerçek kovboyları içerebilir. Başlangıçta popüler olmasına rağmen, algılanan hack yazımına karşı güçlü bir tepki, türün yeniden popülerlik kazandığı 1980'lere kadar daha ince bir etki haline gelmesine neden oldu. Firefly ve Cowboy Bebop serilerini çevreleyen beğeni sayesinde 2000'lerde bir başka kritik yeniden değerlendirme gerçekleşti.
Paris Operası, Fransa merkezli bir opera ve bale kurumudur. Paris Operası, 1669 yılında Kral XIV. Louis tarafından Académie d'Opéra adıyla kurulmuştur. Merkezi Paris'in 9. arrondissementinde bulunan Garnier Sarayı'nda yer almaktadır.
Güneş Klasik Antik Çağdan bu yana kurguda mekân olarak kullanılmış olsa da uzun süre boyunca görece seyrek olarak ilgi gördü. İlk tasvirlerin çoğunda Güneş, bir zamanlar gök cisimlerinde yaşam olduğuna dair yaygın kozmik çoğulculuk inanışına uygun olarak Dünya benzeri ve dolayısıyla da yaşanabilir bir gök cismi olarak gösterildi ve üzerinde yaşayan canlılar anlatıldı. Astronominin gelişmesiyle birlikte, özellikle sıcaklığı olmak üzere Güneş hakkında daha fazla bilgi edinilmesiyle birlikte çok egzotik yaşam biçimleri dışında Güneş sakinleri konu olarak kullanılmamaya başlandı. Bunun yerine konu daha çok Güneş'in kaçınılmaz ölümü ve bunun Dünya üzerindeki yaşama ne tür felaketler getireceği üzerine yoğunlaştı. Güneş'in enerjisinin kaynağının nükleer füzyon olduğunun anlaşılmasından önce yazarlar arasında önde gelen varsayım ısı ve ışık kaynağının yanma olduğu ve görece kısa bir sürede de yakıtının biteceği yönünde oldu. Güneş enerjisinin gerçek kaynağının 1920'lerde keşfedilmesinden sonra bile Güneş'in ışığının azalması ya da tamamen sönmesi olası felaketi önlemek için Güneş'in yeniden enerjisine kavuşmasını sağlamak isteyen girişimlerin bulunduğu kıyamet sonrası kurgusunda sıklıkla karşılaşılan bir tema oldu. Güneş'in felakete neden olmasının başka bir yaygın yolu da patlaması ya da novaya dönüşmesiydi. Güneş patlaması gibi diğer mekanizmalar da ara sıra görülen bir temadır.