İçeriğe atla

Uzay

Uzay büyük oranda boş olduğu için, Webb'in İlk Derin Alan görüntüsü örneğinde olduğu gibi, en eski (daha kırmızı) gökadaların engelsiz bir şekilde görülmesine olanak sağlar.

Uzay veya dış uzay (Arapçadan geçtiği haliyle feza), Dünya atmosferinin ötesinde ve gök cisimleri arasında var olan genişliktir.[1][a] Uzay düşüncelerin aksine tamamıyla boş bir alan değildir; son derece düşük parçacık yoğunlukları içerir ve ağırlıklı olarak hidrojen, helyum ve plazma, ayrıca elektromanyetik radyasyon, manyetik alanlar, nötrinolar, Kozmik toz ve kozmik ışınlar içeren neredeyse mükemmel bir vakum oluşturur.[2]

Büyük Patlama'nın kozmik fon radyasyonuyla belirlenen uzayın taban sıcaklığı 2,7°K kelvindir. bu da (−270,45 °C - 454,81 °F) tekabül etmektedir.[3][4][4] Aslında bu sıcaklık Büyük Patlamadan sonra ortaya çıkan ışınımın günümüze gelen dalga boyudur.[4] Galaksiler arasındaki plazma, evrendeki baryonik maddenin yaklaşık yarısını oluşturur. Metreküp başına bir hidrojen atomundan daha az sayı yoğunluğuna ve milyonlarca Kelvin sıcaklığına sahiptir.[5] Büyük patlama sonrası lokal madde konsantrasyonları, yıldızlara ve galaksilere yoğunlaşmıştır. Araştırmalar, çoğu galaksideki kütlenin %90'ının karanlık madde adı verilen bilinmeyen bir biçimde olduğunu ve diğer maddelerle yerçekimsel kuvvetler yoluyla etkileşime girebilen ancak elektromanyetik kuvvetlerle etkileşime girmeyen bir maddenin yoğunluğu ile birlikte olduğu yönündedir.[2][6]Teleskoplar yardımıyla yapılan gözlemler sonucu, gözlemlenebilir evrendeki kütle-enerjisinin çoğunun karanlık enerji olduğu, çok az ayırt edilebilen bir tür vakum enerjisi olduğunu göstermektedir.[2][6]

Evrenin 4,9% normal madde, 26,8% karanlık madde ve 68,3% karanlık enerji ile oluştuğu bilim insanlarınca tahmin edilmiştir.[2][7] Galaksiler arasındaki uzay, evrenin hacminin çoğunu kaplar, ancak galaksiler ve yıldız sistemleri bile neredeyse tamamen boş uzaydan oluşur.

Uzay, Dünya yüzeyinin belirli bir yüksekliğinde başlamaz. 100 km (62 mi) deniz seviyesi yüksekliğindeki Kármán hattı,[8][9] uzay antlaşmalarında ve uzay sahası kayıtlarının tutulmasında uzayın başlangıcı olarak kabul edilir. Üst stratosfer ve mezosferin bazı kısımları bazen "yakın uzay" olarak adlandırılır. Uluslararası uzay hukukunun çerçevesi, 10 Ekim 1967'de yürürlüğe giren Dış Uzay Anlaşması tarafından oluşturulmuştur. Bu antlaşma, herhangi bir ulusal egemenlik iddiasını engeller ve tüm devletlerin uzayı serbestçe keşfetmesine izin verir. Uzayın barışçıl amaçlarla kullanılması için BM kararları tasarlanmış olmasına rağmen, Dünya yörüngesinde anti-uydu silahları test edilmiştir.

Terminoloji

Uzay kelimesinin "Dünya göğünün ötesindeki bölge" anlamındaki kullanımı, "dış uzay" (İngilizce: Outer space) tam teriminin kullanımından öncesine dayanmaktadır. Bu anlamdaki ilk kaydedilen kullanım, John Milton'ın 1667'de yayımlanan Kayıp Cennet (Paradise Lost) adlı epik şiirinde görülmektedir.[10][11]

Dış uzay terimi, İngiliz şair Emmeline Stuart-Wortley'nin 1842 tarihli "The Maiden of Moscow" adlı şiirinde yer alsa da,[12] astronomide bu terimi ilk kez 1845 yılında Alexander von Humboldt kullanmıştır.[13] Terim, 1901'den sonra H. G. Wells'in yazıları sayesinde yaygınlaşmıştır.[14] Theodore von Kármán, uzay araçlarının atmosferik sürtünmeden yeterince uzak koşullara ulaştığı irtifaları tanımlamak için serbest uzay (free space) terimini kullanmış, bu terimi hava sahasından ayırmış ve ülkelerin egemenlik alanları dışında kalan yasal bir uzay bölgesi olarak tanımlamıştır.[15]

"Uzayda bulunan" anlamına gelen "Spaceborne" terimi, özellikle bir uzay aracı tarafından taşınıyorsa, dış uzayda var olmayı ifade eder.[16][17] Benzer şekilde, "uzay tabanlı" (space-based) dış uzayda veya bir gezegen ya da uydu üzerinde bulunan anlamına gelir.[18]

Uzayın insan üzerindeki psikolojik ve fizyolojik etkisi

Bruce McCandless II, 1984 yılında Uzay yürüyüşü yapan astronot.

Uzaya gidiş süreci, uzayda belirli bir süre zaman geçirmek ve geri dönüşler oldukça zor ve meşakkatli bir çalışma olduğu uzmanlarca belirtilir. Uzayın insan üzerinde, kısa vadede ve uzun vadede olmak üzere hem fizyolojik hem de psikolojik etkileri bulunmaktadır.[19] Bir yerçekimsel alanından diğerine geçiş süresince insanın buna, adapte olması zor olduğu belirtilir. Uzaysal yönelim, baş-göz ve el-göz koordinasyonu, denge, hareketliliğini etkiler. Ve bir ihtimal kinetosiz yaşanabilir buna bir diğer tabir ile vücudun kararlı iç dengesini yani homeostazisini kaybetmesinin sonucu olarak kabul edilir.[19] İnsan vücudunda yerçekimi olmadan, kemiklerin mineral kaybettiği ve yoğunluğun ayda %1'in üzerinde kayıplar yaşadığı araştırmalar sonucunda keşfedilmiştir.[19] Bu oran dünya üzerinde sağlıklı yaşlı bir birey ile karşılaştırıldığında, kemik kaybı oranı yılda %1 ila %1,5 arasındadır.[19] Bu şu sonucu ortaya çıkarır; Dünya'ya geri dönüş sonrası, kemik kaybı rehabilitasyonla düzeltilemeyebilir, bu nedenle insan vücudu için ilerleyen yaşlarda osteoporozla ilişkili kırıklar için daha büyük risk altında olma ihtimali doğmaktadır.[19] Bu sebepten dolayı uzayda düzenli egzersiz yapmak zorunluluktur.

Bir astronotun uzay giysisi

Buna ek olarak sağlıklı beslenmek de eklenir. Aksi bir durum Kas gücü, kas dayanıklılığı kaybına yol açar uzayda süzülmek için çaba gerektirmediği için kardiyovasküler bozulma yaşanabilir.[19] Vücuttaki sıvılar başınıza doğru kayar ve bu da gözlerde baskı yaparak görme sorunlarına neden olabilir.[19] Dehidrasyon ve kemiklerden kalsiyum atılımının artması nedeniyle böbrek taşı geliştirmeye yatkınlık seviyesi artar.[19] Üstelik ilaçlar dahi iyileştirme sürecinde etkili olmayabilir çünkü, ilaçlar uzayda vücutta farklı tepki verir. Yeterince yemek de dahil olmak üzere beslenme önemli hale gelir, vücuttaki her hücre ve sistemin işlevi için besinler gerekli olduğundan aksi bir durum yakın vadede kendini belli etmese de gelecekte ciddi sorunlar doğurabilmektedir.[19]

Uzay araştırmaları

Dünya'nın yüzeyi ve uzay arasındaki alan.

1932'de Karl Guthe Jansky adındaki bir mühendisin rastlantı sonucu bulduğu uzaydan gelen radyo yayınları, daha sonraki yıllarda radyoteleskopların doğmasına ve uzayın derinliklerinin dinlenmesine, bu radyo yayınlarının kaynaklarının ve nedenlerinin bulunmasına yol açtı.[] II. Dünya Savaşı sırasında Almanların geliştirdiği V-1 ve V-2 füzeleri daha sonraki yıllarda uzayın keşfi için yapılacak çalışmalarda büyük bir adım oldu. 1947-1956 yılları arasında özellikle ABD, uzay çalışmalarına büyük hız verdi. Yapılan uzay uçuşu denemelerinin hiçbiri bir uzay aracını yörüngeye oturtmayı başaramadı. Bu arada SSCB, 1957 yılında üç kademeli Vostok roketleri ile "Sputnik" adındaki ilk yapma uyduyu Dünya çevresinde yörüngeye oturtarak uzay yarışında öne geçti. Uydulardan elde edilen uzay üzerine bilgiler, canlıların, özellikle insanların uzayda yaşayabilmeleri için hangi koşulların yerine getirilmesi gerektiğini ortaya koydu. Böylece uzay tıbbı doğdu ve gelişti. Uzayda ilk insan ise 12 Nisan 1961 tarihinde SSCB'nin uzaya gönderdiği Yuri Gagarin oldu. Bu arada, insanların uzay boşluğuna yerleşmelerini sağlamak, uzayı uzaydan izlemek, Dünya üzerinde haberleşme kolaylıkları sağlamak için binlerce uydu yörüngeye yerleştirildi ya da uzayın boşluğuna fırlatıldı. Nihayet 1969 Temmuz'unda Ay'ın Amerikalı astronotlar tarafından ziyaret edilmesi, uzay çalışmalarında ve astronomi tarihinde en önemli adımlardan biri oldu. Günümüzde uzay yarışı sürmektedir. Özellikle, insanlı uzay aracı yapabilen ABD, Rusya ve Çin bu yarışın içindedir.[20] Hindistan ise insan taşıyan mekik geliştirerek bu yarışa katılma aşamasındadır.[20]

Ayrıca bakınız

Notlar

  1. ^ Evrenin sınırları ve potansiyel sonsuzluğu, kozmolojinin temel ve halen aktif olarak araştırılan sorularından biridir. Gözlemlenebilir evrenin ötesindeki yapısı hakkında kesin bir bilgiye sahip olmasak da, bazı teoriler evrenin sonsuz olabileceğini öne sürerken, diğerleri sonlu ancak sınırsız bir evren modeli sunmaktadır.[21][22][23]

Kaynakça

  1. ^ "Applicable definitions of outer space, space, and expanse", Merriam-Webster dictionary, 2 Eylül 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 17 Haziran 2024. 
  2. ^ a b c d Coşkuner, Author Buket (13 Şubat 2019). "EVREN NELERDEN OLUŞUR?". KURIOUS. 22 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  3. ^ "LAMBDA - Cosmic Background Explorer". lambda.gsfc.nasa.gov. 4 Haziran 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  4. ^ a b c "Uzay Ne Kadar Soğuk? • Kozmik Anafor | Türkiye'nin Astronomi Kaynağı". KOZMİK ANAFOR. 27 Ocak 2019. 6 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  5. ^ Gupta, Anjali; Galeazzi, M.; Ursino, E. (8 Mayıs 2010). "Detection and Characterization of the Warm-Hot Intergalactic Medium". American Astronomical Society Meeting Abstracts #216 (İngilizce). 216: 318. 13 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  6. ^ a b Trimble, V. (1987). "EXISTENCE AND NATURE OF DARK MATTER IN THE UNIVERSE". ANNUAL REVIEW OF ASTRONOMY AND ASTROPHYSICS (İngilizce). 25 (1): 425-472. doi:10.1146/annurev.aa.25.090187.002233. ISSN 0066-4146. 15 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  7. ^ April 2013, Karl Tate 03. "Dark Matter and Dark Energy: The Mystery Explained (Infographic)". Space.com (İngilizce). 4 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  8. ^ O'Leary, Beth Laura (2009), Darrin, Ann Garrison (Ed.), Handbook of space engineering, archaeology, and heritage, Advances in engineering, CRC Press, ISBN 978-1-4200-8431-3 
  9. ^ "Where does space begin?", Aerospace Engineering (İngilizce), 17 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 10 Kasım 2015. 
  10. ^ Harper, Douglas (Kasım 2001), Space, The Online Etymology Dictionary, 24 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 19 Haziran 2009. 
  11. ^ Brady, Maura (Ekim 2007), "Space and the Persistence of Place in "Paradise Lost"", Milton Quarterly, 41 (3), ss. 167-182, doi:10.1111/j.1094-348X.2007.00164.x, JSTOR 24461820. 
  12. ^ Stuart Wortley, Emmeline Charlotte E. (1841), The maiden of Moscow, a poem, Canto X, section XIV, lines 14–15: How and Parsons, 22 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 5 Eylül 2024, All Earth in madness moved,—o'erthrown, / To outer space—driven—racked—undone! 
  13. ^ Von Humboldt, Alexander (1845), Cosmos: a survey of the general physical history of the Universe, New York: Harper & Brothers Publishers, hdl:2027/nyp.33433071596906Özgürce erişilebilir 
  14. ^ Harper, Douglas, "Outer", Online Etymology Dictionary, 12 Mart 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 24 Mart 2008. 
  15. ^ Betz, Eric (27 Kasım 2023). "The Kármán Line: Where space begins". Astronomy Magazine. 19 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  16. ^ "Definition of SPACEBORNE", Merriam-Webster, 17 Mayıs 2022, 18 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 18 Mayıs 2022. 
  17. ^ "Spaceborne definition and meaning", Collins English Dictionary, 17 Mayıs 2022, 13 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 18 Mayıs 2022. 
  18. ^ "-based", Cambridge Dictionary, 2024, 23 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 28 Nisan 2024. 
  19. ^ a b c d e f g h i Perez, Jason (30 Mart 2016). "The Human Body in Space". NASA. 28 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Kasım 2020. 
  20. ^ a b "Uzay yarışı hız kazandı! İşte insanlığın uzay macerası..." Star.com.tr. AA. 12 Nisan 2020. 15 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2020. 
  21. ^ "Is the universe finite or infinite?". phys.org (İngilizce). 30 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  22. ^ "Uzay Nedir?". yunus.hacettepe.edu.tr. 3 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 
  23. ^ "Uzay Nedir?". UZAY.ORG. 12 Şubat 2013. 21 Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2020. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Güneş Sistemi</span> Güneş ve Güneş merkezli astronomik cisimler

Güneş Sistemi, Güneş'in kütleçekim kuvvetiyle yörüngede tutulan ve çeşitli gök cisimlerinden oluşmuş bir sistemdir. Güneş ve 8 gezegen ile onların doğruluğu onaylanmış 150 uydusu, 5 cüce gezegen ile onların bilinen toplam 8 uydusu ve milyarlarca küçük gök cisminden oluşur. Küçük cisimler kategorisine asteroitler, Kuiper Kuşağı cisimleri, kuyruklu yıldızlar, gök taşları ve gezegenler arası toz girer.

<span class="mw-page-title-main">NASA</span> ABDde uzay programı çalışmalarından sorumlu kurum

NASA, Amerika Birleşik Devletleri'nin uzay programı çalışmalarından sorumlu olan kurum. 29 Temmuz 1958 tarihinde ABD Başkanı Dwight Eisenhower tarafından kurulmuştur. Daire, 1 Ekim 1958 tarihinden itibaren askerî amaçlardan ziyade sivil alanda barışçıl bir şekilde faaliyet göstermeye başlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Layka</span> Sovyet uzay köpeği, uzaya çıkan ilk canlı (1957)

Layka, Dünya yörüngesine çıkan ilk hayvan olan Sovyet uzay köpeğidir. Moskova sokaklarından toplanan melez bir köpek olan Layka, 3 Kasım 1957 tarihinde fırlatılan Sputnik 2 uzay aracının yolcusu olarak seçildi.

<span class="mw-page-title-main">Kozmoloji</span> Evreni konu alan bilim dalı

Kozmoloji, bir bütün olarak evreni konu alan bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Uluslararası Uzay İstasyonu</span> Düşük Dünya yörüngesinde yaşanabilir yapay uydu

Uluslararası Uzay İstasyonu, alçak Dünya yörüngesine yerleştirilmiş bir uzay üssü, başka bir tabirle üzerinde yaşanabilen yapay bir uydudur. Bir araya getirilen modüllerin birleştirilmesiyle inşa edilmiş olan istasyonun ilk kısmı 1998 yılında fırlatılmıştır. İstasyonun yapısı temel olarak basınçlı modüller, destekleyici dış iskelet ve güneş panellerinden meydana gelmektedir. Dünya yörüngesinde bulunan en büyük yapay uydudur. Uygun saatlerde yeryüzünden bakıldığında çıplak gözle görülebilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Uzay Yarışı</span> Soğuk Savaş sırasında, ABD ve SSCB arasında yaşanan uzay rekabeti (1955–1975)

Uzay Yarışı, Amerika Birleşik Devletleri ile Sovyetler Birliği arasında 20. yüzyılın ikinci yarısında gerçekleşen resmî olmayan uzay rekabetidir. Kökeni, II. Dünya Savaşı'ndan sonra iki ülke arasında balistik füze temelli nükleer silahlanma yarışına dayanmaktadır. Uzaya uydu, roket ve sonda yollamak, insan göndermek; Ay'a insan indirmek gibi çabalar içermektedir. Bu yarış, aynı zamanda ABD ile SSCB arasındaki Soğuk Savaş'ın (1947–1991) bir parçasıdır. Uzay Yarışı, yapay uyduların öncü fırlatmalarını, Ay'a, Venüs'e ve Mars'a yollanan robotik uzay sondalarını ve alçak Dünya yörüngesinde ve nihayetinde Ay'da insanlı uzay uçuşunu getirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Sputnik 1</span> Uzaya gönderilen ilk yapay uydu (1957)

Sputnik 1, Dünya'nın ilk yapay uydusu. Sputnik serisinden ilk uzay aracı. SSCB tarafından 4 Ekim 1957'de yörüngeye oturtuldu. Sputnik 1'in uzaya gönderilmesi soğuk savaş yıllarında gerçekleşti ve süper güçler arasında yeni bir rekabet olan Uzay Yarışı'nı başlattı.

<span class="mw-page-title-main">Hubble Uzay Teleskobu</span> Uzay teleskobu

Hubble Uzay Teleskobu (HUT), ismi Amerikalı astronom Edwin Hubble'ın anısına verilmiş; Nisan 1990'da STS-31 Görevi esnasında Uzay Mekiği Discovery tarafından Dünya etrafındaki yörüngesine taşınmış bir uzay teleskobudur. İlk uzay teleskopu olmamasına rağmen, HUT en büyüklerindendir ve birçok üstün özelliğe sahiptir. Ayrıca hem hayati öneme sahip bir araştırma aracı olması hem de astronomi için etkili bir halkla ilişkiler unsuru olması nedeniyle çok tanınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Uzay istasyonu</span>

Uzay istasyonu, uzay boşluğunda insanların konaklaması ve çalışması için hazırlanan platformdur. Şu ana kadar yapılan uzay istasyonları alçak Dünya yörüngesine gönderilmiştir. Uzay istasyonlarının diğer uzay araçlarından başlıca farkı, hareket etmek için büyük roketlerinin olmamasıdır. Uzay istasyonlarına gitmek için roketi olan diğer uzay araçları kullanılır. Uzay istasyonları, yörüngede haftalarca, aylarca, hatta yıllarca kalmak üzere tasarlanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Sputnik Krizi</span> Sovyet uydusunun fırlatılmasına Amerika Birleşik Devletlerinin tepkisi

Sputnik Krizi, 4 Ekim 1957´de Sovyetler Birliği´nin uzaya fırlattığı Sputnik yapay uydusunun ardından ABD ve SSCB arasında yaşanan kriz. Uzay Yarışı bu krizle başlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">James Webb Uzay Teleskobu</span> Aralık 2021de uzaya gönderilen en gelişmiş uzay teleskobu

James Webb Uzay Teleskobu, kızılötesi astronomiye yönelik bir uzay teleskobudur. Uzaya gönderilmiş en güçlü teleskoptur. Eskiyen Hubble Uzay Teleskobu'nun kısmen ardılı olacak şekilde planlanmış, NASA öncülüğünde ve ESA ile CSA'nın desteğiyle geliştirilmiştir. Aralık 2021'de fırlatılmış ve Ocak 2022'de yörüngesine girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Sputnik 2</span>

Sputnik 2, dünya yörüngesine fırlatılan ikinci uydu. Sovyetler Birliği tarafından 3 Kasım 1957 tarihinde fırlatılan uydu, uzaya çıkan ilk canlı olan Layka adında bir köpek taşımaktaydı. 500 kg ağırlığındaki uydu, 4 metre uzunluğunda ve çapı 2 metreydi. Uyduda ayrıca radyo vericileri, bir telemetri sistemi, bir programlama ünitesi, kabin için bir yenileme ve ısı kontrol sistemi ve bilimsel ekipmanlar bulunuyordu. Ayrı ve mühürlenmiş bir bölmeye ise Layka yerleştirilmişti.

<span class="mw-page-title-main">Yıldızlararası ortam</span>

Astronomide Yıldızlar arası ortam (ISM), bir galaksideki yıldız sistemleri arasında var olan maddedir. Bu madde iyonik, atomik ve moleküler formda gaz, toz ve kozmik ışınlar içerir. Yıldızlararası uzayı doldurur ve galaksiler arası uzaya iyi bir şekilde uyum sağlar. Aynı hacmi kaplayan elektromanyetik radyasyon şeklindeki enerji de yıldızlararası radyasyon alanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Uzay biliminin anahatları</span> özellikle uzay araştırmaları, uzay yolculuğu ve uzay kolonizasyonu ile ilgili konuların incelenmesi

Aşağıdaki taslak, uzay bilimi için hem konusal bir kılavuz hem de genel bir bakış olarak verilmiştir:

Uzay yolculuğu, 20. yüzyılda Konstantin Tsiolkovsky ve Robert H. Goddard tarafından geliştirilen teorik ve pratik atılımların ardından insan başarısının bir parçası haline geldi. Sovyetler Birliği, yörüngeye ilk uydu, ilk erkek ve ilk kadını uzaya göndererek savaş sonrası Uzay Yarışında önder oldu. ABD, 1969'da Ay'a ilk insan inişi ile Sovyet rakiplerini yakaladı. Uzay yarışı sona ermesini takiben, uzay uçuşu harika uluslararası işbirliği ile karakterize edilmiştir ve bu Dünya yörüngesine ucuz erişim ve ticari girişimler için bir genişleme oluşturmuştur. Gezegenler arası sondalar Güneş sistemindeki gezegenlerinin hepsiniziyaret etmiş ve insanlar yörüngede Mir ve ISS gibi uzun süre uzay istasyonlarında kalmıştır. Çin, insanlı misyonlar da dahil olmak üzere önemli uzay uçuş yeteneğine sahip üçüncü ülke olarak ile ortaya çıkmıştır.

Uzay hukuku, insanoğlunun uzayla ilgili faaliyetlerini düzenleyen hukuk organlarının bütünüdür. Uzay hukuku, tıpkı genel uluslararası hukuk gibi, çeşitli uluslararası antlaşmalar, sözleşmeler, BM'nin GKO kararları ile uluslararası kuruluşların kural ve düzenlemelerinden ibarettir. 'Uzay Hukuku' terimi BM'nin çalışmalarıyla yürürlüğe konan beş ayrı uluslararası anlaşma ve bu anlaşmaların tesis ettiği kural ve kaidelerin bütününü kapsamaktadır. Ayrıca birçok devlet uzay hukukuna dair faaliyetlerini düzenleyen "Ulusal Uzay Yasaları"nı da hayata geçirmiştir. Uzay hukuku alanı kapsamında değerlendirilen bazı önemli konular arasında; Dünya ve uzayda çevrenin korunması, uzay cisimlerinin sebebiyet verdiği hasarların sorumluluğu, anlaşmazlıkların giderilmesi, astronotların kurtarılmasına dair faaliyetler, uzay boşluğundaki potansiyel tehlikeler hakkında bilgi paylaşımı, uzaya dair teknolojilerin kullanımı ve uluslararası işbirliği kuralları sayılabilir. Bu alan uzaya dair faaliyetlerin temel prensiplerini de belirlemiştir. Bu prensipler arasında uzayın tüm insanlığın hizmetindeki bir bölge olarak tanımlanması, uzay boşluğunun devletler arasında ayrımcılık yapılmaksızın keşfi ve kullanım serbestisi ve uzay boşluğunun egemenlik alanı ilan edilemeyeceği gibi temel ilkeler yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Birleşmiş Milletler Dış Uzayın Barışçıl Amaçlarla Kullanımı Komitesi</span>

Birleşmiş Milletler Dış Uzayın Barışçıl Amaçlarla Kullanımı Komitesi, 1959 yılında Birleşmiş Milletler'in 1472 (XIV) sayılı kararıyla ad hoc komite olarak kurulan ve 1962'de daimi komite hâline dönüştürülen ve sekreterliğini Birleşmiş Milletler Uzay İşleri Ofisi'nin yaptığı komitedir. Komite, Birleşmiş Milletler uzmanlık kuruluşları gibi bir uluslararası antlaşmayla bağımsız bir uluslararası bir örgüt olarak değil, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun bir organı olarak oluşturulmuştur. Komitenin 2016 yılı itibarıyla 83 adet üyesi vardır.

<span class="mw-page-title-main">Chang'e 2</span>

Chang'e 2, Çin Ulusal Uzay İdaresi tarafından geliştirilen bir Ay uzay sondasıdır. Çin Ay Keşif Programı'nın ilk aşamasının bir parçası olup 2007'de fırlatılan Chang'e 1'in devamıdır. Chang'e 2'nin tasarımında Chang'e 1 ile benzerlik göstermesine karşın, daha gelişmiş bir yerleşik kamera da dahil olmak üzere bazı teknik yenilikler yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Uzay Çağı</span> 1957de başlayıp günümüze kadar devam eden, uzay araştırmaları ve uzay teknolojisinin zirve yaptığı tarihî süreç

Uzay Çağı; Uzay Yarışı, uzay araştırmaları, uzay teknolojisi ile ilgili etkinler ile çalışmaları ve bunların etkilediği/tetiklediği kültürel gelişmeleri içeren dönemdir. Uzay Çağı'nın genel olarak 1957 yılında Sputnik 1 uydusunun fırlatılmasıyla başladığı ve günümüzde de devam ettiği kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Uzay asansörü</span>

Uzay asansörü, önerilen bir gezegenden uzaya taşıma sistemidir. Ana bileşenin, yüzeye sabitlenmiş ve uzaya uzanan bir kablo olması planlanmaktadır. Tasarımın, araçların kablo boyunca, Dünya'nınki gibi bir gezegensel yüzeyden, büyük roketler kullanılmadan doğrudan uzaya veya yörüngeye gitmesine izin vermesi öngörülmektedir. Dünya merkezli bir uzay asansörü, bir ucu ekvator yakınındaki yüzeye, diğer ucu ise jeostatik yörüngenin ötesindeki uzayda bulunan bir kablodan oluşacaktır. Alt uçta daha güçlü olan rekabet eden yerçekimi kuvvetleri ve üst uçta daha güçlü olan dışa/yukarı merkezkaç kuvveti, kablonun Dünya üzerinde tek bir pozisyonda yukarıda, gerilim altında ve hareketsiz kalmasıyla sonuçlanacaktır. Kablo açıldığında, tırmanıcılar, yüklerini yörüngeye bırakarak, kabloyu mekanik yollarla uzaya tekrar tekrar tırmanabileceklerdir. Tırmanıcılar ayrıca kargoyu yörüngeden yüzeye geri döndürmek için kabloyu indirebilirler.