İçeriğe atla

Uzak geleceğin kronolojisi

Bir kara delik. Evrenin uzak geleceğiyle ilgili bütün modellemeler bunun uzak gelecekte geriye kalan tek obje olacağını öne sürüyor.

Uzak geleceğin kronolojisi, geleceğin kesin olarak tahmin edilemeyecek olsa da, halihazırdaki bilimsel çalışmalardan ve modellerden yola çıkarak hazırlanmış bir listedir. Bu bilimsel çalışmalar ve modeller arasında; gezegen ve yıldızların nasıl şekillendiklerini, etkileşim içine girdiklerini ve söndüklerini ortaya çıkaran astrofizik, maddenin en küçük yapısını inceleyen parçacık fiziği ve kıtaların yüzyıllar boyunca nasıl hareket ettiklerini inceleyen levha tektoniği vardır.

Dünya, Güneş Sistemi ve Evrenin geleceği ile ilgili tüm tahminlerde, entropi ya da iş için mevcut bir enerji kaybı zaman içinde artmalıdır diyen termodinamiğin ikinci kanunu hesaba katılmalıdır.[1] Yıldızlar en nihayetinde yakıtları olan hidrojenleri tüketerek sönecekler; böylelikle bu sönen yıldızların yakınlarından geçenler kütle çekimsel olarak kendi yıldız sistemlerindeki gezegenleri ve kendi galaksilerindeki yıldızları fırlatacak. Nihayetinde, maddenin kendisi radyoaktivitenin etkisi altında kalacak, hatta en istikrarlı maddeler bile atomaltı parçacıklara ayrılacaklar. Fakat, halihazırdaki teoriler evrenin açık yapılı olduğunu söylediğinden, sonsuz bir zamandan sonra Büyük Çöküş gerçekleştiğinde evren kendi üzerine yıkılmayacaktır. Sonsuz gelecek, potansiyel olarak Boltzmann beyni gibi ihtimal dahilindeki birkaç büyük olayın olma ihtimaline izin vermektedir.

Bu kronoloji, bundan sekiz bin yıl sonraki olaylardan başlayarak daha uzak bir zaman dilimini kapsar. Proton bozulması ya da dünyanın kırmızı dev güneş tarafından yok edilip edilmeyeceği gibi henüz cevaplanmamış sorular için de ayrıca alternatif bir gelecek çizelgesi hazırlanmıştır.

Dünya, Güneş Sistemi ve evrenin geleceği

Bundan kaç yıl sonraOlay
36,000 Şu an dünyadan 10.30 ışık yılı uzaklıktaki Ross 248 dünyaya 3.024 ışık yılı mesafeye gelecek ve güneşe en yakın yıldız olacak.[2]
42,000 Alfa Centauri bir kez daha güneşe en yakın yıldız sistemi olacak.[2]
50,000 Burger ve Loutre'nin çalışmalarına göre,[3] bu tarihte buzularası dönem sona erecek ve dünya tekrar buz çağına geri dönecek (küresel ısınmanın sınırlı etkisi olacağı varsayılarak).

Niagara Şelalesi aşınarak yok olacak.[4]

50,000 Gelgitsel ivmeden dolayı, Jülyen günü 86,401 SI saniye olacak. Bu tarihten sonra artık saniye saate her gün eklenmek zorunda olacak.[5]
100,000 Özdevinimden (yıldızların galaksi içerisindeki hareketleri) dolayı takımyıldızları tanınamaz hale gelecek.[6]

Bir üstündev yıldız olan VY Canis Majoris büyük ihtimalle bir Hipernova halinde patlayacak.[7]

250,000 Hawaii adası yakınlarındaki dünyanın en genç sualtı volkanı Lōʻihi denizaltı dağ dizisi, okyanusun üzerine çıkacak ve yeni bir volkanik ada olacak.[8]
500,000 Bu tarihte dünyaya büyük bir ihtimalle 1 km çapında bir meteor çarpacak.[9]
1 milyon Kırmızı süperdev yıldız Betelgeuse patlayarak bir süpernova'ya dönüşecek. Patlama gün ışığında gözlemlenebilecek.[10][11]
1.4 milyon Gliese 710 güneşin 1.1 ışık yılı yakınından geçecek ve büyük ihtimalle Güneş Sistemi'nin etrafında dönen kuyruklu yıldızlar kümesi Oort bulutu'nu rahatsız edecek ve Güneş Sistemi'nin içine bir kuyruklu yıldızın çarpmasına sebep olacak.[12]
10 milyon Genişleyen Doğu Afrika rifti Kızıldeniz'in suyu ile dolacak ve bu yeni okyanus havzası Afrika kıtasını ikiye bölecek.[13]
11 milyon Mars'ın uydusu Phobos, Mars'ın yüzeyine çarpacak.[14]
50 milyon Kaliforniya kıyıları Aleutian trençi'nin altına geçmeye başlayacak.[15]

Afrika ve Avrasya çarpışarak Akdeniz Havzası'nı kapatacak ve böylelikle Himalaya Dağları benzeri dağlar oluşacak.[16]

100 milyon Bu tarihte bundan 65 milyon yıl önce yaşanan küresel felaket Kretase-Tersiyer yok oluşu gibi bir felakete sebep olacak bir meteor dünyaya çarpacak.[17]
~240 milyon Güneş sistemi galaksi merkezindeki bir galaktik yılı dönüşünü tamamlayacak.[18]
250 milyon Dünyadaki bütün kıtalar eriyip birleşerek tek bir kıta olan süperkıta'yı oluşturacak. Oluşacak üç alternatif süperkıta Amasia, Novopangea ve Pangaea Ultima'dır.[19][20]
600 milyon Güneşin parlaklığının artmasıyla birlikte dünya yüzeyinin eskimesi hızlanacak, atmosferdeki karbondioksit seviyesi azalacak. Bu noktada C3 karbon tutulumu mekanizması duracak. C3 fotosentezi yapan bütün bitkiler (yeryüzündeki bitki türlerinin neredeyse %99'u) ölecek.[21]
600 milyon Gelgitsel ivmelenme Ay'ı dünyadan çok uzak bir mesafeye itecek, öyle ki bir daha güneş tutulması olmayacak.[22]
~800 milyon Karbondioksit seviyesi C4 karbon tutulumu mekanizması'nın bir daha mümkün olmayacağı seviyeye düşecek. Bütün bitkiler ölecek. Atmosferde serbest halde bulunan oksijen sonunda ortadan kaybolacak. Çok hücreli yaşam sona erecek.[23]
1 milyar Güneşin parlaklığı %10 artarak, dünya yüzeyindeki sıcaklığın ortalama 47 °C'ye çıkmasına ve okyanusların kaynamasına sebep olacak.[24] Basit yaşamın devamı için kutuplarda su torbaları hala bir miktar bulunabilecek.[25]
1.3 milyar Ökaryot yaşam sona erecek. Sadece Prokaryot yaşam kalacak.
1.5-1.6 milyar Güneşin parlaklığının artmasıyla, yaşanabilir alan dışarı doğru kayacak ve dünya üzerinde yaşam son bulacak.

Diğer taraftan, Mars atmosferindeki karbon dioksit miktarı artacak ve yüzeyindeki sıcaklık dünyanın buz çağındaki sıcaklığına yakın bir seviyeye gelecek.[26]

~2.3 milyar Dünyanın iç çekirdeği yılda 1 mm büyümeye devam ederse, dış çekirdek bu vakitlerde donmuş olacak.[27][28]
3 milyar Ay'ın dünya üzerindeki eksen eğimi etkisi yapan Medyan noktası, dünyadan uzaklaşmasıyla azalacak. Bunun bir sonucu olarak, dünyanın manyetik kutup noktasındaki kayma kaotik ve ölçüsüz bir duruma gelecek.[29]
3.3 milyar %1 ihtimal ile Merkür'ün yörüngesi çok uzayarak Venüs ile çarpışacak ve iç güneş sistemini kaosa sürükleyecek. Büyük ihtimal dünya ile bir gezegenin çarpışmasına neden olacak.[30]
3.5 milyar Dünya yüzeyindeki durum şu an Venüs yüzeyindeki durum ile aynı olacak.[31]
3.6 milyar Neptün'ün uydusu Triton, Roche limitine düşecek ve büyük ihtimalle yeni bir Gezegen halkası'na dönüşecek.[32]
5.4 milyar Güneş, çekirdeğindeki hidrojenin tükenmesiyle Anakol'u terkedecek ve kırmızı dev'e dönüşecek.[33]
7 milyar Andromeda-Samanyolu çarpışması meydana gelecek.[34]
7.5 milyar Dünya ve Mars, güneşin genişlemesiyle kütle çekim kilidi içerisine girecekler.[35]
7.9 milyar Güneş bugünkü yarıçapının 256 katı olan kırmızı dev kolunun ucuna vararak maksimum değerine ulaşacak. Bu esnada Merkür, Venüs ve muhtemelen dünya yıkılacak.[36]

Bu vakitlerde Satürn'ün uydusu Titan'ın yüzeyi yaşama imkân sağlayacak sıcaklığa ulaşacak.[37]

8 milyar Güneş şu anki kütlesinin %54.05'ine düşerek karbon-oksijen karışımı beyaz cüce'ye dönüşecek.[38][39][40]
14.4 milyar Güneşin ışığı bugünkü ışık miktarının üç trilyon aşağı seviyesine düşerek kara cüce'ye dönüşecek. Sıcaklığının da 2239 K'ya düşmesiyle gözle görülemez hale gelecek.[41]
20 milyar Big Rip hipotezine göre evrenin sonu.[42] Chandra X-ışını Gözlemevi'nin yaptığı Galaksi grubu'nun hızını ölçen gözlemlere göre ise bu olmayacak.[43]
50 milyar Dünya ve Ay'ın güneşin genişlemesinden kurtulduğunu varsayarak, bu vakitlerde her ikisi kütle çekim kilidi içerisine girecek ve birbirlerine sadece bir yüzlerini gösterecekler.[44][45] Bundan sonra güneş, kütle çekim hareketiyle sistemin açısal momentumunu emerek, ay yörüngesinin parçalanmasına ve dünyanın yukarı doğru dönmesine sebep olacak.[46]
100 milyar Evrenin genişlemesi bütün Büyük Patlama izlerinin gözlemlenebilir evren limitleri içerisinde yok olmasına ve kozmolojinin imkânsız hale gelmesine sebep olacak.[47]
450 milyar Samanyolu'nun da içinde bulunduğu yaklaşık 47 galaksinin bir araya gelerek oluşturduğu Yerel Grup gök adaları medyan noktasına ulaşacak ve hepsi eriyip bir tek galaksiye dönüşecek.
1012 (1 trilyon) Galaksilerin ihtiyaç duydukları gaz bulutlarının tükenişi ve yıldız oluşumunun sonu.[48]
2×1012 (2 trilyon) Karanlık enerjinin evreni büyük bir hızla genişletmeye devam ettiği varsayılırsa, Başak süperkümesi'nin dışındaki bütün galaksiler artık herhangi bir şekilde algılanabilir, keşfedilebilir olmayacak.[49]
3 x 1013 (30 trilyon) Beyaz cüce güneş başka bir yıldız kalıntısıyla karşılaşacak. Bu iki cisim birbirlerine yakın mesafeden geçtiklerinde, gezegenlerinin yörüngeleri etkilenecek ve gezegenler bağlı oldukları sistemin yörüngesinden fırlatılabilecekler. Yakın yörüngeli gezegenlerin fırlatılması daha uzun sürebilecek.[50]
1014 (100 trilyon) Galaksilerdeki yıldız oluşumunun tamamen sona ereceği tahmin edilen tarih. Bu aynı zamanda Stelliferous Çağı'ndan Degenerate Çağı'na geçiş dönemi olacak; yıldızların oluşması için gerekli hidrojen kalmayacak, geriye kalan bütün yıldızlar da yakıtlarını tüketip sönecek.[51]
1.1-1.2×1014 (110-120 trilyon) Evrendeki bütün yıldızların yakıtlarını tüketip sönecekleri tahmin edilen tarih (en fazla yaşayan yıldızlardan Kırmızı cüce'lerin 10-20 trilyon yıl yaşam süresi var). Bu noktadan sonra, Sıkışık yıldız olarak sadece Beyaz cüceler, Kahverengi cüceler, Nötron yıldızları ve kara delikler kalacak.
1015 (1 katrilyon) Yıldızsal cisimlerin çarpışmaları sonucu güneş sistemindeki bütün gezegenler yörüngelerinden ayrılacak.

Bu vakitte güneş mutlak sıfırın üzerinde beş dereceye kadar soğuyacak.[52]

10¹⁰ Kahverengi cüceler ve sıkışık yıldızların galaksilerden fırlatılacağı tahmin edilen tarih. İki cisim birbirlerine yakın mesafeden geçtikleri vakit, enerjilerini artırmak için yörüngesel enerjilerini küçük kütleli cisimlerle değiştirecekler. Bu durumda küçük kütleli cisimler galaksiden fırlatılmak için yeteri kadar enerji kazanabilecek. Bu süreç galaksinin çoğunluğu kahverengi cüceler ve sıkışık yıldızlar olan cisimleri dışarı fırlatmasına sebep olacak.[53]
1020Çekimsel radyasyon salınımından dolayı dünyanın güneşin etrafında dönüşü zayıflayacak.
2×1036Eğer proton bozulması alabileceği en küçük değeri(8.2 x 1033 yıl) alırsa, bu tarihte gözlemlenebilir evrendeki bütün nükleonlar bozulmuş olacak.
3×1043Eğer proton bozulması alabileceği en büyük değeri(1041 yıl) alırsa, bu tarihte gözlemlenebilir evrendeki bütün nükleonlar bozulmuş olacak.[54] Bu vakitte, eğer protonlar bozulursa, sadece kara deliklerin mevcut olacağı Kara Delik Çağı başlamış olacak.
1065Protonların bozulmadığı varsayılırsa, kaya gibi sert cisimler kuantum tünellemesi ile atom ve moleküllerini yeniden düzenleyecekler. Bu zaman diliminde bütün maddeler sıvı haldedir.
1.7×1010620 trilyon güneş kütleli dev kara delikler Hawking radyasyonu ile bozulmaya başlayacaklar.[55] Bu Kara Delik Çağı'nın sonu olacak. Bu zaman diliminden sonra, eğer protonlar bozulursa, evren bütün fiziksel cisimlerin atomaltı parçacıklara bölünüp yavaş yavaş son enerji safhasına girecekleri Karanlık Çağa girecek.
101500Protonların bozulmadığı varsayılırsa, bütün maddenin demir-56'ya dönüşeceği vakit.
[a]Protonların bozulmadığı varsayılırsa, bütün maddelerin kara delikler tarafından yutulacağı tarih. Buna müteakiben Kara Delik Çağı ve Karanlık Çağ'a ani geçişler bu zaman diliminde olacak.
Boltzmann beyninin entropi azalımıyla vakumun içinde belireceği tarih.
Rastgele kuantum değişimi yeni bir Büyük patlama meydana getirecek.[56]
Proton bozulmasının olmayacağı varsayılırsa, bütün maddelerin kara delikler tarafından yutulacağı tarih.[57]
Evren son enerji safhasına ulaşacak.
Poincaré tekrar teoremine göre kuramsal bir kutunun içine hapsedilmiş yıldızsal kütleden oluşan kara deliğin kuantum hali dönemi.[58] Bu zaman dilimini iyi kavrayabilmek için, tarihin kendisini Ergodic hipotezine göre rastgele pek çok kez tekrar ettiği bir model düşünülebilir. "Nedense" ilk kez bu zaman diliminde şu an halihazırdaki zaman diliminde yaşananlara yakın şeylerin yaşanacağı düşünülebilir.
Poincaré tekrar teoremine göre kuramsal bir kutunun içine hapsedilmiş ve bir kütleye sahip ve gözlemlenebilir evren içerisinde bulunan kara deliğin kuantum hali dönemi.
Linde'nin sonsuz büyüme teorisi modeli göz önüne alınarak 10−6 Planck kütlesine sahip ve Poincaré tekrar teoremine göre kuramsal bir kutunun içine hapsedilmiş ve bütün bir evren kadar bir kütleye sahip, gözlemlenebilir ya da değil, bir kara deliğin kuantum hali dönemi.

Astronomik olaylar

Uzaygemisi ve uzay araştırmaları

Teknoloji ve Kültür

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2012. 
  2. ^ a b Matthews, R. A. J. (Bahar 1994). "The Close Approach of Stars in the Solar Neighborhood". The Royal Astronomical Society Quarterly Journal. 35 (1). s. 1. Bibcode:1994QJRAS..35....1M. 
  3. ^ Berger A, Loutre MF (2002). "Climate: An exceptionally long interglacial ahead?". Science. 297 (5585). ss. 1287-8. doi:10.1126/science.1076120. PMID 12193773. 
  4. ^ "Arşivlenmiş kopya". 19 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  5. ^ Seidelmann, P. Kenneth (Haziran 2011), "The Future of Time: UTC and the Leap Second", arXiv eprint, arXiv:1106.3141 $2, Bibcode:2011arXiv1106.3141F 
  6. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  7. ^ Monnier, J. D., Tuthill, P.; Lopez, GB. (1999). "The Last Gasps of VY Canis Majoris: Aperture Synthesis and Adaptive Optics Imagery". The Astrophysical Journal. 512 (1). arXiv:astro-ph/9810024 $2. Bibcode:1999ApJ...512..351M. doi:10.1086/306761. 
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  9. ^ Bostrom, Nick (2002). "Existential Risks: Analyzing Human Extinction Scenarios and Related Hazards". Journal of Evolution and Technology. 9 (1month=March). 27 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  10. ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  11. ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Kasım 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  12. ^ Bobylev, Vadim V. (Mart 2010). "Searching for Stars Closely Encountering with the Solar System". Astronomy Letters. 36 (3). ss. 220-226. arXiv:1003.2160 $2. Bibcode:2010AstL...36..220B. doi:10.1134/S1063773710030060. 
  13. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  14. ^ Sharma, B. K. (2008). "Theoretical Formulation of the Phobos, moon of Mars, rate of altitudinal loss". eprint arXiv:0805.1454. 24 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  15. ^ Essentials of Oceanography, Garrison Tom, year=2009
  16. ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  17. ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  18. ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  19. ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Şubat 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  20. ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Nisan 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  21. ^ Heath, Martin J.; Doyle, Laurance R., Circumstellar Habitable Zones to Ecodynamic Domains: A Preliminary Review and Suggested Future Directions
  22. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  23. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 29 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  24. ^ Distant future of the Sun and Earth revisited, sayfa=155–163
  25. ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Haziran 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  26. ^ Kargel, Jeffrey S. (23 Temmuz 2004). Mars - A Warmer, Wetter Planet (İngilizce). Springer Science & Business Media. ISBN 978-1-85233-568-7. 18 Kasım 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Kasım 2023. 
  27. ^ Reconciling the Hemispherical Structure of Earth’s Inner Core With its Super-Rotation, pages=264–267
  28. ^ Compositional Model for the Earth's Core, McDonough, W. F.
  29. ^ O. N´eron de Surgy (17 Mayıs 1996). "On the long term evolution of the spin of the Earth" (PDF). ASTRONOMY AND ASTROPHYSICS. 18 Kasım 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 18 Kasım 2023. 
  30. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  31. ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  32. ^ Tidal Evolution in the Neptune-Triton System, Chyba, C. F.; Jankowski, D. G.; Nicholson, P. D.
  33. ^ Distant Future of the Sun and Earth Revisited
  34. ^ The Collision Between The Milky Way And Andromeda, Cox, J. T.
  35. ^ Mars: A Warmer, Wetter Planet, Springer-Praxis Books in Astronomy and Space Sciences
  36. ^ On the Final Destiny of the Earth and the Solar System
  37. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 23 Aralık 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  38. ^ "Arşivlenmiş kopya". 19 Aralık 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  39. ^ Schroder, K. P.; Connon Smith, Robert, Distant Future of the Sun and Earth Revisited, pages=155–163
  40. ^ The Initial-Final Mass Relation: Direct Constraints at the Low-Mass End, The Astrophysical Journal, volume=676, issue=1, pages=594–609
  41. ^ Samuel C., Evolution of a 0.6 M_{sun} White Dwarf
  42. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  43. ^ Chandra Cluster Cosmology Project III: Cosmological Parameter Constraints
  44. ^ Solar System Dynamics, Murray, C.D. & Dermott, S.F.
  45. ^ From the Big Bang to Planet X, pages = 79–81
  46. ^ Origin of the Earth and Moon, page=177
  47. ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  48. ^ A dying universe: the long-term fate and evolution of astrophysical objects, pages=337–372
  49. ^ Life, the Universe, and Nothing: Life and Death in an Ever-expanding Universe, Lawrence M.
  50. ^ Galaxies, Structure and Evolution
  51. ^ The Five Ages of the Universe, Adams, Fred and Laughlin, Greg
  52. ^ The Anthropic Cosmological Principle
  53. ^ The Five Ages of the Universe, Adams, Fred and Laughlin, Greg, pages=85
  54. ^ A Dying Universe: the Long-term Fate and Evolution of Astrophysical Objects
  55. ^ Particle Emission Rates From a Black Hole: Massless Particles From an Uncharged, Nonrotating Hole, pages=198–206
  56. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 20 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  57. ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  58. ^ Information Loss in Black Holes and/or Conscious Beings?, page= 461

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Gezegenimsi bulutsu</span>

Gezegenimsi bulutsu veya gezegenimsi nebula, yaşamının son evresinde bulunan bir kırmızı devin yaydığı parlak bir iyonize gazdan oluşan salma bulutsusu türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Samanyolu</span> Güneş Sistemini de içeren galaksi

Samanyolu veya Kehkeşan, Güneş Sistemi'ni içeren bir galaksidir. Dünya'dan görünümünü açıklayan tanımıyla: gece gökyüzünde görülen ve çıplak gözle tek tek ayırt edilemeyen yıldızlardan oluşan puslu bir ışık şerididir. Yerel Küme'nin bir parçası olan çubuklu sarmal türdedir. Gözlemlenebilir evrende bulunan sayısız galaksiden sadece bir tanesidir. 23 Ekim 2015 Cuma günü Ruhr-Universität Bochum üyesi Alman astronomlar tarafından 46 milyar piksellik "855.000X54.000" çözünürlükte Samanyolu galaksisi haritası yayınlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 221</span> cüce galaksi

Messier 32 veya NGC 221, Andromeda takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 2,5 MIy uzaklıkta bulunan bir cüce eliptik gökadadır. Guillaume Le Gentil tarafından 23 Ocak 1874 tarihinde keşfedildi. Halton Arp tarafından görüntülenmiş ve Arp 168 olarak "Dağınık karşı kuyruklara sahip gökadalar" kategorisi altında Tuhaf Gökadalar Atlası'na dahil edilmiştir. Meşhur Andromeda Gökadası'nın bir uydusudur.

<span class="mw-page-title-main">Yıldızlar öbeği</span> Gökadamızda gözlemlenen yıldızlar öbek I ve öbek II adında iki tür olarak sınıflandırılmaktadırlar

Yıldızlar öbeği veya yıldız popülasyonları, 1944 yılında Walter Baade tarafından Samanyolu Galaksisinde yer alan yıldızların gruplandırılmasıdır. Baade, söz konusu çalışmasının özet bölümünde, bu sınıflandırmanın esas itibarıyla Jan Oort tarafından 1926 yılında yapılan sınıflamaya dayandığını kabul etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Galaksiler listesi</span> Vikimedya Liste Maddesi

Aşağıda dikkate değer gökadaların bir listesi bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Yerel Grup</span> Samanyolunu da kapsayan ve 35in üzerinde üyesi bulunan gökadalar grubu

Yerel Grup, Samanyolu Gökadası'nı da barındıran bir gökada grubudur. Çapı yaklaşık olarak 3 milyon parsek (10 milyon ışık yılı; 9×1019 kilometre) ve toplam kütlesi ise 2×1012 güneş kütlesi (4×1042 kg) civarındadır. "Dambıl" şeklinde iki gökada topluluğundan oluşur. Samanyolu ve ona bağlı cüce gökadalar bir lobu, Andromeda Gökadası ve ona bağlı cüce gökadalar ise diğer lobu oluşturur. Bu iki topluluk birbirinden yaklaşık 800 kiloparsek (3×10^6 ly; 2×1019 km) uzaklıktadır ve birbirlerine doğru 123 km/s hızla hareket etmektedir. Yerel Grup, daha büyük olan Başak Süperkümesi'nin bir parçasıdır ve bu da Laniakea Süperkümesi'nin bir parçası olabilir. Samanyolu bazı gökadaları gizlediği için Yerel Grup'taki tam sayı bilinmemekle birlikte, en az 80 üyesi olduğu tahmin edilmektedir ve bunların çoğu cüce gökadalardır.

<span class="mw-page-title-main">Süperküme</span>

Süperkümeler küçük gökada kümelerinden ve gökada gruplarından oluşan büyük kümeler olup Evren'de şimdilik gözlemlenebilen en büyük yapı birimleridir. Süperkümelerin varlığı gökadaların Evren'de tek biçimli dağılmamış olduğunu gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Cüce galaksi</span> İçinde birkaç milyar yıldıza ev sahipliği yapan galaksilere verilen addır

Bir cüce galaksi, yaklaşık 1000 ila birkaç milyar yıldızdan oluşan galaksilere verilen isimdir; Samanyolu'nun 200-400 milyar yıldızına kıyasla bu sayı oldukça sınırlıdır. Samanyolu'nun yakın çevresinde yer alan ve 30 milyardan fazla yıldız içeren Büyük Macellan Bulutu kimi zaman bir cüce galaksi olarak sınıflandırılırken, kimileri de onu tam anlamıyla bir galaksi olarak kabul etmektedir. Cüce galaksilerin oluşum ve faaliyetlerinin daha büyük galaksilerle olan etkileşimlerden büyük ölçüde etkilendiği düşünülmektedir. Gök bilimciler şekillerine ve bileşimlerine göre çok sayıda cüce galaksi türü tanımlamaktadır.

Bu sayfa bazı Galaksi kümelerini listeler.

<span class="mw-page-title-main">Güneş Sistemi'nin oluşumu ve evrimi</span>

Güneş Sistemi'nin oluşumu ve evrimi, yaklaşık 4,5 milyar yıl önce dev bir moleküler bulutun küçük bir parçasının yerçekimi etkisiyle çökmesiyle başladı. Çöken kütlenin çoğu, merkezde toplanarak Güneş'i oluştururken, geri kalanı düzleşerek gezegenlerin, uyduların, asteroitlerin ve diğer küçük gök cisimlerinin oluştuğu bir proto-gezegen diskine dönüştü.

<span class="mw-page-title-main">Yakın yıldızlar dizini</span> Vikimedya liste maddesi

Bu liste, Güneş Sistemi'nden en fazla 5 parsek uzaklıkta olan yıldızları ve kahverengi cüceleri kapsamaktadır. Bu mesafe içerisinde Güneş Sistemi de dâhil olmak üzere 56 yıldız sisteminin varlığı bilinmektedir. Bu sistemlerde bilinen toplam 60 hidrojen-füzyon yıldız ve 13 Kahverengi cüce bulunmaktadır. Bu nesneler görece olarak Dünya'ya yakın olmasına rağmen, sadece dokuz tanesinin görünen büyüklüğü 6,5'ten daha azdır ve bu da bu nesnelerin, sadece %12'sinin çıplak gözle görülebileceği anlamına gelmektedir. Güneş'in dışında sadece üç tane yıldız; Alfa Centauri, Sirius ve Procyon, birinci kadir yıldızlarıdır. Tüm bu nesneler, yerel kabarcık içindeki Samanyolu Gökadası'nın Orion–Kuğu Kolu bölgesinde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">55 Cancri</span> Yengeç takımyıldızında Dünyadan 41 ışıkyılı uzaklıkta bir ikili yıldız

55 Cancri veya Rho1 Cancri veya kısaca 55 Cnc, Yengeç takımyıldızında Dünya'dan 41 ışıkyılı uzaklıkta bir ikili yıldızdır. Yıldız sistemi bir G-tipi yıldız ve daha küçük bir kırmızı cüceden oluşur ve aralarında 1000 AU vardır.

<span class="mw-page-title-main">Upsilon Andromedae</span>

Upsilon Andromedae, Andromeda takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 44 ışık yılı uzaklıkta bulunan ikili yıldız sistemidir. Birincil bileşen Upsilon Andromeda A, F-tipi beyaz bir ana kol yıldızıdır ve Güneş'ten daha gençtir. İkincil bileşen olan Upsilon Andromeda B, bir kırmızı cücedir ve geniş bir yörüngede yerleşiktir.

<span class="mw-page-title-main">Andromeda-Samanyolu çarpışması</span>

Andromeda-Samanyolu çarpışması, Yerel Grup bünyesinde bulunan Andromeda ile Dünya'yı da içinde barındıran Samanyolu gökadalarının yaklaşık 4 milyar yıl içerisinde çarpışacaklarının öngörüldüğü galaksi çarpışmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Lalande 21185</span>

Lalande 21185, Ursa Major takımyıldızında yer alan bir kırmızı cücedir. Yaklaşık olarak 8.31 ışık yılı. uzaklıkta yer almakta olup Güneş'e en yakın yıldızlardan biridir. Yıldız, küçük bir teleskopla görülebilir.

<span class="mw-page-title-main">Epsilon Eridani</span>

Epsilon Eridani, Irmak takımyıldızında yaklaşık olarak 10,5 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir yıldızdır. 3,73 kadir görünür büyüklüğüyle çıplak gözle görülebilen üçüncü en yakın bireysel yıldız veya yıldız sistemidir.

<span class="mw-page-title-main">Beta Pictoris</span>

Beta Pictoris Ressam takımyıldızının en parlak ikinci yıldızıdır. Güneş Sistemi'nden 63,4 ışık yılı uzaklıkta yer alan Beta Pictoris, Güneş'ten 1,75 kat daha büyük ve 8,7 kat daha aydınlıktır. Beta Pictoris sistemi, evriminin anakol aşamasında olmasına rağmen sadece 20 ile 26 milyon yaş aralığında olduğu tahmin edilen çok genç bir sistemdir. Beta Pictoris, uzayda aynı hareketi paylaşan ve aynı yaşta olan genç yıldızların oluşturduğu yıldız birliği Beta Pictoris hareketli grubunun üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Dünya'nın geleceği</span> Dünyanın geleceği için öngörülen senaryolar

Dünya'nın geleceği konusunda birçok uzun vadeli etmenin muhtelif etkilerine dayanarak biyolojik ve jeolojik çıkarımlar yapılabilir. Bu etmenler Dünya yüzeyindeki kimyayı, gezegenin iç soğuma oranını, Güneş Sistemi'ndeki diğer nesnelerle yerçekimi etkileşimlerini ve Güneş'in parlaklığında sürekli bir artışı içerir. Bu ekstrapolasyondaki belirsiz faktör, gezegende değişimlere neden olabilecek iklim mühendisliği gibi insan teknolojilerinin sürekli etkisidir. Sonuçları beş milyon yıl sürebilecek mevcut Holosen yok oluşuna teknoloji neden olmaktadır. Ayrıca teknolojinin, insanlığın yok olmasına yol açabileceği ve gezegeni, yalnızca uzun vadeli doğal süreçlerden kaynaklı daha yavaş bir evrimsel hıza geri döndürebileceği de düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Yetim gezegen</span> Doğrudan bir yıldızın yörüngesinde bulunmayan gezegen kütleli bir cisim

Yetim gezegen doğrudan bir yıldızın yörüngesinde bulunmayan gezegen kütleli bir cisimdir. Bu tür cisimler, kendi başına oluşmuş veya herhangi bir yıldıza veya kahverengi cüceye yerçekimsel olarak bağlı olmadıkları bir gezegen sisteminden fırlatılmıştır. Samanyolu tek başına milyarlarca yetim gezegene sahip olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Bezelye gökadaları</span> muhtemelen çok yüksek oranda yıldız oluşumuna maruz kalan bir tür parlak mavi kompakt gökada

Bezelye gökadaları adı verilen gökadalar, son derece yüksek oranlarda yıldız oluşumu gösteren parlak mavi kompakt türü gökadalar olabilir. Bu ismi, küçük boyutları ve Sloan Dijital Gökyüzü Araştırması (SDSS) tarafından elde edilen görüntülerdeki yeşilimsi görünümlerinden dolayı almışlardır.