Kokain veya bilimsel adıyla benzoilmetilekgonin, koka bitkisinin yapraklarından elde edilen kristalize tropan bir alkaloid. Kelime "coca"ya "-in" eki getirilmesiyle türetilmiştir. Bu madde merkezî sinir sistemi üzerine uyuşturucu, uyarıcı ve iştahın bastırılması gibi etkiler yapar. Özellikle dopamin, noradrenalin ve serotonin geri-alınım engelleyicisidir ve bu yollarla mezolimbik yolu etkileyerek bağımlılık yapmaktadır. Yine de özellikle bölgesel anestezide, çocuklarda bile, göz, burun ve boğaz ameliyatlarında kullanılan bir ilaç olmuştur. Günümüzde ise yerini daha az yan etkisi olan prokain (novokain) gibi ilaçlar almıştır. Prokain kokainden oldukça daha az zehirli olup, bağımlılık etkisi daha düşüktür.
Yoksunluk sendromu, bir ilaca ya da maddeye olan fizyolojik adaptasyon demektir. İlacın ya da maddenin yokluğunda, şiddetli krizlere neden olabilir. Bir veya birkaç kimyasal maddeye bağlı gelişen tolerans sonucu vücuda yerleşir ve bu maddenin eksikliğinde yoksunluk sendromu ortaya çıkar. Alkol, sigara ve eroin yoksunluk sendromu tablosu en sık rastlanan madde bağımlılığı türleridir. Bağımlı gebelerin doğan bebeklerinde benzer bulgulara rastlanır. Eroin bağımlılarında, madde bırakıldığında ağır yoksunluk sendromu belirtileri izlenir. Kokain ve amfetamin gibi uyarıcıların bağımlılık yapmadığı görüşüne karşın, bu gruptaki toksik maddelerin kullanılış yöntemine göre eroin kadar güçlü bağımlılık yapabildiklerini gösteren örnekler vardır; örneğin, gebelik öncesi ve sonrası dönemlerde kokain kullanan annelerin bebeklerinde, memeden kesildikten sonra yoksunluk sendromuna özgü bulgular görülebilmektedir.
Madde bağımlılığı, uyutucu-uyarıcı-keyif verici psikotrop maddelere bağımlı olma durumudur. Bu maddeler, halk dilinde uyuşturucu olarak bilinirler ve bu maddeler merkezi sinir sistemini doğrudan etkileyen kimyasallardır. 4 ana grupta toplanırlar;
- Uyarıcı maddeler,
- Uyutucu/uyuşturucu maddeler,
- Halüsinojenler,
- Uçucular
- Tütün ürünleri
- Alkol içeren ürünler,
- Enerji içeceği
Amfetamin (alfa-metil-fenetilamin) narkolepsi ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu dahil çeşitli bozuklukların tedavisinde, kilo kontrolünde, iştah azaltıcı olarak kullanılan sentetik bir uyarıcıdır (stimülan). Özellikle DEHB tedavisinde ilaç olarak yaygın kullanımları sebebiyle rahatlıkla elde edilebilir. Bu sebeple yasa dışı olarak en sık kullanılan uyarıcı maddelerden biridir. Yan etki olarak şizofreni benzeri psikozlara neden olur. Yaklaşık 20 günlük kullanım sonunda tolerans gelişir. Zayıf olarak MAO enzimini de inhibe ettiğinden MAO inhibitörleri ve SSRI'lar ile beraber kullanılırsa serotonin sendromuna sebep olabilir. Bu durum siproheptadin ile tedavi edilebilir. DEHB tedavisinde kullanılan ticari ilaçlardan Dexedrine, Elvanse ve Adderall amfetamin içeren ilaçlar arasında sayılabilir.
Haşhaş, gelincikgiller familyasından Papaver cinsinden bir bitki türü. Haşhaş, yazların sıcak geçtiği orta derecede yağış alan yerleri sever. Anavatanının Doğu Akdeniz olduğu düşünülmektedir. Hindistan ve Anadolu'da çok eskiden beri tarımı yapılmaktadır.
Bağımlılık, zevke neden olan madde veya davranışların artan miktarlarda tekrarlanmasıyla oluşan biyopsikososyal bir bozukluktur. Bağımlılık kavramı, psikolojide ve politikada farklı tanımlanır. Tıptaki bağımlılık genellikle "toksik madde" olarak nitelendirilen kimyasal maddelerin istismarı için kullanılır.
Eroin yani diasetilmorfin (diamorfin), yarı-sentetik bir afyon alkaloidi türevidir.
Kubar, kenevir bitkisinin reçinesinden yapılmış psikoaktif bir maddedir. Genellikle pipo, bong veya vaporizör yardımıyla ya da sigara gibi sarılarak tüketilen kubar, dekarboksile edildiği takdirde oral yolla da kullanılabilir. Kubar tek başına sarıldığı takdirde yanmayacağından ötürü bu yöntemle içildiği takdirde genellikle normal esrar veya tütün ile karşıtırılarak tüketilir.
Psikotrop madde ya da psikoaktif madde, asıl olarak merkezi sinir sisteminde etkisini gösteren ve beynin işlevlerini değiştirerek algıda, ruh hâlinde, bilinçlilikte ve davranışta geçici değişikliklere neden olan kimyasal maddelerdir. Bu ilaçlar eğlence amaçlı olarak bilerek bilinç düzeyini değiştirmek, entojen olarak ritüel ve spiritüel amaçlı, zihni incelemek amaçlı ya da tedavi amaçlı ilaç olarak kullanılabilir.
Rehabilitasyon veya Rehab şu anlamlara gelebilir:
- Rehabilitasyon hastanesi - bir hastane türü
- Psikiyatrik rehabilitasyon ya da psikososyal rehabilitasyon, psikiyatrik hastalık teşhisi almış kişilerin toplumsal yaşama kazandırılmasını ele alan bir psikiyatri branşı
- Uyuşturucu rehabilitasyonu, alkol, eroin, kokain gibi psikoaktif maddelere bağımlılık için yapılan tıbbi veya psikolojik tedavi sürecini anlatmak için kullanılan terim
- İtfaiye rehabilitasyonu, bir itfaiyecinin ateş altına acil tıbbi müdahalesinin itfaiyeciler tarafından sağlanması
- Arazi rehabilitasyonu, bazı süreçler sonrası hasar alan arazinin restorasyon süreci
- Mesleki terapi, insanlara "güncel iş becerileri" veya "iş için gerekli beceriler"i kazandırmayı amaçlayan terapi
- Nörokognitif rehabilitasyon, kognitif (bilişsel) veya motrisite hastalıklar için kullanılan bir rehabilitasyon metodolojisi
- Fizyoterapi, optimum nöromüsküloskeletal fonksiyonu edinme veya geri kazanmayı amaçlayan tedavi
- Fizik tedavi ve rehabilitasyon, fiziksel engelli kişilerin, mevcut kapasitelerini en üst düzeye çıkarmak, bağımlılıklarını azaltmak ve yaşam kalitelerini yükseltmek amacını taşıyan, bir tıp dalı.
- Siyasi rehabilitasyon, politikacı ve politik parti üyelerinin gözden düştükten sonra tekrar popülerliklerini kazanma süreci
- Rehabilitasyon mühendisliği, engelli kişilerin sorunlarını çözmek amacıyla teknolojik cihazların tasarımı, geliştirilmesi, adaptasyonu, testi, değerlendirilmesi, onaylanması ve dağıtımıyla ilgilenen mühendislik bilimleri
- Rehabilitasyon (nöropsikoloji), hastalık veya travma nedeniyle kaybolan veya azalmış nörolojik fonksiyonu iyileştirilmesini hedefleyen tedavi
- Rehabilitasyon (penoloji), kriminal davranışların rehabilitasyonu
- Felç rehabilitasyonu, felç sonrası iyilişme süreci
- Telerehabilitation, telekomünikasyon ağları ve internet üzerinden rehabilitasyon hizmetlerinin dağıtımını
- Mesleki rehabilitasyon, mesleki rehaberlik, mesleki eğitim ve seçici yerleşimi içeren sürekli ve koordine rehabilitasyonu süreci
- Yaban hayatı rehabilitasyonu, yaralı yaban hayvanlarının, yaban hayatına tekrar kazandırılmasını amaçlayan tedavisi
- Yaban Hayatını Araştırma ve Rehabilitasyon Derneği
- Türkiye İşitme Konuşma Rehabilitasyon Vakfı
- Pulmoner rehabilitasyon, akciğer rahatsızlığı olan kişilerde ilaç tedavisi yanı sıra uygulanan ve etkinliği kabul edilmiş multidisipliner bir rehabilitasyon programı
Opiat, afyondan türetilen bir ilacı ifade etmek için farmakolojide klasik olarak kullanılan bir terimdir. Opioid, daha modern bir terimdir, hem doğal hem sentetik olarak, beyindeki opioid reseptörlere, bağlanan bütün maddeleri ifade etmek için kullanılır. Opiatlar doğal olarak afyon haşhaş bitkisi Papaver somniferum'da bulunan alkaloid bileşiklerdir. Afyon bitkisinde bulunan psikoaktif bileşikler arasında morfin, kodein ve tebain bulunur. Opiatlar orta ile yüksek kötüye kullanım potansiyeli olan ilaçlar olarak kabul edilir ve Amerika Birleşik Devletleri'nin Tek Düzenli Kontrollü Maddeler Yasası altında çeşitli "Madde Kontrol Programları" nda listelenmiştir.
Afganistan, 2001 senesi hariç olmak üzere, 1992 yılından beri Myanmar ve "Altın Üçgen" ülkelerini geçerek en yüksek yasadışı afyon üreticisi konumuna yerleşmiştir. 2001 senesi bu istatistiğin dışında tutulur. İran, Pakistan ve Afganistan'dan oluşan Altın Hilal isimli afyon üretici ülkeler arasında Afganistan ana üretici konumundadır. 2001 senesinde Taliban yönetiminin devrilmesinin ardından haşhaş üretimi arttı. Taliban bu dönemden sonra afyon üretiminden haraç keserek milyon dolarlar kazandı. UNODC veritabanına göre, afyon çiçeği üretimi Taliban yönetiminde geçmişteki 4'lü (2004–2007) gelişim yıllarından daha fazladır. Aynı zamanda şimdilerde Afganistan'da afyon çiçeği tarımı için kullanılan tarım alanı Latin Amerika'daki kola tarımı topraklarından daha fazladır. 2007 senesinde, tıp için uygun saflıkta olmayan afyonlu ilaçların %92'si Afganistan'dan dünya pazarına açılmıştır. Bu da 4 milyar dolar civarında bir ihracata denk gelir. Bunun dörtte biri afyon çiçeği tarımcılarına giderken geri kalanı bölgenin resmi yetkililerine, isyancılara, diktatörlere ve uyuşturucu kaçakçılarına gitmektedir. Taliban'ın afyon çiçeği yasağından önceki yedi yıl içerisinde (1994-2000), Afgan tarımcıların brüt gelirdeki payı 200.000 aile arasında bölüştürüldü. Afyonlu ilaçlara ek olarak, ülke haşhaş üretiminde de dünyada birinci sıradadır.
Drug Enforcement Administration ya da bilinen kısa adıyla DEA, ABD Adalet Bakanlığı'na bağlı federal hükûmet dairesi ve kolluk kuruluşudur. DEA, ABD'de uyuşturucu kullanımı ve uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadele etmekle görevlidir. DEA, Kontrollü Maddeler Yasası'na göre bu mücadelede tek sorumlu olmayıp, FBI ve Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Bürosu ile görevi paylaşır.
Önemli bir tema olarak ya da birkaç unutulmaz sahnede, uyuşturucu dağıtımı veya uyuşturucu kullanımını tasvir eden filmlerdir. Sinemada bazı filmler uyuşturucular ile ilgili tamamen gerçeküstü üst gerçekçi aralıklarda; daha az yargılayıcı iken bazı filmler, arsızca uyuşturucu yanlısı veya önleyici-uyuşturucu içerir. En sık filmlerde gösterilen uyuşturucular kokain, eroin, LSD, esrar ve metamfetamindir.
Sinaloa Karteli, aynı zamanda Guzmán-Zambada Örgütü, Federasyon, Kan İttifakı veya Pasifik Karteli olarak da bilinir, merkezi Culiacán, Sinaloa şehrinde bulunan, yasadışı uyuşturucu kaçakçılığı ve kara para aklama konusunda uzmanlaşmış büyük, uluslararası bir organize suç örgütüdür. 1980'lerin sonlarında Meksika'da, Guadalajara Karteli olarak bilinen öncül bir örgüt altında faaliyet gösteren çeşitli sayıdaki ikincil "plazalardan" biri olarak kurulmuştur. Şu anda Ismael Zambada García tarafından yönetilmektedir ve merkezi Culiacán, Sinaloa şehrinde bulunmaktadır ve dünyanın birçok bölgesinde, özellikle de Meksika'nın Sinaloa, Baja California, Durango, Sonora ve Chihuahua eyaletlerinde faaliyet göstermektedir ve Latin Amerika'nın bir dizi başka bölgesinin yanı sıra ABD genelindeki şehirlerde de varlığı vardır. Amerika Birleşik Devletleri İstihbarat Topluluğu genellikle Sinaloa Kartelini dünyadaki en büyük ve en güçlü uyuşturucu kaçakçılığı örgütü olarak görmekte ve bu da onu belki de Pablo Escobar'ın meşhur Kolombiya Medellín Kartelinin en parlak döneminde olduğundan daha etkili ve yetenekli kılmaktadır. Ulusal Uyuşturucu İstihbarat Merkezi ve ABD'deki diğer kaynaklara göre, Sinaloa Karteli öncelikle kokain, eroin, metamfetamin, fentanil, esrar ve ekstazi dağıtımıyla ilgilenmektedir.
Altın Hilal, Orta, Güney ve Batı Asya'nın kesişme noktasında bulunan ve Asya'nın iki ana yasadışı afyon üretim alanından birine verilen addır. Bölge, dağlık çevreleri hilali tanımlayan üç ülke, Afganistan, İran ve Pakistan'ı kapsamaktadır.
Türkiye'de uyuşturucu ticareti, Türkiye'de ulusal veya uluslararası olarak yürütülen yasadışı madde ticaretini tanımlar. Türk yetkililere göre PKK gibi yasadışı örgütler, başta Güneydoğu Türkiye'de yürütülen esrar üretimi olmak üzere madde ticaretiyle ilgilenmekte ve bundan gelir elde etmektedir. 1920'lerin ortasından 1930'lara kadar İstanbul'da yer almış 3 eroin fabrikası dünya yasadışı eroin ticaretinin en önemli merkezini oluşturmaktaydı. 1996 yılında meydana gelmiş Susurluk Skandalı, Türkiye'deki derin devlet ile uyuşturucu ticareti arasındaki bağları ortaya koydu.
Portekiz'in, "uyuşturucu stratejisi" olarak adlandırılan uyuşturucu politikası 2000 yılında uygulamaya konmuş ve Temmuz 2001'de yürürlüğe girmiştir. Yeni vakaların yaklaşık yarısının enjeksiyon uyuşturucu kullanımından kaynaklandığı tahmin edildiğinden, amacı ülkedeki yeni HIV/AIDS vakalarının sayısını azaltmaktı.
İstanbul'da 1930'lara kadar eroin üretimi üzerine yoğunlaşmış 3 adet fabrika ve pek çok imalathane işletilmiştir. Yasal açıdan Türkiye'nin diğer ülkelerin aksine uyuşturucu karşıtı çeşitli sözleşmeleri imzalamamış olması dolayısıyla ülke, bu fabrikalar vasıtasıyla dünyada yasadışı eroin ticaretinin merkezi hâline gelmiştir. 1930'da üç fabrikanın senelik cirosu, Türkiye'nin gayri safi yurt içi hasılasının yaklaşık %1’ine tekabül ediyordu. İstanbul’daki yasadışı narkotik ticareti, Yahudi, Rum ve Ermeni tüccarlar vasıtasıyla dönemin ileri gelen politikacı ve bürokratlarıyla yakın ilişkide yürütülmekteydi.
Keyif verici uyuşturucu kullanımı, bir ya da daha fazla psikoaktif ilacın zevk, eğlence veya başka bir amaç için bilinç durumunu değiştirmek amacıyla kullanılmasıdır. Psikoaktif bir ilaç kullanıcının vücuduna girdiğinde sarhoş edici bir etki yaratabilir. Eğlence amaçlı uyuşturucular genellikle üç kategoriye ayrılır: depresanlar, uyarıcılar ve halüsinojenler.