İçeriğe atla

Uyanış

Uyanış sözcüğü sözcük anlamıyla, bilindiği gibi, uyku halinden uyanıklık haline geçişi belirtir. Uyanışın belirgin özellikleri, gözleri kapalı durumdaki, bilinci yerinde olmayan kişinin bilincinin yerine gelmesi ve gözlerini açmasıdır.

Ezoterizm’de Uyanışın Anlamı

Uyanış terimi ezoterizmde, Doğu dinlerinde ve mistisizmde de kullanıldığı gibi, daha derin bir anlamı ifade etmek üzere kullanılır. Bu tradisyonlarda uyanış, “spiritüel aydınlanma” denilen şuurlanma haline ulaşmış kimsenin geçirmiş olduğu realite değişimini ve bu değişim sırasında edinmiş olduğu idraklenme halini belirtir. Bu anlamdaki uyanışın Sanskrit dilindeki karşılığı “bodhi”dir. “Uyanmış” ve “Dünya okulu”nu bitirmiş olanlara Sanskrit dilinde bodhisattva, Tibet dilinde cang çup sempa denir. Bu hale erişenlerin niçin bu terimle ifade edildiği şöyle açıklanır: Önceleri avam-ı beşer’i (inisiye olmayanlar) oluşturan diğer insanlar gibi birçok hakikatin farkında olmayan, pek çok şeyi idrak etmeden yaşayan ve bu yüzden “uyuyanlar”dan biri sayılan kişi, “spiritüel aydınlanma” (enlightment, illumination) sürecinin sonunda bazı hakikatleri öyle idrak eder ve görme, kavrama, anlama ve bilme bakımından öyle nitelikler kazanır ki, bu halini “uyanma” sözcüğünden başka niteleyebilecek bir sözcük yoktur.

Uyanış, inisiyasyonlardaki süreç açısından üçüncü doğuş olarak ifade edilir. Bu düzeye erişmiş olanlara çeşitli kültürlerde, “iki kez doğmuş olanlar” (dwija), Uyanmış Olanlar (buddha) Göğün Oğulları, Güneş’in Oğulları, Işığın Oğulları, Doğan Ra Yıldızının Oğulları, gibi çeşitli adlar verilmiştir. Bu düzeye erişme farklı tradisyonlarda, "kendini bilmek","Graal kupası'nı bulmak", ölümsüzlük içkisini içerek ölümsüzlüğe kavuşmak, Simurg kuşu, kayıp sevgiliye kavuşmak, kayıp cennete kavuşmak, Pamuk Prenses, Alaaddin'in sihirli lambasını elde etmek vb. farklı sembollerle simgelenmiştir.

Platon’un Mağara Örneği

Platon “Devlet” adlı eserinde “uyanmış” kişi ile “uyuyan” kişi arasındaki farkı mağaradan çıkış sembolizmiyle şöyle açıklamıştır: Derin bir mağaranın dibinde, çocukluklarından beri ayak ve boyunlarından zincirlenmiş halde insanlar yaşamaktadır. Bunlar “uyuyanlar” sayılan kimselerdir. Mağaranın girişine sırtları dönük olarak zincirlenmiş olan bu insanlara ışık arkalarından geldiğinden ve zincirlenmiş boyunlarını çeviremediklerinden ışığı doğrudan görememektedirler. Yalnızca önlerine bakabilmekte ve ancak ışığın duvara yansıttığı kukla türünde gölgeler görebilmektedirler. Gün ışığına çıkmadıkça “hakikatler”i göremeyecek olan bu kimseler, ancak objelerin mağara duvarına yansıyan gölgelerini görebilmekte ve bu gölgelere bakarak, o objeler hakkında yalan yanlış birtakım yorumlarda bulunmaktadır. Hakikatleri görebilmek ancak zincirlerden kurtularak mağaradan gün ışığına çıkmakla olanaklıdır. Kısaca, “uyanış” mağaranın dışına çıkıştır; uyanabilmiş olanlar mağaranın dışında, gün ışığı altında objeleri hakikatte oldukları görmektedirler.

Uyanış ve Kurtuluş Arasındaki Fark

“Uyanış” terimi ezoterik literatürün yanı sıra mistik literatürde de kullanılmakla birlikte, ezoterik tradisyona göre, söz konusu idraklenme hali inzivaya çekilerek birtakım meditatif çalışmalar ve deneyimlerle, kısaca “bilgi”yi sosyal yaşam içinde uygulamayan mistik yollarla erişilebilecek bir hal değildir; ayrıca, “kurtuluş” (nirvana, mokşa) “uyanış” (bodhi) değildir. “Kurtuluş” ve “uyanış”ın ezoterizm’de iki farklı kavramı belirttiği görülmekle birlikte, bodhisattva örneğinde görüldüğü gibi, kimi tradisyonlarda her iki kavram ya da anlam tek bir terimle belirtilmektedir. Tek terim kullanılmasının nedeni her “uyanmış” olanın aynı zamanda “kurtulmuş” durumda olmasıyla açıklanır. Ama her “kurtulmuş” kimse “uyanmış” olmayabilir.

Budist tradisyona göre, uyanmış olanlar, her ne kadar kurtulmuş olsalar da, yani artık doğum-ölüm çemberini aşmış olsalar da (“dünya okulu”nda tekrar reenkarne olmaya gerek duymuyorlarsa da), gerekirse, diğerlerinin ruhsal gelişimlerine yardımcı olmak, onlara rehberlik etmek, “yol”u göstermek, onların kurtuluşlarını da sağlamak üzere, yeryüzünde tekrar reenkarne olabilirler.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  • Semboller Ansiklopedisi, Ruh ve Madde Yayınları

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yeni Ahit</span> Kitâb-ı Mukaddesin ikinci kısmı

Yeni Ahit veya Yeni Antlaşma, Kitab-ı Mukaddes'in Eski Ahit'in ardından gelen ve Grekçe kaleme alınmış olan ikinci kısmına Hristiyanların verdiği isimdir. İnançlı Yahudilerce "Yeni Ahit" kabul edilmez. Hristiyanlarca kutsal kabul edilen 27 kitapçıktan oluşan bir kitap bütünüdür.

<span class="mw-page-title-main">Budizm</span> Bir din ve hayat felsefesi

Budizm, bugün dünya üzerinde yaklaşık 500 milyonu aşkın inananı bulunan bir dindir. İlk önce Hindistan’da ortaya çıkmış, daha sonra zaman içinde Güneydoğu ve Doğu Asya’da yayılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Reenkarnasyon</span> ölümden sonra ruhun yeniden bedenlendiği inancı

Reenkarnasyon veya ruh göçü, ruhun sürekli olarak tekrar bedenlendiğine inanan spiritüalistlerin bu olaya verdiği addır. Reenkarnasyon kavramı Asya dinlerindeki tenasüh kavramından biraz farklı olmakla birlikte, benzerlik arz eder. Günümüzde ruh göçüne inanan insanların sayısı bir milyarı aşmaktadır. Ayrıca Dürzîlik ve Nusayrîlik gibi Orta Doğu'da yayılmış bazı dinlerde de bu inanış mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Buda</span> mükemmel aydınlanmaya erişen varlık

Buddha, Sanskrit dilinde “uyanmak, idrak etmek, bilinçlenmek” anlamına gelen “budh” fiilinin geçmiş zaman kipidir. "Uyanmış, idrak etmiş, bilinçlenmiş” anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Tradisyonalizm</span>

Tradisyonalizm ya da tradisyonalist ekol, kişi veya topluluk düzeyinde ve gündelik yaşamdan bilgi anlayışına kadar pek çok alanda yönlendirici unsurun zaman ve mekanı aşan ilahi-kutsal ilkelere dayalı olması gerektiğini iddia eden felsefi ve mistik akım.

<span class="mw-page-title-main">Sembolizm</span>

Sembolizm ya da simgecilik, en genel anlamıyla farklı anlamlara gelen ya da farklı öğeleri simgeleyen çeşitli sembollerin kullanımıdır. Sembolizme sanatta, özellikle resim, müzik ve edebiyat alanlarında rastlanır.

Meditasyon ya da dalınç, Latince meditatio kelimesinden türetilmiş, sözcük anlamıyla birçok Batı dilinde "derin düşünme" anlamına gelmekte olan bir terim olup, sözlüklerde, "kişinin iç huzuru, sükûnet, değişik şuur halleri elde etmesine ve öz varlığına ulaşmasına olanak veren, zihnini denetleme teknikleri ve deneyimlerine verilen ad" olarak tanımlanır. Meditasyon tekniklerine, ait oldukları, Budizm (Hindistan), Taoizm (Çin), Bön (Tibet), Zen (Japonya) ve İslamiyet'te (tefekkür) gibi inanç sistemlerine göre ve izledikleri yöntemlere göre değişik adlar verilmiştir. Ayrıca günümüzde mevcut farklı inanç sistemleri, mezhepler ve ekoller meditasyonu farklı olarak yorumlamakta ve farklı şekillerde uygulamaktadırlar. Bu bakımdan standart ya da tek biçimli bir meditasyondan söz etmek olanaksızdır.

<span class="mw-page-title-main">Teslis</span> Baba, Oğul ve Kutsal Ruh üçlüsün­den oluşan Tanrı inancını ifâde eden kavram

Teslis, Kutsal Üçleme ya da Üçlü Birlik, tek olan Tanrı'nın Kutsal Kitap'ta kendisini bildirdiği her biri eşit yücelikte, özünde tek, ezeli ve ebedi olan üç benliğini konu edinen ve Hristiyan kiliselerinin çoğunluğu tarafından inanılan ana akım Hristiyan dininin merkezindeki inanç esasıdır. Baba Tanrı, Oğul Tanrı ve Kutsal Ruh üç farklı benlik (hipostaz) olarak aynı özü paylaşmaktadırlar (Homoousia). Tek öz Tanrı'nın birliğini üç benlik ise Tanrı'nın kimliğini anlatmaktadır ve benliklerin hem birbirinden farklılıklarını hem de özde çözülmez birliklerini ifade eder. Böylece tüm yaratım ve lütuf süreci Tanrı'nın üç ilahi benliğinin ortak eylemi olarak görülür. Her benlik, Üçlü Birlik'te kendilerine özgü nitelikleri tezahür ettirir ve böylece her şeyin "Baba'dan çıkıp gelmiş" "Oğul aracılığıyla" ve "Kutsal Ruh'un gücüyle" gerçekleştiğini kanıtlar.

İçrekçilik, batınilik ya da ezoterizm, bir konudaki derin bilgilerin ve sırların ehil olmayanlardan gizlenerek, bir üstat tarafından sadece ehil olanlara inisiyasyon yoluyla öğretilmesidir. Ezoterizm bir din veya bir inanç sistemi değildir. Çoğunlukla ezoterik (içrek) yani ezoterizm ile ilgili veya ezoterizme dair şeklinde kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ruh</span> yaşayan bir varlığın manevi özü

Ruh, can ya da tin; din ve felsefede, insan varlığının fiziksel olmayan yönü ya da özü olarak tanımlanır ve genellikle bireysellikle eşanlamlı olarak ele alınır. Teolojide ruh kişinin tanrısallığa ortak olan kısmı olarak tanımlanır ve genellikle bedenin ölümünden sonra kişinin varlığını sürdüren kısmı olarak ele alınır.

<span class="mw-page-title-main">Kılavuzluk</span>

İnisiyasyon (Süluk) ya da kılavuzluk kimi ansiklopedilerde bireyin spiritüel gelişimi için, ‘spiritüel tesir’i alıp aktarabilen bir üstadın sert ve sürekli kontrolü altında, bir düzen ve disiplin içinde, sınavlara dayalı tarzda, metotlu olarak eğitimi şeklinde tanımlanmaktadır. İnisiyasyon sözcüğünün kökeni, Latincede “bir yere girme, iştirak etme, kabul edilme, başlama” anlamındaki “initium” sözcüğüdür. Osmanlı tarikat geleneğinde bulunan “süluk” kelimesi de, “iplik, sıra, dizi, yol, meslek, tutulan yol” anlamlarındaki Arapça “silk” sözcüğünden gelmektedir. Bir inisiyasyonda üstat tektir, öğrenci ancak inisiyasyonu tamamladığı zaman inisiye olur. İnisiyasyonu tamamlamamış olanlara inisiye denmez.

Gnostisizm Antik Mısır hermetizmini, Antik Yunan ezoterizmini, İbrani geleneklerini, Zerdüştçülüğü, bazı Doğu geleneklerini ve dinlerini, Hristiyanlığı eklektik bir tutumla sentezleyen, birçok tarikâtın benimsediği mistik felsefeye verilen genel addır. Daha açık bir ifade ile Gnostisizm, hakikatin bilgisine ilham keşf ve sezgi ile ulaşılacağını savunan mistik bir felsefi düşüncedir.

Bodhi hem Pāli, hem de Sanskrit dillerinde "aydınlanma" anlamına gelen, ancak genellikle "uyanış" veya "bilmek" olarak çevrilen kavram. Budh kökü uyanmak, farkına varmak, bilmek, anlamak anlamına gelir; "Buddha" kelimesi ise "uyanmış olan" anlamında kullanılır. En yaygın olarak Budizm'de kullanılsa da, bodhi diğer Hint felsefelerinde de çeşitli bağlamlarda kullanılan bir kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Psikostazi</span>

Psikostazi ya da psikostasya, Antik Mısır geleneğindeki bir kavramın Antik Yunancadaki adıdır.

<span class="mw-page-title-main">Düalite</span>

Düalite, Türkçede “ikilik”, “ikilem”, “ikileme”, “ikili denge” gibi çeşitli biçimlerde kullanılmakta olup, doğadaki, evrendeki karşıtlık ve birbirini tamamlayıcılık ilkesini ifade eden genel bir terimdir.

<span class="mw-page-title-main">Yaşam ağacı</span> mit

Yaşam ağacı kavramın kökeni tarih-öncesi denilen devirlere kadar uzanan, başta Asya şamanist gelenekleri olmak üzere, pek çok gelenekte rastlanılan bir semboldür.

<span class="mw-page-title-main">Sembol</span> bir fikri, süreci veya fiziksel bir varlığı temsil eden bir şey

Sembol veya simge, kavramın uzlaşımsal olarak betimlendiği gösterge türü. Bir düşüncenin, nesnenin, niteliğin, niceliğin vb. ruhbilimsel ve düşünbilimsel açıdan betimlenmesi simgesel anlam taşıyan yapay bir belirtidir. Tüm simgeler doğaları itibarıyla kavramsal olup, sözel, görsel ya da sayısal olabilirler.

J. R. R. Tolkien’in -kurguladığı Orta Dünya evreninde yaşanan hayalî olayları anlattığı- efsanevî öykülerinde birçok yer ismi geçmektedir. Tolkien, hikâyelerinde gerçek “Dünya”ya karşılık olarak Arda isminde kısmen farklı bir “Dünya” kurguladı. Bu kurgusal “Dünya”daki çeşitli sunî ve doğal mekanlardan bir kısmı yaşanan olayların merkezinde yer alırken, bazı diğer mekanlar ikinci planda yer alır ve pek bahsedilmez. Aşağıdaki listede, bu görece ikinci planda kalan mekanlar hakkında bilgiler yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Maya mitolojisi</span>

Maya mitolojisi, Mezoamerikan mitolojisinin bir parçasıdır ve doğanın kişileştirilmiş güçlerinin, tanrıların ve bunlarla etkileşime giren kahramanların ana rolleri oynadığı tüm Maya masallarını kapsar. Maya sözlü geleneğinin diğer kısımları burada dikkate alınmaz.

Kürt Mitolojisi Kürt coğrafyasında yaşamış birbirleriye dilsel ve kültürel yakınlık bulunan halkların ortak değerleridir, Kürtler İrani bir halk olduğu için, diğer İrani halklarla benzer destan ve hikâyelere sahiptir.