Fıkıh, anlayış, anlayış tarzı veya derinliği anlamına gelen kelime, terim olarak İslami kanunların teorik ve pratik uygulama (fetva) çalışmalarına verilen ismi ifade etmektedir.
Câferîlik ya da Câʿferîyye, İslam dininin Şii fıkıh mezheplerinden biridir. İsmini kurucusu olan Ca'fer es-Sâdık'tan (699-765) alır. Başta İran olmak üzere Azerbaycan ve Irak'ta yaygındır. Yer yer Türkiye'nin Kars, Iğdır gibi illerinde ve bazı İslam toplumlarında görülmektedir. İsnâ‘aşer’îyye'nin temelini teşkil eden fıkıh ekolüdür. Şiîlerin çoğunluğunun mensup olduğu fıkhî mezheptir. Günümüzde Şiîler başlıca üç ana fırkaya ayrılmışlardır. Bunlar nüfus oranlarına göre sırasıyla İsnâ‘aşer'îyye, İsmâ‘îl’îyye ve Zeyd’îyye fırkalarıdır. İran'nda hakim olan İsnâ‘aşer'îyye fırkasının %90'ının takip ettiği resmî fıkhî mezhep Câferîlik'tir. Ayrıca, İsmâ‘ilîğin Mustâ‘lî-Tâyyîb’îyye kolu tarafından da fıkhî meselelerde takip edilmekte olan mezheptir.
İslam felsefesi, İslâm dinine mensup kişilerce gerçekleştirilen felsefe etkinliğidir. Müslüman felsefesi ve Arapça felsefe olarak da adlandırılır. İslam felsefesi adlandırması sadece İslam'a dair bir felsefe olarak anlaşıldığından tartışmaya açıktır. İslam dünyası felsefeyle 8. yüzyıldan itibaren sistematik hale gelen Bağdat merkezli tercüme hareketiyle tanışmıştır. 3. yüzyılda Plotinos'un öncülük ettiği, Yeni Platonculuk adlı felsefi akımın Eflâtun ve Aristoteles'i uzlaştırma çabaları İslam dünyasına aktarılan felsefenin temeli olmuştur. Müslüman filozoflar bu iki filozofun eserlerini şerh etme yoluna gitmişlerdir.
İslâm dîni fıkhî mezhepleri; İslam coğrafyasında dînî bölünmeleri ifade etmekle birlikte bu bölünmelerin başlangıcı dînî değil, siyâsî ve sosyal bölünmelerden oluşmaktadır.
Zahiri mezhebi ya da Zâhiriye, bir İslâm dini fıkhı mezhebidir. İslâmî hükümleri Kur'ân ve sünnetin zâhirî mânâsına bakar. İbni Hazm, âyet ve hadislerin zahir, yani görünen mânâlarından başka hiçbir delili ve kıyası kabul etmezdi.
Medrese, Müslüman ülkelerde orta ve yükseköğretimin yapıldığı eğitim kurumlarının genel adıdır. Medrese kelimesi Arapça ders (درس) kökünden gelir. Medreselerde ders verenlere "müderris", onların yardımcılarına "muid", okuyanlara "danışmend", "softa" veya "talebe" adı verilir.
Fer'î deliller, bir fıkıh terimi.
Davûd ez-Zahirî İslam'daki fıkıh mezheplerinden olan Zahiri mezhebinin kurucusudur.
Eş'ârîyye veya Eş'ârîlik, İslâm içinde bir teoloji ekolü ve Sünnî itikadi mezheplerinden birisidir. Kurucusu Ebü'l Hasan Eş'arî'dir. Sünnî Müslümanlar arasında Mâtûrîdîlik ve Selefîlik gibi yaygındır. Aklı Mu'tezile kadar önemsememekle birlikte, Selefîyye kadar da küçük çapta ele almaz.
Usûl-i fıkıh veya fıkıh usûlü, fıkıh yani İslâm hukukunun iki dalından biridir. Fıkhın diğer dalı “fürû” olarak tanımlanır. Salt “fıkıh” denildiğinde ise kastedilen şey de fürû’dur. Fıkhın diğer dalı olan “usûl” ise usûl-ü'l-fıkh veya fıkıh usûlü olarak anılır. “Nazarî Hukuk” olarak tanımlayabileceğimiz fıkıh usûlüne bir ilim olduğunu vurgulayarak ilmu usûli'l-fıkh dendiği gibi sadece ilmu'l-usûl dendiği de olur.
Ahmed bin Hanbel, Hanbelî Mezhebi'nin öncüsüdür. İmam-ı Şafiî'nin öğrencisidir. "El-Müsned" adındaki hadis kitabında otuz bin hadis vardır. İslam Devleti'nin sınırlarının genişlemesi ve fıkhî konularda çoğalan sorular ve fikir ayrılıklarının artması üzerine bâzı noktalarda Kur'an'ın dışında aklın da kullanımını savunan Mutezilelere karşı çıkmıştır. Abbasî halifeleri Me'mun, Muttasım ve Vâsık'ın kabul ettiği ve baskıyla kabul ettirmeye çalıştıkları Kur'ân'ın mahluk olduğu fikrine karşı gelmiş ve birkaç yıl zindana mahkûm edilmiştir. İnanç konularına dair er-Red Ale’z-zenadıka ve’l-Cehmiyye adlı "Zındık ve Cebriyye yanlılarına karşı anti-tez" anlamına gelen bir eseri vardır. Bir İslâmî akım olan Selefiyye'nin çıkış noktası Hanbelî Mezhebi'ne dayandırılmaktadır.
Sünnet veya Sünnet-i Seniyye, tarz, yol anlamına gelen bir İslamî terimidir. Muhammed'in farz olarak tanımlanan Kur’an emirleri dışındaki davranışları ve herhangi bir konuda söylemiş olduğuna inanılan söz, fiil (eylem) ve takrirlerine verilen addır. Fıkıh'ta Ef'âl-i mükellefîn'den sayılır.
Ayetullah, Şiilik'te özellikle Caferiliğinin başlıca ekolü olan Usulî kolunda kullanılan bir ünvandır.
Ahbârî, Şiilik meşrebin Caferilik mezhebinin ekollerinden Fıkıh usûlü olarak Kur'an, Hadis ve İcma'nın dışında Akl 'ı kabul etmeyen bir ekol.
Bu liste Şiiliğinin Onikicilik (İmamiyye) mezhebi tarafından kabul edilen şu anki ve eski Büyük Ayetullah ların listesidir.
Şeyhî, Caferiliğin müctehidi Şeyh Ahmed'in teolojisine bağlı ekol.
Onikiciler ya da İsnâ'aşer'îyye, On İki İmam'a inanan Onikicilik mensuplarını tanımlamak için kullanılan tabir. On İki İmama inanmalarından dolayı (Onikicilik/On İki İmamcılık) olarak adlandırıldıkları da olur.
Azerbaycan mimarisi Azerbaycan'daki mimari gelişmeyi ifade eder.
Kadı Abdülcebbar, Mutezile kelamcısı ve Şafiî mezhebi fakihi.
Merci-i taklid veya Merci, Şiilik mezhebinden Caferilik'in fıkhî ekollerinden olan Usûlîlik'e göre fetvasına başvurulan içtihat sahibi en yetkili ayetullaha verilen unvan. Bu makama gelen ayetullahlara "en üstün" manasına gelen "el-uzma" sıfatı eklenir ve böylece büyük ayetullah olarak adlandırılırlar. Taklid için müracaat edilecek kişi manasına gelen bu unvan 18. yüzyılın sonlarından itibaren benimsenmiştir.