Hukuk ya da tüze birey, toplum ve devletin hareketlerini, birbirleriyle olan ilişkilerini; yetkili organlar tarafından usulüne uygun olarak çıkarılan, kamu gücüyle desteklenen, muhatabına genel olarak nasıl davranması yahut nasıl davranmaması gerektiğini gösteren ve bunun için ilgili bütün olasılıkları yürürlükte olan normlarla düzenleyen normatif bir bilimdir. Ayrıca, toplumu düzen altına alan ve kişiler arası ilişkileri düzenleyen, ortak yaşamın huzur ve güven içinde akışını sağlayan, gerektiğinde adaleti yerine getiren, kamu gücü ile desteklenen ve devlet tarafından yaptırımlarla güvence altına alınan kurallar bütünüdür. Hukuk, birey-toplum-devlet ilişkilerinde ortak iyilik ve ortak menfaati gözetir.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı bağlı olarak çalışan, dışişlerinden sorumlu olan bakanlık. Türkiye'nin diğer ülkeler ve uluslararası örgütlerle olan ilişkilerinin yürütülmesinden sorumlu olan bakanlığın başında şu an Hakan Fidan bulunmaktadır.
İnsan hakları, tüm insanların sadece insan olmakla sahip olduğu temel hak ve özgürlüklere denir. İnsan hakları; ırk, ulus, etnik köken, dış görünüş, din, dil,ense ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklardır. Bu hakları kullanmakta herkes eşittir. Diğer yandan insan hakları terimi bir ideali içerir. Bu terimi kullananlar, bu alanda olanı değil, olması gerekeni dile getirirler.
Uluslararası ilişkiler, siyaset biliminin bir dalıdır ve "uluslararası sistem" içindeki aktörlerin, özellikle de uluslararası ilişkilerin temel aktörü olarak kabul edilen devletlerin, diğer devletlerle, uluslararası/bölgesel/hükûmetler arası örgütler, çok uluslu şirketler, uluslararası normlar ve uluslararası toplumla olan ilişkilerini inceleyen disiplinlerarası bir disiplindir.
Vatandaşlık ya da yurttaşlık, genellikle bir ülke olan politik kurumların bir parçası olmak demektir. Anayasal ülkelerde, o ülkede yaşayanların devlet tarafından anayasada vadedilen haklardan yararlanmaları için o ülkeye vatandaşlık bağı ile bağlı olmaları gereklidir. Bu kişilere vatandaş denir. Vatandaşın politik katılım hakkı vardır.
Savaş veya harp; ülkeler, hükûmetler, bloklar ya da bir ülke içerisindeki toplumlar, isyancılar veya milisler gibi büyük gruplar arasında gerçekleşen silahlı çatışmaya denir.
Mahkeme, taraflar arasındaki hukukî anlaşmazlıkları (davaları) hukukun üstünlüğüne uygun olarak sivil ya da askerî, adlî veya idarî konularda adaleti sağlamak üzere yetkilendirilmiş, toplum yapısına ve kültüre göre değişiklikler gösterebilen bir yargılama formudur. Mahkemeler genellikle bir devlet kurumu şeklinde teşkilatlanır. Hem ortak hukuk, hem de medeni hukuk sistemlerinde mahkemeler, uyuşmazlıkların çözümü için merkezi araçlardır.
Deniz hukuku, deniz ve okyanus sularının kullanımı konusunda ortaya çıkan sorunlar ile hukuksal açıdan ilgilenen Uluslararası hukukun bir alt dalıdır. Deniz hukuku, denizcilik hukukunun aksine bir kamu hukukudur.
Uluslararası hukuk veya devletlerarası hukuk, uluslararası ilişkiler altında bir disiplin olmasının yanı sıra kamu hukukunun bir dalıdır. Bir uluslararası
Savaş suçu, askerî veya sivil, kişi veya kişilerin, savaş kanunları ihlâli için uluslararası ceza hukuku çerçevesinde cezalandırılabileceği suçtur. Bunlar özellikle, sivil halkın öldürülmesi, kötü muameleye tabi tutulması veya zorla çalıştırılması, savaş esirlerinin öldürülmesi ya da kötü muameleye tabi tutulması, rehinelerin öldürülmesi, kamu ve özel kişilerin mallarının yağmalanması, gereksiz yere şehirlerin yakılıp yıkılması gibi eylemleri kapsamaktadır. Devletler arası çatışmalarda savaş kanunlarının her ihlâli bir savaş suçu sayılmaktadır, ama devlet içi çatışmalarda yer alan ihlâller savaş suçu sayılmayabilir.
Türk Hukuk Sistemi içerisindeki başlıca hukuk dalları şu şekilde sınıflandırılmaktadır.
Uluslararası ceza hukuku, uluslararası hukuk kapsamında bireylerin cezaî sorumluluğunu doğrudan düzenleyen normların bütününü tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Uluslararası hukuk suçları soykırım, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve saldırı suçudur. Bu suçlar söz konusu olduğunda, etkilerinin tek bir devletin ötesine geçtiği ve dolayısıyla uluslararası toplumun bir bütün olarak sorumluların yargılanmasında çıkarı olduğu varsayılır.
Uluslararası özel hukuk, kişiler arası hukuk sorunlarında hangi devletin hukukunun uygulanacağını karara bağlar. Hiçbir devlet kendi hukuku dışındaki hukuk sistemlerini yok varsayamaz. Uyuşmazlıklar özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşların sorunlarıyla ve yabancılarla ilgilidir. Aynı sorunlarda devletler farklı hukuk sistemlerine sahiptirler ve kanunlar ihtilafı durumunda hangi yasa ve hangi ülkenin mahkemesi yetkilidir, buna ilişkin hükümleri içerir. Mahkeme ve yasa değişik olabilir. Yine ticari ortaklık, vb. iç hukuk tüzel kişilerinin kendi devletlerinin sınırlarını aşan ve birden çok devletin yetki alanına giren durumlarda bu özel hukuk kişileri arasındaki ilişkileri düzenler ya da bunların bağlı olacağı iç hukuku belirler.
Anayasa hukuku, ulus devletlerin ve diğer siyasi organizasyonların kurucu ve temel yasaları hakkındaki çalışmaları içermektedir. Anayasalar hükûmetler için bir çatı oluşturur, otorite, yeni yasa ve düzenlemelerin yapılmasında siyasi yapıların işlevlerini sınırlandırabilir veya tanımlayabilir.
Vatandaşlık hukuku, milliyet ve yurttaşlık ile bunların kazanılması, aktarılması ve yitirilmesi konularıyla ilgilenen hukuk dalıdır. Uluslararası özel hukuka göre, her devlet kendine milliyet ve vatandaşlık bağıyla bağlı kişileri belirleme hakkına sahiptir. Bu kararlar genellikle yazılı hukuk ve içtihat hukuku yoluyla yaşama geçirilir. Uluslararası kamu hukukunu ilgilendiren karar alma süreçleri de mevcuttur.
Yazılı hukuk toplumun ortak çıkarlarını korumak amacıyla, yetkili organlar tarafından yürürlüğe konulan metinlere denir. Yazılı hukuk kuralları, eylem ve işlemlerde yurttaşları olduğu kadar devlet organlarını da bağlayan kurallardır. Yazılı hukuk kuralları, pozitif hukukun bağlayıcı asli hukuk kaynakları arasında yer almaktadır. Hukun asli kaynakları; yazılı kaynaklar ile yazılı olmayan örf ve adetler olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.
Uzay hukuku, insanoğlunun uzayla ilgili faaliyetlerini düzenleyen hukuk organlarının bütünüdür. Uzay hukuku, tıpkı genel uluslararası hukuk gibi, çeşitli uluslararası antlaşmalar, sözleşmeler, BM'nin GKO kararları ile uluslararası kuruluşların kural ve düzenlemelerinden ibarettir. 'Uzay Hukuku' terimi BM'nin çalışmalarıyla yürürlüğe konan beş ayrı uluslararası anlaşma ve bu anlaşmaların tesis ettiği kural ve kaidelerin bütününü kapsamaktadır. Ayrıca birçok devlet uzay hukukuna dair faaliyetlerini düzenleyen "Ulusal Uzay Yasaları"nı da hayata geçirmiştir. Uzay hukuku alanı kapsamında değerlendirilen bazı önemli konular arasında; Dünya ve uzayda çevrenin korunması, uzay cisimlerinin sebebiyet verdiği hasarların sorumluluğu, anlaşmazlıkların giderilmesi, astronotların kurtarılmasına dair faaliyetler, uzay boşluğundaki potansiyel tehlikeler hakkında bilgi paylaşımı, uzaya dair teknolojilerin kullanımı ve uluslararası işbirliği kuralları sayılabilir. Bu alan uzaya dair faaliyetlerin temel prensiplerini de belirlemiştir. Bu prensipler arasında uzayın tüm insanlığın hizmetindeki bir bölge olarak tanımlanması, uzay boşluğunun devletler arasında ayrımcılık yapılmaksızın keşfi ve kullanım serbestisi ve uzay boşluğunun egemenlik alanı ilan edilemeyeceği gibi temel ilkeler yer alır.
Spor hukuku, spor endüstrisi'nde sporcuların, kulüplerin, takım sahibi şirketlerin, ulusal ve uluslararası federasyonların, Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin devletin ilgili kurumlarının birbirleriyle sportif eylem ve etkinliklere ilişkin ilişkilerini, sporun özgürlüğünü göz önünde bulundurarak iş hukuku ve rekabet hukuku gibi hukuk dallarıyla koordine bir biçimde düzenleyen kurallardan oluşan, kendine özgü bir hukuk dalıdır.
Kazakistan Anayasası, Kazakistan'ın 30 Ağustos 1995'ten bu yana geçerli olan anayasasıdır. Anayasa, 30 Ağustos 1995 tarihinde referandumla onaylanmıştır. Ayrıca her yıl 30 Ağustos, Kazakistan'da Anayasa Günü olarak kutlanmaktadır.
Uluslararası insan hakları hukuku, insan haklarını sosyal, bölgesel ve yerel düzeylerde geliştirmek için tasarlanmış uluslararası hukuk bütünüdür. Bir uluslararası hukuk biçimi olarak, uluslararası insan hakları hukuku, öncelikle egemen devletler arasında, üzerinde anlaşmaya varan taraflar arasında bağlayıcı yasal etkiye sahip olmayı amaçlayan antlaşmalardan oluşur; ve geleneksel uluslararası hukuk kapsamındadır. Diğer uluslararası insan hakları belgeleri, yasal olarak bağlayıcı olmamakla birlikte, uluslararası insan hakları hukukunun uygulanmasına, anlaşılmasına ve geliştirilmesine katkıda bulunur ve bir siyasi yükümlülük kaynağı olarak kabul edilir.