
İslam (Arapça: اَلْإِسْلَامُ, romanize:

Müslüman, İslam dinine mensup kişi demektir. Sünni, Şii ve Mutezili mezhep inancına göre, Allah'a ve Allah'ın birliğine, Muhammed'in Allah'ın peygamberi olduğuna inanan kişilere denir. İslam dininin farklı mezheplerinde Müslüman kavramı üzerine çeşitli farklılıklar bulunmaktadır.

Takıyyüddin ibn Teymiyye, özellikle Selefileri ve Vehhabîleri fıkıh, şeriat ve diğer İslamî görüşler konusunda etkilemiş olan İslam alimi. Kendinden sonra gelen çeşitli ve ağırlıklı olarak Hanbeli mezhebini benimseyen İslâm âlimlerini ve akımlarını da etkilemiştir. İbn Teymiyye'nin etkilediği isimlerin en önemlilerinden birisi de Muhammed bin Abdülvehhâb'dır.

Başörtüsü, başı özellikle saçları yıpratıcı dış etkenlerden korumak, örtünmeyi sağlamak, tanınmamak için kullanılan, başın üst kısmının çoğunu ya da tamamını kaplayan bir çeşit örtü ve giysi.

Cihangir veya tam adıyla Ebü'l-Muzaffer Nûreddîn Muhammed Cihângîr b. Ekber,, Babür İmparatorluğu'nun 4. Hükümdârı (1605-1627).
Bâhâeddin Veled, Mevlânâ'nın babası ve İslam dünyasının o dönemdeki en büyük bilginidir. Sultan-ı Ulema adı ile anılır. Anadolu Selçuklu sultanı Alâ-ed-Dîn Keykubat ile görüşmüştür. İslam Alimlerinin büyüklerindendir. Orta Asya-Türkistan'da yetişen en büyük İslam alimidir.

İlmiye, Osmanlı Devleti'ndeki başlıca dört enstitüden biri. Diğer üçü ise seyfiye, mülkiye ve kalemiyedir. Devlet kontrolünde örgütlü bir sınıf olan ve tepesinde Şeyhülislam'ın bulunduğu ilmiyenin başlıca görevleri dini eğitim ve şeriatin doğru bir şekilde uygulanmasıdır.
Zerdüştçü veya Mecûsî,, Zerdüştçülük dinine mensup kişi. Türk Dil Kurumu sözlüğünde "ateşe tapan" olarak açıklanan bu sözcük, antik çağda İran'da yaşayan Medler'in rahip sınıfını isimlendiren bir tâbirdi ve olumsuz bir anlam taşımıyordu.
Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.
Molla (Farsça:ملا), İslami ilahiyat ve dini yasa (fıkıh) üzerine eğitim almış din bilginidir.
Ulusal Komünizm veya diğer adıyla Galiyevizm, 1917 Ekim Devrimi'nde etkin bir rol oynayan Sultan Galiyev'in ideolojisidir.
Türkiye'de nüfusun %95'e yakını İslam dinine mensuptur. Ülkedeki Müslümanların çoğunluğu Sünniliğin Hanefi mezhebine bağlıdır. Günümüzde modern Türkiye'yi oluşturan bölgede İslam'ın yerleşik varlığı, Selçukluların Doğu Anadolu'ya doğru genişlemeye başladığı 11. yüzyılın son yarısına kadar uzanmaktadır.

Müslüman kadınların deneyimleri farklı toplumlarda ve aynı toplum içinde büyük farklılıklar gösterir. Ortak yönleri ise, hayatlarını değişen derecelerde etkileyen, aralarındaki geniş kültürel, sosyal ve ekonomik farklılıklar arasında köprü kurmaya hizmet edebilecek ortak bir kimlik veren İslam dinine bağlılıklarıdır.

Osmanlı toplumu, Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşamış halkların bütününü ifade eder. Toplum, Müslüman ve Müslüman olmayan (gayrimüslim) milletlerden oluşuyordu. Gayrimüslimler, "cizye" vergisi ödemek dışında toplumdan bir ayrıma tâbi değildi. Müslüman toplumun yaşantısı şeriat ile şekillenirken, farklı milletlerin din ve örflerine göre mahalli yaşam tarzlarını koruma imkânı da vardı. Toplumu "yönetenler" ve "yönetilenler" olarak, art zamanlı şekilde, iki sınıfa ayırmak mümkündür. Sınıflar arası geçiş yasak değildir, ancak sınırlı tutulmuştur.
Mevlevî, mevlânâ, molla veya şeyh gibi Müslüman din alimlerine veya ulema'ya verilen İslami yüceltme ve tazim tabiridir.
İslami dini lider, bir cemaat, grup veya toplum içerisinde liderlik eden entelektüel, geleneksel, memuri, idari veya itikadi önder olan kişilerdir. İster Müslüman nüfus yoğunluklu ister gayrimüslim nüfus yoğunluklu olsun, Müslüman cemaatin bulunduğu ülkelerde ve toplumlarda lider olan bu kişiler, dini düzene sahip ülkelerde, laik düzene sahip Türkiye gibi ülkelerde olduğundan çok daha fazla geleneksel silsile ve düzen içerisinde bir liderlik görevi üstlenmektedirler.

Siti Musdah Mulia, Endonezyalı ilahiyatçı, kadın hakları aktivisti. Endonezya Bilimler Enstitüsü'nde görev alan ilk kadın araştırmacıdır. Bunun yanında Cakarta Şerif Hidayetullah Devlet İslam Üniversitesi'nde İslami politik düşünce dersleri vermektedir. Siti 2007'den beri Endonezya Barış ve Din Konferansı adlı yapının başkanlığını da yapmaktadır.
Kazakistan'da İslam, ülkedeki en yaygın dindir ve ülke nüfusunun %70,2'si Müslüman'dır. Kazakların çoğu Sünnilik'in Hanefi mezhebine mensuptur. Ayrıca ülkede az sayıda Şii ve Ahmedî Müslüman yaşamaktadır. Coğrafi olarak Kazakistan, nüfusunun çoğunlu Müslüman olan ülkelerin en kuzeyde yer alanıdır. Ülkedeki Müslüman nüfusunun yarıdan fazlasını Kazaklar oluşturur; Müslüman olan diğer etnik gruplar Özbekler, Tatarlar ve Uygurlardır. İslam, ülkeye ilk olarak 8. yüzyılda Araplar aracılığıyla geldi.

Reîsü'l-ulema, Bosna Hersek İslam Birliği başkanına verilen unvan.
Jakub Efendi Selimoski, din adamı ve alîm, Yugoslavya Reîsü'l-uleması.