İçeriğe atla

Tutulma

1999 yılındaki tam tutulma anı. Güneş belirtileri daire çevresinde (kırmızı olarak) ve geniş güneş tacında görülebilir.

Tutulma, bir astronomik objenin geçici olarak önüne engel gelerek kapanması sonucu oluşur ki bu ya önüne başka bir cisim gelmesi ya da gözlemci ve objenin arasına başka bir cisim gelmesi ile olur.

Tutulma terimi sıklıkla ya Ay’ın gölgesinin Dünya’nın yüzeyine düşmesiyle olan güneş tutulmasını anlatmak için ya da Ay’ın Dünya’nın gölgesinde kaldığı ay tutulmasını anlatmak için kullanılır. Ancak, bu terim Dünya- Ay sisteminden ötede geçen başka bir takım olayları anlatmak için de kullanılır. Örneğin, bir gezegenin kendi ayı tarafından gölgelenmesi yahut bir ayın kendi kendi gezegeninin gölgesi altında kalması ya da bir ayın başka bir ayın gölgesi altında kalması. Eğer gözlemcinin pozisyonu ile yıldızın yörüngenin düzeyi kesişirse de bir ikili sistem oluşabilir.

Etimoloji

Tutulma terimi antik Yunanca’daki “noksan” anlamına gelen λείπω (leípō) fiilinin, “-ndan” anlamına gelen ἐκ- (ek-), önekini alarak oluşturduğu “terk etme”, “düşme” “kararma” anlamına gelen ἐκλείπω (ekleípō) fiilinden türemiştir ve “terk ediş”, “düşüş”, “kutsal bedenin kararması” anlamlarına gelen ἔκλειψις (ékleipsis) kelimesini oluşturmuştur.

Umbra, penumbra ve antumbra

Umbra, penumbra and antumbra opak bir objenin daha büyük bir ışık kaynağını gizlemesiyle oluşur.

Ay’ın gölge alanı, güneş tutulmasında üçe ayrılır.

  • Umbra, Bu durumda Ay, Güneş’i tamamen kaplar (kesin ifadeyle, fotosferini)
  • Antumbra, ucunun ötesine uzanır ve Güneş’in tam önünde durmasına karşın onu tamamen kaplamak için küçük kalır..
  • Penumbra, bu durumda Ay Güneş’in yalnızca bir kısmının önünde durmaktadır.

Ay tutulması esnasında umbra ve penumbra gerçekleşebilir. Bunun nedeni Dünya’nın Ay’dan görüş noktasının o anki diametresinin Güneş’in dört katı olmasından kaynaklanır.

İlk kontakt, Ay dairesinin Güneş’in alanını kaplamaya başlamasıyla olur, ikinci kontakt Ay dairesinin tamamen Güneş dairesi içine girmesiyle olur, üçüncü kontakt Güneş dairesinden çıkmaya başlamasıyla, dört ve sonunda kontakt da en sonunda Güneş dairesinin tamamen dışına çıkmasıyla olur.

Aynı terimler diğer tutulmaları tanımlamak için de analog olarak kullanılabilir. Örneğin, Deimos’un Mars’ı geçmesi ya da Phobos’un Mars’ın prenumbrasına girmesi gibi.

Tam tutulma, gözlemcinin umbra içinde olmasıyla olur, yıllık tutulmalar gözlemci antumbra’da ve kısmi tutulma da gözlemcinin penumbrada olmasıyla olur.

Dairesel alanlar için, gizleyen object yıldızdan daha küçük olduğu zaman, umbranın koni şeklindeki gölgesinin uzunluğu (L), Rs yıldızın yarıçapı, Ro kaplayan objenin yarıçapı ve r gizleyen objenin yıldızdan uzaklığı olmak üzere:

Dünya için, ortalama L 1.384×106 km’ye eşittir ki bu Ay’ın yarı majör ekseni olan 3.844×105 km’den çok daha büyüktür. Bu yüzden Dünya’nın umbra konisi, ay tutulması esnasında Ay’ı tamamen kaplayabilir. Ancak, eğer gizleyen obje bir atmosfere sahipse yıldızın ışığının bir kısmı kırılarak gölgenin hacmi içerisine girebilir. Bu durumun bir öneği Dünya’nın neden olduğu bir ay tutulmasında, Ay’ın ancak silik kırmızımsı bir hal almasını sağlayabilmesidir.

Bir tutulması esnasında ortaya çıkan gölge tam olarak saniyede 1 km hızla ilerler. Bunun dayanak noktası, gölgenin yeryüzündeki açısının konumuyla ilgilidir. []

Tutulma Döngüleri

Bir tutulma döngüsü, bir dizi tutulmasının belirli zaman aralıklarında gerçekleşmesi ile oluşur. Bu durum cisimlerin yörüngesel hareketlerin, harmonik bir düzen oluşturmasıyla ortaya çıkar. Bunun bir örneği Saros döngüsü’dür ki her 6,585.3 günde bir ya da her 18 yıldan biraz daha fazla zamanda (çünkü bu süre tam bir gün sayısı değildir ve başarıyla oluşan bir tutulma dünyanın değişik yerlerinden görülebilir) bu ay tutulmasına neden olur.

Dünya - Ay Sistemi

Dünya’nın konumunun ortada olduğu bir yörünge diyagramı, ay ve güneş dairesel bir şekilde gösterilir, Ay’ın iki nodu tutulmanın olabileceği durumdadır.

Güneş’i, Dünya’yı ve Ay’ı kapsayan bir tutulma sadece üç gökcismi de neredeyse düz bir çizgideyken mümkün olur, böylece birinin diğerinin arkasında gizlenmesine ve üçüncüsünden gözlemlenmesine izin verir. Ay’ın yörüngesel düzlemi, Dünya’nın yörüngesel düzlemine göre eğik olduğu oldu (ekliptik) tutulma yalnızca Ay iki düzlemin arasına yakın olduğunda (nodlar) gerçekleşebilir. güneş, Dünya ve nodlar yılda iki kez birleştiği ve bir tutulma gerçekleşebileceği zaman, tutulma yaklaşık iki ay içinde bu zaman diliminde gerçekleşebilir. Bir takvim yılında dört ila yedi tutulma meydana gelebilir, bu döngü saros gibi tutulma döngülerinin değişkenlerine göre tekrarlanabilir.

1901 ve 2100 arasında maksimum yedi tutulma vardır.

  • dört (penumbral) ay tutulması ve üç güneş tutulması: 1908, 2038.
  • dört güneş ve üç ay tutulması: 1917, 1973, 2094.
  • beş güneş tutulması ve iki ay tutulması:1934.

Penumbral ay tutulmaları sayılmazsa maksimum yedi tutulma olacaktır.

  • 1591, 1656, 1787, 1805, 1917, 1935, 1982 ve 2094.

Güneş Tutulması

Ana makale: Güneş tutulması

1 Ağustos 2008’de Novosibirk, Rusya’dan gözlemlenen bir güneş tutulması gelişimi. Çekimler arası süre üçer dakikadır. Dünya’dan da gözlendiği üzere, güneş tutulması Ay’ın Güneş’in önüne geçtiğinde meydana gelmektedir. Güneş tutulmasının türü Ay’ın Dünya’dan tutulma esnasındaki uzaklığına bağlıdır. Tam güneş tutulması Dünyanın, Ay’ın gölgesinin umbra kısmıyla kesiştiği zaman olabilir. Umbranın Dünya’nın yüzeyine ulaşmadığı durumlarda Güneş kısmi olarak gölgelenmiş olur ve halkalı tutulmaya neden olur. Kısmi güneş tutulması gözlemcinin penumbra içerisinde olduğu durumlarda gerçekleşir.

Tutulmanın boyutu Güneş’in Ay tarafından kaplanan çapının fraksiyonudur. Tam tutulma için bu değer her zaman eşit ya da daha büyüktür. Hem halka hem de tam tutulmada, tutulmanın boyutu, Ay ve Güneş’in açısal boylarına oranlıdır.

Güneş tutulmaları göreceli olarak kısa süren olaylardır ve yine göreceli olarak dar bir zaman diliminde gözlemlenmeleri mümkün olur. En ideal şartlar altında dahi, tam güneş tutulması 7 dakika, 31 saniye sürer ve 250 km genişlikteki bir alandan gözlemlenebilir. Ancak, kısmi güneş tutulmasının gözlemlenebildiği alanlar çok daha geniştir. Ay’ın umbrası doğuya doğru 1,700 km/s hızla ilerler, ta ki Dünya’nın yüzeyiyle kesişmeyene kadar.

Tam güneş tutulmasının geometrisi (boyutlar doğru değildir) Bir güneş tutulması esnasında Ay bazen Güneş’i mükemmel bir şekilde kaplayabilir çünkü boyu Dünya’dan gözlendiğinde neredeyse Güneş kadar büyük olur. Tam güneş tutulması ise, aslında halka şeklindeki güneş tutulması transitken gölgesinde kalmasıyla olur.

Dünya’nın yüzeyinden başka, uzaydaki noktalardan gözlemlendiğinde, Güneş Ay’ın kendisinden başka şekillerde de tutulmaya uğrayabilir. Buna iki örnek Apollo 12 mürettebatının 1969’ta Dünya’yı gözlemlemesinde ve 2006 senesinde Cassini sondasının Güneş tutulmasını Satürn’den gözlemlemesidir. Saturn to eclipse the Sun

Ay Tutulması

Ana Makale: Ay Tutulması

Sağdan sola bir ay tutulmasının ilerlemesi. Tam tutulma ilk iki görselde gösterilmiştir. Bu çekimler detayların daha iyi görülebilmesi açısından daha uzun bir exposure süresi gerektirmiştir.

Ay tutulması, Ay’ın Dünya’nın gölgesinden geçtiği zaman meydana gelir. Bu durum sadece Ay, Dünya’nın Güneş’ten uzak tarafındaysa olur ve ay tutulması yalnızca dolunay varken ortaya çıkabilir.

Güneş tutulmasından değişik olarak, bir ay tutulması hemen hemen tüm yarımküreden gözlenebilir. Bu nedenden herhangi bir yerden ay tutulmasını gözlemlemek çok daha yaygındır. Ayrıca ay tutulması daha uzun sürer, tamamlanması birkaç saati bulur ve tam gerçekleştiğinde yarım saatten bir saati geçecek kadar sürebilir.

Üç tip ay tutulması vardır: Bunlardan penumbral, Ay’ın Dünya’nın penumbrasını geçtiği zaman, kısmi, Ay’ın Dünya’nın umbrasını geçtiği zaman ve tam, Ay’ın Dünya’nın tüm umbrasını kapladığı zaman olur. Tam tutulma bu fazların üçünden de geçer. Ancak tam bir ay tutulması anında dahi, Ay tamamen karanlık değildir. Dünya’nın atmosferine giren güneş ışınları umbraya girer ve sönük bir aydınlık yaratır. Tıpkı gün batımında olduğu gibi, atmosfer daha kısa dalga boylarını daha güçlü yayar ve aydınlanma kızıl bir tonda olur. Bu faza “kanlı ay” denir ve ay ile ilgili olayların anlatımında tutulmalar kaydedilmeye başlandığından beri kullanılır.

Tarihsel Kayıtlar

Güneş tutulmalarının kayıtları antik çağlardan beri tutulmaktadır. Tutulma tarihleri, tarihi kayıtların kronolojik olarak zamanlarının belirlenmesinde kullanılabilir. Ugatarik dilde bulunan bir Suriye tableti MÖ 5 Mart 1223 yılında gerçekleşen bir tutulmayı haber verir. Paul Griffin İrlanda’da bulunan bir taşın MÖ 30 Kasım 3340 yılına dayandığını savunmaktadır. Klasik dönem astronomlarının kullandığı, MÖ 13. yüzyıl Babilon tutulma kayıtları çok daha güvenilir ve sürerliliği olan kayıtlardı ve Yunan’lara tüm ay tutulma tipleriyle ve hareketleriyle (sinotik, anomalistik, drakotonik) ilgili bir milyonda bir yanılma payı olan kaynaklardı. Güneş tutulmasının Çin tarihinde yapılan kayıtları 4000 yıl öncesine dayanır ve Dünya’nın dönme hızındaki değişimleri ölçmek için kullanılmıştır.

1600’lü yıllara gelindiği zaman, Avrupalı astromlar güneş ve ay tutulmalarını açıklayan diyagramların bulunduğu kitaplar yayınlıyordu. Bu bilgiyi daha geniş kitlelere ulaştırmak ve tutulmanın sonuçlarından duyulan korkuları azaltmak için, basımevleri bu kitapları yatay olarak ve olayı bilim yahut astroloji üzerinden anlatacak şekilde bastılar.

Diğer Bazı Gezegenler ve Plüton

Dev Gaz Kütleleri

Ayrıca bakınız: Solar eclipses on Jupiter, Solar eclipses on Saturn, Solar eclipses on Uranus and Solar eclipses on Neptune

Jüpiter ve ayı Io’nun Hubble tarafından çekilmiş fotoğrafı. Jüpiter üzerindeki siyah nokta Io’nun gölgesidir.
Cassini–Huygens space probe Cassini-Huygens uzay sondasının çektiği Satürn’deki güneş tutulması.

Büyük gaz kütleleri olan gezegenler (Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün), birçok aya sahiptir ve sıklıkla tutulma gözlemlenmektedir. En çok tutulma görülen, dört büyük ayı ve düşük aksis eğrisine sahip olan Jüpiter'dir ki bu da gökcisimlerinin daha geniş olan gezegenin gölgesinde kalmasına ve sıklıkla tutulma yaşanmasına neden olur. Transitler eş değer frekanslarda meydana gelir. Büyük ayların Jüpiter’in bulutları üzerinde dairesel şekiller yarattığını görmek oldukça yaygındır.

Jüpiter’in Galileo ay tutulmalarının, bir kez yörünge elementleri bilindiği zaman doğru bir şekilde tespit edilebildiği görüşmüştür. 1670’lerde, Jüpiter’in Güneş’in uzak ucunda olduğu zaman yaklaşık 17 dakika içinde gerçekleştiği görüşmüştür. Ole Romer, bu gecikmenin ışığın Jüpiter’den Dünya’ya gelmesi için Diğer üç büyük gaz kütlesinde, tutulmalar yalnızca gezegenin yörüngesindeki belirli zamanlarda meydana gelebilir çünkü, ayların ve gezegen yüzeyinin yörüngeler arasındaki yüksek eğim farkı vardır. Örneğin, bir ay olan Titan’ın yörünge düzlemi, Satürn’ün ekvator alanına eğitimi 1.6 derecedir. Ancak Satürn neredeyse 27 derecelik bir açıya sahiptir. Titan’ın yörünge düzlemi Güneş’in görüş çizgisinden Satürn’ün yörüngesine 2 derecelik bir açıyla keser. Satürn’ün bir dönencesi 29.7 yıl olduğu için, tutulma yalnızca 15 yılda bir civarında mümkün olur.

Jovian uydusunun tutulma zamanları da, gözlemcinin Dünya üzerinde boylam hesaplamasında kullanılmıştır. Bir tutulmanın tahmin edilen zamanı bilerek, standart biz boylamda (örneğin Greenwich) gözlemlenmiş ve zaman farkı, tutulmanın yerel saati bilinerek bilgisayar ortamına aktarılmıştır. Zaman farkı gözlemcinin boylamını belirler çünkü her saat ekvatorda 15 derecelik boylam farkına eşittir. Bu teknik 1679’da, Fransa’da Giovanni D. Cassini tarafından kullanılmıştır.

Mars

Ana makale: Phobos’un Mars’tan Transiti

Phobos’un Mars’tan Transiti, 10 Mart 2004 tarihinde Opportunity Mars Rover’dan görüdüğü haliyle Mars’ta sadece kısmi güneş tutulması (transitler) mümkündür, çünkü gezegenin hiçbir ayının yörüngesel yarıçapı, yüzeyinden de görülebileceği üzere Güneş dairesini kaplayacak kadar büyük değildir. Mars’taki tutulmalar mümkün olmakla kalmaz aynı zamanda her Dünya yılında yüzlercesi gerçekleşir. Deimos’un Phobos tarafından tutulmasına neden olan bazı nadir durumlar vardır. Mars tutulmaları hem Mars’ın yüzeyinden hem de yörüngelerden fotoğraflanmıştır.

Plüton

Ana makale: Plüton’daki güneş tutulmaları

Plüton, Charon adındaki, oran olarak en büyük aya sahiptir ki birçok tutulmanın da olduğu yerdir. Bu tip birbirini tetikleyen tutulmalar 1985 ve 1990 arasında gerçekleşmiştir. Bu günlük olaylar iki gökcisminin de fiziksel parametrelerinin doğru olarak ölçülmesini sağlamıştır.

Merkür ve Venüs

Ayları olmadığı için Merkür ve Venüs’te tutulması olması imkânsızdır. Ancak her ikisi de Güneş’in yüzeyinden geçiş yaparken gözlenmişlerdir. Merkür’ün her yüzyılda ortalama olarak 13 geçişi vardır. Venüs’teki geçişler ise sekiz yıllık bir entervalde çifter şekilde meydana gelmektedir, ancak her çift yüzyılda bir defadan daha az meydana gelmektedir.

İkili Tutulmalar

İkili sistemler, birbirinin ağırlık merkezi çevresinde yörüngeye yerleşmiş iki yıldızdan oluşur. İki yıldızın da hareketleri uzayda ortak bir yörünge merkezine oturmuştur. Bu merkez gözlemcinin bulunduğu yerle aynı doğrultuda olduğu zaman, iki yıldız birbirlerini geçerken görülebilirler. Sonuç ise tutulma ikilisi olarak adlandırılan bir dışsal yıldız değişkenidir.

Bir tutulma ikilisinin maksimum ışık değeri, her bir yıldızın kendi ışık değerlerinin toplamına eşittir. Bir yıldız diğerinin önüne geçtiği zaman, sistemin ışık değerinde düşme gözlemlenir. Işık değeri ancak, iki yıldız aynı hizadan çıktıklarında normale döner.

Tutulma ikilisine sahip ilk keşfedilen yıldız sistemi Algol’dur, bu yıldız sistemi Perseus’la birliktedir. Normal şartlar altında bu yıldız sisteminin görsel çapı 2.1’dir. Ancak, her 2867 günde bir bu çap dokuz saatten fazla 3.4’e düşer. Bu duruma, çiftin daha parlak yıldızın önüne geçeninin ışık kesen reostaya sahip olması neden olur. Gökcisminin ışık değerlerindeki değişkenlikleri, tutulmaya neden olan gökcisminin neden olması konsepti 1783 yılında John Goodricke tarafından gündeme getirilmiştir.

Ayrıca bakınız

  • 21. yüzyılda gerçekleşen güneş tutulmalarının listesi
  • Mursuli Tutulması
  • Venüs Transiti

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Güneş Sistemi</span> Güneş ve Güneş merkezli astronomik cisimler

Güneş Sistemi, Güneş'in kütleçekim kuvvetiyle yörüngede tutulan ve çeşitli gök cisimlerinden oluşmuş bir sistemdir. Güneş ve 8 gezegen ile onların doğruluğu onaylanmış 150 uydusu, 5 cüce gezegen ile onların bilinen toplam 8 uydusu ve milyarlarca küçük gök cisminden oluşur. Küçük cisimler kategorisine asteroitler, Kuiper Kuşağı cisimleri, kuyruklu yıldızlar, gök taşları ve gezegenler arası toz girer.

<span class="mw-page-title-main">Güneş Sistemi'ndeki cisimlerin listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Aşağıda Güneş Sistemi'ndeki cisimlerin Güneş'ten uzaklıklarına göre sıralanmış bir listesi bulunmaktadır. Çapı 500 km'den küçük cisimler listeye alınmamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Kavuşum</span> madde

Kavuşum, gökbilimde bir gözlem noktasından bakıldığında iki ya da daha çok sayıda gök cisminin gökyüzünde birbirlerine yakın konuma gelmesi.

<span class="mw-page-title-main">Phobos (uydu)</span> Marsın iki uydusundan biri

Phobos Mars'ın iki uydusundan biridir. Yunancada Phobos Korku anlamına gelir. Mars'ın diğer uydusu Deimos'dan hem daha büyüktür, hem de Mars'a daha yakındır. Güneş Sistemi'ndeki tüm diğer uydular içinde gezegenine en yakın konumlanmış uydudur. Yörüngesi Mars yüzeyinden sadece 6000 km yüksekliktedir ve ortalama çapı 22 km'dir.

<span class="mw-page-title-main">Ay tutulması</span> Ayın Dünyanın gölgesine girmesi

Ay, kendi yörüngesinde dolanırken, kimi zaman Dünya'nın gölgesine girer. Buna Ay tutulması denir. Ay tutulması, dolunay zamanında ve Ay'ın düğüm noktalarına yakın olması durumunda meydana gelir. Ay'ın, Dünya'nın gölgesine girmesi ile Güneş'ten aldığı parlaklığı kaybetmesi sonucunda görülür. Güneş, karşı düğüm noktasında veya ona yakın olmalıdır. Bu şartlar altında Dünya'nın gölgesi Ay'a düşer. Bu 42.000.000.000 km uzanan gölge konisi Ay'ın uzaklığından yaklaşık 8800 km geniştir. Ay, saatte 3456 km hareket ettiği için ortalama Ay tutulmasının zamanı yaklaşık 50 dakika ile bir saat arasında değişir. Ay tutulması, yeryüzünün Ay'ın ufuk çizgisinin üzerinde olduğu herhangi bir bölgesinden gözlenebilir. Ay'a karşı olan Dünya yüzeyine çarpan Güneş ışınları Dünya'nın atmosferi tarafından kırıldığı için, Ay tutulmasında Ay, tamamen kaybolmaz. Dünya etrafında kırılan ışıklarda mavi renk yutulduğu ve kırmızı renk yansıtıldığı için, Dünya'nın gölgesi kırmızı renkte görülür. Bu güçsüz ışık kalıntıları görünürlüğü mahallî atmosferik şartlara bağlı olarak Ay'ı tuhaf bir bakır renginde ortaya çıkarır.Bunun sonucunda Ay tutulması olur.

<span class="mw-page-title-main">Güneş tutulması</span> Bir doğa olayı

Güneş tutulması, Ay'ın yörünge hareketi sırasında Dünya ile Güneş arasına girmesi ve dolayısıyla Ay'ın Güneş'i kısmen ya da tümüyle örtmesi sonucunda gözlemlenen doğa olayıdır. Tutulmanın olması için Ay'ın yeni ay evresinde olması ve Dünya'ya göre Güneş ile kavuşum halinde olması, yani yörünge düzleminin Dünya'nın Güneş çevresindeki yörünge düzlemi ile çakışması gerekir. Bir yıl içinde Ay, Dünya çevresinde yaklaşık on iki kez dönmesine karşın, Ay'ın yörünge düzlemi ile Dünya'nın yörünge düzlemi arasında beş derece kadar bir açı olması sonucu, Ay her defasında Güneş'in tam önünden geçmez ve dolayısıyla bu çakışma seyrek olarak oluşur. Bu yüzden, yılda iki ile beş arasında Güneş tutulması gözlemlenir. Bunlardan en çok ikisi tam tutulma olabilir. Güneş tutulması Dünya üzerinde dar bir koridor izler. Bu yüzden herhangi bir bölge için Güneş tutulması çok ender bir olaydır.

<span class="mw-page-title-main">Truvalı (gök cismi)</span>

Truvalı veya truva asteroidi, astronomide daha büyük bir cismin yörüngesini paylaşan, ana cismin yaklaşık 60° ilerisinde veya gerisinde bulunan L4 ve L5 Lagrange noktalarından birinin yakınında kararlı bir yörüngede kalan küçük boyutlu bir gök cismidir (çoğunlukla asteroitler). Truva cisimleri gezegenlerin ya da büyük uyduların yörüngelerini paylaşabilirler.

<span class="mw-page-title-main">28 Ağustos 2007 Ay tutulması</span>

Ay kendi yörüngesinde dolanırken kimi zaman Dünya'nın gölgesine girer buna Ay tutulması denir. Tam Ay tutulması 28 Ağustos 2007 tarihinde meydana gelmiş ve 90 dakika sürmüştür. Ay, Dünya'nın penumbra diye adlandırılan Güneş lekesi bölgesinin dış ve parlak bölgesine UTC saatiyle 07:53:39 da girmiştir. İlk parçalı tutulma en doğuda UTC saatiyle 08:51:16'da ayın Umbra diye adlandırılan gölgeli kısma girmesiyle başladı.

<span class="mw-page-title-main">Uzay sondası</span> uzay keşfi için yapılan makineler

Uzay sondası, Dünya'nın çekim alanından kurtulup, Ay'a, diğer gökcisimlerine, gezegenler arası ya da galaksiler arası uzay boşluğuna gönderilerek veri toplamaya yarayan robotik uzay aracı ve bu aracın yerine getirdiği göreve verilen addır. Halihazırda etkin durumda yaklaşık 20 uzay sondası görev yapmaktadır. Şu an uzayda sondası bulunan ülkeler ve birlikler, Rusya, Ukrayna, ABD, AB, Japonya, Hindistan ve Çin'dir.

<span class="mw-page-title-main">Şubat 2008 Ay tutulması</span> Ay tutulması

Tam Ay tutulması Perşembe sabahı 21 Şubat 2008 de meydana geldi. Bu 2008 yılı içinde öngörülen iki tam Ay tutulmasının ilkiydi.Sonraki tam ay tutulması 21 Aralık 2008 yılında meydana gelecek.

Geç Dönem Ağır Bombardıman, Ay üzerinde önemli sayıda çarpma kraterinin oluştuğuna, aynı şekilde Dünya, Merkür, Venüs ve Mars’ta da benzer kraterlerin meydana geldiğine inanılan ve yaklaşık olarak günümüzden 3,8 ile 4,1 milyar yıl öncesi dönem.

<span class="mw-page-title-main">Mars'ın uyduları</span>

Mars'ın uyduları Phobos ve Deimos adında iki küçük uydu olup nasıl oluştukları ve Mars'ın yörüngesine ne zaman geçtikleri bilinmemektedir. Fakat Mars'ın kütleçekim alanına kapılmış asteroitler oldukları düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Doğal uydu</span> bir gezegenin yörüngesinde dönen gök cismi

Doğal uydu, en yaygın kullanımıyla, bir gezegenin, cüce gezegenin veya küçük bir Güneş Sistemi cisminin yörüngesinde dönen astronomik bir cisimdir.

Yakın geleceğin zaman çizelgesi, 23. yüzyılın sonuna kadar olacak olayların tahmini ya da hesaplanmış bir çizelgesidir.

<span class="mw-page-title-main">İnsansız uzay gemisi</span> otomatik olarak uzayda uçabilen ve insansız uzay uçuşları için kullanılan uzay gemileri

İnsansız uzay gemisi ya da insansız uzay aracı, otomatik olarak uzayda uçabilen ve insansız uzay uçuşları için kullanılan uzay gemilerine verilen genel addır. Ne derece insanlardan bağımsız, yani özerk olduğu gemi modelleri arasında farklıdır. Uzaktan kumandalı, uzaktan güdümlü ya da tamamen özerk (robotik) olabilirler. Mesela Salyut 7, Mir ve UUİ'nun modülü Zarya, insansız uzaktan güdümlü şeklide istasyonu işletebilme, her iki yeniden ikmâl aracı ve yeni modüllerle kenetlenme imkânına sâhipti. En yaygın insansız uzay gemileri robotik uzay gemileri, insansız yeniden ikmâl araçları, uzay sondaları ve uzay rasathaneleridir. Her insansız uzay gemisi robotik olmamaktadır. Meselâ uzaya yollanan bir yansıtıcı top, robotik değildir.

<span class="mw-page-title-main">Doppler spektroskopisi</span>

Doppler spektroskopisi gezegenin ana yıldızın spektrumunda Doppler kaymaları gözlem yoluyla radyal hız ölçümleri Güneş Sistemi dışındaki gezegenlerin ve kahverengi cücelerin bulunması için kullanılan dolaylı bir yöntemdir.

<span class="mw-page-title-main">Yaşanabilir bölge</span> bir gezegenin, yıldızına olan uzaklığının, gezegenin yüzeyinde sıvı su bulundurabilmesine olanak tanıdığı alan

Yaşanabilir bölge, astronomi ve astrobiyolojide, bir gezegenin, yıldızına olan uzaklığının, gezegenin yüzeyinde sıvı su bulundurabilmesine olanak tanıdığı alandır. Yaşanabilir bölgenin sınırları, Dünya'nın biyosferi, Güneş Sistemi'ndeki yeri ve Güneş'ten aldığı ışınımsal enerjin gibi miktarını bildiğimiz nicelikler kullanılarak bulunur. Gezegenin yüzeyinde sıvı su bulunması hayat için çok büyük bir önem teşkil eder. Bu nedenle yaşamsal bölgede bulunan doğal özelliklerin ve objelerin Dünya benzeri akıllı yaşam formlarının yerlerinin belirlenmesinde çok önemli bir yol oynadığına inanılır.

<span class="mw-page-title-main">11 Ağustos 1999 Güneş tutulması</span>

11 Ağustos 1999'da 1,0286 büyüklüğünde meydana gelen tam güneş tutulmasıdır. Ay, Dünya ile Güneş arasına girdiğinde güneş tutulması meydana gelir ve böylece dünyadaki izleyici için Güneş'in görüntüsü tamamen veya kısmen engellenir. Tam güneş tutulması, Ay'ın görünen çapının Güneş'ten daha büyük olması durumunda meydana gelir, doğrudan gelen Güneş ışığının tamamını engeller ve gündüzü karanlığa çevirir. Tam tutulma, Dünya yüzeyinde dar bir yolda meydana gelir ve parçalı güneş tutulması binlerce kilometre genişliğindeki çevredeki bir bölgeden görülebilir. Ay'ın gölgesinin yolu Atlantik Okyanusu'nda başladı ve öğleden önce Birleşik Krallık'ın güneyini, Fransa'nın kuzeyini, Belçika'yı, Lüksemburg'u, Almanya'nın güneyini, Avusturya'yı, Slovenya'yı, Hırvatistan'ı, Macaristan'ı ve Yugoslavya'nın kuzeyini (Voyvodina) geçti. Tutulmanın azami bölümü Romanya'da 45.1°K 24.3°D'de 11:03 UTC'de gerçekleşti. Ardından, Bulgaristan, Karadeniz, Türkiye, kuzeydoğu Suriye, kuzey Irak, İran, güney Pakistan ve Hindistan'daki Srikakulam boyunca devam etti. Bu tam tutmanın görülebildiği son alan günbatımında Bengal Körfezi oldu. 22 Temmuz 1990'dan bu yana Avrupa'dan görülebilen ilk tam güneş tutulması ve 29 Haziran 1927'den bu yana Birleşik Krallık'taki ilk tam güneş tutulması olmuştur.

Astronomide, bir gök cismi için geometrik albedo, ışık kaynağından görüldüğü şekliyle gerçek parlaklığının, aynı kesite sahip idealleştirilmiş düz, tam yansıtıcı, dağınık saçılımlı (Lambertian) diskinkine oranıdır.

<span class="mw-page-title-main">Güneş Sistemi'nin ana hatları</span> genel bakış ve başlık listesi

Aşağıda yer alan ana hat, Güneş Sistemi'ne genel bir bakış ve güncel bir rehber olarak hazırlanmıştır: