İçeriğe atla

Tutkal

Halk arasında Japon yapıştırıcısı olarak da bilinen siyanoakrilat

Tutkal ağaç, mobilya, tekstil, kâğıt ambalaj, plastik, kırtasiye ve dekorasyon işlerinde kullanılan yapıştırıcı maddedir. Çeşitli gereçlerin birbirine yapıştırılmasında kullanılan maddeye tutkal, yapıştırma işlemine tutkallama denir.[1] Merdane, sprey, rulo ile sıcak ve soğuk uygulanabilir. Yapışma, yapıştırıcı tabaka ile birleştirilecek yüzeylerin malzemeleri arasında güçlü bir adezyon bağın oluşması veya yeni moleküller arası bağların ortaya çıkmasından kaynaklanmaktadır. Yapıştırıcı eklemin mukavemeti, yapıştırıcının yüzeye kohezyonundan, otohezyondan, homojen malzemelerin teması üzerine bağlantıdan da etkilenir.

Tarihçe olarak tutkal, hayvansal dokulardan elde edilen protein kolloidlerini kastetmektedir. Bu anlam, bir cismi başkasına ekleme olanağı sağlayan tutkal benzeri bütün karışımları içermek üzere genişletilmiştir. Şu an tutkal üretiminde sentetik kauçuk'lar yaygın uygulanır.

Solventli, solventsiz (su) ve Hot melt gibi eritilerek kullanılan tipleri de vardır. Genelde bir sıvının buharlaşması veya süratle katı hale geçme isteğiyle kürlenirler. Bir veya iki bileşenli olabilirler. İki bileşenliler reaktif bir sertleştirici olabileceği gibi. Polyurethane oluşumu gibi poliol, polyizosyanat reaksiyonundan ibarettirler ya da tamamlanmamış polimer şuruplar ;aktivatör, katalizör sistemi ile süratle kürlenebilirler.[2]

Tutkal, zamk, yapıştırıcı, lehim başlığı adı yapıştırılıcak materyale göre 3-5 saniyede kürlenenen tiplerden oda sıcaklığında günlerce süren kürlenmelerde olabilir. Kontak, reaktif (ikinci bileşen poliol, nem, uv, katalizör) tipler vardır.

Türler

Yapıştırıcılar genellikle yapışma yöntemine göre düzenlenir. Bunlar daha sonra yapıştırıcının sertleşmek için kimyasal olarak reaksiyona girip girmediğine atıfta bulunan reaktif ve reaktif olmayan yapıştırıcılar olarak sınıflandırılır. Alternatif olarak, ham maddenin doğal veya sentetik kökenli olup olmadığına veya başlangıç fiziksel fazına göre sınıflandırılabilirler.[3]

Reaktifliğe göre

Reaktif olmayan

Kurutma

Kurutma ile sertleşen iki tip yapıştırıcı vardır: çözücü bazlı yapıştırıcılar ve emülsiyon yapıştırıcılar da denen polimer dispersiyon yapıştırıcılar.

Çözücü bazlı yapıştırıcılar, bir çözücüde çözülmüş bileşenlerin (genellikle polimerler) karışımıdır. Beyaz tutkal, temas yapıştırıcılar ve kauçuk çimentolar kuruyan yapıştırıcı ailesinin üyeleridir. Çözücü buharlaştıkça yapıştırıcı sertleşir. Yapıştırıcının kimyasal bileşimine bağlı olarak, farklı malzemelere az veya çok derecede yapışırlar.

Polimer dispersiyon yapıştırıcılar, genellikle polivinil asetat (PVAc) bazlı süt beyazı dispersiyonlardır. Ağaç işleme ve paketleme endüstrilerinde yaygın kullanılırlar. Ayrıca kumaş ve kumaş bazlı bileşenlerde ve hoparlör konileri gibi mühendislik ürünlerinde de kullanılırlar.

Basınca duyarlı

Basınca duyarlı yapıştırıcılar (PSA), yapıştırıcıyı yapışan parçaya bağlamak için hafif basınç uygulayarak bağ oluşturur. Akış ve akışa karşı direnç arasında bir denge sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Bağ, yapıştırıcının yapışan parçaya akacak kadar yumuşak (yani "ıslak") olması nedeniyle oluşur. Bağ, yapıştırıcının bağa stres uygulandığında akışa direnecek kadar sert olması nedeniyle güçlüdür. Yapıştırıcı ve yapışan parça birbirine yakın olduğunda, Van der Waals kuvveti gibi moleküler etkileşimler bağa dahil olur ve nihai sağlamlığına önemli ölçüde katkı yapar.

PSA'lar kalıcı veya çıkarılabilir uygulamalar için tasarlanmıştır. Kalıcı uygulama örnekleri arasında güç ekipmanları için güvenlik etiketleri, HVAC kanal işleri için folyo bant, otomotiv iç döşeme tertibatı ve ses/titreşim sönümleme filmleri bulunur. Bazı yüksek performanslı kalıcı PSA'lar yüksek yapışma değerleri gösterir ve yüksek sıcaklıklarda bile temas alanının santimetre karesi başına kilogram ağırlığı destekleyebilir. Kalıcı PSA'lar başlangıçta çıkarılabilir (örneğin yanlış etiketlenmiş malları kurtarmak için) ve birkaç saat veya gün sonra kalıcı bir bağa yapışabilir.

Çıkarılabilir yapıştırıcılar geçici bir bağ oluşturmak üzere tasarlanmıştır ve ideal olarak aylar veya yıllar sonra yapışan parçada kalıntı bırakmadan çıkarılabilir. Çıkarılabilir yapıştırıcılar yüzey koruma filmleri, maskeleme bantları, ayraç ve not kağıtları, barkod etiketleri, fiyat işaretleme etiketleri, promosyon grafik materyalleri ve cilt teması (yara bakım pansumanları, EKG elektrotları, atletik bant, analjezik ve transdermal ilaç bantları vb.) gibi uygulamalarda kullanılır. Bazı çıkarılabilir yapıştırıcılar tekrar tekrar yapışıp çözülecek şekilde tasarlanmıştır.[4] Düşük yapışma özelliğine sahiptirler ve genellikle fazla ağırlığı destekleyemezler. Post-it notlarında basınca duyarlı yapıştırıcı kullanılır.

Basınca duyarlı yapıştırıcılar, sıvı taşıyıcı veya %100 katı formda üretilir. Ürünler, yapıştırıcının kaplanması ve çözücü veya su taşıyıcının kurutulmasıyla sıvı PSA'lardan yapılır. Çapraz bağlama reaksiyonunu başlatmak ve moleküler ağırlığı artırmak için daha fazla ısıtılabilirler. %100 katı PSA'lar, kaplanan ve daha sonra moleküler ağırlığı artırmak ve yapıştırıcıyı oluşturmak için radyasyonla reaksiyona giren düşük viskoziteli polimerler olabilir veya kaplamaya izin verecek kadar viskoziteyi azaltmak için ısıtılan ve daha sonra son formlarına soğutulan yüksek viskoziteli malzemeler olabilir. PSA'lar için ana hammadde akrilat bazlı polimerlerdir.

Temas

Temas yapıştırıcıları, hızlı kürlenme süresiyle yüksek kesme dirençli bağlar oluşturur. Genellikle laminatlarla birlikte, örneğin Formika'yı tezgahlara yapıştırmak ve ayakkabılarda, örneğin dış tabanları üst kısımlara takmak için ince katmanlar halinde uygulanırlar.

Doğal kauçuk ve polikloropren (Neopren) yaygın olarak kullanılan temas yapıştırıcılarıdır. Bu elastomerlerin her ikisi de gerilme kristalleşmesi geçirir.

Temas yapıştırıcıları her iki yüzeye de uygulanmalı ve iki yüzey birbirine itilmeden önce kuruması için biraz zaman verilmelidir. Bazı temas yapıştırıcılarının, yüzeyler birbirine tutturulmadan önce tamamen kuruması için 24 saate kadar süreye ihtiyaç vardır.[5] Yüzeyler birbirine itildiğinde bağ çok hızlı bir şekilde oluşur. Hızlı bağ oluşumu nedeniyle genellikle işkencelere gerek kalmaz.[6]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ocak 2023. 
  2. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ocak 2023. 
  3. ^ "MIL-HDBK-691B - Department of Defense - Military Standardization Handbook - Adhesive Bonding". Roof Online. s. 47. 1 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2020. 
  4. ^ Barcode, Barry (23 Temmuz 2014). "Rubber Acrylic Adhesive Labels". Midcomdata. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ağustos 2014. 
  5. ^ "Contact Adhesives". www.thistothat.com. 12 Eylül 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Eylül 2006. 
  6. ^ "Contact Adhesive". woodworkbasics.com. Erişim tarihi: 4 Ocak 2024. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Epoksi</span>

Epoksi, 'epoksi reçineleri' nin temel bileşenlerinden veya kürlenmiş son ürünlerinden herhangi biri ve ayrıca epoksit fonksiyonel grubun adıdır. Poliepoksitler olarak da bilinen epoksi reçineler, epoksit grupları içeren bir reaktif prepolimer ve polimer sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Parke</span>

Parke, yer döşemelerinde kullanılan bir kaplama türüdür. Doğal bir malzeme olması nedeni ile parke zemin kaplamaları yapı işlerinde yoğun olarak kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Polietilen</span>

Polietilen, çok çeşitli ürünlerde kullanılan bir termoplastiktir. İsmini monomer hâldeki etilenden alır, etilen kullanılarak polietilen üretilir. Plastik endüstrisinde genelde ismi kısaca PE'dir.

<span class="mw-page-title-main">Japon yapıştırıcısı</span> bir tür yapıştırıcı

Siyanoakrilat veya Türkçedeki yaygın adıyla Japon yapıştırıcı; tek bileşenli, çözücü (solvent) içermeyen, çabuk kuruyan, ısı direnci yüksek olan, az bir miktarla yapışma sağlayan, çok küçük boşluklara bile nüfuz eden bir yapıştırıcı. Siyanoakrilat, endüstriyel kullanımda genellikle CA olarak kısaltılır.

<span class="mw-page-title-main">Poliüretan</span> karbamat (üretan) bağlantılarıyla birleştirilen organik birimler zincirinden oluşan polimer

Poliüretan, karbamat bağlantıları ile birleştirilen organik üniteler zincirinden oluşan bir polimerdir. Esnek ve esnemeyen köpükler, dayanıklı elastomerler ve yüksek performanslı yapıştırıcılar, sentetik lifler, contalar, prezervatifler, halıların alt kısmı ve sert plastik yapımında kullanılırlar.

<span class="mw-page-title-main">Adezyon aşınması</span>

Adhezyon aşınması veya adhezif aşınma, yapışma, ovalanma ve kavrama olarak da bilinen, birbirine temas eden cisimlerin temas yüzeylerinin, bir normal kuvvet etkisi altında izafi hareket yapmaları sırasında görülebilen bir aşınma türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Van der Waals kuvveti</span>

Moleküler fizik ve kimyada Van der Waals kuvveti veya Van der Waals etkileşimi, atomlar veya moleküller arasındaki mesafeye bağlı bir etkileşimdir. İyonik veya kovalent bağların aksine, bu çekimler kimyasal elektronik bir bağdan kaynaklanmaz; nispeten zayıftırlar ve bu nedenle bozulmaya daha duyarlıdırlar. Van der Waals kuvveti, etkileşen moleküller arasındaki uzak mesafelerde hızla yok olur.

<span class="mw-page-title-main">Yalıtkan (elektrik)</span>

Elektriksel yalıtkan, elektrik yükünün serbestçe akamadığı maddelerdir. Bu yüzden elektrik alanının etkisi altında kaldıklarında, elektrik akımını iletmeleri zordur. Mükemmel yalıtkanlar bulunmamaktadır. Ancak, cam kâğıt ve polietilen tabanlı vesaire gibi yüksek özdirence sahip bazı maddeler çok iyi elektrik yalıtkanlarıdır. Daha düşük özdirençleri olan maddeler hala elektrik kablolarında kullanılmak için yeterlidir. Kauçuk benzeri polimerler ve birçok plastik bu gruba dâhildir. Bu tür malzemeler düşükten orta dereceli gerilimleri güvenli bir şekilde yalıtılmasına hizmet eder.

Polimer fiziği, sırasıyla polimerleri, onların dalgalanmalarını, mekanik özelliklerini ve ek olarak polimer ve monomerlerin bozulma ve polimerleşme gibi kinetik reaksiyonlarını inceleyen fizik dalıdır. Yoğun madde fiziği perspektifine odaklanmış olsa da polimer fiziği aslen istatistiki fiziğin bir dalıdır. Polimer fiziği ve polimer kimyası da polimerlerin uygulanabilir bölümlerini inceleyen polimer biliminde birbirleriyle alakalıdır. Polimerler büyük moleküller oldukları için deterministik metot kullanarak çözümü oldukça karmaşıktır. Fakat istatistiki yaklaşımlar sıklıkla geçerli sonuçlar verebilir çünkü büyük polimerler sonsuz sayıdaki monomerlerin termodinamik limitiyle verimli bir şekilde tarif edilebilir Termal dalgalanmalar sıvı çözeltinin içindeki polimerlerin şekline sürekli etki eder ve bu etkiyi modellemek istatistiki mekanik ve termodinamiğin yardımını gerektirir. Doğal olarak, sıcaklık faz değişimleri erime ve başka birçok şeye neden olarak çözelti içindeki polimerlerin fiziksel davranışlarına güçlü bir şekilde etki eder Polimer fiziği için istatistiksel yaklaşım bir polimerle Brown Devinimi ya da tesadüfi hareket, öz-kaçınmalı hareket tiplerinden birinin benzerliği üzerine kuruludur. En basit polimer zincir modeli tesadüfi harekete denk gelen ideal zincir şeklinde sunulmaktadır. Polimerleri karakterize etmek için deneysel yaklaşımlar ayrıca yaygındır. Büyüklük dışlanımlı kromatografi, viskometri, dinamik ışık saçılımı ve polimerleşme reaksiyonlarını otomatik sürekli çevrimiçi gözetleme metotlarını kullanan polimer karaktarizasyon metotları polimerlerin kimyasal fiziksel ve maddesel özelliklerinin tayini için kullanılabilir. Bu deneysel metotlar ayrıca polimerlerin matematiksel olarak modellenmesine yardımcı olur daha fazlasıyla polimerlerin özelliklerinin daha iyi anlaşılmasını sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Baryum sülfat</span> inorganik bileşik

Baryum sülfat BaSO4 formüllü inorganik bileşik. Bu beyaz kristal katı renksizdir ve suda çözünmez. Barit halinde bulunur.

Yapıştırıcı yapışkanlık veya kohezyon ile mekanik, kimyasal, yapışkan bir bütün oluşturmak üzere diğer malzemeleri tutan veya çeken herhangi bir malzeme veya maddedir.

İzosiyanatların, hammaddesi petroldür. Poliüretan üretiminde sıvı kimyasallar ve sertleştirici olarak kullanılır. İzosiyanatlar, izosiyanat grubu (-NCO) bileşikler içerir. Poliüretan köpüklerin, termoplastik elastomerlerin, spandex liflerinin ve poliüretan boyaların bileşenleri olan poliüretan polimerleri üretmek için alkol (hidroksil) grupları içeren bileşiklerle reaksiyona girerler ayrıca izosiyanatlar metallerle de bağ yapabilir. İzosiyanatlar, tüm poliüretan ürünlerinde hammadde olarak kullanılır. İzosiyanatların reaktiflik derecesi oldukça yüksektir. Elyaflarda, kaplamalarda ve elastomerlerde yaygın şekilde kullanılırlar ve gün geçtikçe otomobil endüstrisinde, otomobil tamirlerinde ve bina yalıtım malzemelerinde daha fazla kullanılmaktadır. İçerisinde izosiyanat bulunduran püskürtme poliüretan ürünleri, metal kullanılan malzemeler için koruyucu kaplamalar da dahil çimento, ahşap, cam elyafı, çelik ve alüminyum korumak için geniş bir çevrede perakende, ticari ve endüstriyel kullanımlar için geliştirilmiştir. Odun selülözünün hidroksil grupları ile üretanlar kovalent bağ oluşturdukları için çok kuvvetli tutkallar üretilebilir. İzosiyanatlar içerisinde N = C = O fonksiyonel grubu olan bir organik kimyasal ailesidir. Endüstriyel ortamlarda bulunan en yaygın izosiyanatlar, bunlar:

Emülsiyon polimerizasyonu genellikle su, monomer ve yüzey aktif madde içeren bir emülsiyon ile başlayan bir tür radikal polimerizasyondur. En yaygın emülsiyon polimerizasyonu tipi, su içinde yağ emülsiyonu olup, bu polimerizasyon tipinde monomer damlacıkları, su fazı içinde olan yüzey aktif cisimleri ile emülsiyon haline getirilir. Bazı polivinil alkoller veya hidroksietil selüloz gibi suda çözünen polimerler, emülsiyonlaştırıcı/stabilizatör olarak kullanılabilir. "Emülsiyon polimerizasyonu" adı, tarihsel bir yanlış anlamadan kaynaklanan, hatalı bir adlandırmadır. Polimerizasyon aslında emülsiyon damlacıklarında meydana gelmez, işlemin ilk birkaç dakikasında kendiliğinden oluşan lateks/kolloid parçacıklarında gerçekleşir. Bu lateks partikülleri tipik olarak 100 nm büyüklüğünde olup birçok polimer zincirinden oluşurlar. Her partikül yüzey aktif madde ('sabun') ile çevrili olduğu için partiküllerin birbiriyle pıhtılaşması önlenir; yüzey aktif maddenin üzerindeki elektrik yükü diğer partikülleri elektrostatik olarak iter. Sabun yerine suda çözünür polimerler stabilizatör olarak kullanıldığında, parçacıklar arasındaki itme, suda çözünür polimerlerin parçacığın üzerinde diğer parçacıkları iten bir 'tüylü tabaka' oluşturması ile olur. Bunun nedeni parçacıkları bir araya getirmenin tüylü tabakadaki polimer zincirlerinin sıkıştırılmasını gerektirmesidir.

Poliol çoklu hidroksil gruplarını içeren bir organik bileşiktir. "Poliol" teriminin gıda bilimi ile polimer kimyasında kullanımlarında farklı anlamları olabilir. İki hidroksil grubundan daha fazlasına sahip olan molekül polioldur, üç tanelisi; triol ve dörtlüsü; tetroldür. Geleneksel olarak polioller diğer fonksiyonel grupları içeren bileşikleri ifade etmezler.

Bazen termoplastik kauçuklar olarak adlandırılan termoplastik elastomerler (TPE), hem termoplastik hem de elastomerik özelliklere sahip malzemelerden oluşan bir kopolimerler sınıfı veya fiziksel bir polimer karışımıdır. Elastomerlerin çoğu termoset iken, termoplastiklerin imalatta, örneğin enjeksiyonlu kalıplama yoluyla nispeten kullanımı kolaydır.

Plastik kaynak, yarı bitmiş plastik malzemeler için kaynaktır ve ISO 472'de, malzemelerin yumuşatılmış yüzeylerini genellikle ısı yardımıyla birleştirme işlemi olarak tanımlanır. Termoplastiklerin kaynağı yüzey hazırlığı, ısı ve basınç uygulaması ve soğutma olmak üzere üç ardışık aşamada gerçekleştirilir. Yarı mamul plastik malzemelerin birleştirilmesi için çok sayıda kaynak yöntemi geliştirilmiştir.

Polimer kimyası, polimerlerin ve makromoleküllerin kimyasal sentezine, yapısına ve kimyasal ve fiziksel özelliklerine odaklanan bir kimya alt disiplinidir. Polimer kimyasında kullanılan ilkeler ve yöntemler, organik kimya, analitik kimya ve fiziksel kimya gibi çok çeşitli diğer kimya alt disiplinleri aracılığıyla da uygulanabilir. Pek çok malzeme tamamen inorganik metaller ve seramiklerden DNA ve diğer biyolojik moleküllere kadar polimerik yapılara sahiptir, ancak polimer kimyası tipik olarak sentetik, organik bileşimler bağlamında anılır. Sentetik polimerler, genellikle plastik ve kauçuk olarak adlandırılan, günlük kullanımdaki ticari malzemeler ve ürünlerde her yerde bulunur ve kompozit malzemelerin ana bileşenleridir. Polimer kimyası, her ikisi de polimer fiziği ve polimer mühendisliğini kapsayacak şekilde tanımlanabilen daha geniş polimer bilimi veya hatta nanoteknoloji alanlarına da dahil edilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Basınca duyarlı bant</span>

Basınca duyarlı bant çeşitli ülkelerde PSA bandı, yapışkan bant, kendinden yapışkanlı bant, yapışkan bant, Seloteyp veya sadece bant olarak da bilinir ve su gibi bir çözücüye veya aktivasyon için ısıya ihtiyaç duymadan basınç uygulamasıyla yapışan bir yapışkan bantdır. Evde, ofiste, endüstride ve kurumlarda çok çeşitli amaçlarla kullanılabilir.

Genellikle polimer malzemeleri tasarlayan, analiz eden ve değiştiren bir mühendislik alanıdır. Polimer mühendisliği, petrokimya endüstrisi, polimerizasyon, polimerlerin yapısı ve karakterizasyonu, polimerlerin özellikleri, polimerlerin birleştirilmesi ve işlenmesi ve ana polimerlerin tanımı, yapı özellik ilişkileri ve uygulamalarının yönlerini kapsar.

Silikon kauçuk, karbon, hidrojen ve oksijen ile birlikte silikon içeren silikondan oluşan bir elastomerdir.