Babil, Mezopotamya'da adını aldığı Babil kenti etrafında MÖ 1894 yılında kurulmuş, Sümer ve Akad topraklarını kapsayan bir imparatorluktur. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır. Babil halkının büyük bir kısmını tarih boyunca çeşitli Sami asıllı halklar oluşturmuştur. Bölgede konuşulmuş en yaygın dil Akadca olmuş olmasına rağmen Sümerce dinî dil olarak kullanılmıştır. Aramice ise ilerleyen yıllarda bölgenin geçer dili konumuna gelmiştir.
İstanbul Arkeoloji Müzesi, çeşitli kültürlere ait bir milyonu aşkın eserle, dünyanın en büyük müzeleri arasındadır. Türkiye'nin müze olarak inşa edilen en eski binasıdır. 19. yüzyılın ortalarında Maarif Nazırı Mehmed Esad Safvet Paşa tarafından Müze-i Hümâyûn adıyla 1869 yılında kurulmuştur ve 13 Haziran 1891'de ana binanın inşaatı tamamlanıp ziyarete açılmıştır.
Sümer Kral Listesi, Sümerli ve yabancı hanedanlıklardaki Sümer krallarını listeleyen Sümer dilinde yazılmış antik bir metindir. Daha sonra yazılan Babil kralları listesi ve Asur kralları listesi bu metne benzer.
Hammurabi, Amori kökenli Birinci Babil Hanedanlığı'nın altıncı kralıdır. Orta kronolojiye göre y. MÖ 1792'den y. MÖ 1750'ye kadar hüküm sürmüştür. Hammurabi'den önce, sağlığı bozulduğu için tahttan feragat eden babası Sin-Muballit hükümdarlık yapmıştır. Hammurabi, hükümdarlığı sırasında Elam bölgesiyle Larsa, Eşnunna ve Mari şehir devletlerini fethetmiştir. Asur Kralı I. İşme-Dagan'ı devirip İşme-Dagan'ın oğlu Mut-Aşkur'u haraç ödemeye zorlayarak neredeyse Mezopotamya'nın tamamını Babil egemenliği altına almıştır.
Susa, Aşağı Zagros Dağları'nda, Dicle'nin yaklaşık 250 km doğusunda, İran'daki Karkheh ve Dez Nehirleri arasında yer alan antik bir şehirdi. Antik Yakın Doğu'nun en önemli şehirlerinden biri olan Susa, Elam'ın başkenti ve Ahameniş İmparatorluğu'nun kışlık başkenti olarak hizmet vermiş, Part ve Sasani dönemlerinde de stratejik bir merkez olarak kalmıştır.
Hadad, Haddad, Adad ; Kenan ve eski Mezopotamya dinlerinde fırtına ve yağmur tanrısıydı. Ebla'da MÖ 2500'de "Hadda" olarak tasdik edildi. Haddad Levant'tan Amoritler tarafından Mezopotamya'ya tanıtıldı ve burada Akad tanrısı Adad olarak tanındı. Adad ve Iškur genellikle Hurri tanrısı Teshub için kullanılan sembolün aynısı olan logogram 𒀭𒅎 dIM ile yazılır. Hadad ayrıca Pidar, Rapiu, Baal-Zephon veya genellikle basitçe Ba'al olarak da adlandırılırdı, ancak bu unvan diğer tanrılar için de kullanılıyordu. Boğa, Hadad'ın sembolik hayvanıydı. Sakallı görünüyordu, "boğa boynuzlu" bir başlık takarken sık sık bir sopa ve şimşek tutuyordu. Hadad, Yunan Zeus, Roma tanrısı Jüpiter ve Hitit fırtına tanrısı Teshub ile eşitlendi.
Van Kalesi, Urartu Krallığı tarafından kütle halindeki taştan yaptırılan ve Urartu başşehri Tuşba'yı kuş bakışı gören bir istihkam yapıdır. Van Gölü kıyısında olup, Van şehrine 5 km uzaklıkta bulunan bu kale sarp bir kayalık üzerine inşa edilmiştir. Yapı 1800 m uzunluğunda, 120 m genişliğinde ve 80 m yüksekliğindedir. Kale MÖ 9. yüzyılda Lutipri'nin oğlu Sarduri tarafından MÖ 840-MÖ 825 tarihleri arasında kurulmuştur. Çok sayıdaki bu tür istihkamlara şimdiki Ermenistan, Türkiye ve İran'da rastlanır. Genellikle bu tür yapılar yeryüzüne çıkmış kayalarda ve yamaçların içinde yapılır. Bu tür kaleler genellikle yabancı ordulara karşı koymak için değil, bölge kontrolü için kullanılır. Van şehri eteklerindeki bu yapının harabeleri onun duvarlarının Orta Çağda yapıldığını destekler. Ayrıca bu kalenin, o zamanlarda yaşayan dev insanlar tarafından yapıldığına dair söylentiler vardır. Çünkü Van Kalesi'nin o zamanın şartlarıyla yapılmasının olanaksız olduğu düşünülmektedir.
Atinalı Praksiteles, Büyük Kephisodotos'un oğlu olup MÖ 4. yüzyılın en tanınmış heykeltıraşlarından biriydi. Çıplak kadın figürünü gerçek boyutlarda heykellere uygulayan ilk heykeltıraştı. Tartışmasız biçimde Praksiteles'e atfedilen herhangi bir heykel bugüne ulaşmamış olsa da, eserlerinin birçok kopyası halen mevcuttur. Büyük Plinius gibi o dönemin yazarları, Praksiteles'in eserlerinden bahsetmiştir. Ayrıca heykeltıraşın pek çok ünlü eserinin resimlerini içeren, o dönemden kalma sikkeler de bulunmaktadır.
Omri "Tanrı hayatımdır") İkinci İsrail Krallığının kralı ve Ahab'ın babasıydı. William F. Albright'a göre hükümdarlığı MÖ 876 - MÖ 869 arası sürerken bu E. R. Thiele'ye göre MÖ 888 - MÖ 880 arasıdır. Zimri, Elah'ı öldürüp kendini kral ederken Omri Elah'ın ordusunda komutandı. Omriyi kendilerine kral seçen birlikler Tirzah'a yürüyüp Zimri'yi sarayında kıstırdı ve Zimri öldü.
İnanna ; aşk, güzellik, seks, savaş, adalet ve siyasi güçle ilişkilendirilen antik Mezopotamya tanrıçasıdır. Sümerlerde kendisine "İnanna" adıyla ibadet edilirken daha sonraki dönemlerde Akad, Babil ve Asurlular tarafından İştar olarak tanımlanmış ve "Cennetin Kraliçesi" olarak anılmıştır. Ana tapınma merkezi Uruk'taki Eanna Tapınağı'dır ve buranın koruyucu tanrıçası kabul edilmiştir. Venüs gezegeniyle ilişkilendirilmiş ve aslan ile sekiz köşeli yıldız, en belirgin sembolü olmuştur. İştar'ın kocası, daha sonraki dönemlerde Tammuz olarak anılacak olan Tanrı Dumuzid iken yardımcısı (sukkal) ise sonraki dönemlerde erkek tanrılar İlabrat ve Papsukkal ile bir tutulacak olan Ninşubur'dur.
Yatar-Ami, MÖ 1766 ile MÖ 1764 yılları arasında hüküm sürdüğü sanılan Karkamış kralı.
Turukkiler, Tunç Çağı döneminde Antik İran'ın kuzeybatı bölgelerinde yaşamış bir Yakın Doğu halkıydı. Özellikle Urmiye Gölü havzasında ve Zagros Dağları'nın kuzeybatı vadilerinde yaşadılar. Turukkilerin nüfusunu farklı topluluklardan insanların oluşturduğu düşünülüyor. Turukkilerin bugünkü Türk halklarının atası olan bir kavim olduğu ileri sürülmüştür. Kendileri hakkında fazla bilgi bulunmamakla birlikte, yöneticilerinden birinin ismi İlşu-Nail'dir.
Mezopotamya sanatının adı çoğu arkeolojik kayıtlarda geçer. Bu kayıtlar, erken avcı-toplayıcı topluluklardan, Sümer, Akad, Babil ve Asur imparatorluklarının yaşadığı Tunç Devri'ne kadar geçen süreyi kapsar. Sonraları bu imparatorlukların yerini Demir Çağı'nda Eski Asur ve Eski Babil imparatorlukları almıştır. Genellikle medeniyetin beşiği olarak görülen Mezopotamya, önemli kültürel gelişmeleri de beraberinde getirmiştir. Bunlardan biri de en eski yazı örnekleridir. Mezopotamya sanatı MÖ 4000 tarihinden Persli Ahameniş İmparatorluğu'nun bölgeyi fethettiği MÖ 6. yüzyıla kadar Batı Avrasya'daki en soylu, en gelişmiş ve en detaylı sanat olma yolunda Antik Mısır ile rekabet içinde olmuştur. Ana vurgu oldukça dayanıklı taş ve kilden yapılmış çeşitli heykeller üzerindedir. Çok az sayıda resim günümüze ulaşmıştır ama belirtilene göre, birkaç istisna dışında, boyamalar genellikle geometrik ve dekoratif bitkisel şekiller yapmak için kullanılmıştır. Buna rağmen çoğu heykellerin de boyandığı görülür. Ayrıca çok sayıda silindir mühür de günümüze ulaşmıştır. Küçük boyutlarına rağmen bunların çoğunun üstünde karmaşık ve detaylı sahneler vardır.
Çoğa Zenbil, Elam dilince Dur Untaşı, İran'ın Huzistan eyaletinde, Susa şehrinin 30 km güneydoğusunda ve Ahvaz'ın 80 km kuzeyinde bulunan Elam İmparatorluğu arkeolojik sit alanı. Özellikle orta Elam dönemine tarihlenen kalıntılarıyla tanınır.
Muşuşu veya mušḫuššu , antik Mezopotamya mitolojisinde yer alan bir yaratıktır. Bir kartalın pençelerine benzeyen arka ayakları, kedi gibi ince ön bacakları, uzun boynu ve kuyruğu, boynuzlu bir kafası, yılan benzeri bir dili ve bir tepesi olan pullu bir ejderhadır. En bilinen Mušḫuššu, MÖ 6. yüzyıla ait Babil şehrinin yeniden inşa edilmiş İştar Kapısı'nda bulunmaktadır. “Mušḫuššu” biçimi, Sümercedeki 𒈲𒄭𒄊 MUŠ.ḪUS kelimesinin Akadcadaki yalın hâlidir.
Ur-Ningirsu ya da II. Ur-Ningirsu, yaklaşık olarak MÖ 2100 yılında Güney Mezopotamya'daki Lagaş'a hükmeden hükümdar (ensi). Önceki Lagaş hükümdarı Gudea'nın oğludur. Ur-Ningirsu'nun bir heykeli, New York'taki Metropolitan Sanat Müzesi ile Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir ve her iki müze, heykelin baş ve gövdesine ayrı ayrı sahiptir. Heykelin arka tarafında bir yazıt vardır.
Mesannepada, Mesh-Ane-pada ya da Mes-Anne-pada, Sümer kralları listesinde Birinci Ur Hanedanı için listelenen ilk kraldır. Uruk'lu Lugal-kitun'u devirerek 80 yıldır hüküm sürdüğü kaydedilmiştir: "Sonra Unug (Uruk) yenildi ve krallık Urim'e (Ur) alındı." Ur Kraliyet Mezarlığı'nda bulunan mühürlerinden birinde Kiş kralı olarak da tanımlanmaktadır.
Kurda, Kuzey Mezopotamya'da hüküm sürmüş eski bir krallık veya şehir devletiydi. Akkad kralı Naram-Sin MÖ 23. yüzyılda Dicle Nehri'nin ötesinde bulunan Subartu topraklarına yaptığı askeri seferlerde bu şehirden bahsetmiştir. MÖ 18. yüzyıl civarında çeşitli Mari tabletleri, Kurda'dan bağımsız bir krallık olarak bahseder, bazen Babilliler ile ittifak halinde iken bazen de Mariler ile ittifak halinde olmuşlardır. Ayrıca Tell Fekheriye tabletleri Asur kralları I. Şalmaneser ve I. Tukulti-Ninurta'nın bu şehri Mitannilerden aldığını yazmaktadır.
Yamhad; Halep, Suriye merkezli eski bir Sami krallığıdır. Krallık, MÖ 19. yüzyılın sonunda ortaya çıkmış ve sınırlarını genişletmek için hem askeri hem de diplomasi gücüne güvenen Yamhad Hanedanı kralları tarafından yönetilmiştir. Krallık, kuruluşundan itibaren sınır komşuları Mari, Qatna ile Asur'un saldırılarına direnmiş ve I. Yarim-Lim'in eylemleriyle döneminin en güçlü Suriye krallığına dönüşmüştür. MÖ 18. yüzyılın ortalarında, güneyi hariç Suriye'nin çoğu, ya doğrudan mülk olarak ya da vassallık yoluyla Yamhad'ın yetkisi altına girmiştir. Yaklaşık bir buçuk yüzyıl boyunca Yamhad; Kuzey, Kuzeybatı ve Doğu Suriye'ye egemen ve Mezopotamya'da Elam sınırındaki küçük krallıklar üzerinde nüfuz sahibi olmuştur. Krallık, Hititler tarafından yok edilmiş ve ardından MÖ 16. yüzyılda Mitanni tarafından ilhak edilmiştir.
Puzur-Iştar Akkad İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra kuzey Mezopotamya'daki Mari şehrinin hükümdarıydı. Üçüncü Ur Hanedanlığı ile çağdaştı ve muhtemelen onların vasalıydı.