İçeriğe atla

Tunus Anayasası

1857 Fermanının ilk sayfası

Tunus Anayasası, Tunus Cumhuriyeti'nin en büyük kanunu olmakla birlikte Tunus devleti ile halk arasındaki ilişkiyi belirten bir çerçevedir.

Tunus devletinin kurulmasından önceki anayasalar

Günümüzün Tunus topraklarında hakim olan Antik Kartaca'da yapılan ilkel anayasadır. Bu ilkel anayasa ilk siyasi düzen biçim olarak bilinir. Metin, Aristoteles tarafından kaleme alınan "Politika" adlı kitapta ele alınmıştır.

Aristoteles'in "Politika" kitabında belirttiği gibi, Karthaç anayasası dengeli bir anayasaydı; Monarşi (krallar), aristokrat (senato) ve demokratik (halkın toplanma) rejimlerin sentezi biçimindeydi.

1857 Fermanı

1839'da Gülhane'de okunan Hatt-ı Şerif ile Tanzimat dönemi başlamış ve Osmanlı İmparatorluğu batılılaşmaya başlamıştı. Ancak sadece hukuken bağlı olduğu Osmanlı Devleti'nin deki bu yenileşme hareketi Tunus'u etkilemedi. Çünkü Tunus'u yöneten Hüseyin Hanedanı, muhafazakâr bir hanedandı ve bu durum batılılaşma hareketine uzak durmasına neden oldu. Ancak Mustafa Ahmed'in yönetimindeyken Tunus'ta meydana gelen Sfez davası durumu değiştirdi. Bu duruşmadan sonra Fransa'nın ve İngiltere'nin Tunus'u reforma izin vermesi için baskı yapmasına neden oldu.

Batto Samuel Sfez, önemli bir Yahudi önderiydi. Sfez, bir trafik kazası sonrasında,  bir Müslümanla tartışma yaşadı. Sfez'in tartıştığı Müslüman, Sfez'in İslam'a küfür ettiğini iddia ederek, Maliki kanunları uyarınca yargılanmasını istedi. Ayrıca çok sayıda şahit tutulmuştu. Bu sırada Yahudi önderlerden Nessim Samama, İngiltere ve Fransa'dan destek istedi. Ancak mahkeme Sfez'i suçlu buldu ve kafası kesilerek idam edildi.

Bu durum sadece yerel Yahudi cemaatinde tepki doğurmadı, Avrupa'da tepki doğmuştu. Avrupa'nın önde gelen devletleri olan İngilitere ve Fransa, Sfez'in ölümüne neden olan anti-demokratik yasaları ortadan kaldırmak için harekete geçti. İngiltere ve Fransa'ya ait savaş gemileri, Tunus'un Halq el-Wadi limanına geldi. Tunus'u yöneten II. Muhammed, bu baskılar altında Liberal düşünceye sahip olan ve ileride sadrazam olacak Tunuslu Hayreddin Paşa'nın desteğiyle, 1857 Temel Paktı olarak bilinen aydınlanmacı yasaları kabul etti. 1839 yılında yürülüğe giren Tanzimat Fermanı'na çok benzer özelliklere sahip olan bu belge, köleliği kaldırdı, insanların hayatlarını ve mülkiyetini güvence altına aldı, vergi eşitliği (dolayısıyla cizye kaldırdı), dini özgürlük getirildi, kanun önünde eşitlik sağlandı, yabancıların arazi kullanma hakları verildi.

Dış baskıyla kabul edilse de ferman, ülkeyi uluslararası ticarete açtı ve aydınlanmacı düşüncelerin Tunus'ta verimli bir zemin bulmasını sağladı. Mahmut Qabadu ve Ahmed Abi Diyaf bu düşünceleri Tunus'a getirmede öncülük ettiler. Bu fikirler daha sonra gerçekleşecek Fransız işgaline karşı oluşturulacak Anayasal Parti'nin kurulmasına vesile olacaktı.

1861 Anayasası

Fermandan sonra Arap topraklarında ilk yazılı anayasa taslağı hazırlamak için bir komisyon kuruldu. II. Muhammed döneminde başlayan girişim 17 Eylül 1860'ta Bey olarak seçilen III. Muhammed döneminde de devam ederek 26 Nisan 1861'de yürürlüğe girdi.

114 maddeden oluşan anayasa ile birlikte; Bey ve bir başbakandan oluşan bir icra kurulu, önemli yasal imtiyazlara sahip olan Büyük Konsey adında meclis, bağımsız bir yargı tesis edilerek anayasal monarşi inşa edildi.

Demokratik ülkelerin aksine yürütmenin yapacağı hukuksuzluğu ve anayasanın koruyucusu yargı değil yasama organıydı. Bunun ötesinde ilan edilen anayasa tam olarak uygulanmadı. Ulusal temsil ve seçim sorunları ihmal edildi. Bürokrasiye egemen olanlar eski Memlük sınıfıydı ve devletin yönetimde söz sahibiydi. Bu durum halkın devlete katılımını olanaksız hale getirdi. Anayasa ile birlikte eşit vergilendirme sisitemi getirilmesi, daha az vergi verenlerin öfkesine neden oldu. Halk, Ali Ben Ghedhahem Bey'e karşı bir ayaklanma çıkarttı. Anayasa askıya alındı ve isyan bastırıldı. Ali Ben Ghedhahem 1867'de öldürüldü.

1959 Anayasası

1956'da Tunus bağımsızlığını kazandıktan sonra yeni bir anayasa hazırlıklara başlandı ve 1 Haziran 1959'da kabul edildi.

1959 anayasası, Tunus'u parlamenter sistem ile idare edilen bağımsız bir devlet olarak ilan etti. Mülkiyet hakkı ve kişisel yazışmalarda gizlilik hakkı da dahil olmak üzere (şüpheli cezai faaliyetler hariç) bazı haklara sahip olundu. Buna ek olarak, görüş, ifade, basın ve örgütlenme özgürlüğü bu anayasa ile sağlanmış oldu. Resmi devlet dini olarak İslam, resmi dil Arapçayı olduğu belirtildi.

1959 Anayasası; 12 Temmuz 1988, 29 Haziran 1999, 1 Haziran 2002, 13 Mayıs 2003 ve 28 Temmuz 2008'de değiştirildi.

2014 Anayasası

Tunus devrimi sırasında Başkan Zine El Abidine Ben Ali, 14 Ocak 2011'de Tunus'tan  kaçtı ve Başbakan Mohamed Gannuşi, Anayasanın 56. Maddesi uyarınca Başkana vekalet ettiğini ilan etti. Anayasa Konseyi, "Başkanlık koltuğunun boş olduğunu" beyan etmiş ve 57. madde uyarınca Ghannouchi, 45 ila 60 gün içinde ülkeyi seçim götürmekle yükümlü olduğu belirtilerek, bu ara dönemde geçici başkanın Ghannouchi olduğunu açıklamıştı.

15 Ocak 2011'de Mebazaa geçici Başkan olarak ant içti. 2011 yılı başlarında yapılan çeşitli kararnameler ile geçici hükûmetin süresini uzatıldı. 23 Mart 2011 tarihli Yasama Kararnamesi ilk seçim çağırısı yapıldı. 12 Aralık 2011'de Moncef Marzouki Başkan seçildi.

Başlangıçta anayasanın bir yıl içinde taslak haline getirileceği umuldu. Ancak, şiddetli tartışmalar ve iki suikastın gerçekleştirilmesi taslağın tamamlanmasını erteledi. İktidardaki İslamcı Nahda Hareketi ılımlılaşmasıyla anayasanın yazılımında hız kazanıldı. İki yıllık çalışma sonucunda, 146 maddelik bir anayasa taslağı tamamlandı. 26 Ocak 2014'te mecliste oylandı.[1] Üçte iki çoğunluğun onay vermesi gereken oylamada 200-212 kabul, 4 çekimser oy verilerek onayladı. Oylamadan sonra Başkan Marzouki şunları söyledi: "Bu metnin kabulü ile, diktatörlüğe karşı zaferimizi teyit etmiş olduk." Bu açıklamanın ertesi günü kanunu imzaladı.

Taslak hazırlama sürecinde ana hususlar arasında dinin hükûmetteki rolü ve cumhurbaşkanlığı için gerekli şartlar. Yeni anayasa; devletin resmi dinini İslam olarak belirtmiş ancak devlet, inanç özgürlüğünü güvence altına alacağıda vurgulanmıştır. En başta din ve dinsizlere yönelik saldırıların yasaklanma getirilmiştir. Yazılan anayasa ile kadın-erkek eşitliği sağlanıyor, ülkenin doğal kaynaklarını korunuyor ve hükûmetin yolsuzlukla mücadele için adım atmasını isteniyordu. İcra yetkisi cumhurbaşkanı ve başbakan arasında bölünmüştür.

Eylül 2021'de Kaïs Saïed, 2014 Anayasası'nda yapılacak bir reformu duyurdu.[2]

Kaynakça

  1. ^ "Tunisia assembly approves new constitution". Al Jazeera English. 26 Ocak 2014. 28 Ocak 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Ocak 2014. 
  2. ^ "Tunus Anayasası". 13 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Teşkîlât-ı Esâsiye Kanunu (1924)</span> Türkiye Cumhuriyetinin anayasası (1924–1961)

1924 Anayasası, 20 Nisan 1924'te yürürlüğe girdi, 1921 tarihli Teşkîlât-ı Esâsiye Kanunu'nun yerini almıştır. Atatürk ilkeleri de denilen altı ilkenin eklenmesi, devletin dininin İslam olduğuna dair ibarenin kaldırılması ve kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkının verilmesi gibi birkaç önemli değişiklikle 1961'e dek yürürlükte kalmıştır. 10 Ocak 1945'te içeriği değiştirilmeden, dili Türkçeleştirilerek yeniden kabul edilmiştir. 27 Mayıs 1960 ihtilalinin ardından, yeni bir anayasa hazırlanarak 1961'de kabul edilmiş ve 1924 Anayasası yürürlükten kalkmıştır.

  1. Madde: Devletin yönetim şekli Cumhuriyettir.
  2. Madde: Türk Devleti'nin dili Türkçe, başkenti Ankara'dır.
  3. Madde: Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Bu egemenliğin tek temsilcisi TBMM'dir.
<span class="mw-page-title-main">Anayasa</span> devleti yöneten temel ilkeler bütünü

Anayasa, ülke üzerindeki egemenlik haklarının kullanım yetkisinin içeriğinde belirtildiği şekliyle devlete verildiğini belirleyen toplumsal sözleşmelerdir. Hans Kelsen'in normlar hiyerarşisine göre diğer bütün hukuki kurallardan ve yapılardan üstündür ve hiçbir kanun ve yapı anayasaya aykırı olamaz. Devletin temel örgüt yapısını kuran, önemli organlarını ve işleyişlerini belirleyen; ayrıca temel hak ve özgürlükleri tespit edip, sınırlarını çizen hukuk metinleridir. Toplumsal bir sözleşme niteliği taşır. Devlet faaliyetlerini ve oluşum biçimini düzenleyen yasa metnidir.

<span class="mw-page-title-main">Islahat Fermanı</span> Osmanlıda gayrimüslimlere yeni haklar tanıyan ferman (1856)

Islahat Fermanı veya Islâhat Hatt-ı Humâyûnu, Tanzimat'ın ilanından sonraki uygulamalarla ilgili olarak özellikle gayrimüslimlere yeni haklar tanıyan 18 Şubat 1856 tarihli hatt-ı hümâyun.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Cumhuriyeti Anayasası</span> 1982 yılından beri yürürlükte olan Türkiye Anayasası

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası veya resmî olmayan kullanımıyla 1982 Anayasası, Türkiye'nin 9 Kasım 1982'den bu yana geçerli olan anayasasıdır. 12 Eylül Darbesi sonrasında askerî yönetimin emriyle Danışma Meclisi tarafından hazırlanmış, 23 Eylül 1982 tarihinde Danışma Meclisi tarafından ve 18 Ekim 1982 tarihinde Millî Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilmiştir. Devlet Başkanı Kenan Evren, Anayasa'nın ilk üç maddesinin "değiştirilemeyeceğini ve değiştirilmesinin teklif edilemeyeceğini" dördüncü madde olarak taslağa ekletmiştir. 7 Kasım 1982 Pazar günü yapılan halk oylaması sonucu yüzde 91,37 oranında kabul oyu ile kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Cumhuriyeti Anayasası (1961)</span> Türkiye Cumhuriyetinin anayasası (1961–1982)

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası veya 1961 Anayasası, 9 Temmuz 1961 tarihli referandum ile kabul edilen ve 12 Eylül Darbesi'ne kadar yürürlükte olan anayasadır.

<span class="mw-page-title-main">Anayasa hukuku</span>

Anayasa hukuku, ulus devletlerin ve diğer siyasi organizasyonların kurucu ve temel yasaları hakkındaki çalışmaları içermektedir. Anayasalar hükûmetler için bir çatı oluşturur, otorite, yeni yasa ve düzenlemelerin yapılmasında siyasi yapıların işlevlerini sınırlandırabilir veya tanımlayabilir.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası</span> Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin anayasası (1985–yürürlükte)

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası veya 1985 Anayasası, Kuzey Kıbrıs'ın 1985'ten bu yana geçerli olan anayasasıdır. 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını tek yanlı olarak ilan etmesinden sonra kurulmuş olan Kurucu Meclis tarafından hazırlanmış, 5 Mayıs 1985 günü Kıbrıs Türkü seçmenler tarafından %29,82'ye karşı %70,18 çoğunlukla onaylanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de anayasal süreç</span> Türk anayasal sürecinin geçmişi ve bugünü

Türkiye'de anayasal süreç, 1808 tarihinde ilan edilen Sened-i İttifak ile başlayıp günümüze kadar devam etmektedir. II. Mahmud döneminde, Alemdar Mustafa Paşa tarafından hazırlanan Sened-i İttifak, merkezî otoriteyi taşrada hâkim kılmak için Rumeli ve Anadolu âyanları ile Osmanlı Devleti arasında 29 Eylül 1808’de imzalandı. Osmanlı'da Sened-i İttifak ile Türk tarihinde ilk defa devlet iktidarı sınırlandırıldığından, bu belge Türk tarihinde ilk "anayasal belge" kabul edilmektedir. Abdülmecid döneminde 3 Kasım 1839 tarihinde Mustafa Reşid Paşa tarafından hazırlanan Tanzimat Fermanı ilan edildi. Bu ferman ile padişah, fermanda ilân edilen ilkelere ve konulacak kanunlara uyacağına yemin etti. Tanzimat Fermanı'nın tamamlayıcısı ve pekiştiricisi olan Islahat Fermanı, Abdülmecid tarafından 1856 yılında "ferman" olarak ilan edildi. Tanzimat döneminde yetişen ve Genç Osmanlılar olarak bilinen aydın ve yazarlar, Avrupa'dan etkilenerek meşrutiyet yönetimini savunmaya başladılar ve meşrutiyeti ilan ettirmek için Abdülaziz’i tahttan indirerek, yerine II. Abdülhamid’i getirdiler. 23 Aralık 1876'da Mithat Paşa’nın hazırladığı Kanun-i Esasi ilan edilerek meşrutiyete geçildi. Kanun-i Esasî, şekli kritere göre bir anayasa olarak kabul edilmektedir. Türk tarihinin ilk anayasası olan ve 12 bölüm ile 119 maddeden oluşan Kanun-i Esasî'nin 113. maddesi gereğince, padişah olağanüstü durumlarda Anayasa'yı askıya alabilirdi. II. Abdülhamid, 1877 yılında Rus savaşlarını neden göstererek Anayasa'yı askıya aldı. 1908 yılındaki askeri ayaklanma sonucu II. Abdülhamid, 1876 Anayasası'nı tekrar yürürlüğe koydu ve böylece II. Meşrutiyet dönemi başladı. 1909 yılında 31 Mart Vakası'nın meydana gelmesinden sonra tahttan indirilen II. Abdülhamid'den sonra 1909 yılında Anayasa'da önemli değişiklikler yapıldı. Bu değişikliklerle 1876 Anayasası, meşruti bir parlamenter monarşi Anayasası haline geldi.

<span class="mw-page-title-main">Japonya Anayasası</span>

Japonya Anayasası, Japonya’nın 1947 yılından itibaren temel kuruluş belgesidir. Anayasa, parlamenter yönetim biçimini kabul eder ve temel insan haklarını garanti altına alır. Buna göre Japon İmparatoru “devletin ve halkın birliğinin simgesidir” ve egemenlik hakkı olmaksızın sadece törensel bir rol oynar. Bu yüzden diğer kraliyet ailelerinde olduğu gibi devletin başı değildir. Anayasaya aynı zamanda “Barış Anayasası” denmesinin sebebi 9.maddesinde açıkça savaşın uluslararası sorunların bir çözüm yolu olarak reddedilmesidir. Anayasa II. Dünya Savaşı'nın ardından ülke ABD işgali altındayken yazılmış ve Japonya’nın önceki askeri monarşi olan yönetim sistemi liberal demokrasiyle değiştirilmiştir. Belge hâlen geçerliliğini korumaktadır ve kabul edilmesinden sonra önemli bir değişiklik yapılmamıştır.

Polonya Anayasası, 2 Nisan 1997'de kabul edilmiş olup Polonya’da halen yürürlükte olan anayasadır. Resmi adıyla Polonya Cumhuriyeti Anayasası, Komünizm’in etkisine son vermek için 1992’de getirilen geçici değişiklikleri kaldırmış ve “sosyal adalet ilkelerini uygulayan bir hukuk devleti” kurmuştur. Polonya Millet Meclisi tarafından 2 Nisan 1997'de kabul edilmiş, 25 Mayıs 1997'de halkoylamasıyla onaylanmış ve 17 Ekim 1997'de yürürlüğe girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Basın özgürlüğü</span> Çeşitli medya aracılığıyla iletişim ve ifade özgürlüğü

Basın özgürlüğü, haber, fikir ve düşünceleri, çoğaltıcı araçlarla, serbestçe açıklayabilmek özgürlüğüdür. Bilgi ve düşünceleri serbest olarak toplayıp, yorum ve eleştiri yaparak çoğaltabilmek ve bunları serbest olarak yayımlayıp dağıtabilmek haklarını içerir.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Kore ebedi lideri</span>

Kuzey Kore Ebedi Lideri, Kuzey Kore'nin ölen liderlerine ölüm sonrası unvanlar verilmesi uygulamasına atıfta bulunmaktadır. "Juche Kore'nin Ebedi Liderleri" ifadesi, 30 Haziran 2016'da değiştirildiği gibi Anayasa'ya giriş satırında ve ardından yapılacak revizyonlarda belirtildi.

<span class="mw-page-title-main">Tunus cumhurbaşkanları listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Tunus cumhurbaşkanı, Tunus'un devlet başkanıdır ve doğrudan halk tarafından beş yıllık bir dönem için seçilir. Makam sahibi, başbakanla birlikte Tunus hükümetinin yürütme organına liderlik eder ve Tunus Silahlı Kuvvetlerinin başkomutanıdır.

Batto Sfez, Tunus'taki Yahudi cemaatinin lideri Nassim Shamama'nın araba sürücüsü olarak çalışan genç bir Tunuslu Yahudi'dir. 1857'de İslam'a küfür ettiği iddiasıyla yargılanmış ve bu dava uluslararası diplomatik krize neden olmuştu. Avrupa güçlerinin olaya müdahale etmesiyle Tunus'ta, Osmanlı'da ilan edilen Tanzimat'a benzer ferman ilan edildi.

<span class="mw-page-title-main">Kazakistan Anayasası</span> Kazakistan Cumhuriyetinin anayasası

Kazakistan Anayasası, Kazakistan'ın 30 Ağustos 1995'ten bu yana geçerli olan anayasasıdır. Anayasa, 30 Ağustos 1995 tarihinde referandumla onaylanmıştır. Ayrıca her yıl 30 Ağustos, Kazakistan'da Anayasa Günü olarak kutlanmaktadır.

Litvanya Cumhuriyeti Anayasası Litvanya Cumhuriyeti'nde kabul edilen tüm yasalar için temel olan anayasa. 25 Ekim 1992'de yapılan referandumda onaylanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">1973 Suriye Anayasası</span> Suriyenin eski anayasası

1973 Suriye Arap Cumhuriyeti Anayasası 13 Mart 1973'te kabul edildi ve 27 Şubat 2012'ye kadar yürürlükte kaldı. Anayasa, Suriye'nin karakterini Arap, demokratik ve cumhuriyetçi olarak tanımlar. Ayrıca, pan-Arap ideolojisine uygun olarak, ülkeyi daha geniş Arap dünyasının bir bölgesi ve halkını Arap ulusunun ayrılmaz bir parçası olarak konumlandırır. Anayasa, Arap Sosyalist Baas Partisinin gücünü sağlamlaştırdı. Anayasanın 8. maddesi partiyi "toplumda ve devlette önde gelen parti" olarak tanımlar, oysa Suriye - çoğu kez inanıldığı gibi - resmi anlamda tek partili bir sistem değildi.

<span class="mw-page-title-main">Tunus başbakanı</span> Tunusun hükûmet başkanı

Tunus başbakanı Tunus hükümetinin yürütme organının başıdır. Başbakan, cumhurbaşkanı ile birlikte yürütme organını yönetir ve başbakanın kabinesi ile birlikte Halk Temsilcileri Meclisine, başbakanın siyasi partisine ve nihayetinde yürütme ve yasamanın politikaları ve eylemleri için seçmenlere karşı sorumludur.

<span class="mw-page-title-main">Suriye Yüksek Anayasa Mahkemesi</span> Suriyenin en yüksek yargı makamı

Yüksek Anayasa Mahkemesi, Suriye Arap Cumhuriyeti'ndeki en yüksek yargı otoritesidir.

<span class="mw-page-title-main">2017 Libya anayasa taslağı</span>

2017 Libya anayasa taslağı, 2014 Libya Anayasa Meclisi seçimlerinde Libya çevresinden seçilen 60 kişilik Anayasa Taslağı Meclisi tarafından hazırlanan Libya anayasa taslağıdır.